masal perisi Oluşturma zamanı: Ocak 12, 2013 Paylaş Oluşturma zamanı: Ocak 12, 2013 Arkeologlar, Çin’de yapılan kazılarda 125 milyon yıl öncesine ait keskin dişlere sahip bir kuşun fosilini buldu. Bilim insanları, tuhaf bir diş yapısı olduğu belirtilen kuşun, bu özelliğiyle sert kabuklu böcekleri ve salyongozları yiyebildiğini düşünüyor. http://media2.ntvmsnbc.com/j/NTVMSNBC/Components/ArtAndPhoto-Fronts/Sections-StoryLevel/NTV%20Bilim/010713kusss.hlarge.jpg Çin’in Kuzey Kore ile sınır paylaşan güney eyaleti Liaoning’da yapılan kazılarda, 125 milyon önce yaşamış, keskin dişleri bulunan bir kuşa ait fosil bulundu. Vertebrate Paleontology dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, fosil o kadar iyi korunmuş durumda ki, kuşun midesine ait bazı parçalar da günümüze ulaşmayı başarmış. Dinozorların dünyaya egemen olduğu yıllarda yaşamış kuşlar hakkında yeni ipuçları sunan fosilin en büyük özelliği, tuhaf diş yapısı. Araştırma ekibinde yer alan İngiltere’nin Southampton Üniversitesi’nden paleontolog Gareth Dyke, “Hem dişlerin kenar yapısı alışılmışın dışında, hem de midesine ait parçalar duruyor. Her ikisi de tuhaf bir durum... Mezozoik dönemde yaşamış kuşların kendilerine özgü özellikleri hakkında yeni bir bulgu elde ettik” dedi. Fosilin bulunduğu Lioning’de, son 15 yıl içinde Kretae Dönemi’ne (145-65 milyon yıl) ait birçok kalıntı çıkarıldı. Kazı ekibinin başında yer alan, ABD’nin Los Angeles kentindeki Ulusal Tarih Müzesi’ne bağlı Dinozor Enstitüsü’nün direktörü Luis Chiappe, bölgenin Kretase döneminde çeşitli canlılara yaşam olanağı sunan ormanlarla kaplı olduğunu belirtti. Chiappe, ilkel zamanlardaki ormanlarda, küçük dinozorlardan ilkel kertenkelelere kadar birçok türün yaşadığını, gökyüzünün de kuşlarla dolu olduğunu belirtti. LiveScience’a açıklama yapan Chiappe, “Bu bölge kuş biyo-çeşitliliği açısından kesinlikle çok zengin bir bölgeydi” dedi. http://media.ntvmsnbc.com/i/NTVMSNBC/Components/ArtAndPhoto-Fronts/Sections-StoryLevel/NTV%20Bilim/010713fossil-bird02kucuk.jpg DİŞLERİ OLAN ESRARENGİZ KUŞ Bilim insnaları, tuhaf dişli, “Sulcavis geeorum” adı verilen kuşun 121 ila 125 milyon yıl önce yaşadığını belirtti. Kızılgerdan (Erithacus rubecula) büyüklüğünde olan kuşun, Enantiornithines olarak bilinen ve nesli tükenen dişli kuşlar sınıfına ait olduğu ifade edildi. Günümüzdeki ötücü kuşlara genel olarak benzerlik gösteren Sulcavis geeorum, tek bir özellikle farklılaşıyordu: Keskin ve tuhaf yapılı dişleri. Sulcavis geeorum’un dişlerinin, keskin, kıvrık ve sivri bir yapıya sahip olduğu anlaşıldı. Tırtıklı bir yapıya sahip diş yapısı, büyük ihtimalle kuşun sert dış iskeleti bulunan böcekleri ve yengeç ile salyangoz gibi haycanları yemesini sağlıyordu. Chiappe, Sulcavis geeorum’un dişlerini inceleyerek tarih öncesi kuşlar hakkında yeni bilgiler elde edeceklerini belirtirken, kuşun neden böyle dişlere sahip olduğunu kesin olarak bilmediklerini söyledi. ABD’li araştırmacı, fosil kayıtlarında dişlerini kaybeden en az dördüncü kuş türünü bulduklarını söylerken, günümüze kadar kuşlara diş sağlayan genlerin silindiğini ifade etti. Chiappe, “Geleneksel görüşümüz, antik kuşların ağır dişlere sahip olduğu ve vücut ağırlıklarını hafifletmek için gagalarının evrim geçirdiği... Ancak yeni fosildeki dişler vücut ağırlığına etki etmeyecek kadar ufak” dedi. http://media1.ntvmsnbc.com/i/NTVMSNBC/Components/ArtAndPhoto-Fronts/Sections-StoryLevel/NTV%20Bilim/010713fossil-bird-skeleton02kucuk.jpg Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
serpentine Yanıtlama zamanı: Nisan 26, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 26, 2013 Hayatın suda başladığı iddia edildiğine göre bir canlı nasıl uçma özelliği kazanır anlamak güç. Efsanevi dişlek ördek bile yaşıyordu belki o dönemlerde. http://p1304.hizliresim.com/18/u/mgbtd.jpg Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
mustapha34 Yanıtlama zamanı: Nisan 26, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 26, 2013 Hayatın suda başladığı iddia edildiğine göre bir canlı nasıl uçma özelliği kazanır anlamak güç. Efsanevi dişlek ördek bile yaşıyordu belki o dönemlerde. http://p1304.hizliresim.com/18/u/mgbtd.jpg İnsan ile şempanzenin %98lik bir genetik benzerliği var diyim, en ufak değişiklik ne kadar fark ediyor sen anla Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Reinstra Yanıtlama zamanı: Nisan 27, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 27, 2013 İnsan ile şempanzenin %98lik bir genetik benzerliği var diyim, en ufak değişiklik ne kadar fark ediyor sen anla İnsana genetik olarak en çok benziyen canlı %70 ile fare olarak biliyordum ben acaba yanlış mı biliyorum? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
mustapha34 Yanıtlama zamanı: Nisan 27, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 27, 2013 İnsana genetik olarak en çok benziyen canlı %70 ile fare olarak biliyordum ben acaba yanlış mı biliyorum? Primatlara en çok benzeyen olabilir. Evrimsel olarak bize en yakın akrabalarımız primatlardır hatta neandertal insanı ile günümüz insanının ürediği biliniyor Avrupada. Avrupa ırklarında uzun boyun sebebi de neandertal genleridir hatta(%2 mi %3 mü ne bulunuyordu sanırım onlarda). Yaşayan en yakın şempanze olması gerekli ama. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.