qbatman Oluşturma zamanı: Ocak 21, 2013 Paylaş Oluşturma zamanı: Ocak 21, 2013 (düzenlendi) Histrionik kişilik bozukluğu. Ya da anlayacağımız şekilde İlgi Manyaklığı. Öncelikle tanımla başlayalım: Histrionik kişilik bozukluğu Amerikan Psikiyatri Birliği tarafından genellikle yetişkinliğin ilk dönemlerinde başlayan, aşırı duygusallık ve dikkat çekmek, çevresi tarafından onay arama ihtiyacının yüksekliği ile kendini belli eden kişilik bozukluğu olarak tanımlanmıştır. Narsistlerden farklı olarak çevreleriyle ilişkilerinin her dakikasına dikkat ederler. Başkalarını ilgi ve muhabbetlerini çekebildikleri sürece canlı, neşeli, şevk dolu ve cilve veya çapkındır. Kendileri grubun odağı olduğu sürece ilişkileri kuvvetlidir. Cinsel anlamda uygunsuz provakatif davranışlar sergileyebilir, duygularını etkileyici tarzda dışavururlar. Bunun yanısıra egosantrizm, kendine düşkünlük, sürekli takdir arzusu ve ihtiyaçlarına ulaşmak için sürekli psikolojik manipülasyonda bulunurlar. Bu kişilik bozukluğuna sahip olan kişiler kendi kişisel durumlarını gerçekçi olarak değerlendiremezler ve karşılaştıkları güçlükleri abartma ve dramatize etme eğilimi sergilerler. Kolayca sıkıldıklarından çok sık iş değiştirebilirler ve hayalkırıklığı sorunu yaşarlar. Yenilik ve heyecan arzularından dolayı kendilerini tehlikeli durumlara sokarlar. Bu unsurlar onların daha büyük depresyona girmelerine sebep olabilir. Şu belirtiler görülür: Teşhirci davranış. Sürekli tatmin veya onay arayışı. Duyguların aşırı gösterilerek dramatize edilmesi. Örneğin yeni tanıştığı biriyle kucaklaşmak veya acıklı bir filmde kontrolsüzce ağlamak. Eleştiri veya onaylanmamaya karşı aşırı duyarlılık. Kişiliğinden gurur duyma, değişime karşı isteksizlik ve herhangi bir değişimi tehdit olarak algılama. Uygunsuz şekilde kışkırtıcı davranış veya görünüm sergilemek. Somatik belirtileri kullanarak dikkati üzerine çekmeye çalışmak. İlgi merkezi olma ihtiyacı. Hayal kırıklıklarına karşı düşük tolerans. Ani kararlar almak. Duygusal hallerin hızlı değişimi. Bu haller başkalarına yüzeysel veya abartılı olarak görünebilir. İlişkilerin gerçekte olduğundan daha içten olması gerektiğine inanmak. Sebepleri: Bu bozukluğun sebebi bilinmemektedir fakat bir yakınının ani kaybı, aile içinde sürekli kaygı doğuran bir hastalık bulunması, ebeveynlerin boşanması ve genetik sebeplerin etkili olabileceği düşünülmektedir. Histrionik kişilik bozukluğu erkeklerden daha sık kadınlarda teşhis edilmektedir, erkeklerde bazı benzer belirtilerle birlikte narsistik kişilik bozukluğu daha çok görülmektedir. Buraya kadar kaynağım wikipedia idi. şimdi kendim biraz konuşmak istiyorum. Bugün gençler arasında, hasta kişi için kabullenmesi ne kadar zor da olsa inanılmaz derecede yaygındır bu durum. Bana kalırsa bu hastalığın en büyük sebebi, başkalarının sosyal ilişkilerini "başarı" olarak algılayıp, kendilerini de en az o kişi kadar sosyal açıdan üst düzeyde tutulma isteğidir. Günümüz gençleri için sosyal ortam deyince akıllara ilk olarak facebook, twitter ve tumblr gibi "sosyal"(!) ağlar geliyor. Burada hastalığı tetikleyen olay; kişinin, sevmediği, kıskandığı, kendinden üstün gördüğü arkadaşlarının ya da takip ettiği kişilerin, kendisinden daha fazla beğeni ya da yorum alması. Ya da abuk subuk oyunlarda yüksek skorlara erişmesi(çok ciddiyim). Eğer biraz facebook sayfalarına hakimseniz, henüz yaşı 13 14 olan kişilerin "sayfa reklamı" adı altında kendi sayfalarına üye çektirip egolarını tatmin ettiğini sandığı görülür. Bu da günümüz hastalığının ne kadar tehlikeli boyutlarda olduğunu gösterir. Neyse... Kısaca, bugün internet gibi gerçek anlamda bir nimetin, bu şekilde, göz göre göre insanlar tarafından ego tatmini amaçlı kullanılıp deyimi yerindeyse "harcanması" çok üzücü birşey. Keşke sosyal ağ denen şey, sadece halka karşı bilgi-yorum alışverişi ile sınırlı olup insanların egolarının ağırlığı altında kalmasaydı. hem böylece günümüzün hastalıklarında en üst sıralarda kanser ve grip yer almaya devam ederdi. İnanın ki online-egoist birisini görmek; en az kanser hastası birisini görmek kadar sinir bozucu... Ocak 21, 2013 qbatman tarafından düzenlendi imla ve renklendirme amaçlı editlenmiştir Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
qbatman Yanıtlama zamanı: Ocak 21, 2013 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 21, 2013 up up up up Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
qbatman Yanıtlama zamanı: Ocak 22, 2013 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 22, 2013 son kez upluyorum, bence okunmaya değer bir başlık. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
spatha11 Yanıtlama zamanı: Ocak 22, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 22, 2013 bari bende yukarı çıkarayım Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
qbatman Yanıtlama zamanı: Ocak 22, 2013 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 22, 2013 teşekkürler:) çok uzun olduğu ya da çoğu kişi bu durumu kabullenemediği için okunmadı sanırım Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Kallardo Yanıtlama zamanı: Haziran 29, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 29, 2013 Çok iyi bir tespit. Çok basit görünebilir ama ben bu olayın temel sebebinin mükemmeliyetçilik olduğunu düşünüyorum. Mükemmellik isteğiyle yaşayan kişiler gerçek hayatta bunu çok zor olacağını anlayınca internet ortamına başvuruyorlar. Gerçek dünyada birey olmak yerine, sanal dünyalarında tanrı olmak istiyorlar. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Wrathirium Yanıtlama zamanı: Temmuz 23, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 23, 2013 Bu durumun bende fazlasıyla farkındayım, şöyle tahmin ediyorumki bu sanırım en çok bizim milletimizde var yani başka ülkelerden insanlara da baktım sosyal ortamda bizimkiler kadar ultra gelişmiş değiller yada istemiyorlar, ulan bi ask.fm diye bi şey çıkardılar akıllara zarar 14 yaşındaki çocuklar zannedersin dünyaca ünlü artist, hani sokakta görsem abi diyen gençler sanal ortamda tepemize çıkmaya çalışıyo, bu özgüven bi hastalık gerçektende. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Balcan Yanıtlama zamanı: Temmuz 23, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 23, 2013 Konu güzel olmuş biraz uzun fakat okumaya değer. Aslında her insanın içinde olan bu duygular ve hisler kontrol altına alınamayınca sorunlar oluşuyor aksi taktirde gayet normaller. Bana kalırsa facebook twittler ve buna benzer diğer sosyal paylaşım sitelerinin 18 değil 21 yaşın altında üyelik kabul etmemesi gerekiyor çünkü 18 yaşındaki bir insanın ben ergenliği bitirip olgunlaştığına inanmıyorum. Tabiki üye olurken yaşınızı 60 bile gösterebilirsiniz fakat bunun için herhangi bir sistem geliştirilmediği sürece veya para kazanmak için bu tür sitelere üyeliği 10 saniyede bitirilecek şekilde formlarla yapıldığı sürece bu bahsettiğimiz hastalık veya psikolojik bozukluk herneyse giderek artmaya devam edicektir. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
qbatman Yanıtlama zamanı: Temmuz 23, 2013 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 23, 2013 Konu güzel olmuş biraz uzun fakat okumaya değer. Aslında her insanın içinde olan bu duygular ve hisler kontrol altına alınamayınca sorunlar oluşuyor aksi taktirde gayet normaller. Bana kalırsa facebook twittler ve buna benzer diğer sosyal paylaşım sitelerinin 18 değil 21 yaşın altında üyelik kabul etmemesi gerekiyor çünkü 18 yaşındaki bir insanın ben ergenliği bitirip olgunlaştığına inanmıyorum. Tabiki üye olurken yaşınızı 60 bile gösterebilirsiniz fakat bunun için herhangi bir sistem geliştirilmediği sürece veya para kazanmak için bu tür sitelere üyeliği 10 saniyede bitirilecek şekilde formlarla yapıldığı sürece bu bahsettiğimiz hastalık veya psikolojik bozukluk herneyse giderek artmaya devam edicektir. belki de bu olayın amacı birilerinin ekmeğine yağ sürmektir. Yani toplum mühendisliğinen bahsediyorum. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.