Jump to content

Türklerdeki Kötü Ruh : ErlikHan


AyŞaman

Önerilen Mesajlar

Erlik Han Türklerin ve Moğolların inancına göre yeraltı aleminin efendisidir. (Yeraltı alemi=Yerlik/Erlik). Tengri'nin oğlu (günümüzde iblis olarak kullanılan bir tür cin) olmasına rağmen kötülüğü simgeleyen bir tanrıdır.

 

Altayların bir yaradılış efsanesine göre Erlik Han, dünyanın yaradılışında Tengri'ye karşı fenalık yapmış ve Tengri onu ceza olarak yeraltı âleminin efendisi yapmıştır.

 

Erlik Han, yeraltı Âleminin en alt katında yeşil demirden bir sarayda, gümüşten bir tahtın üzerinde oturur. Orada kendine koyu kırmızı parlıyan ve çok az ışık veren bir güneş yaratmıştır. Emirinde dokuz semerli boğası vardır.

 

Tanrıya fenalık eden Erlik Han lanetlenmiştir, Tanrı "Sen bana hile düşündün, fenalık ettin, senin halkın da hep hileciler, fenalık düşünenler olsun der." ve yarattığı karada dokuz dallı çam ağacının dokuz dalından kendi halkını türetir.erlik bu halk benim olsun der Tanrı'ya. Tanrı da ona git kendi halkını kendin bul deyip Erlik'i geri çevirir. Tanrı'nın halkının bu ağacın yalnız doğuya bakan 5 dalından istifade etmelerine izin verilmiştir. Kalan 4 dal yasaklamıştır. Erlik gidip bu halkı baştan çıkarır. Erkek olan Törüngey ile dişi olan Eje, Erlik'in şu sözüne kanarlar "Bu 4 dal aslında size yasak değildir, meyveleri de pek tatlıdır. Dilediğinizce yiyin." Erlik sonra ağaca bekçi bulunan yılan uyurken ağzına girer ve ağaca çıkar, Eje'ye müsaade ettiğini söyler. Bunun üstüne Eje meyveden yer, Törüngey'in de agzına sürer. Tanrı durumu fark eder ve Erlik'i yer altına gönderir. Eje'ye "Sen benim sözümü tutmadın bundan sonra gebe kalasın ve doğum sancıları çekesin" der. Yılana "Sen benim sözümü tutmadın, bundan böyle Şeytan diye bilinesin, herkes seni ezmeye öldürmeye çalışsın" der. Törüngeye "Sen benim sözümü tutmadın, 9 kızın 9 oğlun olacak ve hepsinden sen sorumlu olacaksın, insan neslini sen çoğaltacaksın"der. "Hepinizi hanemden kovuyorum, dünyaya gönderiyorum, burda sizi ben beslerdim, ben korurdum, artık kendinizi besleyip koruyacaksınız, bir dahada sesimi duymayacaksınız" diye ekler. Böylece Erlik insanoğluna ilk kötülüğünü etmiş olur.

Kıranları yapan tanrıdır.

 

Erlik; sağlam gövdeli, atletik yapılı yaşlı bir varlık olarak düşünülür. Gözleri, kaşları kara renklidir. Çatal sakalı dizlerine değin uzanmıştır. Yaban domuzunun azı dişlerine benzeyen bıyığı kulakları üzerine yerleşmiştir. Kara ve kıvırcık saçlıdır. Çenesi tokmağa, boynuzları ağaç köklerine benzer. Kana benzer parlak yüzlü Erlik'in, kara demirden kılıcı ve kalkanı vardır. Bineği kara at ya da kara boğadır (belki de öküz). Erklig Kan, Eski Uygur sanatında boğa ya da öküze binmiş olarak tasvir edilmiştir ki bunu, Osmanlı kozmolojisindeki dünyanın öküz üstünde durduğunu anlatan efsane ile aynı köke bağlamak mümkündür.

 

ERLİK'İN OĞULLARI ve KIZLARI

 

Erlik'in dokuz oğlu, dokuz da kızı vardır. Dokuz oğlu, adlarıyla birlikte şunlardır:

Karaş.

Mattır.

Şıngay.

Kömür Kan.

Badış Biy

Yabaş.

Temir Kan

Uçar Kan.

Kerey Kan.

 

Altay şamanizmine göre Erlik'in oğulları yer altına inen şamana yol gösterirler. Erlik ve oğulları için zayıf ve hasta hayvanlar kurban edilir. Çünkü Altaylılar'ın inançlarına göre Erlik, kötü (zayıf ve sakat) kurbanlardan hoşlanır. Erlik'e asla at kurban edilmez. Ayrıca, Erlik'i simgeleyen şeyler ve tasvirler yapmak yasaktır. Erlik Han'ın oğulları babaları gibi kötü değildir. Bunlar, kötü ruhlardan insanları korurlar. Babaları için yapılan kurban törenlerinde hazır bulunurlar ve töreni yöneten kamın Erlik Han'ın yanına gitmesine öncülük ederler. Yeryüzündeki görevlerinden ayrı olarak Erlik'in oğulları yer altındaki gölleri, ırmakları, denizleri yönetirler...

Erlik'in kızları, kam (=din adamı) Gök Tanrı'ya (=Ülgen'e) kurban vermek için göğe çıkarken, kamı yataklarına çağırıp yolundan alıkoymağa çalışırlar. Kam, işini unutup Erlik'in kızlarının cilvelerine kanarsa başka ruhlarca cezalandırılır ve Tanrı'nın kurbanı kabul etmesi işi de tehlikeye düşer. Erlik'in kızlarından yalnızca ikisinin adı bilinir: sekiz gözlü Kiştey Ana ile Erke Solton.

*Ayhan İ.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bende merak uyandırmasının sebebide hikayenin benzerliği.Özellikle Göktanrı dininin müslümanlıktan önce ortaya çıktığını düşünürsek Adem ile Havva' Erlik Han'a benziyor Erlik Han ona değil.Ama iyice düşününce herşeyi başlangıça göre yargılamamak lazım.Bütün dinler ortak yaratılışı kendi inanç ve kültürlerine göre değerlendiriyor.O yüzden alakaları yok yani bence.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Neden konuların birbirine benzediği sorusunu bende soruyordum. Sonra aklıma "tek merkezden çıkmış" olabilecekleri geldi. Kültürler arası kaynaşma falan filan gibi nedenleri de savunan arkadaşlar olacaktır bence. Ama bunun sebebi "tek merkez" yada tanrı kavramıdır. Ben bir kaç arkadaşa Köktengi dininin bugünkü İslam ile aynı olduğunu söyledim. Kimisi kabul etti kimisi reddetti. Ama o kadar büyük benzerlikler var ki...

Zamanla unutulmuş-eskimiş, yerine yenisi gelmiş- bir semavi din Köktengi dini.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

"doğrudan" semavi dinlere benzerliğine katılmıyorum... Tabi ki bütün dinlerin özünde aynı bilgelik ve aynı ruhsal öz mevcut lakin köktengri ibrahimi bir din değil, pagan yani doğa tabanlı bir öğretidir.

 

İlk olarak kam kavramına sahip bir kültür, hangi semavi dinde yoğun olarak var. İkincisi ata ruh kültü çok ön planda ve bu ata ruhlarla doğrudan iletişim büyük önem arz ediyor, bu da söz konusu değil. Üçüncüsü pagan bir inançtır kök tengri dışında bir çok tanrı tanrıça hiyerarşisine sahiptir... Toprak ana, gök baba deyimlerimiz de oradan geliyor zaten... Dördüncüsü büyü, fal büyük yer kaplar eski türk inancında (hatta çok eski bir türk fal kitabıyla ilgili bir paylaşım vardı sitede), hangi semavi din açık bir şekilde izin vermiştir... =) Semavi dinler daha doğrusu "ibrahimi" dinler, yahudi ekolünün devamı niteliğindedir pek tabi ki bulundukları koşulların inançlarından etkilenmişler ve kültürel değişiklikler göstermişlerdir. İlahiliği var mı tabi ki "eski pagan inançlar kadar" onların da kendi içinde ilahiliği mevcut. Sadece modern ibrahimi dinlerde ezoterik hakikat ve tanrı-tanrıça bilgeliği unutulmuş durumda...

 

Bütün dinlerin ortak mitlere sahip olmasına şaşmamalı. Ezoterizm konusnda araştırma yaparsanız, en antik zamandan bu zamana kadar benzer sembolizmin aktarıldığını keşfedersiniz. Ağaç, yılan, elma, kadın, erkek, güneş, ay vs... bunlar evrenin işleyişiyle uyumlu semboller. Bu sembolleri en yoğuın olarak antik pagan dinlerde görüyoruz, ibrahimi dinlerde ise biraz daha semboller değiştirilip, daha kapalı hale gelmiş...

 

Adem ile Havva mitosunun ilk kaynakları, yahudilik ve köktengri öncesi mitoslara kadar gider. (Sümür'de de mevcut). Lakin orada ki ağaç yasak ağaç değil, bilgelik ağacı (yaşam ağacıdır) ve "erkek" yani (adem) meyveyi yediğinde "tanrı", kadın ise "tanrıça" olur.. En büyük kanıt zaten havva kelimesinin kökenidir :) Sembolizmi bir kere çözdüğünde zaten size temel prensiplerin yaratılışının ilk sırrını verir.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...