Jump to content

İslam'a Göre Zerdüşt


Morgen

Önerilen Mesajlar

Doğu İran’da yaşamış olan Zerdüşt, esasında bir reformcudur. Onun mesajı, daha önceki dînî tecrübeye birçok yönden muhaliftir; zira o bir monoteisttir.

Ahura Mazda, Yüce Rabb’dir ve bütün zıtlıkların yaratıcısıdır. Zerdüşt, herşeyin yaratıcısı olan, insanlara iyilik yapan tek bir Tanrı’nın, Ahura Mazda’nın (Hürmüz’ün) peygamberidir.

Rivayete göre kitap kendisine, Yüce Tanrı Ahura Mazda tarafından vahyedilmiş ve o da dini yaymak için halka vaazlarda bulunmuştur. Zerdüşt peygamber, daha önceki dini arıtıp temizlemiş, İran çok-tanrıcılığını, tek-tanrıcılığa doğru yöneltmiş ve çok yüksek bir ahlâkın kurallarını koymuştur.

Kitap, peygamberlik, âhiret inancı ve tektanrıcılık görüşleriyle Zerdüştlük, ilâhî bir dinin temel vasıflarını üzerinde taşımaktadır.

Avesta, Eski İran’ın ve bugün Hindistan’da yaşayan İran asıllı Parsîlerin kutsal kitabıdır ve dili Pehlevîce, yani eski Farsça’dır50. Gathalar da, Zerdüşt’e nisbet edilen ve kutsal sayılan kitaplardandır.

Ali, Zerdüştlük dininin sapmasını şöyle tahlil ediyor: “Zerdüştlük başlangıçta kitap ve risalet sahibi, hak bir dindi. Aç gözlü güçlülerin ve zorbalığı destekleyenlerin elleriyle, zamanla tahrif edilmiştir.” Sâsânîler devrinde Zerdüştlük, düalist bir özellik kazandı. Başlangıçta Ahura Mazda’nın sıfatları olarak kullanılan bazı kelimeler, sonraları özel isim olarak algılanmış ve ayrı zâtlar olarak görülmüş; böylece başka tanrılar ortaya çıkmış ve Zerdüştlük, bir şirk dini haline gelmiştir.

Muhammed zamanında ve daha sonraları, Zerdüştlük dini mensuplarına ehl-i kitap muamelesi yapılmıştır. İran’ın fethiyle müslümanlar, Zerdüştî halkla ilişkiye girmişler ve onların inançlarını öğrenince, Zerdüşt’ün, ilâhî vahye mazhar olmuş bir peygamber olduğu sonucuna varmışlar ve onlara, ehl-i kitaba davrandıkları gibi davranmışlardır.

Zerdüşt’ün bir peygamber; Avesta’nın da bir kutsal kitap olduğunu düşünen bazı âlimler, bu kitaplarda da Peygamber’le ilgili müjde aramışlar ve bir müjde bulmuşlardır: Mesih ve diğer peygamberlerin, gelecekte gönderilecek bir elçinin gelişini haber vermeleri gibi, Zerdüşt de kendisine benzer birisinin geleceğini haber vermiştir. Onun adı, Saoşyant’tır; bu ad, ‘âlemlere rahmet’ anlamına gelir. Onun temel özelliği, ‘Astuat-erata’ yani ‘bütün halkları tutan veya biraraya getiren’ bir kişi olmasıdır. O, bütün insanlara rehberlik etmek ve onları ıslah etmek için gönderilmiştir.

Zerdüştî inancında bütün tarih, üç döneme ayrılmaktadır; her dönem dörtbin yıldır ve her dönemin sonunda bir Saoşyant zuhûr eder. En son Saoşyant da gelecek ve sonra kıyamet kopacaktır. Yasht, 13, XXVIII, 129’da, putları kıracak olan Saoşyant (herkese, âlemlere rahmet) adında biri ile, keza Astuat-erata (halkı ayağa kaldıran)’nın geleceği önceden haber verilmiştir. Kâdir-i Mutlak Tanrı, Peygamber Zerdüşt’e Avesta’da şu sözlerle hitap etmektedir:

“Müslüman sahabe arasında en güçlüsü ey Zerdüşt, aslî şeriatine bağlı olanlar ya da dünyayı restore edecek olan (henüz doğmamış) Saoşyant’tan olanlardır.”60 Burada iki açık müjde vardır:

Zerdüştlük’ü yenileyen birisinden bahsedilmesi ve bizzat Muhammed’in adının geçmesi. Peygamber, bütün dünya dinlerini ıslah etmiş ve dine yeni bir soluk vermiş ve bu din, sahabe aracılığıyla dünyanın birçok bölgesine yayılmıştır. Avesta’nın bir başka yerinde şöyle denilmektedir: “Adı Muzaffer, Saoşyant ve Astuat-erate olan.O, bedenli bir varlık olarak, putperestlerden gelecek bir tahribe karşı duracaktır.” Bu ifade, Muhammed’den başka hiçbir peygambere bu kadar uymaz. Onun hayırlı ve muzaffer oluşu, Mekke’nin fethinde belli olmuştur. O, bütün insanlara rahmet olarak gönderilmiştir (Enbiyâ 21/107). O, hem putperestleri, hem de yoldan çıkmış Mazdekleri (Mecûsîleri) ıslah için gönderilmiştir.

Zend Avesta’nın ilk kısmı olan Vendidad’da ve ikinci kısmı olan Yasht’ta, Zerdüşt’ün, kendinden sonra ortaya çıkacak bir nesebi olduğundan bahsedilmektedir. Bir kadının Kansava Gölü’nde yıkanacağı ve gebe kalacağı; söz verilen peygamberi, ‘Astuat-erata’ yani ‘Saoşyant’ı doğuracağı anlatılmaktadır. Bu kişi, Zerdüştî îmânını koruyacak, şerri yok edecek, putlara ibadeti ortadan kaldıracak ve insanları Zerdüştlük dinine davet edecektir64. Bahsedilen Kansava Gölü,maddî bir göl değildir; o, Kur’ân’ın “Biz sana kevser’i verdik.” (Kevser 108/1) şeklinde bahsettiği, rûhî bir kaynaktır. Bu kevser, Kur’ân’ın ta kendisidir; o, bütün peygamberlerin ortak mesajını içerir. Zerdüştî îmânın korunuşu ile ilgili haber de, şu örnekte görüldüğü gibi, gerçekleşmiştir:

Zerdüşt şöyle demiştir: “O birdir; sayı olarak değil.” Kur’ân’da da şöyle geçer: “De ki o Allah tektir.” (İhlas 112/1)

 

----------------------

alıntıdır.

nevermore tarafından düzenlendi
Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

son zamanlarda zerdüştlükle İslamı yakınlaştıran hatta İslamı zerdüştlükten gelme gibi gösteren mesnetsiz yazılar görüyorum..heryerde olduğu gibi buradada cevabını vereceğim..ama bu biraz kısa olacak hehehe...

 

öncelikle İslam ın ne olduğunu bilmek gerek..İslam bu alemde insanların boyutunda Hz. Adem ile başlar ve Hz. Muhammed ile son bulur..Aradada ismini bilip bilmediğimiz çok sayıda peygamber gelip geçmiştir...

 

zerdüştüğün burada uzun uzun tanımını yapmayacağım...zerdüştlükle islam arasında bazı benzerlikler ancak zerdüşt dinin sapmış bir din olduğunu gösterir...zerdüştlüğün ilk kurucusu zaratuştara belkide Allah ın gönderdiği bir peygamberdi belkide bir yalancıydı yada hiç varolmamış efsane bir kişilikti ..ama o eğer Allah ın gönderdiği bir peygamberse söylediklerinin asla bugünkü zerdüştlük denen budizm bozması dinle alakası olamaz...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Haklısın kardeşim.Paylaştığım yazıda zaten dikkat edersen Zerdüştlüğün özünden bahsetmekte.Zaratuştra(zerdüşt)'ün kendinden sonraları bir kişinin geleceğini ve insanları aydınlatacağını ve Tanrı'nın elçisi olduğunu söylediği yazar.Bu yzıyı paylaşmak ile İslam ile Zerdüşt dinlerini kıyaslamadım.Sadece Zerdüştlüğün özünde semavi bir din olabileceği ve İslam ile benzerliklerini paylaştım.Yoksa İslam insanlar arasında gelince kendinden önceki tüm semavi dinleri ve kutsal kitapları neshetmiş ve hükümlerini iptal edip "Bakara 106-) Biz bir ayeti siler veya unutturursak ondan daha iyisini, ya da benzerini getiririz. Allah'ın her şeye gücü yeter olduğunu bilmedin mi?"

ayeti gereği yeni bir Kutsal Kitap ve Peygamberler'in en üstünü bir Peygamber(s.a.a) göndermiş dinlerin en üstünü hakkında "Allah Katında Din Yalnızca İslam'dır" ayetini indirdiği mükemmel din İslam'ı göndermiştir.Şuan biz insanların görevi Allah'ın bizlere seçip beğendiği insan Hz. Muhammed(s.a.a)'i-Kur'an a ve İslam dinine tabi olmamız ve görevimizi hakkı ile yerine getirmektir

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Ben de nedense son zamanlarda her yerde insanların dinlerinin geçmişteki 'sürümlerine' önyargıyla yaklaştığı yazılar görüyorum. İnsanların geçmişe ışık tutmaya çalışması ve bunun için bir şeyleri karşılaştırması bu kadar mı rahatsız edici?

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Ben de nedense son zamanlarda her yerde insanların dinlerinin geçmişteki 'sürümlerine' önyargıyla yaklaştığı yazılar görüyorum. İnsanların geçmişe ışık tutmaya çalışması ve bunun için bir şeyleri karşılaştırması bu kadar mı rahatsız edici?

 

Zerdüştlük din değil sadece inanıştır. Put,ateş veya başka birşeye inanmak bu kavramlar Tanrı inancı ile terstir. Demem o ki dinler ile inanışları mukayese etmek yanlıştır. Zerdüştlük çok Tanrılı çağlarda görülen bir inançtır.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Din ve inanış arasındaki fark nedir peki? Din denildiğinde bir kutsal kitap zorunluluğu mu vardır? Her neyse.

 

Her inanış birbirinden etkilenmiştir ki bunun yanlış bir yanı da yoktur, her şey olması gerektiği gibidir. İslamî öğelerin birçoğu Yahudilik ve Hıristiyanlığı geçtim, mitolojilerde de vardır. Siz hak din ya da ne derseniz deyin, bu, inançların (ya da dinlerin) birbirinden etkilenmediği anlamına gelmez. Bu, inanç ya da dinlerin ortak bir kaynaktan gelmediğini de göstermez. Bu nedenle din ya da inançların geçmişinin araştırılması o dinin ya da inanışın daha iyi anlaşılmasını sağlar ve oldukça olağan, olması gereken ve olması yarar sağlayacak bir iştir.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Zerdüştlük din değil sadece inanıştır. Put,ateş veya başka birşeye inanmak bu kavramlar Tanrı inancı ile terstir. Demem o ki dinler ile inanışları mukayese etmek yanlıştır. Zerdüştlük çok Tanrılı çağlarda görülen bir inançtır.

 

Kardeşim Zerdüştlüğün tarihini bilmiyorsun galiba.Zerdüştlükte ateşe,puta veya başka bir şeye inanmak yoktur.Zerdüştlük tek Tanrı'lı bir inanç sistemidir.Ateşe, puta tapınma daha sonraları bu inanç sisteminin aslını yitirmesi ile doğan yeni inançlar haline gelmiştir.Ateşe tapanlaraa ayrıca Mecusi denilir.Lütfen bir yorum yapmadan önce en doğru kaynaklardan konu ile alakalı araştırma yapın ve bilginiz dahilinde birşeyler yazın.Herkes tarafından bilinen yüzeysel şeyler hakkında yorum yapmak bir yerden sonra tıkanıklığa sebep olur.Yanlış anlamayın amacım kimseyi tıkamak veya köşeye sıkıştırmak değil.Sadece genel kültür babında siz değerli forum üyelerine bir şeyler katabilmektir.Yoksa "Dinde Zorlama Yoktur" isteyen istediği inancı benimser.Amacım kimseyi Zerdüşt yapmakta değildir.Vesselam.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

İslam inancında Hz. Ademden bu yana tek din İslamdır. Nedeni de her gelen ismin bir öncekinin hükmünü sonlandırması ve yerini almasıdır. Yani bütün dinlerde namaz , oruç vs vs si vardı farklı şekillerde. Ama bana lütfen hadi kanıtla diye gelmeyin zahmet edip yapabiliyorsanız oturup tarafsızca araştırın. Burada İslami bir tartışma istemiyorum yazdıklarınızda lütfen seçici olun. Bol keseden atmayın. Böyle olduğuna inanmayabilirsiniz ama inanmamanız bir inanışa öncekilerden alıntı diyerek çamur atma hakkını kimseye vermez. Elbette benzeyecekler çünkü bir bütünün parçaları bu. (Biz de bu şekilde görüyoruz şimdi gereksiz yere tartışalım mı bu konuyu ? Ne Müslümanlar aksini ne de diğer inanıştakiler aksini kabul edicektir. Son derece gereksiz bir yöne gidicek tartışma. Lütfen herkes sadece zerdüştlük üzerine başka inançlara bulaşmadan yorum yapsın.)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

İslam inancında Hz. Ademden bu yana tek din İslamdır. Nedeni de her gelen ismin bir öncekinin hükmünü sonlandırması ve yerini almasıdır. Yani bütün dinlerde namaz , oruç vs vs si vardı farklı şekillerde. Ama bana lütfen hadi kanıtla diye gelmeyin zahmet edip yapabiliyorsanız oturup tarafsızca araştırın. Burada İslami bir tartışma istemiyorum yazdıklarınızda lütfen seçici olun. Bol keseden atmayın. Böyle olduğuna inanmayabilirsiniz ama inanmamanız bir inanışa öncekilerden alıntı diyerek çamur atma hakkını kimseye vermez. Elbette benzeyecekler çünkü bir bütünün parçaları bu. (Biz de bu şekilde görüyoruz şimdi gereksiz yere tartışalım mı bu konuyu ? Ne Müslümanlar aksini ne de diğer inanıştakiler aksini kabul edicektir. Son derece gereksiz bir yöne gidicek tartışma. Lütfen herkes sadece zerdüştlük üzerine başka inançlara bulaşmadan yorum yapsın.)

Yorumunuz için teşekkürler.Bende tartışmayı başlatan arkadaşlarıma bunu anlatmaya çalışıyorum.Zira Kur'an da da " Namaz Sizden öncekilere farz kılındığı gibi size de farz kılınmıştır." diye bir ayet geçer.Tüm semavi dinler aynı hükümlerde ve aynı kurallara sahiptir.Lütfen Zerdüşlük ve paylaşımın aslı hakkında yorumda bulunalım.Konuyu saptırmanın anlamı yok.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...