Geyik

şu durumda hiç sanmıyorum geleceğini falan

hayır ola?

Evet gelmiyecek heralde bişi

kata çık dışarı don kişot :D:D:D

dep, hazır spawn paylaşmışken sana tavla tahtası yaratmamı istermisin

intikamını alacağım günü zevkle bekliyorum

brehhh o gün gelmez sen boşuna bekleme :rofl:

hayır yani sen beceremedin karsıma baska rakip cıkardın o da hep 6-1 yenildi

kendi yöntemlerim ile bir kere alıyım eli, dünyaya salmassam yenildiğini ne olaayım :rofl:

yahu pullar buraya çok yakıştı buraya koyayım diyerek nasıl el alacaksın

en azından deniyorum

denesen nolacak yahu göz var nizam var... ama sen azimlisin bakalım hayat sana neler getirecek... galibiyet dışında tabi.. :rofl:

sen gözdenin hesabını ödemişmiydin? aldıklarımla başkalarınıda gazlamak gerekiyo

yahu ne hesabı ne parası şimdi durup dururken ne güzel eğleniyorduk biz bize :D:D:D

serayıdaaa tavlada oyarlar içine bade koyarlaaaarrrrrrrr dimi canım??? mektupta yazılanlarda duruyor hani unutmadım unutmadım :D

gözdeyi hiç karıştırma o çok paragöz be

Aaa bakın ne varmış :rofl:

bu konu hala duruyo muydu be tarihi eser niteliğinde

en lazım konu bu ama nasıl sevindim bulduğuma

vay canına:woot:

özlemişim ben bu konuyu beee gözlerim doldu :D

Dekolte kıskanç erkeğe karşı... )))

- Canım

- Canın çıksın

- Hayrola yahu, ne dedik şimdi?

-Mini eteğimi nereye sakladın yine?

-Güzelim içine giysene o mini eteği, ben okula giderken beden dersi günlerinde eşofmanımı içime giyerdim. Hiç de bir kötülüğünü görmedim.

- Onu vermezsen içinden G-stringimin göründüğü beyaz

pantolonumu giyerim.

Sana da 'simdi bu moda' diye çıkarcı çağdaşlık

yaparım.

-O artık siyah.

-Nasıl siyah?

-Boyattım. İndirim vardı, süper oldu... Giy ama , çok

yakışır sana.

-Allah belanı versin sapık, kıskanç herif. Yaz gelsin

memelerimi herkese göstericem.

Bir yandan da külahta dondurma yiycem.

-Yaza daha çok var. Hem çıkarcı çağdaşlık ne demek?

-hı?

-Demin dedin de aklıma takıldı. Çıkarcı çağdaşlık ne

demek?

-Mini eteğimin yerini söyle,söyliyeyim!!

-İçime giydim!

-..........!

-Sen giymeyince...

-Kıskançlıktan öl, adi , manyak ve terk edilesi

herif. Allah belanı versin.

-Neyini kıskanayım be; mini etek mi giyiyorsun, beyaz

pantolon mu?

Agresif kari!...

-Penye tişörtüm nerde,sütyensiz giyicem ve 110 metre

engelli koşucam.

Sallansın da herkes memelerimi görsün.Üstüne de

senini adini yazıcam.

-Sütyensiz olmaz! Sallanırken adımı okuyamazlar.Zaten

tişörtü kapıcıya verdim.

-Armani tişörtü mu?

-Önce Armani'yle konuştum tabii, 'sorun değil

bildiğin gibi yap' dedi.

Asmış adam.

-Kıskanç, aşağılık,çağdışı öküz! Seni terk ediyorum!

-Ha bu arada kırmızı rujun dahil bütün makyaj

malzemelerini de Botanya'da ki depremzedelere gönderdim.

Zor zamanda yardim etmek lazım, moral olur Botanya'li

kadınlara.

-KÜT!!!!!

-Sen insanlıktan ne anlarsın be? Yokluk başına gelsin

de...

Bir filozofa sormuşlar:

- "Şansa inanır mısınız?" Filozof:

- "Evet, yoksa sevmediğim insanların başarılarını neyle

açıklayabilirdim."

1. Churchill, avam kamarasında konuşurken, muhalif partiden bir kadın milletvekili, Churchill' e kızgın kızgın şöyle seslenir:

- "Eğer, karınız olsaydım, kahvenizin içine zehir karıştırırdım."

Churchill, oldukça sakin kadına döner ve lafı yapıştırır:

- "Hanımefendi, eğer karım siz olsaydınız, o kahveyi seve seve içerdim."

2. Sokrates ve eşi bir türlü iyi geçinemezlermiş. Bir gün eşi

Sokrates'e verip veriştirmiş, ağzına geleni söylemiş. Bakmış

kocası hiç bir tepki göstermiyor; bir kova suyu alıp başından aşağı boşaltmış. Sokrates, gayet sakin:

- "Bu kadar gök gürültüsünden sonra bir sağanak zaten bekliyordum" demiş.

3. Bernard Shaw ile Churchill hiç geçinemez ve sık sık

birbirlerini iğnelermiş. Bernard Shaw, bir oyununun ilk gecesine, Churchill' i davet etmiş ve davetiyeye de bir pusula iliştirmiş:

- "Size iki kişilik davetiye gönderiyorum. Bir dostunuzu alıp

gelebilirsiniz. Tabii dostunuz varsa." Churchill, hemen cevap

göndermiş:

- "Maalesef o gece başka bir yere söz verdiğim için oyununuzu

seyretmeye gelemeyeceğim. İkinci gece gelebilirim, tabii oyununuz ikinci gece de oynarsa."

4. Bir gün Eflatun, talebelerinden birini kumar oynarken yakalamış ve şiddetle azarlamış. Talebesi:

- "İyi ama ben çok az bir paraya oynuyordum" diye itiraz edecek

olunca Eflatun cevap vermiş:

- "Ben seni kaybettiğin para için değil, kaybettiğin zaman için azarlıyorum."

5. Dünya nimetlerine ehemmiyet vermeyen yaşayış ve felsefesiyle

ünlü filozof Diyojen, bir gün çok dar bir sokakta zenginliğinden başka hiçbir şeyi olmayan kibirli bir adamla karşılaşır. İkisinden biri

kenara çekilmedikçe geçmek mümkün değildir. Mağrur zengin, hor gördüğü filozofa:

- "Ben bir serserinin önünden kenara çekilmem" der. Diyojen,

kenara çekilerek gayet sakin şu karşılığı verir:

- "Ben çekilirim."

6. Meşhur bir filozofa:

- "Servet ayaklarınızın altında olduğu halde neden bu kadar

fakirsiniz?" diye sorulduğunda:

- "Ona ulaşmak için eğilmek lazım da ondan" demiş.

7. Kulaklarının büyüklüğü ile ünlü Galile' ye hasımlarından biri:

- "Efendim" demiş, "Kulaklarınız, bir insan için biraz büyük değil mi?"

Galile: - "Doğru" demiş, "Benim kulaklarım bir insan için biraz

büyük ama, seninkiler bir eşek için fazla küçük sayılmaz mi?"

8. Bir toplantıda, bir genç Mehmet Akif' i küçük düşürmek ister:

- "Affedersiniz, siz veteriner misiniz?" Mehmet Akif hiç istifini

bozmadan şöyle yanıtlamış:

- "Evet, bir yeriniz mi ağrıyordu?"

9. Yavuz Sultan Selim, birçok Osmanlı padişahı gibi sefere

çıkacağı yerleri gizli tutarmış. Bir sefer hazırlığında, vezirlerinden biri

ısrarla seferin yapılacağı ülkeyi sorunca, Yavuz ona:

- "Sen sır saklamayı bilir misin?" diye sormuş. Vezir:

- "Evet hünkarım, bilirim" dediğinde, Yavuz cevabi yapıştırmış:

- "İyi, ben de bilirim."

iyi bari herifi parçalamadan noktayı koymuş