nevermore Oluşturma zamanı: Aralık 5, 2012 Paylaş Oluşturma zamanı: Aralık 5, 2012 (düzenlendi) Auranın enerjetik örüntüsünü değiştiren etkenler fiziksel, zihinsel ve süptil etkenler olmak üzere gruplandırılabilir. Fiziki etkenler; yenilen ve içilen gıda maddelerinin çeşit ve kalitesi, solunan havanın kalitesi, fiziksel egzersiz yapıp yapmama, fiziksel yorgunluklar, dinlenme süreçleri vs.dir. Auranın enerjetik örüntüsünü değiştiren zihinsel etkenler, bireyin içinde bulunduğu ruh hali, sinirli veya mutlu olup olmaması, endişe, korku, kaygı gibi psikolojik hallerinin olup olmaması ve derecesidir. İyimserlik, karamsarlık, korku, endişe gibi psikolojik süreçler üzerinde yakın çevremizdeki insanların etki payı vardır. Bildiğimiz gibi her çocuk doğduğu andan itibaren annesini, babasını ve diğer aile bireylerini, arkadaşlarını, öğretmenlerini vs. modeller. Onların pek çok tavır, davranış ve kabullerini sorgulamadan benimser. Böylece öğrenilmiş davranışlar dediğimiz yaşam stratejilerini edinir. Bu nedenle bir çocuğun dünyayı, evreni, kendini algılamasında ve gerek ruhsal gerek psikolojik özelliklerinin gelişmesinde yakın çevresindeki insanların katkısı çoktur. Pozitif modellerin kazandırdığı psikoloji ile negatif modellerin kazandırdığı psikolojinin aura değişimlerine olan katkısı elbette ki farklı olur. Örneğin son derece mutlu görünen bir insanın aurasını gözlemleyen bir durugörür, o insan sinirlendiği anda aurasındaki titreşim ve renk değişimleri net bir şekilde tanımlar. Auraların değişim ve gelişiminde yakın çevremizde bulunan diğer insanların auraları da etkendir. Bu katkıya süptil etkenler denilebilir. Enerjetik olarak birbiriyle rezonansa girebilen auralar arasında kendiliğinden bir enerji transferi başlar. Bu difüzyon gibi doğal bir ilkedir. Vibrasyonel karakteri benzer titreşim alanlarına sahip olan auralar arasında enerjetik bir rezonans söz konusu olduğunda auralar girişim yapmakta, birbirlerini pozitif veya negatif yönde etkilemektedir. Özetle; kimyasal olarak kirlenmemiş katılar, sıvılar ve solunan temiz hava, egzersiz yapmak, dinlenmek, düzenli uyumak, doğu kökenli olan çeşitli uygulamalar, şifa çalışmaları vs. auranın titreşimlerini güçlendirirken, aşırı yorgunluk, dengesiz beslenme, kirli hava, uzun süren uykusuzluk vs. auranın titreşimlerini düşürür. Oksijen oranı yüksek tepeler, kırsal bölgeler, ormanlar, su kenarları, hayatın iniş ve çıkışlarına karşı iyimserliği, pozitifliği koruyabilen, varlık sevgisi çıkar ve beklentiye bağlı olmayan insanlar, şifacılar insanların aurasını güçlendirir. Ruhsal, zihinsel ve psikolojik alandaki denge ve pozitiflik auranın titreşimini güçlendirirken negatif haller düşürür. Bu nedenle her insanın aurası o insanın yetiştiği aile ve çevreye, yaşam kalitesine, yiyip içtiklerine, aldığı çeşitli kimyasallara, içinde bulununduğu psikolojik ve zihinsel duruma bağlı olarak değişir ve gelişir. Nisan 15, 2013 nazirella tarafından düzenlendi Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.