Önemli Bir Konuşma...Akıla Takılan Bazı Sorulara Cevap

Bu konuşma mastigos nickli üye ile benim aramda geçiyor.Özel mesaj yoluyla bana ulaştı.Yazıların tamamı özel mesajlardır.

Kendisi parapsikoloji vs. hakkında bilgi edinmeye yeni başlamış.İlk önce ışık kulesi ve altıncı his hakkında konuştuk.Kendisinden izin aldım ve mesajları buraya taşıyorum.Okumanızı isterim

H:hexagram

M: mastigos

M:

Selamlar.

Foruma henüz üye oldum, ama bir süredir inceliyordum. Şans eseri google'dan rastladım. Nelere kadir şu google.

Açıkçası parapsikolojik konulara oldum olası meraklıydım. Bazı denemelerde de bulunmak istedim ama maddi durumum pek parlak olmadığından piyasadaki kitapları alma imkânım olmadı. İnternetteki kaynaklar ise bana biraz eksik gibi geldiler. Kafama takılan yerleri danışabileceğim bir kimse olmadan kendi başıma altımdan kalkamayacağım şeylere girişmek istemedim.

Forumda dolanırken öncelikle sizin açtığınız ışık kubbesi ile ilgili başlık dikkatimi çekti. Daha sonra da altıncı his ile ilgili olan başlık. Altıncı his ile ilgili derslere katılmayı düşündüm, ama dersler epey ilerlemiş ve geç mi kaldım diye merak ettim.

Daha önce metafizik hiçbir deneyimim olmadı. Sadece insanlarda ara sıra, nadiren gerçekleşen telepatik "malum olma" durumları dışında gerçekleşen şeyler olmadı. Bahsettiğim durum sebebiyle de kendi başıma deneylere giremedim.

Şimdi forumda pek çok açıdan çeşitli pratiklerle karşılaştım, ama nereden başlamam gerektiğini bilemiyorum. Altıncı his ile ilgili olan derslerin iyi bir başlangıç olacağını düşündüm. Diğerlerine nazaran daha başlangıç seviyesindeki insanlara hitap edermiş gibi geldi. Ama hem geç kalıp kalmadığımı öğrenmek, hem de nereden başlayabileceğim konusunda akıl danışmak için size başvurayım dedim.

Umarım kafanızı ütülememişimdir.

H:

hiç kafa ütülemek olur mu

tam tersine,gerçekten mutlu oldum

öncelikle hoşgeldiniz diyorum...

Altıncı his derslerine geç kalmadınız,çünkü onları her zaman katılınabilecek şekilde düzenledim.

Yani birinci dersten itibaren uygulayabilirsiniz,hiçbir sorun yok.Yeter ki birinci dersten ilerleyerek devam edin

Yani diğer derslere direk atlamadan.

Nereden başlayım dmeişsiniz.

Dediğiniz gibi altıncı his dersleri daha başlangıç seviyesindekiler için gibi görünüyor.Açıkçası bu altıncı his derlseri gerçekten çok pratik ve çok kolay.Ama gerek başlangıç olsun gerekse ilerlemiş bir medyum yada cadı için gayet uygun ve güzel dersler.

Başlangıç için altıncı his derslerini seçebilirsiniz ama bu altıncı his derslerine başlayınca başka konularla uğraşmayacağınız anlamına gelmiyor.

Altıncı his derslerine başlayın ve düzenli bir şekild eilerletin.Bu dersler devam ederken "psişik yetenekler" bölümüne göz atın.Çünkü sizin temel olarak istediğiniz sanırım cadılık değil,kişisel güçlere dayanan psişik yetenekler.

Dediğiniz gibi Işık Kulesi uygulaması var.Bunu okudaysanız,her günuygulayabilirisniz.

Bu iki temel öğeyi,yani altıncı his ile ışık kulesi'ni düzenli uygularsanız temelinizi oluşturmuş olursunuz.

Çünkü Altıncı his derslerinde gelecek,geçmiş ve şuandan haber alma,durugörü(herhangi bir zamandaki bir olayı televizyon izler gibi seyretme),telepati,psikometri(psişik yoldan kişi analizi) ve her türlü "tahmin" etme için gerekli alıştırmalar var.

Yani sığ bir şekilde "sadece altıncı his" değil

Işık Kulesi de,auramız,yani kişisel enerjimizi kuvvetlendirmek amaçlı bir uygulamadır.Bu da temeldir çünkü;auramız tüm bedenimize etki eder.Daha ayrıntıya inince çakralar vardır.Her bişr çakranın anlamı ve işlevi vardır.Eğer çakranızı,yada genel oalrak auranızı geliştirebilir ve korunma amaçlı kullanabilirseniz,psişik uygulamalarda da daha başarılı olursunuz.

Yani sizin dikkatinizi zaten temel konular çekmiş

Telekinezi,pyrokinezi vs.,yada astral seyahat bir sonraki aşamada önerebileceğim konular.

Mesela astral seyahat için ışık kulesini düzenli uyguladıysanız bire sorun çıkmaz,ama hiçbir temeliniz yoksa sorun yaşabilirsiniz

Dediğim gibi bu ikisiyle yetinmeyin tabi,diğer konuları okuyun ama beşlengıç olarak bu ikisine ağırlık verirseniz başarınızın daha da artacağına eminim.

Ve en önemlisi:

yapmak istediğiniz şeyi yapabileceğinize inanmalısınız

Eğer inanmazsanız,baştan kaybedersiniz.Hiçbir teknik size yardım edemez

M:

Öncelikle cevap için teşekkürler. Açıkçası cevap alabileceğimi pek düşünmemiştim.

Öncelikle aslında şunu belirtmem gerekli sanırım. Öyle ya da böyle ben dinine düşkün bir ailenin içinde yetiştim. Kendim için körü körüne inandığımı söyleyemem, daha çok emredilen şeylerin arkasındaki mantığı kavramaya çalışırım. Parapsikolojiye oldum olası meraklıydım, bu yüzden de üzerinde daima araştırmak zorunda kaldım. Nelerin yasaklanan büyüden sayılıp nelerden sayılmayacağını araştırdım ama konular birbirinin içine o kadar girmiş ki ayırmak bile çok güç. Evet, cadılıktan ziyade psişik yeteneklere yöneldim. Bunun sebebi çevremde bu tip yetileri kendiliğinden çıkan insanların bulunması. Bu yüzden bu konuda eğer bir yasak varsa bile daha...nasıl desem...hafif olduğunu düşündüm. Bu konu oldukça kafamı karıştıran bir şey doğrusu.

Kendime çok güvendiğimi söyleyemeyeceğim maalesef. Dediğim gibi, çevremdeki insanların kendiliğinden ortaya çıkan yetileri mevcutken onların yanında tabiri caizse boş birisi olmam, bu konudaki güvenimi epey yaraladı. Ama yine de günah mı değil mi korkuma rağmen bu mesajları atabilmemde de bu durum rol oynadı diyebilirim.

Öncelikle daima merak ettiğim bir şey oldu: İmajinasyonlar. Elimizdeki en somut örnek olarak ışık kulesini ele alalım. Mavi bir auradan ve başımızın üzerindeki parlak bir küreden bahsediliyor. Peki bu imajinasyonlar nasıl olmalı? Yani gözlerim açık mı olmalı yoksa kapalı mı? Bu imajinasyonlar ne kadar net olmalı? Yoksa bunları hayal etmek sadece oradaki varlıklarını somutlaştıran şeyler de bu olmadan da bunu başarabilir miyiz? Işık kulesini denememe rağmen bu tip bir şeyi gözümün önüne getirmeyi başaramadığım için yarıda kestim. Yani bu imajinasyon konusunda biraz daha detaylı ve derin bilgiye ihtiyacım var.

H:

İmajinasyon neredeyse bütün psişik fenomenlerde kullanılır ve önemlidir.

İmajiansyonun mantığı şu:

Siz de biliyorsunuzdur,bir bizim içinde yaşadığımız fiziksel boyut var,bir de ruhların,enerjilerin ve duygu ve düşüncelerimizin bulunduğu astral mekan var.

Düşündüğümüz herşey,hayalini kurduğumuz herşey astral mekanda gerçek hale gelir.

Yani astral mekanda eğer ruh olarak bulunursanız,düşündüğümüz şey anında gerçekleşecektir.

Bu dünyalar içiçe geçmiştir ve her iki dünya da birbirini etkiler.

Astral dünyadaki bir varlık fiziksel oalrak küçük bir etki yapabilir,belki ileri düzeyde de bir etki yapabilir.

Büyünün veya imajinasyonla birşey meydana getirmenin temelinde bu var.

Yani bir şeyi ne kadar net ve gerçekçi bir şekilde canlandırabilirsek aklımızda,olma olasılığını artırırız.

Diyelim ki bugün arabaya binmek istiyorsunuz,bunu gözünüzde canlandırın ve arabaya binmeyi gerçekten isteyin.Böylece arabaya binme ihtimalinizi artırmış olursunuz.

Daha fazla şey söylenebilir belki imajinasyonla ilgili ama genel olarak böyle.

Işık kulesinde de,gözünüz açık yada kapalı olabilir.Ama bence kapatırsanız daha iyi.Çünkü böylece sizi kaplayan enerjinin daha da farkında olursunuz.

Gözünüzü kapattığınızda mavi bir enerjinin kapladığını düşünün,derin nefes alın.Nefes alıp verdikçe enerjinin arttığını düşünün.Sonra diğer adımları uygulayın.Bu enerjiyi görmeniz gerekmiyor,aklınızda canlandırsanız ve var olduğunu kabul etseniz de yeterli.Çünkü aura'yı hemen göremezsiniz.Çoğu kişi de göremez zaten.Sadece hisseder.

Düşünüğümüz herşey bir enerji yayar ve bu enerji boşluğa salınır.Telepati yada durugörü işte bu enerjinin yakalanıp yorumlanmasıyla olur.Bunu daha iyi anlamanız için size link vereyim:

http://www.gnoxis.com/forum/psi-ener...igi-t4605.html

Bu başlıkta açıklamaya çalışmıştım.

Bir de günah olma durumundan söz etmişsiniz.

Büyü denilen şey etkidir,başka bir varlığa onun izni olmadan etki etmektir.En azından yagın olanı budur.Çünkü bazı büyücüler sadece insanlara değil olaylara da etki etmektedirler.

Sonuçta izin almadan bir etki söz konusudur.Aslında imajinasyon dediğimiz şey de farklı birşey değil.Yani imajine ederek bazı şeyeleri meydana getirmeye çalışıyoruz.

Güçlü bir istek de zaten büyüdür.Yani büyü ile aynı temele sahiptir.Günah olan büyü ile,genel olan ve birçok şeyi kapsayan büyü arasındaki farkı bilmiyorum açıkçası.

Çünkü büyü diyebilecğeimiz ama büyü olduğunu bilmediğimiz o kadar çok şey var ki...

Biz bunları büyü yapıyoruz diye yapmıyoruz ama sonuçta büyünün işleyişiyle aynı olan şeyelr yapıyoruz.

Ama dediğiniz gibi psişik yeteneklerde büyü kullanılmaz pek.Yani telepatide düşünce okuruz.Bu büyü değildir ama ne kadar etik olduğu tartışılır.Telekinezi bir maddeye etkidir ve bu yolla insana bile etki edilebilir,buna büyü diyebiliriz belki.Tabi bir de maji terimi karşımıza çıkıyor...

Dediğiniz gibi bir çok şey iç içe girmiş,aralarında küçük farklar var,bunları saptamak zor.Ayırt etmek zor.

Ama bence önemli olan,bütün bu psişik yetenekleri ne için kullandığımız.Yani niteliğinden çok amacımız ne?

Buna bakmalıyız diye düşünüyorum.

Eğer kötü amaçlı kullanacaksak yaptığımız şeyin büyüden daha iyi olduğunu söyleyebilirmiyiz?!

Hem büyü her zaman kötü amaçlı kullanılmaz.Tedavi için kullanılanları da vardır.

Yani hayır için mi kullanacağız yeteneklerimizi,yoksa kötülük için mi.Bence önemli olan bu

M:

Anlıyorum.

Şimdi öncelikle ışık kulesiyle ilgili takıldığım bir yeri sorayım.

3-Yürürken dik,düzgünisakin olun.Kollarınızı gevşekçe iki yana bırakın.Otururken de omurganız dik olsun.Ayaklarınızı birbirne paralel yerleştirin.Elleriniz,avuç içleri aşşağıya bakacak şekilde kalçalarda dursun.Ciddi bir sağlık sorununuz yoksa pratiklerinizde her

zaman ayakta durmalısınız.

Bu maddeyi tam anlayamadım. Ayakta olduğum zaman ellerim kalçamda mı olacakavuçiçleri aşağı bakar doğru? Ama bu şekilde de parmakların hangi tarafa baktığı gibi tuhaf detaylar bulunuyor. Bunlar çok fark eder mi? Kısacası pozisyonda biraz takıldım.

Ve bir de, bu altıncı his derslerini nasıl bir formatta yapacağız?

H:

eller yanda,hazır ol duruşundaki gibi olabilir.Vücuda tam temas etmesin

Dersleri birinci derten itibaren sen başlayacaksın.

Zated ers içind eeksik yer varsa,orda belitiyorum,bana özel emsaj atın diye.Yani ilk başlığı oku uygulamaya başla,denileni yap.Ekstra birşeye gerek yok

M:

Pekâlâ, bu akşam pek vaktim yoktu, o sebeple dersleri okuyamadım. Yanlız ışık kulesini ilk defa denedim bu gece. Şimdi sanırım şunu sormam gerek: Başarıp başaramadığımı nasıl anlayacağım? Ne gibi şeyler hissetmem gerek? Neler olmalı?

H:

genelde vücudunuzu saran bir enerji hissedersiniz,rüzgar eser gibi olur. Karıncalanmalar olabilir.Ama illa hissedilecek diye birşey de yok

Yani hissedemeseniz bile etkisi olacaktır.Bu kalkan sizin ruhsal olarak da koruyacağı için bazı durumlardan daha az ektilenmenizi sağlar.

Yani psikolojik bozukluklarınız varsa azalır,yoksa da oluşumunun engellenmesini sağlar.

Nazar yada büyü gibi enerjisele tkilere tamamen kapalı duruma gelirsiniz,bu yüzden de başına kötü bela pek gelmez...

M:

Ben dün bunu denedikten sonra aslına bakılırsa oldukça yorgun düştüm diyebilirim. Bir süre hayalde gibi dolandım ortada. Kafamda sanki bir uğultu varmış gibi bir his mevcuttu. Ama yaklaşık bir on dakika boyunca benden bir sıcak yayıldığını, çevremin ise soğuk olduğunu hissettim sanki. Yine de çok hayal meyal olduğundan tam emin değilim.

H:

bunu gece uygulamak zorunda değilsiniz.

Belki gece olduğu için ve yorgun olduğunuzdan mı oldu acaba ..

bilemiyorum...

tam tersi bir durum düşündünüz mü hiç?

bilinçaltınızda varmıydı böyle birşey,yani bu uygulama ile ilgili kuşkularınız varsa onlar da sebep olmuş olabilir.

Sanırım enerjinin yayıldığını ve bu enerjişnin vücudunuzdan uzaklaşıp gittiğini düşündünüz

Böyle yapmayın,böyle yaparsanız enerjinizi tüketirsiniz.

Işık kulesi uygulamasında enerjinizi daha içe,kendinize doğru çekiyorsunuz.Astral enerjiniz yaklaşık 1-2metre dışa yayılabilir,ama siz bunu bu uygulamayla 20cm'e kadar çekiyorunuz.Yani daha yoğun bir enerji alanınız oluyor.Bu durumdayken enerjinin sizden yayılıp gittiği yerine,daha da kuvvetlendiğini ve daha da sert ve güçlü olduğunu düşünün.

M:

Anlıyorum. Bir de bu şekilde deneyeyim. Açıkçası böyle tuhaf etkiler hissettiğimde epey moralim bozuldu. Belki bu sefer işte yarar.

H:

umarım işe yarar

M:

Işık kulesini bir kez daha denedim. Bu kez yaygın enerjinin dar bir alanaa sıkışarak toplandığını ve mavi bir renk aldığını düşündüm. Gerisinde de aynı tarif edilenleri yerine getirdim.

Sonuç olarak dünden biraz daha farklı oldu. Bu sefer kendi bedenimi yine sıcak gibi hissediyorum ama dünkü kadar yoğun değil. Dışarısı bu kez bana soğuk gelmiyor. Dünün aksine bedensel bir yorgunluğum yok ama beynimde yine aynı uğultu var. İlk birkaç dakika aynı hayal meyal haldeydim. Daha sonra geçti.

Daha önce bu tip denemelerde hiç bulunmadığım belli oluyor değil mi?

Umarım bu beceriksizliğimle bir de kafa ütülemiyorumdur.

H:

hayır kafa ütülemiyorsun

aksine mutlu oluyorum ben,gerçekten

uğultuların sebebi bu enerji yoğunluğu gibi gliyor ama yaşamadan kesin birşey de diyemem

belki bu enerji hareletlerine alışık olmadığınız için oluyordur.

Bunu düzenli uygularsanız bir süre geçer belki.

Dediğim gibi bu enerjiler bazı seslere de sebep olabiliyorlar,belki o yüzdendir.

M:

Bu akşam 22.10 gibi bir kez daha denedim. Bu seferkini kullandığım imajinasyonlarla birlike detaylıca anlatayım en iyisi.

İlk yaptığım şey tarif edilen pozisyonda durup gözümü kapatmak oluyor. Gözümün önünde tıpkı rüyalarda gördüğümüz gibi hafif bulanık bir imajinasyon oluşturmaya çalışıyorum ama ne kadar başarılı olduğum tartışılır tabi.

İlk önce bir ilâ iki metre öteme kadar yayılan solgun, gümüşi bir ışık dairesi düşünüyorum. Sonra yavaş yavaş bunun geriye doğru çekildiğini ve bahsi geçen boyutlara geldiğini, ardından da gümüşi rengin yavaş yavaş koyulaşarak maviye döndüğünü hayal ediyorum. Açık maviye geldiğinde ise duruyorum. Sanki akıntılarla dair bir belgesel izlermişçesine bu mavi elips kürenin çeşitli yönlere doğru aktığını, gittiği yere doğru bıraktığı boşluğu başka birinin doldurduğunu, bu şekilde çevremde çeşitli yönlere döndüğünü hayal ediyorum.

Bu sırada parlamadan başımda duran küre beyaz bir renkte parlamaya başlıyor ama aydınlatacak kadar bir parlaklık değil bu. Daha çok astrolojide ölen yıldızlardan geriye kalan ve beyaz cüce denilen şey gibi soluk, donuk beyaz bir renkte, etrafı aydınlatmadan parlıyor. Daha sonra parlaklığı gitgide artarken rengin donukluğu yiterek yerini daha parlak ve canlı bir beyaza bırakıyor. Parlaklığı fazlaca arttığında gümüşi ışıklar yayıyor. Işıklar tabiri caizse tepe çakrasının olduğu bölgelerden içeri akıyor ve mavi akıntının içine karışıyor. İçerideki mavilik bu gümüşi tonla rengini kaybedip mavi-gümüş-beyaz gibi bir hâl alırken sanki ileriden suratıma ışık tutulmuş ve gözlerimi kısarak bakmam gerekmiş gibi hayal ediyorum o anı. O şekilde auranın dış kısımlarına baktığımda mavi rengin o kısımda çok daha koyulaştığını ve auranın sanki kristalize bir hale gelerek katılaştığını görüyorum.

Bu şekilde belki sanırım yarım dakika civarı durduktan sonra imajinasyonun yitip gitmesine izin veriyorum ardından gözümü açıyorum.

İşte bu şekilde bu akşam yaptığımın sonucunda bu kez bir uğultu olmadı. Başım ilk birkaç saniye döndü. Aynı halsizlik birkaç saniye sürdü ama sonra geçti. Ama her seferinde hissettiğim bir şey bunda da oldu. Kollarımda dirseklerimden aşağısına indikçe bir sıcaklık mevcut sanki. Bu durum ellerimde resmen fiziksel bir hal alıyor ve ellerimde aşırı bir terleme oluyor. Işık kulesini uyguladıktan sonra odadan çıkarken kapının kulbu elimden kaydı. Terleme o kadar kuvvetli yani.

Muhtemelen ışık kulesini oraya kopyalarken bu konuda bu kadar uğraştıracak birilerinin çıkacağını düşünmemişsinizdir.

Bir de altıncı his derslerine baktım. İlk yazı bir giriş niteliğinde olmuş. Dersler ikinci yazıdan başlamış. Burada bazı sorular gördüm ama hızlı yanıt vermekten bahsettiği için kopyacılık niyetine bilinçaltıma yazılmasını engellemek amacıyla soruları okumadım. Benim merak ettiğim bu ilk testte size göndereceğimiz şey nedir? Soruların cevabı mı? Bunu bilmediğimden ilk testi henüz uygulamadım.

Işık kulesi bu kadar uğraştırdığına göre altıncı his dersleri kimbilir ne kadar uğraştıracak.

H:

öncelikle ışık kulesini mükemmel uygulamışsınız

Böylece kulakta çınlamanın yada uğultunun da gittiğini söylüyorsunuz.

Terleme olabilir,bu normal birşey.

Mesela cenin posizyonunda,yani kambur bir şekilde kendi içinize kapanarak enerjinizin artığını düşünürseniz vücudunuzun tamamnının sıcacık olacağını görürsünüz.Hatta genel bir terleme de olur.Buna sebep olan şey enerjidir işte

Bu anormal birşey değil.

Altıncı his derslerinde de hiçbir cevabı bana yollamayacaksınız.

Siz bir deftere yada ses kayıt cihazınıza her alıştırmayı kaydedeceksiniz.

Alıştırmayı bitirince de şöyle diyebilirisniz mesela:

"alıştırma 1'i yaptım,cevabını istiyorum."

dersiniz.

Ben de size alıştırma 1'le ilgili gerekli yazıyı yollarım

Işık kulesi iyi olmuş,altınci hisse de başayabilirsiniz.

Yanlış hatırlamıyorsam dediğiniz gibi ilk alıştırmanın cevapları hızlıca verilmeli,bunun için soruları bir arkadaşınız okusa,siz de anında cevaplasanız daha iyi olabilir

Ayrıca,"gnoxis altıncı hissinizi geliştirip bilinçli kullananbilme dersleri-altıncı hissimi nasıl geliştirdim" diye bir başlık var.Onu mutlaka okuyun.

Bu dersleri yazdığım kitabın yazarının altıncı hissi hakkıdna bilgi var.Çok güzel bir yazı.Mutlaka okuyun

M:

Evet, ışık kulesini bu yöntemle denediğimde uğultu kalmıyor. Bugün öğleden sonra denediğimde de aynı sonucu aldım. Yanlız bu kez süreyi kısa tuttum. Biraz saçma bir tabir olacak ama başladığımda televizyonda Nil Karaibrahimgil'in son klibi başlamıştı. Bitirip gözlerimi açtığımda klibin sonunu gördüm. Bu kadar bir sürede denedim yani. Ellerimde bir terleme olmadı bu kez.

Bu kez bahsi geçen yorgunluk birkaç saniyelik bir başdönmesi ile kendini gösterdi. Gözlerimi ilk açtığımda sanki çok parlak ışıktan sonra normal bir ortama geçmiş gibi hafif karaltılı bir görüşün farkına vardım. O da birkaç saniye sonra geçti.

Bitiminin ardından bir şey hissetmediğim için etkisinin ne kadar kalıcı ve ne kadar uzun süreli olduğunu bilmiyorum. Yani bunu yaptıktan birkaç saat sonra negatif herhangi bir etkiye maruz kaldığımda ne kadar dayanır bilemiyorum.

Bu kez imajinasyona bir şey daha ekledim. Kristalize olup rengi lacivert hale gelen auranın dış katmanını yarı şeffaf hale getirdim. Dışarıda oynaşan ve negatif etkileri temsilen bulundurduğum bazı karanlık bulutumsu şeyler ekledim. İçeri giremediklerine benzer bir imgede bulundum. Bunun ışık kulesine bir katkısı veya bir zararı olur mu?

Altıncı hissin ilk dersi biraz kastıracak görünüşe göre. Arkadaşlarımın pek çoğu parapsikolojiyi deli saçması bulur. Bahsettiğim, yetenekleri kendiliğinden çıkanlar ise bu işe girmemi istemiyor. Ama bir şekilde halletmeye çalışacağım.

H:

eklediğiniz şeyin bir zararı olmaz belki yararı da olabilir ama imajinasyonunuz umarım iyidir çünkü o enerjilerin auranın içine girebildiğini düşünürseniz yanlışlıkla kötü etki edebilir

Bu yüzden kontrolü elinizde tutun.

M:

Şimdi bu şartlar altında anladığım kadarıyla hemen her şey, imajinasyonun içeriğiyle kaynaklı. Ama bu durumda yapılabilecek şeyler kısmen sınırsız değil mi? Işık kulesine pek çok şeyler ekleyerek daha büyük etkilere yol açılmaz mı?

Çok abes bir örnek vereceğim ama mesela gümüşi ışıkların aşırı parlak olduğu ve auranın kristalize olmuş dış katmanını bile aşarak bir camın ardından karanlığa tutulan fener misali bu karanlıkları aydınlatması durumunda negatif etkiler olmasa bile negatif varlıklara zarar vermez mi?

Yani abartılı bir örnek oldu, kabul ediyorum ama bu durumda her şey imajinasyonun kontrolüyle mi gerçekleşiyor?

H:

inan imajinasyonla daha aklına getiremediğin çok şeyi yapabilirsin

ama hemen değil..

böyle ışık kulesi gibi daha basitindne başlayarak bu iş cadılığa kadar gidebilir.

İnsanları kontrol etmekten öldürmeye,iyileştirmeye kadar pek şeyi gerçekleştirebilirsin.

Yani veridiğin örnek öyle abartılı da sayılmaz

Ama sen iyi birisi olmasılın,kullanım alanını iyilik olarak seçtin,bu iyi birşey.

Ama dediğin şeyin biraz da tehlikesi var.

Diyelim ki enerjimizin çok olduğunu düşündük ve tabi nefes egzersiziyle falan kuvvetlendirdik.Bunu da ruhsal varlıklar yada kötü enerjileri yok etmek için kullandık diyelim.Bu durumda enerjimizin fazla verilmesindne dolayı halsizlik olabilir,daha kötüsünü düşünürsek hastalıklara açık hale geliriz ve belki psikolojik olarak bile çöküntüye girebiliriz çok enerji kaybında.

Bu yüzden bunu yapak istiyorsak bile yine kontrollü olmalıyız.

Diyelim ki tüm dünyanın iyiliğiğ için,olayların iyi yönde gelişmesi için ortama pozitif enerji veriyorsun.Bir süre sonra yorgunluk hissedersen bırakmalısın

Bu uygulamaları çoğaltabiliriz,bunları da zamanla uygularsın...

M:

Anlıyorum. Bu durumda şimdilik orjinal haliyle kullanmak daha iyi gibi gözüküyor, en azından alışıncaya kadar. Peki bu aynı şekilde başkalarının bize yaptığı şeylere karşı savunmasındaki aktifliği de imajinasyonun gerçekçiliği ve netliğiyle mi orantılı? Yani birinin beni kontrol etmeye yönelik çalışmasında ona direnip direnememem hangimizin imajinasyonunun daha net ve gerçekçi olduğuyla mı ilişkili?

H:

imajinasyon önemli birşeydir ama senin potansiyelin yoksa hayalden öteye gitmez

yani enerji kalkanın gerçekten güçlüyse karşındaki kişinin imajinasyonu o kadar da önemli değil.

şuan imajinasyonun etkisi daha çok yönlendirmeyle alakalı.Yani şöyle:

1-2metre olan enerji alanını 20cm'ye kadar çektiğini imajine ediyorsun,mavi olduğunu düşünüyorsun.Ne kadar net imajine edersen o kadar iyidir ancak senin enejri alanın kuvvetli dğeilse,yada gerçekten maviye dönüşmedisye bu yaptığın sadece hayal olur.Eğer bu uygulamayı her gün yaaprsan,imajinasyonunun hakimetini ele geçirisen,yani mavi oalrak düşündüğünde auran gerçekten mavi olursa o zaman imajinasyonu tam olarka kullanıyorsun demektir.

Tabi şimdi auram maviye dönüşmüyor anlamını çıkarmamak lazım

Bunu görmeden bilemeyiz,görmek içind e birkaç çalışmalar yapmalısın.Ama göremesen de inan bir süre sonra enerji alanın üzerinde tamamen hakimiyet kuracaksın

M:

Anladım. Peki bu potansiyelin gelişmesi nasıl mümkün olabilir? Yani sonuçta sanırım kimse anasının karnından böyle doğmadı ya?

...

Yoksa doğdu mu?

Sabırsız olduğum oldukça belli oluyor sanırım ha? Bunca yıl hiçbir şey yapamamış ve en ufak bir gelişme gösterememişken en sonunda bir şeylere ulaşabildiğimi düşünüyorum ve artık pek de sabredemiyorum maalesef.

H:

potansiyelden kastettiğim doğduğunuzdan beri sizde bulunan özellikleri kastetmemiştim.

Kastettiğim şey,sizin auranızı geliştirdikten sonraki güçlü haliydi.Geliştirmezseniz potansiyel olmaz anlamında demiştim

Bu da zamanla olacak birşey,daha doğrusu uyguladıkça olacak birşey.

M:

Peki.

Bu arada imajinasyonun o ana göre gerçekçi olması gerek sanırım, değil mi?

Örnek vermem gerekirse dün 22.30'da uyguladım, daha sonra da 01.30'da. 01.30'da uyguladığımda imajinasyonda birkaç metrelik gümüşü bir ışık alanı düşlemedim. Sanki kristalize olan kabukta çatlarlar var da içerideki gümüşi ışıklar oradan dışarı akıyormuş gibi düşünüp bu çatlakları onarmaya çalıştım. Eğer orjinal halini kullanırsam sanki o üç saatlik zaman diliminde olanları silip atarmışım gibi geldi.

Bir de daha önce araştırdığımda reikinin evrensel kozmik enerjiyi auraya kanalize ederek aurayı güçlendirdiğine dair bir şeyler okumuştum. Eğer bu durum gerçekten böyleyse bunun ışık kulesi ile kombinasyonu daha etkili bir yöntem olmaz mı?

Sor soru soruyorum galiba.

H:

zor soru mu,hayır zor değil

ben reiki üzerine az da olsa eğitim aldım sayılır.Dediğin şey doğru.Reiki bu konuda çok çok yardımcı olabilir ama bunun için de bir reiki master'dan uyumlanmış olmalısın.Yani reiki 3.seviyediki birisi snei eğitmeli

bunu yapmak isterdim ama bazı şeyelrdne emin olamadığımdan yapmıcam üzgünüm

M:

Hay Allah, çok soru soruyorum galiba diyecektim ben. Dalgınlık işte.

Biliyorum, okumuştum onu. Uyumlanıp uyumlanmadığından emin değildin yanlış hatırlamıyorsam. Açıkçası ben de aynı şüphedeyim. İnternetten araştırdığımda tüm bu uzmanlar epeyce para karşılığında yapıyorlardı bu işi. Bir arkadaşım kendi ustasıyla görüştümüştü beni. Usui reiki uzmanıydı o. Öğrenci için 75$ alıyordu. Daha da kötüsü, pek çoğu için standart ücretmiş bu.

Bir de iyilik, güzellik, yardımlaşma martavalları okurlar. Madem öyle adam gibi bir fiyata yapsınlar. Durum böyle olunca şarlatan olup olmadıkları konusunda şüpheye düştüm. O kadar parayı verip-ki benim durumumdaki birisi için o parayı bulmak hiç kolay değil-sonra da hiçbir şey olmamış halde dolanma riskini göze alamadım. Çünkü uyumlanıp uyumlanmadığımı nasıl anlayacağımı bilemiyorum.

H:

ya reiki eğitimini veren kişi bunu felsefesiyle yapacak ve seni tamamen eğitecek.Bu yüzdne uyumlanmama gibi birşey çok düşük bir ihtimal.

Ayrıca o paraya usui reiki bulman da iyiymiş,daha fazla alanlar davar

M:

Yapma yav, o kadar pahalılar demek.

İbreti alem için eğer bir gün üçüncü seviyeye gelebilirsem beleş uyumlama hizmetine gireceğim.

İbreti alem için eğer bir gün üçüncü seviyeye gelebilirsem beleş uyumlama hizmetine gireceğim.

:rofl:

imajlarda öncelikle kendi kafandan değişiklikler yapmamanı önermek istiyorum sana hatta ve hatta o mavi hatta çatlaklar oluşupta beyaz ışığın dışarı çıktığını sakın imajine etme bu sana yarardan çok zarar sağlar hex inde dediği gibi hayal ettiklerini yavaş yavaş auranda gerçekleştirmeye başlayacaksın ve sen resmen auranı çatlamış olarak imajine ettiğini söylüyorsun bi süre sonra bu onun gerçekten ışık kulesini uyguladıktan bi süre sonra çatlamasına ve dışarı enerji kaçırmana neden olur ve buda inan bana senin için hiç iyi bişey olmaz:thumbsup:

nette kısa süreli bulunduğum için yeterli bir cevap yazamadım mastigos.Sitede danışabileceğin başka kişiler de mevcut,yani cevap verebilecek kişiler çıkabilir.

Hem cevabını daha kısa sürede alabileceğini düşündüğümden,hem de başkasının başına da gelirse diye bu sorunu buraya taşıyorum.

Kendi fikrim kısaca enerji biraz yoğun gelmiş gibi.

Ve şimdilik alışık olmayan bünyen de etkilenmişe benziyor.Belki başka olasılıklar da vardır ama bu kadarını söylüyorum.

Mastigos şöyle bildirdi:

"Tuhaflık

--------------------------------------------------------------------------------

Artık bu konuda sora sora baydığımın farkındayım ama ilk defa başıma gelince sormak ihtiyacı hissettim.

Işık kulesini artık her gün, günde dört kere uygular oldum. Sabah çok koşturmaca olduğundan fırsatım olmasa da öğle, öğleden sonra, akşam ve gece uyumadan önce uyguluyorum. (Tabi gerçekten becerebiliyorsam)

Bu akşamki uygulamamda daha önce olmadığım bir şey gerçekleşti.

Her zamanki gibi geniş, gümüşi auranın daralıp mavileştiğini hayal ettim. Daha sonra küre ışık yaymaya başladı. Gümüşi ışığın auraya karıştığı gibi çakraların olduğu kısımlardan bedenime nüfus ettiğini ve içimi bile doldurduğunu imajine ederdim hep. Bu sırada ışığın ilk girdiği noktada, yani tepe çakrasında çok çok çok hafif bir sancı olurdu ama ışık kulesini bitirmemle birlikte ağrı kesilirdi.

Bu gece ise normalden daha şiddetli bir sancı hissettim tepe çakramın olduğu bölgede ve orayla sınırlı kalmadı. Üçüncü göz civarında bir karıncalanma hisettim. Işıklar boğazıma nüfuz ettiğinde yutkunmakta ve hatta nefes alıp vermekte zorlandım. Kalp çakrama geldiğinde sanki göğsümün üstüne hafif bir şey konulmuş gibiydi baskı. Karnıma ve karnımın aşağısındaki iki çakrada ise bu his bir huylanma hissine dönüşüyordu. Kök çakramdan da kuyruk sokumumda beni ileri doğru ittiren bir baskı hissettim resmen.

Ama bu hisler çok yoğundu, özellikle de taç çakramdan yayılan sancı. Bu yüzden imajinasyonun mavi aura kısmı zaman zaman kesildi, konsantrasyonum çok etkin olamadı ama küre ve gümüşi ışıklar daima vardı. Yine de maviye e odaklandım ve aynı kristalize hale gelmesiyle noktaladım.

Bitirdiğimde diğer hislerim geçse de başımdaki sancı çok hafif devam etti bir dakika kadar. Aynı sürede solunumum da değişti. Normal aldığım nefes yetmemeye başladı. Ama bir iki dakikada toparladım.

Yanlış bir şey mi yaptım? Böyle bir etki niye olmuş olabilir?"

 

Yanlış bir şey mi yaptım? Böyle bir etki niye olmuş olabilir?"

evet arkadaşım yannış birşey yapmışsın o yüzden böyle olmuş bunu çok zor bişey olarak canlandırmış ve ya böyle bişey olursa gibisinden birtakım şeyler düşünmüşsün bilinç altında sana bunları yaşatmış birinci mesajımda sana bu yüzden aynen uygula ekleme yapmadan demiştim

kendini bunun zor ve tehlikeli bişey olmadığına inandırman gerekiyor:thumbsup:

vay beee bu yazılanlar çok iyi olmuş,geçende ışık kulesini yaparken karnıma bir ağrı girdi ama varya ölcem sandım sonra telkinlerle hemen geçirdim ağrıyı Allaha şükür.acaba diyorum çok yoğun mu hissettim enerjiyi de enerji patlaması filan mı yaşadım,enerji patlaması diye bişi olabilir mi? sağolun....

vay beee bu yazılanlar çok iyi olmuş,geçende ışık kulesini yaparken karnıma bir ağrı girdi ama varya ölcem sandım sonra telkinlerle hemen geçirdim ağrıyı Allaha şükür.acaba diyorum çok yoğun mu hissettim enerjiyi de enerji patlaması filan mı yaşadım,enerji patlaması diye bişi olabilir mi? sağolun....

şöyle birşey olmuştur belki:

karın bölgesi dediğinize göre solar pleksus çakranızı demiş olursunuz.3.çakranızdır.Belki o çakrada sorun vardı ve enerjiyi yoğunlaştırıken aynı zaman da düzenlemiş olduğunuzdan bu çakradaki sorun düzelmeye başlarken sancı çekmiş olabilirsiniz.Şu başlıktaki testi uygulayın:

http://www.gnoxis.com/forum/uygulama-sorunlu-chakranizi-bulun-t5388.html

Ağrıma sebebi tamamen tesadüfi de olabilir...

Enerjinin yoğun bir şekilde o bölge de toplanması da olabilir ama böyle bir şey olması için de sizin o bölgeye yoğunlaşmanız gerekir,yani durduk yere orda enerjinin yoğunlaşacağını pek sanmıyorum.Enerji patlaması dediğiniz şey olsaydı da ağrı çok şiddetli olurdu ve uygulamayı bitirdikten sonra da,şuanda da bir sorun yaşardınız ama bu enerji patlaması denilen şeyin böyle bir uygulamayla gerçekleşeceğine inanmıyorum... Eğer gerçek anlamda bir enerji patlaması olursa etraftaki fiziksel maddeler bile etkilenir...

Merhaba. Bende arkadaş gibi 100 ytl ücret ödedim usui reiki için. lakin uyumlanmadığım gibi bi düşünce hasıl içimde. kendimi ne kadar çok reiki kanallarımı açmaya odaklasamda bir türlü yapamıyorum.1 ayı geçti ve hala bir değişiklik sezemedim. Tam olarak uyumlanıp uyumlanmadığımı öğrenmek için ne yapmam gerekiyor?

Merhaba. Bende arkadaş gibi 100 ytl ücret ödedim usui reiki için. lakin uyumlanmadığım gibi bi düşünce hasıl içimde. kendimi ne kadar çok reiki kanallarımı açmaya odaklasamda bir türlü yapamıyorum.1 ayı geçti ve hala bir değişiklik sezemedim. Tam olarak uyumlanıp uyumlanmadığımı öğrenmek için ne yapmam gerekiyor?

Usui Reiki'deki 21 günlük değişim süresini uyguladınız mı?

Uyguladıysanız ve hala bir değişiklik yoksa,bir daha deneyin.Yine uygulayın,21gün boyunca enerji çalışın,usui reikiyi kullanın...

Yine olmazsa tekrar buraya yazın.