nevermore Oluşturma zamanı: Temmuz 4, 2012 Paylaş Oluşturma zamanı: Temmuz 4, 2012 Aşağıdaki konunun bazı bölümleri sitemizde mevcut .. Ancak konu bütünlüğü açısından çıkartmadım .. Bazı faktörlerin telepatideki başarı üzerine oldukları gözlenmiştir. 1_Önce, bazı ilaçların telepati yeteneğini veya doğru bilme miktarını arttırdığı, bazı ilaçların ise bu miktarı azalttığı sağtanmıştır. Sodium Amytal ve bazı uyku ilaçları, değişik oranlarda bu yeteneği azaltmaktadırlar. Buna karşılık, cafein, deney doğru miktarını arttırmakta veya yukarıdaki ilaçların azalttığı miktarı normale getirmektedir. O halde iyi sonuç almak, dikkatli ve kavrama yeteneğini arttırmak istenirse kahve içilmelidir. 2_Telepatik yetenek bir yaradılış ve bir mizaç konusudur. Doğrudan, bilinçle ve zeka ile ilgili değil, bilinç üstü (bilinçaltının bir aşaması) ile ilgilidir. Fakat çok geri zekalı veya deli şahıslarla sonuç almak zordur. Bunun nedeni, onların dikkatlerini toplayamamalarıdır. 3_Alıcı ile verici arasında bir sempati, fikri ve duygusal bir uyuşma varsa çok iyi sonuçlar elde edilir. 4_Alıcı, deneyde hazır bulunanların sayısından ve özelliklerinden mütessir olur. Bu nedenle, ilk deneyler fazla kalabalıkta, alıcı ile sempatize olmamış yabancı kimselerin huzurunda yapılmamalıdır. Ancak ilerlemiş alıcılar için çevrenin tesiri azalır. 5_Verici göndereceği fikri, zihninde çok iyi ve açık olarak canlandırabiliyorsa ondan çıkan tesirler daha güçlüdürler. Onun için, emretmeye alışkın kimselerin ifadelerinde açıklık ve kesinlik olduğundan, genellikle iyi verici olurlar. 6_Alıcının ve vericinin buradaki rollerini ciddiye almaları başarının görünmesini, yeteneklerin gelişimini kolaylaştırır. Telepati Çeşitleri ve Araçları Telepati deneyleri, bir çok değişik türlerde yapılır. Fakat bunların hepsinde öncelikle bir ortak ilke vardır. Ilerleme, tedricen ortaya çıkar ve deneyler bir düzen ve uyum içinde yapılmalıdır. En ileri safhalarda bile, gereksiz zorlamalar ve dengesiz çalışmalar bu yeteneğin körleşmesine neden olur. Rakamlarla: Birden on'a kadar rakamlar, karışık sıralarla bir kağıda yazılır ve zihnen alıcıya sorulur. Alıcı vereceği ilk cevapla doğruyu bilmelidir. Yahut daha iyisi küçük karton parçalarına belirli olarak 1'den 10'a kadar sayılar yazılır. Bunlar bir torbaya konulup karıştırılır. Verici, çektiği karta dikkatle bakar ve alıcının verdiği doğru veya yanlış cevabı kaydeder. Oyun kartlarıyla: Adı oyun kartları da, telepati deneyleri için kullanılabilir. Telepati kartlarında bir pakette 25 kart vardır ve bunlarada doğruyu bilme şansı beşte birdir. Oyun kartlarında dört takım olduğundan, takıma göre doğruyu söyleme şansı dörtte bir, kartların numaralarına göre on üçte birdir. Onüç rakkamı hatırda tutmak zor olduğundan, siz bir paketteki dört takım kartın her bir takımından altışar tane alacaksınız. Böylece 24 kartlık bir paket yapmış olcaksınız. En iyisi altı benekten birileri seçmek ve rengine veya takımına bakmadan onları söylemektir. Deneylerde aynı sıra izlenir. Temasla, vasıtalı temasla ve temassız. Temassız deneyde alıcı vericiye sırtını dönerek oturur ve gözlerini kapar. Verici de masanın veya odanın öbür ucuna oturup alıcının ensesine bakarak elindeki kalemle masaya vurarak işaret verir. Temasla yapılıyorsa parmağıyla alıcının elinin sırtına dokunulur. Doğru ve yanlış sonuçlar kaydedilir. Hareketlerle: Deneylerin sırası gözetilmek şartıyla (temasla,vasıtalı temasla ve temassız) çeşitli harekerler yaptırılır. Basit hareketlerden başlanmalı tedricen komplekslere geçilmelidir. Söz gelimi: sol elinizi kaldırınız, ayağa kalkınız, kapıya gidiniz, masadaki eşyalardan çakıyı seçip alınız,elbiseyi gösteriniz, kravatınızı çözünüz veya kanarya deyiniz, kitabın filan sayfasını açınız vb... Renklerle: Zeiner telepati kartlarında beş renk vardır. Bu renkleri müstakil olarak, yani şekil nazarı itibare almadan düşünür ve alcının doğru bilme oranını kaydedersiniz. Daha sonra şekille birlikte rengi de düşünürsünüz. Siyah daire, yeşil kare, kırmızı çapraz, mavi dalgalı hat veya kahverengi yıldız gibi. Diyagramlarla: Diyagramlarla deney zordur, fakat çok ilginçtir. Ancak ilerlemiş alıcılarla vericiler arasında ve temassız olarak yapılmalıdır. Alıcı ve verici birer defter (veya kağıt) ve kalem alacaklardır. Birbirinden uzakta oturacaklardır. Önce verici kendi defterine bir resim çizecektir. Ilk anlarda basit geometrik şekillerden sakınmalıdır. Bir ev, bir ağaç, bir çay bardağı, bir kutu, bir aslan, bir dağ vs. Gibi akla gelen herhangi bir şeyi çiziniz. Fakat bu sırada kalemin gürültüsünün alıcının kulağına gitmediğine emin olmalıdır. Bu diyagramı çizmeyi bitirince kalemin arkasıyla masaya vurarak alıcıya, başla işaretini veriniz. Ikinci bir diyagramı vermek için onun birinciyi çizerek bitirmesini beklemelisiniz. Muhtelif deneme yapılıyorsa, alıcının ve vericinin diyagramları sırasıyla numaralandırmaları gerekir... Deneyin sonunda, numaralarla karşılaştırılır. Keza alıcı ve verici görev değiştirerek deneyler tekrar edilir. Başarı için sabır esastır. Ağır nakli: Süjenin (alıcının) gözleri bağlanmalı ve kulakları tıkanmalıdır. Birisi vericinin vücudunun muhtelif yerlerini çimdiklemeli veya hafifçe iğne batırmalıdır. Ve alıcının bedeninin aynı yerlerinde ağrı veya batma duyup duymadığına bakmalıdır. Koku nakli: Çok hassas kişilerle yapılan deneylerde koku nakli ilginç sonuçlar vermektedir. Bunun için önce aynı odanın iki uzak köşesinde oturan alıcı veya verici arasında yapılan deneyler daha sonra odadan odaya yapılır. Böylece alıcının burnunun önüne bir parfüm, bir gül, bir soğan, kafuri, sirke veya baharat gibi kokulu cisimler tutularak koklatılır. Bu sırada alıcının ayrı kokuları alıp almadığına dikkat edilir. Bu deneylerin en iyisi, gözlemciler önünde odadan odaya yapılanıdır. Psödo telepati: Psödo (yalancı, kazip) telepi gösterilerinin, gerçek telepati ile ilgisi yoktur. Örneğin; bir toplantıda bir kişi odadan dışarı çıkarılır ve kalem, saç tokası vs. Gibi bir eşya odanın bir yerine saklanır. Sonra şahız içeri alınır ve saklanan eşyayı bulması söylenir. Bazen o kişinin gözleri bağlanır ve biri onun elinden tutarak biryere çarpmasına engel olur. Şahıs odada dolaşır ve biraz arama ve tereddütten sonra gizli eşyayı bulur. Bazen da doğrudan gidip eşyayı bulur. Yahut da bazı sahne gösterilerinde gösterici hemen istenen yere gider, bir kitapta bir sayfayı bulur veya telefon rehberinde doğru ismi bulur, gösterir. Bunlar genellikle gerçek telepati değildir. Bir kızım adale okuma denen durumdur. Yeni kişi, çevrenin, özellikle elinden tutanın el kol hareketlerinden, elini sıkıp gevşetmesinden doğru yeri keşfeder. Bir kısmı da çevrenin bütün hareketlerine, nefes alışına, bakışına, duruşuna, heyecan haline vs. Bakarak doğruyu tahmin ederler. Gerçek telepati, fikir ve duygu alış verişidir. Vericinin tavır ve harekerleriyle ilgisi yoktur. Rüyada telepati: Rüyada kendiliğinden telepatik alışverişler olduğunu bazılarımız gözlemlemişlerdir. Bu, deneysel olarak da yağılmaktadır. Ilerlemiş alıcı ve vericiker arasında yapılabilecek bu deneyler şu şekilde yağılmaktadır. Verici şahıs alıcının uykuda olduğu saatlerde hergün başka bir fikri veya manzarayı yahutta kısa bir mecarayı zihnen gönderir. Alıcı da her gün sabahleyin uyanır uyanmaz gördüğü rüyayı kaydeder. Böylece verilenlerle görülen rüyalar karşılaştırılır. Bunlar çok ileri deneylerdir, başlangıç ta yapılamaz. Deneylerin Sıralanışı ve Yöntemler Yukarıda en ileriki safhalarda da dikkat edilcek husuları kaydettik. Esasında deneylerde bir sıra gözetmek, kolaydan zora gitmek lazımdır. Telepatinin üç yöntemi var: 1) Direkt temasla telepati, 2) Endirekt temasla telepati, 3) Temassız telepati. Bunlara bir de, gözlere ve enseye bakarak telepati ve hipnozla telepati'yi katabiliriz, fakat bunlar birer bağımsız metod değillerdir. Deneyler, sırasıyla, bu metodları uygulayarak önce telepati kartlarıyla yapılacaktır. Telepati kartlarıyla ilerledikten sonra diğer denemelere geçilecektir. Yani rakamlarla, diyagramla, oyun kartlarıyla veya doğrudan çeşitli hareketler yaptırmalara geçilecektir. Bir kaç aylık direkt temas çalışmalarından ve süjeden olayın mevcudiyeti hakkında tam bir inanış teşekkül ettkten sonra, endirekt temasla telepatik çalışmaya geçilir. Süje geliştikten sonra vericinin bilinç altı düşüncelerini bile derhal ve harhangi bir hareki zorlama olmasızın deneyde konuların şekil ve amacı belli olduğundan onları (yani emirleri) tahakkuk ettiren süjeye rastlanmıştır Direkt Temasla Telepati: verici, alıcının bileğinden tutacaktır.( genellikle sol eliyle alıcının sağ bileğini tutar). Verici bakacağı şekle dikkatle baktıktan sonra gözlerini eliyle örtecek ve baktığı şekli şiddetle düşünmeye, imajine etmeye (zihninde canlandırmaya) devam edecektir. Bu esnada alıcının gözleri bir badla veya bezle bağlanacaktır. Temasla telepati kartlarıyla başarıyı sağladıktan sonra diğer araçlardan da yararlanılabilir. Verici, aşağıdaki emirlerden birisini verir: a)Kapıya gidiniz. b)Kapıya gidiniz, açınız. c)Kitaplığa gidiniz ve belli bir eseri alınız. d)(aynı emir) kitabı açınız ve belirli bir sayfayı bulunuz. e)(aynı emir) istenilen bir satırı gösteriniz. f) Hazırlanmış bir alfabede bir harfi gösteriniz. g)Bir sayı içinde bir rakamı gösteriniz. h)Alfabenin harflerini göstererek bir isim oluşturunuz. i)Bir hareket yapınız. j)Masanın üzerine serilmiş kartlardan birini seçtirmek. k)Muhtelif eşya seçtirmek. l)Basit bir geometrik şekli çizdirmek. m)Bir kelime söyletmek v.b. Not: Deneyin sonunda emirler daha çabuk ifa edilecektir ve sonunda süje isteneni hemen ifa etmek için derhal kavrayacaktır. Ilk deneylerden sonra süjenin gayri şuuri düşünmesini bertaraf etmek için mantık dışı telepati emirleri verilmeye çalışılmalıdır. Endirek Temasla Telepati: Bunda verici ve alıcı, bir havlunun veya bükülmüş bir gazetenin birer ucundan tutacaktır. Bu sırada emirler verilecektir. Deneylerde aynı sıra izlenecektir. Bu da bir ay kadar devam edecektir. Temassız Telepati: Verici, alıcının arkdasında durur veya oturur. Ve onun ensesine bakar. Daha sonra önünde oturur gözlerinin içine veya iki gözünün arasına bakar. Fakat gözlere bakarak telepati, çok ileri safhalarda ve uzun devam etmemek şartıyla yapılmalıdır. Alıcının veya vericinin hafif uyuklamalar geçirmesi mümkündür. Telepati'de Alıcı Süje'nin, Deney Sırasındaki Durumu 1 - Alıcı süje, tamamen pasif kalmalı ve her türlü dikkati dağıtıcı meşguliyeti kovmalıdır. Başka bir ifade ile, düşüncelerini boşaltmalı ve düşünülmemiş bir içgüdünün onu hareket ettirtmesini, ilerletmesini, yazdırmasını, kendi etrafında döndürmesini beklemelidir. 2 - Dikkat, zihinden geçecek olana doğru yönelmiş olmalı, kendini hareket ettirecek sinirsel itmelerin fazla dirençle karşılaşmaması için vücudu serbest bırakmalı, ayaklara fazla yüklenmeden ümit içinde beklemelidir. 3 - Birçok fikir, birden ve aynı zamanda zihinde belirirse, aralarında birisinin diğerine galip gelebilmesi için onun güçlenmesini beklemelidir. ( en kuvvetli izlenimi almalı). Telepati'de, Verici Süje'nin Deney Sırasındaki Durumu 1 - Yerine getirilecek emri zihnen iyi canlandırıp parçalarına ayırmalıdır. 2 - Süjeyi çıplak bileğinden tutmalıdır. 3 - Düşüncelerini emrin ilk kısmı üzerine kuvvetle teksif etmeli, buna tekabül eden hareketi, kendisinde tekrarlaması gerekir. Örnek: İlerlemek için vücudunuzu öne doğru eğdiğinizi, sağ ayağınızı kaldırdığınızı kuvvetle düşünüyorsunuz. 4 - Bu ilk emrin yapılmasını bekleyiniz. 5 - İlk emir yapıldıktan sonra alınacak yöne göstererek yürümeyi düşününüz. Böylece giderek, parçalara ayrılan emirleri yaptırabilirsiniz: vücudunuzu öne doğru eğin: önünüze doğru ilerleyin; sağa dönün ilerleyin; durun; sağ elinizi kaldırın askıdaki şapkayı alın, gibi. 6 - Eksersizleri değiştirin. 7 - İlk çalışma celsesinde, celse idarecisi en baştan itibaren, en iyi süjeyi seçmek için telepatik emirleri verecektir. Ancak ikinci derste öğrenciler, nisbi bir güvenlik kazandıktan sonra metodun olumlu sonuçlarını görecekler ve ondan sonradır ki münavebe ile alıcı ve verici olacaklardır. Prof. Rhine ve Telepati Deneyimleri Dr. J.B. Rhine, telepati ile ciddi bir tarzda uğraşmış, geniş deneyler yapmıştır. Amerika'da North Carolina'da, Duke Üniversitesinde, 1930'dan beri parapsikoloji ile ciddi bir şekilde uğraşan bu araştırıcı, Exstra Sensorial Perception (ESP, Duyular Dışı İdrak) isimli kitabı ile bu yolda yaptığı binlerce deneyi, bilim dünyasının gözleri önüne sermiştir. Dr. Rhine, deneylerinde, ESP kartları denilen özel bir takım kartlar kullanmıştır. Bunlar 25 tanedir ve beş cinsten veya üzerinde beş çeşit işaret bulunan kartlardan ibarettir. Bu işaretler; çapraz, daire, kare, yıldız ve dalgalı hatlardan yapılmıştır. Her pakette her cins işaretli karttan beşer tane vardır. Yani yirmi beşlik bir pakette 5 çapraz işaretli, 5 daire işaretli vb. Kartlar vardır. Önceleri bu kartların arkaları siyahtı. Sonra güzel görünmesi için oyun kartları gibi süslü sırtlar yapıldı. Metodun basitliğinden ötürü sonuçları kontrol etmek, matematik olarak isabet ve hatta nisbetlerini hesap etmek ve istatistikler yapmak kolay olmaktadır. Bu yolla, Harward Üniversitesi Matematik Departmen'inde mekanik Prof. Dr. Edward V. Huntington, Prof. H. Camp (President of ınstude of matematics at duke universilty) ve diğerleri sayısı milyonlara varan telepati (ESP) deneylerinin sonuçları üzerine araştırmalar yapmışlar, alınan sonuçların çok olumlu olduğunu istatisklerle göstermişlerdir. Telepati Kartları İle Deneyimler Telepati kartları ile yapılan deneylerde büyük kolaylıklar vardır. Bir kere, belirli şekiller olduğu için başlangıçta bulunan verici kişilerin fikirlerini o şekille üzerinde toplamaları kolaydır. Keza, alıcı kişiler bildikleri beş şekilden birisini alacaklarından, beşte bir ihtimalle nasıl olsa doğruyu bulurum düşüncesi alıcıya bir güven kazandırır. Bu güven de alıcının yeteneklerinin daha kolay gelişimini sağlar. Başarı sayısının artması da alıcının yeteneklerini tanımasına ve onlara güvenmesine yol açar. Ben yapamam, ben başaramam gibi olumsuz düşüncelerle deneylere başlanmamalıdır. Böyle kötüleyici düşünceler en yetenekli kişileri bile dizginleyen bir rol oynar. Hassas ve alından bir kişi iseniz, sizde kesinlikle telepati yeteneği vardır. Cesaretle yapacağınız deneylerle bu yeteneğiniz artacak ve gelişecektir. Bu deneyde odanın bir yerine, ekseri bir masa başına, verici olan kişi oturur. Eline telepati kartları paketini alır ve üstten bir kart çekerek dikkatini oradaki şekil üzerine toplar ve bir müddet dikkatle o şekle bakar. Bu sırada alıcı kişi, ondan biraz ötede gözleri kapalı olarak oturur. Gelecek düşünceleri yakalayabilmek için mümkün mertebe hiç bir şey düşünmeden, zihnini boşaltarak bekler. Çevresiyle, kendi bedeni ile, vericinin hareketleriyle ilgilenmemesi, tam bir pasiflik içinde beklemesi gereklidir. Sonra alıcı, zihninde doğan şekli veya kendi izlenimini derhal söyleyecektir. Sonucu, verici bir kağıtda kaydedecektir. Sonuçlar, gönderilen kartlarla kontrol edilerek doğru ve yanlış miktarı kolaylıkla tespit edilebilir. Sonraları verici ile alıcı arasındaki mesafe arttırılır. Başarı oranı arttıkça birisi odanın uzak bir köşesinde oturur, yahut deneyleri iki ayrı odada, iki ayrı binada, hatta iki ayrı şehirde yapılır. Alıcı ile verici arasındaki mesafeyi tedricen arttırmalıdır. Yetenekler geliştikten sonra aradaki mesafenin ve engellerin (duvar, dağ, deniz vs...) hiç önemi yoktur. Fikirler hızla alınır verilir. Şimdi bir pakette 5 cinsten 25 tane kart olduğundan, bir paketin her devrinde 5 tane doğru cevap çıkacağı bellidir. Eğer doğru sayısı beşin üstünde ise burada rastlantı veya şanstan başka bir şeyin tesiri oluyor demektir. Süjelerin (alıcı kişilerin) bir çoğunda 25'den sekiz, dokuz, onbeş veya daha çok doğru bilme elde edilir. Bazen onyedi, ondokuz doğru, nadir bazı durumlarda da 25 kartın yirmibeşi de doğru olarak bilinir. Bunun rastlantı olmasını iddia etmek anlamsız bir şey olacaktır. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
nevermore Yanıtlama zamanı: Temmuz 4, 2012 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 4, 2012 Telepati'de Başarı Koşulları Telepatide başarıyı arttırmak için bunun koşullarına uymak gerekir. 1) Zihnen ve bedenen çok yorgun olduğunuz zaman egzersiz yapmayınız. 2) Acele etmeyiniz, alacağınız sonuçlar yavaş yavaş gelişecektir. Çabuk ümitsizliğe kapılmayınız, sebetkar ve sabırlı olunur. 3) Verici ve alıcı arasında karşılıklı bir sempati mevcutsa en iyi sonuçlar elde edilir. 4) Her gün çalışınız, fakat bir defada 10 deneyden fazla yapmayınız. Günlük deney sayısı arttıkça başarı oranı azalır. 5) Süje, seansta hazır bulunanların sayı ve kalitesinin çok tesiri altındadır. (nedeni: kendi kendine telkin, zihni telkin.) 6)Eğer iki kişi çalışıyorsanız, önce biriniz verici olunuz, 10 deneme yapınız. Deneylerin sonuna kadar sonuçları söylemeyiniz. Sonra diğeriniz verici olur, aynı tarzda 10 deneme yapınız. Sonra doğru yanlış miktarını herkes kendi defterine kaydeder. Zamanla kendi ilerlemenizi bizzat görmüş olacaksınız. 7)Duygusal şok'a sebebiyet verdiği zaman, vericinin düşüncesi alıcıya daha kuvvetli gider. 8)Deney sırasında alıcı, tümüyle pasif kalacak, zihninden her türlü meşgul edici düşünceyi uzaklaştıracaktır. Bunu en iyi yolu zihne gelen düşünceler üzerinde durmaktır. Onlar gelip geçicidirler. Zihnen tam boş olduğu bir sırada kendiliğinden hatırına gelecek bir fikri söyleyecek, bir şekil yapacak veya içinden bir hareket yapmak geliyorsa onu yapacaktır. 9)Görme duyusunda meydana gelecek tesirleri önlemek için alıcının gözlerini bağlamalı verici de elleriyle gözünü örtmeyi tercih etmelidir. 10)Alıcı bu sırada vücudunu dik tutmalı, almaya hazır bir durumda, fakat rahatça oturmalıdır. Ayaklarının üzerine fazl kuvvet vermemelidir. Ve ümit içinde, zihnini boşaltarak beklemelidir. 11)Eğer alıcının içine birkaç fikir veya birkaç hareket isteği birden gelmişse, bunların birisinin kuvvetlenmesini ve kendini benimsetmesini beklemelidir. Bu esnada verici sürekli olarak vermekte devam ettiğinden mutlaka fikirlerden biri düçlenecektir. 12)Emretmeye alışkın olan kimseler çok iyi vericidirler.(emirde açıklık, kesinlik ve irade şarttır.) özellikle, doğrudan doğruya temasla hareket içgüdüleri için. 13)Verici, göndereceği fikrin delalet ettiği şekli zihninde iyice canlandırmalıdır. Eğer bir hareket yaptırılmak isteniyorsa, o hareketi parçalara ayırmalısınız. Sözgelimi: ayağa kalk, masadan kalemi al! Diyorsunuz. Siz verici olarak önce vücudunuzu öne doğru eğdiğinizi, sağ ayağınızı kaldırdığınızı kuvvetle düşünecek ve bunun yapılmasını bekleyeceksiniz. Sonra masaya doğru yürümesini veya kendinizin yürüdüğünü düşüneceksiniz. O da yapıldıktan sonra, kalemi düşüneceksiniz. Fakat ilk deneylerde böyle bir hareketi yaptırmak kat'iyen doğru değildir. Bu, ancak ilerledikten sonra yaptırılacaktır. 14)Deneysel telepati, süjenin zihni yeteneği aşılmadığı zaman daha kolay olur. 15)Verici, alıcının çıplak bileğinden tutacaktır. Bir yanılmayı önlemek için bileği hafif ve aynı kararda tutmak gerekir. Verilen fikri ima edecek tarzda basınçlar yapmalı ve söylenilen eşyaya doğru bakmamalıdır. 16)Yurt, Özgürlük vb. Gibi soyut fikirlerle, Ahmet, Mehmet gibi kişi isimlerinin aktarılması zordur. İleriki aşamalarda yapılmalıdır. Ilerlemiş alıcılarla çalışmak ve onların başarısı yeni çalışanları teşvik edicidir. Yalnız çok önemli bir husus şudur: Telepati çalışmaya başlayan kimse her fırsatta, sokakta, otobüste vb. Yerlerde yabancılar üzerine telepatik emirler göndermek merakından sakınmalıdır. Gereksiz ve yararsız sinirsel harcamayla kısa zamanda bitkinlik ve bıkkınlık belirtileri başlayacaktır. Gelişecek ve doğacak yeteneklerin çıkar aracı olarak kullanılması da büyük yanlıştır. Kısa zamanda bu yetenek dejenere olacak, ilerlemesi duracak ve güç durumlarda kalacaktır kişi. Ve müşkül durumlar ortaya çıkacaktır. Yani, telepati, sakin bir ruh hali içinde ve ahlaki ve diğerkamca amaçlarla yapılmalıdır. Ancak bu şekilde yapılırsa ruhsal bir doyum ve gerçek bir mutluluk sağlar. 17)Süje rolünü ciddiye alırsa ve olayların gerçek olduğuna inanmışsa daha çok başarılı olur. Telepati / Uzağı Duyum Bilimsel İncelenimi Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Northice Yanıtlama zamanı: Temmuz 4, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 4, 2012 Telepati hakkında okuduğum en güzel iki konuydu bence kesinlikle sabitlenmeli Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
dilara brn Yanıtlama zamanı: Ekim 15, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 15, 2012 gercekten cok guzel elerınıze saglık telepatiyle ilgili okudugum en guzel yazıydı Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
batuhanbesok Yanıtlama zamanı: Ekim 15, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 15, 2012 harika toparlamışsın konuları emeğine sağlık Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.