Jump to content

Kuaför Cengiz


Moonrise

Önerilen Mesajlar

http://userserve-ak.last.fm/serve/252/483943.gif

sekiz senenin birikimi iki kelimeyle adını bulmuş oldu… 8 sene uğraş, 8 sene vahşet, 8 sene kriz, 8 sene dehşet, grevler, politika, saçmalık… tabelaya bakıp birbirimize döndük. aynı anda ”kuaför cengiz” deyiverdik. her şey böylece devam etti…

kuaför cengiz 1992 yılında kurulmuş ilk t.c.g.c.(türkiye cumhuriyeti grindcore) grubu. ekip albayrak-gitar&vokal, çaykur-bas&vokal, fatih davul’dan oluşuyor. bir müzik grubunun sahip olabileceği en güzel isimlerden biri de kendilerine ait kanımca. 1999 yılında çıkardıkları istanbul hatırası adlı demo albümden sonra dağılıyorlar. kısa ömürlü bir grup olmasına rağmen grindcore piyasasında etkileri büyük. kayıtları leş dediğimiz tarzda, müzik yeterince sert ve gülmek için birebir.

bir gün bir minibüse binin. fatih’ten küçükköy’e kadar gidin. siz de binlerce kuaför cengiz şarkısı bulabilirsiniz. bunun en güzel zamanı mart ayıdır. fatih’te kardeşliği konuşalım.

siyah beyaz, şaban abi’nin çay bahçesi, fatih’te kardeşlik var, 5 vakit coca-cola gibi şarkılarıyla gönüllerde taht kurmuş kuaför cengiz’in demosunu indirirken vokali albayrak ile yapılmış röportajı okuyabilirsiniz. siyah beyaz’dan mütevellit o şarkının lirikleri de sosyeteden hediye. ne de olsa yine kriz durumundayız.

istanbul hatırası . 1999

 

http://etilen.net/wp-content/uploads/2011/08/istanbul_hatirasi_demo.jpg

 

1. intro – çobansız koyunlar

2. mc türkiye gibisi yok

3. şaban abi’nin çay bahçesi

4. eczane limon

5. hamurdan kabızlar

6. yine kriz durumundayız

7. the smokie is great

8. 666. hükümet

9. siyah beyaz

10. fatih’te kardeşlik var

11. vinç

12. 5 vakit coca cola

13. atomik hurdacı

http://www.myspace.com/kuaforcengizband/

 

http://www.metal-archives.com/images/3/3/6/3/33631_logo.jpg

[Kuaför Cengiz] Röportajı

 

http://parantezicihayatlar.com/blog/wp-content/uploads/2009/03/kuafor_cengiz1.jpg

”Sekiz senenin birikimi iki kelimeyle adını bulmuş oldu… 8 sene uğraş, 8 sene vahşet, 8 sene kriz, 8 sene dehşet, grevler, politika, saçmalık… Tabelaya bakıp birbirimize döndük. Aynı anda ”Kuaför Cengiz” deyiverdik. Her şey böylece devam etti…”

”Bir gün bir minibüse binin. Fatih’ten Küçükköy’e kadar gidin. Siz de binlerce KC şarkısı bulabilirsiniz. Bunun en güzel zamanı Mart ayıdır. Fatih’te kardeşliği konuşalım.”

”Hikâyemiz Cihangir’de başlıyor. Güneşli sokakta ( Sunny Street )…

Hayat ne kadar güneşli! Ama 1992′de hiçbir şey olumlu gitmedi”

 

Yazarın Notu:

Fazla söze gerek yok… Yıl 1998… ‘’İstanbul Hatırası’’ adlı bir demo… Türkiye’nin ilk GrindCore grubu ve demosu… Yıl 2008 ve hâlâ ‘’İlk ve Tek’’ler… Ülkemize Amerika’dan gelen, kültürümüzü, dilimizi, ülkemizin gerçeklerini yurdumuz gençliğinden daha iyi kavramış ve benimseyebilmiş bir adam… Vokal! Alex BAYRAK… Kuaför Cengiz, grup tarihinin ilk röportajını Paranteziçihayatlar’a verdi! http://www.myspace.com/kuaforcengizband

http://parantezicihayatlar.com/blog/wp-content/uploads/2009/03/kuafor_cengiz2.jpgSelam, Alex BAYRAK… Röportajı kabul ettiğin için teşekkür ederek, hemen sorulara başlıyorum… Kuaför Cengiz nasıl oluştu? Fikir kimden çıktı? Nasıl bir araya geldiniz? Ve, Neden grubun ismi ”Kuaför Cengiz”?

Ve aleykum selam, Kardeş… KC’nin esas ”İstanbul Hatırsası” demosu çıkmadan önce uzun bir tarihi vardı. Yani 1992 kurulduk ve müziğe başladık, demomuz 1999′ta çıktı. Mesele; ”Hadi bir grup kuralım da adını Kuaför Cengiz koyalım” meselesi değil. Hikâyemiz Cihangir’de başlıyor. Güneşli sokakta ( Sunny Street )… Hayat ne kadar güneşli! Ama 1992′de hiçbir şey olumlu gitmedi hatırlıyorsan. Acayip enflasyon vardı, susuzluk, terör, grevler… O dönemde paranız varsa kolaylık vardı. Ama çoğu insan zor şartlar altında yaşıyorlardı. Bidon ve teneke ile duş alıyordum. Patronlar maaşı zamanında vermezdi. İstanbul’da her yer çöptü. Tam kritik zamanlardı… Hissettiğim bu sinir, yani öfke ile şarkıları yazıyordum. 1992′den 97′ye geldik işte. O senelerde Siraselvier Cad. üzerinde eski kemancı barda takılıyorduk. Çok zamanımız geçti orda.

Sanırım 1998 yılıydı ve Slayer Türkiye’de ilk defa sahne alacaktı. O zaman Basscımız Çaykur’ı yeni tanımıştım. Ayrıca Destruction Orhan ve Hakan (Deathoath) ve Ömer… Hepsi birlikte yaşıyorlardı. Slayer konserine giderken Çaykur ve ben muhabbet ediyorduk. Konuşurken ”Goatlord” grubundan bahsettim. Goatlord’u dünya da tanıyan belki 25 kişiyi geçmez. Ama Çaykur bana "Evet, Mitch Harris (Napalm Death gitaristi) ve GOATLORD bilirim" deyiverdi. Bunu duyduğum an da ”Bir Grup Kuralım” dedim… Ama KC ordan başlamıyor. Ben, Katafalk’ın kurucusu Orhan’ı tanıyordum. Orhan başlamak istedi… Ben vokal, Çaykur bass, gitaristin adını unuttum ama çok sevdiğim biriydi, hep beraber çalmaya başladık… Ama ne çaldık? Her yer de duyabileceğiniz şeyler… Samel, My Dying Bride… Bu tarz yani. Ben ”Biz Türk’üz ama yabancı şeyler çalıyoruz, bu ne” diye düşünüyordum. Ben ve Çaykur’da daha şiddetli müzikleri sevdiğimiz için Katafalk’ın önü pek aydınlık görünmedi. Bir gün Çaykur ve ben Kemancı’ya doğru gidiyorduk. Maaşım hâlâ gelmemiş… Onunki de gelmemiş… Grup işi olumlu görünmüyor. TR tam kriz durumunda. Tam da Kazancı yokuşundan yukarıya giderken aramızda şikayet ediyoruz. Ne yaparız, Ne yaparız diyerekten. O anda tam sola bakıp bir tabela gördük. Tabelada ne yazıyordu sence?

http://parantezicihayatlar.com/blog/wp-content/uploads/2009/03/kuafor_cengiz3.jpgTabiiki de Kuaför Cengizzzzz… E heh…

Evet, işte… Sekiz senenin birikimi iki kelimeyle adını bulmuş oldu… 8 sene uğraş, 8 sene vahşet, 8 sene kriz, 8 sene dehşet, grevler, politika, saçmalık… Tabelaya bakıp birbirimize döndük. Aynı anda ”Kuaför Cengiz” deyiverdik. Her şey böylece devam etti… Sanırım Kuaför Cengiz şu an, Kuaför Hakan olmuş. O zamanlarda Hakan olsaydı belki de bu ismimiz olmayabilirdi. Allah ne kadar büyük… Ne kadar uğraşmak istersen uğraş ama kaderinde değilse olmayacak… Neden Kuaför Cengiz? Umarım anlatabildim…

”İstanbul Hatırası” nasıl kayıt edildi? Şarkılar nasıl çıktı? Şarkıları yazarken en çok nelerden etkilendiniz?

Bir gün bir minibüse binin. Fatih’ten Küçükköy’e kadar gidin. Siz de binlerce KC şarkısı bulabilirsiniz. Bunun en güzel zaman Mart ayıdır. Fatih’te kardeşliği konuşalım. Zaten Katafalk adlı gurubumuzda Fatih’te kuruldu. Hele hele Yedikule’de - 666! İşte orda yürürken çok acayip şeyler gördüm. Herkes birbirinden çok hoşnut.

- Selamun Aleyküm marangozcu Hayri!

- Eyvallah

- Ellerine sağlık Işıkçı Erdem Usta

- Eyvallah

Bunu gördüğüm zaman ”Tamam” dedim… Bunu yazmak gerekiyor. O zaman eski grup Katafalk’ın gitarcısına sordum: ”Neden herkes biribiriyle böyle konuşuyor, ne iş?” diye. O da bana dönüp ”Çünkü Fatih’e kardeşlik var” dedi… İşte, Smoke is Great’ı 1992′de yazdım zaten. Askerlikte izmarit toplarken… Şimdi ”Mc Türkiye gibisi yok”a gelelim. Bunu ”McKöfte” gelmeden yazdık… Bunu ıspatlayabilirsin. Neden ”McSorfitor” çıkartmadılar, her zaman merak ediyorum! İstanbul - Taksim’de Kazancı yokuşunu çıkarken zaten Eczane Limon’u görürsün. Siyah - Beyaz ise, ben ve Çaykur zaten Beşiktaş’ı tutuyoruz. GS, UEFA’yı almadan önce ”Piç Avrupalı Takımlar” dedik.

http://parantezicihayatlar.com/blog/wp-content/uploads/2009/03/kuafor_cengiz4.jpgGrubunuzda en dikkatimi çeken şeylerden biri de ”demo kapağında ve internet sitelerinizde” kullandığınız fotoğraflar… Demo kapağı olsun, internet siteleriniz olsun sizin fotoğraflarınıza rastlamak neredeyse imkânsız… Yaşlı bir sokak çalgıcısı, Oto yıkama da çalışan yüzü yağ-kir içinde bir çocuk, ”Buraya çöp atan ayıdır” yazan bir duvar vesaire… Bu duruşun altında mutlaka bir felsefe olmalı… Bu bana öylesine ve sırf komiklik olsun diye yapılmış bir şey değil gibi geliyor…

 

Bunlar hayatın gerçekleri sadece… Özel halk otobüsü gerçektir mesela! Her gün milyarlarca insan biniyor. Zaten Hamurdan Kabızlar şarkımız da bu durumu anlatıyor. Millions of angry people… Soon will turn the world over… Sen sadece hamur ye! Bozuk şofbenle uğraş! Halk otobüsüne bin… Zaten ”İstanbul Hatırası” demomuzu dinliyorsan, İstanbul’u yaşıyorsun… Bizi değil… Biz de bu yüzden onların fotoğrafını koyduk, kendimizi değil… Zaten hayatımızın en güzel zamanları da geçmişte yaşadığımız zorlu yıllardı. Bazen düşünüyorum ”Neden muhtar diye bir şey var?” diye… Sadece zorluk çıkartmak için! Ama bu çıkarttığı zorlukları seneler sonra hoş göreceksin. Belediye memuru, TC. Ziraat Bankası, İETT 1871… Zaman sanki bir rüya gibi geçiyor…

Peki, Kuaför Cengiz’in çok sadık bir dinleyici kitlesi var… Türkiye’de ilk Grindcore yapan grupsunuz… Bu samimi tavrınız sizi daha da sevilir yaptı… ”İstanbul Hatırası” demosunun üzerinden de çok uzun zaman geçti… Yeni bir albüm, demo, konser vs. planınız var mı? Dinleyici sizi çok özledi…

Şimdi düzeltmek istediğim şey şu… İstanbul Hatırası tam bir albüm aslında… Ama bütçemiz o kadarını destekleyebilirdi… E heh! T.C.G.C. - Türkiye Cumhuriyeti GrindCore… Tabii ki GrindCore’i türkçeye çeviremezsin… Ama Grind ezilmiş insanlar için… ”Mc Türkiye gibisi yok”… Hayret ettiğim şey şu; Bir çay içmeye gidiyorum ve sıra görüyorum… Adamlar orda, Starbucks’ta… Sıra bitmiyor… Adama soruyorum: ”Kardeş, sence kahveyi kim daha iyi biliyor… Türkler mi, Amerikalılar mı?” diye… Adam ”Ha?!” dedi… ”Bırak” dedim… Gittim, bir çay içeyim dedim… Çok süslü ve havalı bir yer… ”Bana bir çay getirir misin?” dedim… Bir kız, kahve bardağı ve Lipton sallama çay getirdi… ”Hay Allah! Bu ne? Ben ince belli bardak ve çay istedim” dedim… Bu ne hava?… Sonra fatura geldi, 20 YTL… Offf! O kadar mı döndü milletimiz? Avrupa gibi olmak istiyor… Ben, bazen ”TR’ye neden hayran kalıyorum” diye düşünüyorum… Burda ne kadar olumsuz şeyler görsekte tarihi çok güzel… Ben, Türk olduğum için gurur duyuyorum… Ve bu hayatı devletim için harcarım… Bir hikâye var…

Alman ordusu zorluk çekiyor… Melekler Allah’ı çağırıyor… ”Onların arkadaş var, halleder” diyor… İngiliz ordusu zorluk çekiyor… Melekler Allah’ı çağırıyor… ”Onların arkadaş var, halleder” diyor… Türk ordusu zorluk çekiyor… Melekler Allah’ı çağırıyor… ”Onların hiç arkadaş yok!” diyor… ”Botlarım al, yardım edeyim” diyor… İşte, KC’yi her zaman ve her yerde göreceksiniz, kardeşim… Bunlar düzelene kadar… Dinleyici hiç merak etmesin! KC, sadece bu konuları ve gerçekleri göz önüne seren bir grup… Grupların gerisi hep hayâl!…

http://parantezicihayatlar.com/blog/wp-content/uploads/2009/03/kuafor_cengiz5.jpgAlex, bu röportajı bitireceksem bu soruyla bitirmek isterim… Senin bir mesleğin var ayrıca… Tarihi eserlerimizi onarıyorsun… Restore ediyorsun ve koruyorsun… Amerika’dan geldin ülkemize… Bizim dilimizi, dinimizi, kültürümüzü, yaşam tarzımızı benimsedin… Tarihimizi bizden fazla okudun, bizden fazla koruyor ve biliyorsun… Bu konuda genç KC dinleyici kitlesine neler söylemek istersin? Nasıl bir yaşam sürmeliler sence? Köklerine nasıl dönebilirler? Onlara son söylemek istediklerini alalım ve röportajı bitirelim müsadenle…

Şimdi, ilk anlattığımız şey şu; Herkes Türkiye’nin geri kaldığını düşünüyor… Halbuki TR geride değil… Senelerdir ilerdedir… Amerika ve Avrupa geleceklerini hiç göremediler… Ama görecekler… Mevlâna Celaleddin-i Rumi dedi; ”Her şey dönüyor…” Ve durumunuz iyi değil diye düşünüyorsan yanılırsın… Çünkü biz çok ilerdeyiz… Yakında Amerika kriz yaşayacak. Yolsuzluk, avanta, rüşvet… Hepsini yaşayacak. TR bu dönemden çoktan geçti… Amerika bu döneme yeni girecek ve biz bütün ilkel devletlerin üzerine çıkacağız… AB’ye ihtiyacımız var mı sence? Hayır efendim! Tam tersi…

Gençlere ve mesleğime gelecek olursam… Zaten Osmanlı Arşivlerini yeni açmışlar. Bu çok zengin tarihi görmeye başladılar. TR bu konuda gayet iyi bir pazarlamaya başladı. Zaten piç İngilizler her şeyi alt üst ettiler! Her şeyi… Tarihte her şeyi kendi yanlarında gösterdiler… Hep TR’yi kötü gösterdiler… Ama hakk çıkacak yakında… Tarihimiz çok zengin… Hep İslâm sayesinde… Ben o yolu takip etmelerini tavsiye ediyorum… Atatürk’te bu yola karşı değildi… Olsaydı TR’de hiç cami kalmazdı…

Eyvallah Alex usta! E heh… Teşekkür ediyoruz, ve KC’ye devam diyoruz (=

 

Çalarız ‘’İstanbul Hatırası’’ 10. yıl şenlik partisinde… SafKC anlayan ve sevenler için… Görüşmek üzere STAY GriND ve selam…

İSTANBUL HATIRASI (Demo)

http://parantezicihayatlar.com/blog/wp-content/uploads/2009/03/kuaforcengiz6.jpg

1) intro - çobansız koyunlar

2) mc türkiye gibisi yok

3) şaban abi’nin çay bahçesi

4) eczane limon

5) hamurdan kabızlar

6 ) yine kriz durumundayız

7) to smoke is great

6) 666. hükümet

9) siyah beyaz

10) fatih’te kardeşlik var

11) vinç

12) 5 vakit coca cola

13) atomik hurdacı

 

Cihan Tekin Kişisel Web Sitesinden Röportaj Alıntıdır.

 

http://www.youtube.com/watch?v=yu60LAL1SEI

 

http://www.youtube.com/watch?v=oWxbdLek1Yk&feature=related

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...