Dolunay Yanıtlama zamanı: Haziran 4, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 4, 2007 insanız işte merak.Hele benden meraklısı var mı?Hem de bilip hazırlıklı gideriz işte daha ne getirisi olcak.Ama hakkaten acaba böyle ruhunun teninden ayrılması nasıl bir histir canın nası bir şekilde yanar.Acayip merak ediyorum.Senden önce ölürsem rüyana gelir sana anlatırım white:D Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
whitepower Yanıtlama zamanı: Haziran 4, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 4, 2007 Wallaa benden önce ölmen zor görünüyor ama kısmet tabi beklerim ayıp ettin:) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Dolunay Yanıtlama zamanı: Haziran 4, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 4, 2007 Orası belli olmaz white.Bakarsın kabusun olurum:p Ama belli şeyleri yapmadan ölürsem hakkaten ölüm asıl o yüzden çok acı olurd benim için.Bir de ahirette ana babayı göz görmez herkes birbirinden sevap dilenirmiş diyolar halimiz nicedir merak ediyorum.Anamı babamı görmeyecekse gözüm valla o zaman zaten gideyim cehenneme layığım orasıdır bence.Tabi orasına Allah karar veriyor ama bana kalsa zaten ben beni çoktan asmış idam etmiş olurdum. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
apollo Yanıtlama zamanı: Nisan 20, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 20, 2008 iyide ölen insanın ruhu bedeninden ayrılır,zaten ölüm budur,bedeninizle artık hiçbir işiniz kalmaz.ama sanki insanlar mezara gömülen bedenle birlikte ruhta gömülüyor ve orda kalıyor gibi düşünüyorlar.ölünün kafasını kaldırıp tahtaya vurması gibi masallar islam dinini hurafeler dinine çevirmiştir.benim sürekli bilgi alışverişinde bulunduğum bir emekli müftü var.kendisi ileri görüşlü ve modern düşünebilen bir insan.zaten o yüzden onunla bir samimiyetim var.bu tahtaya kafa vurma olayının ve buna benzeyen daha birçok şeyin tamamen uydurma olduğunu bu tür şeylere itibar edilmemesi gerektiğini söyledi.ayrıca kuranda kabir azabıyla ilgili bir bilgi olmadığını da söyledi.kendisi benim inanç yönünden zayıf olduğumu ve ibadet etmediğimi bilir.ama beni hiç eleştirmedi,sadece tavsiyede bulundu ve beni hep bir arkadaş gibi gördü.üç cuma namaza gitmezsen kafir olursun diyen hocalardan çok farklı yani.birde islam dünyasında sadece müslümanların cennete gideceğine dair bir düşünce varki bencilliğin ulaştığı son nokta olarak yorumluyorum bunu. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Parapsikolog Yanıtlama zamanı: Nisan 20, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 20, 2008 ya islamıda bozmuşsunuz ruhun kafası tahtaya falan çarpmaz tabi böyle inançlarda var ama farklı inançlarda var soruya gelince öldükten sonra zamanınınz çok muhakkak farkına varırsınız... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
AgoniaJoeremi Yanıtlama zamanı: Nisan 20, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 20, 2008 tabikide insan ölümünden sonra beyin 7 saniye boyunca hayatta kalmaktadır ki yaşam ile ölüm arasında kalmışl bir çok insanın agzından o film karelerini dinledik egerki olmasa dahi reeankarnasyon dedigimiz olay da olmazdı ruhun beden degiştirerek yeniden dunyaya gelmesi yani o zaman insan öldügün farkına tam varabilir demek biraz saçma olur Ve halk arasında bazı konular vardır insan öldügünü mezara konuldugunda kafasını kaldırıp secd e vurdugu zaman anlarmış gibi gibi batıl kökenli inançlarda mevcut yaşamamımızda Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
blueboy Yanıtlama zamanı: Nisan 20, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 20, 2008 Hiç bir bilgim yok bukonuda ama bence varır yaa ruh havalanır falan uçtuğunu farkedince anlar gibime geliyor... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
HERAKLES_ARTAGNES Yanıtlama zamanı: Nisan 20, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 20, 2008 spatyoma gecmıs varlıkların kücük ve yuksek frekanslarda otekı alemle uyum sorunu adptasyon da uyumsuzluk yasadıklarını okudumm ama ne kadar gercek bilemeyız ama hepımız o anı yasıyacagız ozaman bu soruınu cevabını ogrenmıs ollcaz Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
apollo Yanıtlama zamanı: Nisan 20, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 20, 2008 spatyoma gecmıs varlıkların kücük ve yuksek frekanslarda otekı alemle uyum sorunu adptasyon da uyumsuzluk yasadıklarını okudumm ama ne kadar gercek bilemeyız ama hepımız o anı yasıyacagız ozaman bu soruınu cevabını ogrenmıs ollcaz sorunun cevabını öğrendiğimizde burda yazma imkanı bulabilecek miyiz acaba:eek: Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
CleanSaw Yanıtlama zamanı: Nisan 20, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 20, 2008 islamiyete gore aciklarsak bi kere kabir azabi diye bisey yok tum hesaplar ahiret gununde verilecek ruhun kafasinin carpmasi da ayri bi olay zaten yok boyle bisey. bence farkina varir mesela astralden ornek verim bilmeden astrale cikanlar astrale ciktiginin farkina varmiyor mu? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
KraKer Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2008 Ya kesin birşey söylemek mümkün değil ama bence farkına varır,varmama ihtimali düşük gibi geliyor bana ki bazen insan öleceğini bile hissederken öldükten sonrayı mutlaka hissedecektir.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
lycantrophe Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2008 henüz ölmediğim için bilmiyorum ama bnce ölümle yaşam bir döngünün parçasıdır öldüğümüzü anlamayız bana göre Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
pascha Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2008 arkadaslar yorum yaparken başkalarınıda initici konuşmamakta ve okumadan yorum yapmamak iyi olur diye düşünüyorum.. mezara konunan tahta ölen insanın başını tahtaya çarpma olayı yani tamamen dilden dile dolaşan bir varsayımdır fakat : biraz konuyla ilgili bilen kişilere ve islami hadislee dayanan yorumları takip ederseniz olayın daha farklı olduğunu anlıycaksınız...ruhun kafası tahtaya vurup öldüğünü anlamaz sadece mezarın çabuk çökmesini engellemek için konulmuş dini bir olaydır.. inanca göre iki çeşit durum söz konusu: 1: bazı insanlar öldükten sonra uyanamaz ve melekler tarafından uyandırılır. 2: diğer grup ise ölen kişinin ruhu beden mezara konulana kadar bedenin yanından ayrılamaz..eşini dostunu herkezi görür ve devamlı konuşmaya çalışır fakat cevap alamaz..adeta ölmediğini yaşadığını birilerinin kendisini duymasını ümit eder ama tabiiki kimse cevap veremez ve yavaş yavaş öldüğünü kabullenir. hocanın yaptığı yani mezara konulduktan sonra herkezin gidip tek hocanın kalma olayıda şöyle yorumlanır.. hoca ölen kişinin ismini yaptığı dualardan sonra 3 defa okur..buna talkım denir ..bu arada islam dinini göre ruh sorgu melekleriyle hesaplaşmaya başlar.. sorulan sorulara gelince: allah tabiiki kimin ne yaptığını kimin ne günahı ne sevabı olduğnu en iyi bilendir.. fakat unutmamak lazımdırki ilahi adalet denilen bu kısımda bile yargılanmadan ceza vuku bulmaz. kıyamete kadar egerki ruh iyi bir insan ise belirli günler ve gecelerde ailesine ziyaret izni verilir. mezarı evi gibi olup kıyameti bir huzurla bekler.. eğerki ölen kişinin günahları çok fazla ise mezar onun için adeta bir küçük cehennem olur..sıkıntı çeker kendisini ziyarete gelenleri göremez ve kıyamete kadar acı içinde kıvranırki hep kıyameti bekleyip cezasını çekip kurtulmak ister..bunada kısaca kabir azabı denir.. kıssadan hisseye olay şu ..bu tamamen inanç meselesi ..insan oğlunun kanıtlayamadığı bilimin şaştığı binlerce konu var ki ta ademden bu güne kadar ilkel kabilelerden en modern insana kadar hep tapılacak bir şey bulunmuştur..herşey kanıtlanamıyacağı gibi bu olayda tamamen insanların takdirine ve inancına kalmış bir olay.. umarım o gün geldiğinde herşeyimiz huzu içinde olur.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Tengri Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2008 farkına varır. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
beelze Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2008 wallaha whitepower biraz geç cvp yazıyorum farkındayım ama inan bende bilmiyorum hatta buraya cvp yazdıktan bi kaç gün snr bi hoca ile konuşmuştum oda tastikledi banada saçma geldi ama inan bu konuda daha kesin bi cvp yok tanrının bilmesine gelince zaten o herşeyi biliyo diye biliyoruz ama bizi nie dünyaya gönderip sınava soktuğu ise çok büyük bi çelişki yani sen alkoliksen senin alkolıik olacağını zaten biliyordu olmassanda zaten onuda biliyor olacak yani ne bilim ... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
aoidos Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2008 Spatyum nedir? Tanım Spatyuma, tam anlamıyla karşılamasa da, çeşitli tradisyonlarda öte-alem olarak ifade edilen ölüm-sonrası ortamın spiritizmdeki ya da deneysel spiritüalizmdeki karşılığı denebilir. Ruhçu anlayışa göre ruhlar madde-dışı varlık olduklarından spatyumda 'perispri'leri ile bulunurlar. Bu bakımdan spiritüalistler spatyumu ruhlar alemi olarak değil, ölüm-ötesi alem olarak nitelendirirler. Oluşumu Ruhçuluğa göre, spatyumun maddeleri maddenin bilinen üç halinden (katı ,sıvı ve gaz) daha farklı hallerde olup, bilinen fiziksel maddelere oranla çok daha akıcı, çok daha az yoğunlukta ve atomik vibrasyonları çok daha hızlı, süptil maddelerdir. Eski Yunan tradisyonunda bu maddeler için aether terimi kullanılmıştır. Bu süptil maddelerin düşünceyle, imajinasyon yeteneğiyle şekil alabileceği kabul edilir. Öleni bekleyen ilk aşama Ruhçuluğa göre ölen her insan ruhu önce, ölmüş olduğunu, daha doğrusu fiziksel bedenini terk etmiş olduğunu anlayamaz, bir bocalama, kargaşa dönemi geçirir. Bu aşamaya spiritler “kendiliğinden imajinasyon” aşaması adını vermişlerdir. İşte ruhçulara göre, cennet ve cehennem sembolleriyle simgelenen, aslında, bu aşamadaki varlığın kendi imajinasyon yeteneğiyle bilmeden kendisinin oluşturduğu huzur verici ya da huzursuz edici sahnelerden ibarettir. Ölüm olayı ile fiziksel bedenini terk etmiş her insan ruhunu spatyumda vicdani bir hesaplaşma bekler. Fakat burada kendi kendisiyle bir hesaplaşma sözkonusudur,herhangi bir cezalandırma sözkonusu değildir. Üst aşama ve ortamlar Varlığın tekamül düzeyi elverdiği takdirde ulaşabileceği diğer aşamalar sırasıyla, "geçiş aşaması", "şuurlu ve idrakli imajinasyon aşaması" ve nihayet tekamül düzeyi çok yüksek ruhlara özgü olan "kozalite aşaması" olarak bilinir. Bu son aşamanın sözkonusu olduğu kozalite planına (ortamına) yükselebilmiş bir varlık üç boyutlu alemdeki olayların neden sonuç zincirini çözebilecek, daha doğrusu, bu olayların akışındaki neden-sonuç ilişkilerini açıkça görebilecek durumdadır. Fakat klasik spiritüalizmdeki öte-alem anlayışı, öte-alem tasarımı kozalite planında son bulur,yani daha ötedeki bir ortam kavramı klasik spiritüalizmde mevcut değildir. Neo-spiritüalist görüşün getirdiği yeni bir kavram, işte bu kozalite planının da ötesinde bulunduğu varsayılan dört boyutlu alem kavramıdır. Teozofideki öte alem tasarımı Teozoflar fiziksel alem ile ruhsal alem arasındaki aracı-süptil alem için spatyum terimini kullanmazlar, bu aracı alemi astral, mantal, kozal plan gibi çeşitli tabakalar halinde düşünürler. Genel teozofik kabule göre fiziksel dünya ile ruhsal alem arasındaki bu derecelenme 7 tabakadan oluşur Ergun Candanın kitaplarını okumanızı öneririm. Gizli sırlar öğretisinden başlayarak Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
burzumsu Yanıtlama zamanı: Haziran 3, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 3, 2008 öldükten sonra nasıl hissedeceksin ki bunu tüm yaşam fonksiyonların duruyor Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
cerno Yanıtlama zamanı: Haziran 3, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 3, 2008 kur'an-ı kerimden bildiğim kadarı ile mezara girene kadar farkında değil hani mezarın içine yerleştirildikten snr toprağı atmadan tahta koyarlar ruh hiç bişey olmamış gibi kalkmaya çalışırken o tahtaya çarpıp o zaman anlarmış kabre girdiğini hatta hiç gördünüz mü bilmiyorum biri gömülüp başında dualar okunduktan snr herkez gider snr hoca mezarın başına dönüp ruhun kabirden çıkması için dualar okuyarak yardımcı olur ayrıca gömüldükten snr melekler gelip 10 tane miydi tam hatırlamıyorum soru soracaklar bunlardan bi kaçı yaradanın kimdir , peygamberin kimdir ,dinin nedir gibi bu sorular kuranda da yazio hocada ruhun bu sorulara cvp wermesinede yardım eder diye duydum ama bundan emin değilim yani sorulara yardım etmesinden ama eğer o sorulara cvp weremezsek kabirden çıkamıyormuşuz Ayeti örnek göstermeden bi de kurandan deme bunların hepsi hurafe öldükten sonra 5 duyudan hiçbirinin devam ettiğini zannetmiyorum farklı organlar ve duyular olduğunu düşünüyorum Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
burzumsu Yanıtlama zamanı: Haziran 3, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 3, 2008 ahh bu dünya anlamış değilim Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Tutluoyak Yanıtlama zamanı: Haziran 3, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 3, 2008 ölünce verebilirim bunun cevabını ancak:) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
cerno Yanıtlama zamanı: Haziran 3, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 3, 2008 Şeytanın gücünün yetmediği tek şey iman mı:)Bence yanılıosun...Ben çoook adam bilirim beş karış sakal hergün camide...Çıkınca da karı kız muhabbeti yapar yoldan geçen hatunlara iştahlı iştahlı bakarlar...Sorsan onlar imanlı ben camiye uğramadığım için imansızım:) insanlar doğru yaşamıyor diye islamdan soğumak doğru mu ? -------------------- Maddesel bedeninden ayrılan "ruh" tahtaya nasıl kafasını çarpıyor? Bir kaç soru sormak için neden bi dolu melek geliyor??? Tanrı zaten hepimizin herşeyini bilirken neden meleklerle sorguya aldırıyor??? Bir imam bizi bu sınawdan nasıl kurtarıyor?? Kazara cahil birine denk gelirsek mezarda mı takılacaz sonsuza dek?? Bu sorulara yanıtlarınızı merak ediyorum... Kolay gelsin... imam kopya mı veriyor ? sorusu da akıla gelmiyor değil hani Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Jasgues Yanıtlama zamanı: Haziran 4, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 4, 2008 ya bütün bu yaşananlar bir rüyaysa ve biz birgün rüyadan uyancaksak.. bende bazen aynen böyle düşünüyorum.Ve hatta delirme derecesine geldim sayılır:wallbash::wallbash: Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
xkulkedisix Yanıtlama zamanı: Haziran 4, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 4, 2008 çok yakın bir tanıdığım ameliyatta iken hasta ölmüş. sonra geri gelmiş ve ''beni neden uyandırdınız çok güzel bir rüya görüyordum'' demiş. not: %100 güvenilir olayı yaşayan kişi anlattı, -------------------- o kişi öldüğünün farkına varmamış oluyor bu durumda... bu bir varsayım tabii.herşey mümkündür. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
cerno Yanıtlama zamanı: Haziran 4, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 4, 2008 çok yakın bir tanıdığım ameliyatta iken hasta ölmüş. sonra geri gelmiş ve ''beni neden uyandırdınız çok güzel bir rüya görüyordum'' demiş. not: %100 güvenilir olayı yaşayan kişi anlattı, beyin ölümü gerçekleşmediği için rüya görmüş olması gerekir insanların rüyaları uyanmadan kısa süre önce gördüğü bulunmuştu Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
xkulkedisix Yanıtlama zamanı: Haziran 4, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 4, 2008 beyin ölümü gerçekleşmediği için rüya görmüş olması gerekir insanların rüyaları uyanmadan kısa süre önce gördüğü bulunmuştu herşey mümkündür. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.