Şifacıların Gücü Sayesinde İyileşenler

Anne Andersen

http://www.spiritualizm.com/A1/makaleler/grafik/ruhvemadde-dergisi.jpg

Tıp yetersiz kaldığı zaman, şifacılar mucizeler yaratıyorlar. Bu uygulamalara başvuranlar kendi deneyimlerini anlatıyorlar.

Guy du Merac, 40 yaşında

" Kalp naklinden kıl payı kurtuldum. "

Doktorun ölecek gözüyle baktığı Guy, bugün manyetizma seansları sayesinde normal bir yaşam sürdürüyor.

http://www.spiritualizm.com/A1/makaleler/grafik/sifa-uzerine-resimler0001.jpg

1986'da, antibiyotiklere karşı koyduğu ortaya çıkarılan bir bronşit yüzünden tedavi olmuştum. Bunun üzerine bir akciğer hastalıkları uzmanına başvurdum. Kalp ödemi tanısını koydu.

Marseille'deki Clairval Kliniğindeki kalp hastalıkları uzmanları, kalbimin erken yaşta yıprandığını ve kesinlikle bir kalp naklinin gerekliliği sonucuna vardılar. (Öyle görünüyordu ki, 90 yaşındaki bir adamın kalbine sahiptim.) 29 yaşında bir enfarktüs geçirmiştim. Dahası kendi kardiyologumun ve Marseille'deki Timone Hastanesindeki Prof. Metras ile Pitie-Salpetriere'deki Prof. Cabrol'un ortaya koyduğu bu tanı beni şaşırtmamıştı.

'' İnanılmaz Bir Gelişim ''

Doktorların ısrarına karşın manyetizör bir arkadaş, Françoise, bana kalp nakline gereksinimim olmadığını belirtti. Enerjetik güce ve bu naklin beklemesi gerektiğine inandığım için manyetizma seanslarına başladım. 20 seanstan sonra Monaco'daki Prof. Dor'u, Cap'taki Prof. Bernard'ın eski asistanını gidip görmeye karar verdim. Ve işte oradaki sürpriz: Muayeneler, cerrahî bir müdahale olmaksızın tamamıyla imkânsız ve inanılmaz bir iyileşmeyi ortaya çıkardı. Artık kalp nakline ihtiyacım yoktu ancak iki damar arasına köprü-damar koymak gerekiyordu. Prof. Dor 1987 Şubatında bunu gerçekleştirdi. Bugün turp gibiyim. Hâlâ ara sıra gördüğüm kardiyologum benimle dalga geçiyor ve benim çok uzun zaman önce ölmüş olmam gerektiğini ileri sürüyor! Ve bu huzurun büyük bölümünü Françoise'a borçlu olduğumu biliyorum."

Katia Serres, 30 yaşında

" Oğlum, bir manyetizörün şifaları olmasaydı belki de doğmayacaktı. "

Katia, oğlu Tommy ile Kaliforniya'da yaşıyor. Yaşadığı olaylardan sonra manyetizmayla yakından ilgileniyor ve şifacıIarın Amerika'da Fransa'dakinden daha iyi tanındığını söylüyor.

"Her şey '87 Haziranının bir gecesi başladı. Kalbim korku ve telâş içinde çarparak uyandım. O zaman doktor bana hipertiroit teşhisini koydu ve bir yıldan fazla sürmeyen bir tedaviyi zorunlu kıldı.

Bu tedavide tiroit ya dengede tutuluyor ya da bir parçayı çıkarıp atmak gerekiyormuş. Tedavim '88 Ekiminde son buldu.

Sonuçta doktorlar beni ameliyat etmeye karar verdiler. Bu çok canımı sıkıyordu, ameliyat sonuçları da % 100 garanti değildi. Ve özellikle hipertiroidi göze alıp bir çocuk sahibi olmak çok tehlikeli olurdu. Her şeye rağmen cerrahtan randevu aldım. O sırada eşim bir manyetizörle tanıştığını söyledi.

Nicole Leroy, 57 yaşında

"Üç seansta, yüzüm eski parlaklığına kavuştu"

Nicole şifacılara inanmıyordu, ancak yüzünü çirkinleştiren gül biçimindeki bir sivilce için çıktığı tatilde sivilcesi şans eseri iyileşti, yüzünün birkaç günde eski hâline döndüğünü gördü.

İlk kez üç yıl önce cildimle ilgili bir problem ortaya çıktı. Bir sabah uyandığım zaman şok oldum. Yüzümün sağ tarafı tamamen şişmiş ve kızarmıştı. Acilen bir dermatologa başvurdum. Boyunsal kronik eklem iltihabı için kullanılan bir ilâcın reaksiyon olasılığından söz etti ve gül biçimindeki akne (sivilce) tanısını koydu. Kortizon yüklü bir merhem verdi. Bu cehennem azabının başladığı gündü. Merhemler, haplar: Yüzüm birkaç gün biraz normale döndü... sonra yeni bir patlak verip yüzümü bozdu.

Bir hastaneden diğerine koşmaya başladım. Toplam 10 hastane gezdim. Berbat bir durumdaydım, o hâldeyken yazın Var'da tatile çıktım. Kasabadaki kişiler bana, deriye dokunarak yanıkları tedavi eden birinden söz ettiler. Böyle şeylere kesinlikle inanmıyordum ancak bulunduğum durumda...

"Gerçek bir bebek cildine kavuştum"

Kendimi çok yaşlı, gözleri parlak ve karşısındakinin içine işlercesine bakan bir kadının karşısında buldum. Bu kadın yumuşak sakin bir ses tonuyla "Geçecek" dedi ve işaret parmağını yüzümde gezdirdi. İki dakikada 3 kez bunu yaptı. Sonraki 3 gün oraya gittim. Cildim balık pulu gibi parça parça olmaya başladı. Bu şaşırtıcıydı. Sekiz gün sonra birdenbire döküntü oldu. Altı gün boyunca beni çağırdı ve bitti: Bebek cildine kavuşmuştum."

Femme Actuelle No: 480 6-12 Avcılık '93'tan Çev.: G. Zuhal Aki

​[TABLE=width: 541, align: center]

[TR]

[TD=width: 535]

[/TD]

[/TR]

[/TABLE]