Da Vinci ve Mon Salai

Leonardo da Vinci 20’den az tablo yapmasına rağmen sanat çevrelerinin fazlaca önem verdikleri bir ressamdır. İşin aslı ressam değildir da Vinci. Daha doğrusu O’nu ressam olarak sınırlamak büyük bir haksızlık olacaktır. Bilim adamı demek daha doğru olabilir. Yine de da Vinci’yi dünyaca ünlü yapan resimleridir; özellikle Mona Lisa ve Son Akşam yemeği . Sanatçının adı geçen eserlerinde şifreler olduğunu düşünen kişiler bir hayli fazladır. Gerçeklik payı var, çünkü da Vinci çok gizemli bir hayat sürmüş, birtakım notlarını ters yazmıştır. Yani yazılarını sadece aynaya tutarak okuyabilirsiniz.

Da Vinci’nin tapınak şövalyesi olduğunu ve Hıristiyanlığın sırlarını korumakla yükümlü olduğunu söyleyenler de vardır. Nitekim Son Akşam Yemeği adlı eserinde ressamın, Mecdelli Meryem (Hz. Meryem) ile Hz. İsa’nın aslında evli olduğunu sembolize ettiği söylenir.

Daha çok ses getiren eseri Mona Lisa’da ise durum oldukça karışıktır. Tablonun aslının derinlemesine incelenmesi mümkün olmadığından yüksek çözünürlüklü fotoğrafını çeken bir araştırmacı çok şaşırtıcı şifreler keşfetmiştir. Araştırmacıya göre Mona Lisa’nın bir gözünde L, diğer gözünde S harfleri gizlidir. Harfler göz bebeğinin içine gizlendiği için yüzeysel bakarak incelemek veya ikna olmak mümkün değildir. Aynı araştırmacıya göre Mona Lisa’nın arkasındaki manzara resminin bir parçası olan köprünün bir kemerinde 72 sayısı gizlidir. Bir çok sanat eleştirmenine göre bu sayı ve harfler sadece bir göz yanılması veya boyanın tuval üzerine tesadüfen çizdiği şeylerdir. Bu bulguları enteresan kılanlar ise arkadaki köprünün yine birtakım araştırmacılara göre İtalya’da bir kasabada olduğu ve köprünün şeytan köprüsü olarak bilinmesi. Gerçekten de kasabaya gidip kiliseden bakınca aradan 500 yıl geçmesine rağmen resimde tasvir edilen manzarayı görmek mümkün. Köprünün 1472 yılında sel sonucu yıkıldığı ve yeniden yapıldığını söylemekte fayda var. Yani 72’nin temsil ettiği şeyin şeytan köprüsü olması mümkün. Peki şeytan köprüsünün Mona Lisa ile alakası nedir?

Yine söylenenlere göre da Vinci’nin asistanı Gian Giacomo Caprotti da Oreno ile eşcinsel bir ilişkisi vardı. Da Vinci’nin Oreno’ya “Mon Salai” (benim küçük şeytanım) dediği bilinmektedir ve şeytan köprüsünü resmederek sevgilisine atıfta bulunmuştur. Ayrıca tablonun adı olan Mona Lisa’daki harflerden mon salai yazılabiliyor olması gerçekten ilginç bir tesadüf! Resimdeki figürün gözlerinde L ve S harfi olduğunu ve L’nin Leonardo S’nin Salai olması ihtimal dahilinde… İşin daha da garip Mona Lisa’da resmedilen kadının aşırı halde Salai’ye benzemesidir. Yani çoğu kişinin resimdeki kadını bir soylu veya da Vinci’nin sevgilisi olarak kabul etmesi, yanlış bir varsayım olabilir. Yani aslında resimdeki şahsın kadın değil erkek olması mümkündür.

Bütün bunların yanı sıra da Vinci’nin resmi senelerce yanından bir an bile ayırmamış olması, eşcinselliğin ölüm sebebi olduğu zamanlarda, da Vinci’nin kendi sırrının ortaya çıkmasından korktuğu için olabilir…