nevermore Oluşturma zamanı: Kasım 20, 2012 Paylaş Oluşturma zamanı: Kasım 20, 2012 Astrolojik olarak çok hareketli dönemler içindeyiz. Bir yanda Maya Kehanetleri olarak günümüze gelen 21. Aralık.2012 tarihi öte yandan astrolojik teknikler/ölçümler vasıtasıyla geleceği öngörülen Kova Çağı. İnsanoğlunun uzun bin yıllardır içinden geçtiği “karanlıklardan çıkışını müjdeleyen”, aydınlığı, bilgiyi ve gerçek insanlık realitesinin apaçık ortaya konacağı bir çağa hazırlanıyoruz. Irk, dil, din yada bütün farklılıkların eşitleneceği tek anlayışı olan birleşik insanlık anlayışı, dünya üzerinde giderek daha fazla etkinlik kazanmaya başlıyor. http://www.astroset.com/bilgi/astrolog/images/a8.jpg Üzerinde yaşadığımız gezegenle barışmak, bu gezegene yaptıklarımıza bakınca pek kolay görünmese de, bizlerin yaşayacağı bilinç dönüşümleri ile önce kendi dünyalarımızda ve sonrasında çevremizde oluşabilecek pozitif değişimlerle dünyaya verdiğimiz zararı durdurabiliriz. Böylelikle kendisi de her zerresiyle canlı olan bu mavi gezegen belki kendi içinde oluşmuş bu yaraları kapamaya başlayabilir. Yeter ki bizler hem kendimize hemde çevremize zarar veren eylemlerimizden arınabilelim. Toprağa, suya, havaya, üzerinde birlikte yaşadığımız ve hatta insan olarak onlardan sorumlu olduğumuz diğer canlılara verdiğimiz zararlar Nasreddin Hocanın bindiği dalı kesen adam misali geleceğimizi tehdit ediyor. Artık sözlerin, parlak düşüncelerin zamanı değil uygulamaların zamanı. Birer birer ve gruplar halinde bize doğru gelmekte olan aydınlanma çağının gereklerini yerine getirerek gerçek değişime kendimizi hazırlamalıyız. Kozmik etkiler bizleri bu değişime zaten getirecek gibi gözüküyor ama burada asıl soru bizim hazır olup olamayacağımız. Başımıza olaylar birer birer geldikçe hazırlıksız olanların bu değişimlere uyum gösterebilmesi zor görünüyor. Bir günde değil elbette ama içinde bulunduğumuz süreç bizi bu anlayışa doğru sürüklüyor zaten. Sadece değişimi bilerek isteyerek yapmak veya mecbur kalmak arasında bir yerlerdeyiz. Doğadan değil yaptıklarımızdan zarar görüyoruz ve yaptıklarımızla zarar veriyoruz. Pozitif insan, yaşamıyla, düşünce ve eylemleriyle kendisine, çevresine yarar getiren insandır. Her türlü zorlukta sabreden, öfkesine, hırsına yenilmeyen insandır. Dünya Uyanıyor Şu anda dünya uyanıyor, artık bölge bölge uyanış başladı. Uzun bir süreden beri spiritüel ve kozmolojik konularla ilgilenenler gerekli olan bilgileri aldılar ve bilinçlendiler, yeryüzü üzerinde görünmeyen bir eneri, ışık ağı oluşturdular. İnsanlarla gaia ana (dünya ana) doğrudan bir kontak içinde. Yani biz yeni bir bilinçle ve yeni bilgilerimizle DNA aktivasyonu sağlayarak, bilinçte bir genişleme meydana getirirek,duygularımızla enerjimizle dünyayı harekete geçiriyoruz. Dünya da geri yansıtıyor ve bize bizi harekete geçiriyor, yansımalar evreninde yaşadığımızı unutmayalım. Kaos teorisi ve Kelebek etkisiyle bu bilgileri aldık, atom altı partikül düzeyinde kuantum düşünce gücüyle, tüm evrenle bağlantıda olduğumuzu yavaş yavaş algılamaya başladık ve yayınlarımızı daha bilinçli yapmaya çalışıyoruz en azından ışık işçileri adı verilen bir kısmımız, bu konular ve uygulamalar üzerinde hassasiyetle duruyor ve herşeyi Öz’de bir olduğu bilgisi yayılıyor. http://www.astroset.com/bilgi/astrolog/images/a10.jpg Dünya ve Güneş Sistemimizin kayıtlı insanlık tarihinde daha önce görülmemiş birtakım değişikliklerden geçtiğine dair bir hayli bilimsel göstergemiz var. Tam bir değişimler devri yaşamaktayız. Sanki bütün taşlar yerinden oynamış durumda. Siyasi, ekonomik, dini, bilimsel alanlarda, şimdiye kadar kalıplar olarak gördüğümüz yapıların esnemekte, değişmekte, hatta dönüşmekte olduğunu hayretle izliyoruz. Kadim gelenekler, içinde bulunduğumuz zaman dilimine dikkat çekiyorlar. 21 Aralık 2012 tarihini, neredeyse duymayanımız yok. Mayalar, bu dönemi takvimlerinin sonu olarak işaretlemişlerdi. Hopi kehanetleri de, bu dönemi işaret ediyordu. İnkalar “Işıltılı İnsan”ın doğuşundan söz ediyorlardı. Dogonlar Semavi Yönetim olarak Sirius’un öneminin anlaşılmasını, Mardukçular bir gezegenin bize çarpacağını söylüyorlar. Aslında hepsinin sembolik anlamları var, birebir okunduğu gibi anlarsak sahiden ürkebiliriz ki, ürkmeye-korkmaya gerek, bu değişimler hepimizin ortak iyiliği için… Özellikle Marduk’la ilgili bilgilerin sembolünü açmak gerek. Çarpacak bir gezegen yerine bir bilinç sıçraması deyimini kullanmak daha anlamlı… Dünya üzerindeki birçok mistik geleneğe göre, zihinlerin bağlarından özgürleşmesi, deneyimlemekte olduğumuz içsel uyanışın sadece ilk adımıdır. Bunun ötesinde, bilincin evrensel deneyimlere ve realitenin temelde farklı perspektiflere açılması söz konusu olacaktır. Bazıları bunun, dinlerde ve kehanetlerde bahsedilen kıyamet dönemi olduğunu öne sürerken, bazıları da bu kıyamet kavramını “uyanış ve aydınlanma” olarak algılıyor ve yeni düzenin kurulacağı dönemin başlangıcı olarak görüyorlar. Doğal Afetler- Savaşlar http://www.astroset.com/bilgi/astrolog/images/a9.jpg Kozmik planda önümüzde 14.Kasım.2012 TSİ 00:12 de Akrep burcunda bir güneş tutulması ve ardından 28.Kasım.2012 TSİ 16:34 de İkizler burcunda bir ay tutulması yaşayacağız. Bu tutulmanın diğer öngörülerle de birleştiğini göz önüne alırsak, yaklaşan Kova Çağının belirgin bir eşiğini işaret ettiği kanaatindeyiz. Sabit burçlarda yaşanan tutulmaların sıklıkla doğal afetlere neden olabileceği öngörüsü astrolojide çok geçerlidir. Akrep etkisi yüzünden Kuzey ülkeleri Norveç-İngiltere ve Hint Okyanusu başta olmak üzere doğal afet olasılıklarıyla beraber dünya üzerinde askeri hareketlenmelerin artışlarını görebiliriz. Yine akrep etkisi altındaki kuzey afrika ülkeleri ve özellikle de Suriye'deki gerilimin dünyayı daha da etkileyen bir hal alması yüksek bir olasılık olarak gözükmektedir. Tutulumdan itibaren yıl sonuna dek dünya üzerinde sarsıcı olaylara tanık olacağız. Ülkemizde kendi içinde önemli sınavlar veriyor. Akrep burcunun yönettiği ülkemizde daha çok siyasi ve askeri hareketlilikler öne çıkacak gibi görünüyor. Bütünlüğünü koruması yönünde sarsıcı etkilerle uğraşırken, iç ve dış barışın sağlanması, güven ve verimliliğin yerleşmesi ve özellikle geleceğimizi oluşturacak çocuk ve gençlerimizin eğitim/bilinç seviyelerinin artırılması öncelikli konular arasında karşımıza çıkacak gibi gözüküyor. 2015-2017 dönemi dalgalanmaların giderek artacağı tarih aralıkları olarak öne çıkıyor. Yaşanacak bu süreçlerin arkasından özellikle de 2019 yılından itibaren yeni dünya anlayışı kimilerimiz açısından hiç de beklenmedik bir pencereden görünmeye başlayacak. Bedensel değişimler ve dikkat edilecek noktalar http://www.astroset.com/bilgi/astrolog/images/a11.jpg Bu dönem itibariyle hem enerjetik hem de fizik bedende de bazı yansımaların olması doğaldır. Bedensel ağrı ve sızılarda özellikle sırt, bel ve boyun belgesinde artış olabilir… Bu ağrılara yaşadığımız yoğun olayların verdiği sarsıcı etkiler neden oluyor olabilir, sarsıcı olay bizde kökül bir değişim ve yeni bir anlayış yarattığı için DNA değişimine ve aktivasyonuna neden oluyor. Bu ağrılar geçicidir. Zaman zaman nedensiz derin bir üzüntü duyulabilir. Geçmişin geride bırakılması böyle bir hüzne neden olabilir. Tıpkı eski evden yeni bir eve taşınırken geride bıraktıklarımız için üzüldüğümüz gibi, geçmiş yaşamlarla da vedalaşmak üzüntüye yol açıyor. Bu üzüntü geçicidir. Fazla uzatmamak gerekir. Yeni her zaman daha iyidir. Ara ara nedensiz gözyaşlarına boğulsanız şaşırmayın. Ağlamak iyi gelir ve sağlığa da yararlıdır. Ayrıca eski enerjiler bu yolla dışarı atılır. Bu da geçici bir durumdur. Uyku düzeniniz bir süreliğine bozulabilir hemen ilaca sarılmayın bu geçici bir durumdur. Geceleri belli saatlerde uyanabilirsiniz ve kafanızdaki binbir konu sizi hayli meşgul edebilir. Tekrar uyumak için kendinizi sıkmayın daha zor olur. Kalkıp hoşunuza giden bir şeyle meşgul olabilir, ılık bir şeyler içebilirsiniz. Bu ara sık sık kabus görüyor olabilirsiniz. Savaşlar, katliamın yanı sıra korkunç varlıklar tarafından takip edildiğinizi rüyalarınızda görüyorsanız gerçek olduğunu sanmayın. Çünkü kelimenin tam anlamıyla eski enerjiyi üzerinizden atıyorsunuz. Savaş, katliam, takip edilme ve korkunç yaratıklar tam da bunun sembolüdür. Korkmayın, bu durum da bir süre sonra düzelecektir. İnsanlarla birlikteyken bile yalnızlık hissiniz varsa bu da yenilenmenin bir işareti... Bir süredir kendinizi yalnız ve insanlardan "ayrı" bırakılmış hissediyor olabilirsiniz. Ayrıca kalabalıklara girmeyi de istemiyor olabilirsiniz. Yalnızlıktan ne kadar bunalsanız da, insanlarla bir arada olmak da içinizden gelmiyor olabilir. Bu da geçici. İçinizdeki boşluk, sevgi ve ışıkla bir süre sonra yeniden dolacak. Yeni insanlarla tanışacak, başka şeyler konuşuyor olacaksınız. Bu sizi daha mutlu edecek… Coşku ve tutkunuzu da bir süreliğine yitirmiş olabilirsiniz. Her şeye karşı kayıtsız olduğunuz hatta yaşamınızı dondurulmuş gibi hissettiğiniz bir dönemden geçiyor olabilirsizin. Endişelenmeyin, her şey yolunda. "Hiçbir şey yapmak istememe"nin tadını çıkarın. İmkanınız varsa seyahate çıkın. Çünkü bu da geçici. Bu tıpkı kişisel bilgisayarınızın yeniden yüklenmesine benzer. Bilgisayarı yeniden daha karmaşık bir programla yüklemek için önce kapamak, ardından açmak gerekir. Siz de şu anda o nedenle devreleri kısa bir süreliğini kapatmış bulunuyorsunuz. Yönünü tayin edememe duygusu. Bazen kendinizi yeterince bu dünyaya ait değilmişsiniz gibi hissedebilirsiniz. Ya da kelimenin gerçek anlamıyla yeterince ayaklarınızın yere basmadığını, iki boyut arasında kıstırılıp kaldığınız hissine kapılabilirsiniz. Bu gerçekten de mekân anlamında öyledir. Labirentte kalmak ve hep aynı noktaya çıkmak duygusu verir. Merak etmeyin bu da geçici ve bu döneme ait özel bir durumdur. Yenilenmeyi işaret eder. Şuurunuz (bilinciniz) yeni enerjideki geçişi deneyimlerken, bedeniniz dünyada asılıymış gibi ya da yönünü ve çıkışı bulamıyormuş gibi kalabilir. Bedene ve bu mekana yeterince odaklanmak için ormanda yürüyüşler yapmak ya da doğada zaman geçirmek, nefes uygulamaları yapmak önerilir. Aile ve akrabalarla olan sorunlarınızda köklü çözülmeler olabilir ve eskisi kadar bağlı ve bağımlı olmadığınızı fark edebilirsiniz, bu sizi şaşırtmasın. Karmalarınız nedeniyle aile ve akrabalarla aranızda bağlar vardı. Ancak bu karmalar çözülürken yani bazı olayların asıl nedenleri ortaya çıkarken aile ve akraba ilişkilerindeki sorunların da çözülmesi çok normal. Kendinizi aile ve arkadaşlarınızdan uzaklaşıyor gibi hissedebilirsiniz. Bu da geçici. Korkmayın. Yakın bir zamanda söz konusu kişilerle farklı bir düzeyde yeni bağlar kurabilirsiniz. Ancak bu kez söz konusu ilişkiler eski takıntılarından arınmış ve yeni enerjiyle beslenmiş daha gerçek bağlar olacak. Bazılarının da devreden çıkması çok normal. Öncelikle kendine dürüst olmayı gerektiren bu dönemde, kiminle görüşüp görüşmeyeceğinizi de yine aynı kararlılıkla siz bulmalısınız. Mesleki kariyerinizde ani değişimler olabilir. Bu son zamanlarda çok yaygın bir durumdur. Siz değiştiğiniz için çevreniz de değişiyor. Kendinize nasıl uygun bir iş bulacaksınız diye sakın dert etmeyin. Bu da geçici bir durum. Şu anda geçiş dönemini deneyimliyorsunuz. Hayal ettiğiniz ve o çok istediğiniz işi bulana kadar farklı farklı iş kollarında kendini çalışıyor bulabilirsiniz tüm bunlar deneyimleri zenginleştirmek ve gerçekte ne istediğinizi bulmanızı sağlamak için yaşanıyor olacaktır. Kendi kendine yapılan içsel söyleşilerde artış olabilir. Son zamanlarda kendinizi kendinizle sık sık söyleşirken yakalayabilirsiniz, sakın şaşırmayın. "İç"inizle yani asıl kendinizle yeni bir iletişim şekli yaratıyorsunuz. Bu içinizle söyleşiler, aysbergin görünen tarafıdır. Bu içsel konuşmalar gittikçe derinleşecek ve akıcı hale gelecek ve farkındalıklarınızın arttığını göreceksiniz. Olaylar arasındaki bağlantıları daha rahat keşfedeceksiniz. Merak etme çıldırmıyorsunuz, siz yeni enerjileri kullanmaya başlıyorsunuz. Özlem duygusu. Bu belki de hepimizi en çok zorlayan ve en güçlü meydan okumalardan biridir. İçimizde taa derinlerde yuvaya dönmeyi isteyen bir duyguyu zapt etmek bazen güçleşir.. .Bu sadece sessizce yuvaya dönmek isteyen yönünüzün hasretidir. Yani özüne dönmek ve gerçek kendin olmak, kararlarını otomatik etkiler olmadan asıl kimliğiyle almak arzusu ve Hakikate duyulan özlem böyle derin bir hüzün yaratabilir. Buna yuvaya dönüş de denebilir. Burada, dünya üzerinde yeni bir göreve hazır olup olmadığınız sorun kendinize? Yeni enerjiye kök salmak için karşılaşacağın meydan okumalara hazır mısınız? Evet! Tabii ki hazırım diyorsanız artık içsel benliğinizle ya da diğer adıyla üstün benliğinizle karşılaşmaya ve gerçeği yalansız dolansız yaşamaya hazırsınız demektir. Düşünce gücümüzle, atomaltı parçacık düzeyine kadar inip, kuantum etkileri harekete geçirekek dalga-parçaçık yani soyut-somut, ruh-madde, pozitif-negatif, siyah-beyaz dengesinde yeni seçim olasılıkları yaratabilir ya da ikili bir mantık sistemi kullanarak, olayların üzerinde kalmayı başarabiliriz. Her negatif olayın diğer uçta mutlaka bir pozitif yönü olduğunu bilmek günümüz insanı için Polyanna’cılık sayılmıyor. Aksine bu tip olumlu ve umuda yönelik düşünceler yeni fizikle de besleniyor. 2013 yılında sadece bize ait olacak ve yeni farkındalıklar yaşadığımızı hepimiz öyle ya da böyle hissedeceğiz. Özgür ve yenilikten hoşlanan kişiler için hayli farklı bir dönem başlıyor. Bizden başkalarının da bu geçiş döneminde yeni enerjiye sıçraması için hepimize ihtiyaçları var. Başkalarının eski enerjiden yeni enerjiye atlamayı göze almış "insan" modellerine olan gereksinimlerini göz ardı etmemiz gerekiyor. Artık hiçbir sadece kendimiz için değil, hepimiz için yani ben yerine biz demenin ne anlama geldiğini bize anlatacak hem güzel, hem zorlu, hem şaşırtıcı olaylar dizisiyle bakalım neler gözlemleyeceğimiz ve ne tür zengin deneyimler yaşayacağız? 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
AuroraPetrovic Yanıtlama zamanı: Kasım 20, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 20, 2012 umarım uyanırız artık teşekkürler konu için emeğine sağlık Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Ram Yanıtlama zamanı: Kasım 20, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 20, 2012 Kelimemiz uyandırılmak değil uyanmak. Bu yolda her insan kendinden sorumlu. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
vampir_kedi Yanıtlama zamanı: Kasım 20, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 20, 2012 Bedensel değişim bölümünü hayranlıkla okudum beni anlatmış resmen Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Pir Efendi Yanıtlama zamanı: Kasım 20, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 20, 2012 uyanınn.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
SihirliEnerji Yanıtlama zamanı: Kasım 20, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 20, 2012 yazıyı çok beğendim ve zevkle okudum. çoğu kişi gibi bende o güne yaklaştığımızı derinden hissediyorum ve belirtilerini çok bariz görüyorum. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
binbir9senaryo11 Yanıtlama zamanı: Kasım 24, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 24, 2012 harika bir açıklama , süper bir paylaşım. bedensel değişimler bölümü de en çok ilgimi çeken ve şuan ki durumumu birebir açıklayan bölüm olmuş diyebilirim. paylaşım için çok teşekkürler fakat halen bu 21 aralık günü için net bir bilgi oluşturamadım kafamda. çünkü çok fazla fikir atılıyor ortaya net bir bilgisi olan varsa lütfen mesaj ile bildirsin bana Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
ReaLPiLLS Yanıtlama zamanı: Kasım 24, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 24, 2012 Evet bendede bedensel değişimler oldu çenemle dişlerim arasında bi ağrı ve 2 bacağımdada aynı yerde aynı hizada morluklar olması Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
ZaBuZa Yanıtlama zamanı: Kasım 25, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 25, 2012 elinize sağlık ben bişey sorucam bi kaç kere durugörü ile değişik insanmı desem uzaylımı desem bişi gördüm anlık ve güneşin yeni doğmuş olduğu bulutlu bi gök gördüm acaba sadece okuduğum şeyler bilinçaltındanmı yansıdı yoksa gerçekmiydi gördüklerim cevaplarsanız sevinirim Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.