Jump to content

Kayıp giderdin avuçlarımdan


vhercle

Önerilen Mesajlar

Aç Kapıyı Ben Geldim

Korka korka değil usul usul değil

Elim yüreğimde çarpa çarpa geldim

Aç kapıyı bak ne diyeceğim

Bir senin ellerinden bir senin gözlerinden

Dişlerinden dudaklarından

Nergisler ocak ayında açtı

Kendimden bahsetmeyeceğim

Yediveren güllerden duvarlardan sarkan güllerden

Çocuklardan sabah erken okula giderlerken

Atlardan bahsedeceğim

Kan ter içinde atlardan

Aç kapıyı bak ne diyeceğim

Ne kadar küsülü çocuk varsa barıştırdım oynuyorlar

Tam kırk çeşit sarmaşık gül buldum penceremin dibinde açaca

kEkinleri dolu vurmadı çekirge gelmedi kurak olmadı

Yorgunum demiyeceğim bir evimiz olsa demiyeceğim

Yüreğim daralıyor demiyeceğim

Bir baksan gözlerime başını çevirmeyeceksin

Yürüyüp gitmeyeceksin elini çekmeyeceksin

Bir baksan gözlerime

Dağda yakılmış ateşler göreceksin

Aç kapıyı kim geldi bak

Bak nasıl havalandı güvercin

Açmam diyemezsin artık

Aç.

Berin Taşan

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Seni seviyorum demek isterdim

Ölesiye bir duyguyla

Taparcasına dil dökmek

Ve saçlarım ağarmadan söylemek isterdim

 

Seni sarmak isterdim sonsuzlukta

Delicesine sevmek

Bir sarhoş gibi adını sayıklamak

Ve bağırarak kollarında ölmek isterdim....

 

Ahmet Kutsi Tecer'in şiiriydi bu.

 

 

 

Aynı şeyleri yeniden yaşamaya gücüm yoksa

Bir korkaksam ve bunu kabul ediyorsam

Neden çok yanlış olsun hayattan kaçmak

Bir martının çığlığı gibi hayata isyanım

Artık tutunacak bir dal bile kalmadıysa

Hiç bir faydası yoksa yaşamamın

Neden yanlış olsun ölmeyi arzulamak

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Mavi Gözlü Dev, Minnacık Kadın ve Hanımelleri

O mavi gözlü bir devdi.

Minnacık bir kadın sevdi.

Kadının hayali minnacık bir evdi, bahçesinde ebruliii hanımeli açan bir ev.

Bir dev gibi seviyordu dev.

Ve elleri öyle büyük işler için hazırlanmıştı ki devin,

yapamazdı yapısını, çalamazdı kapısını bahçesinde ebruliiii hanımeli açan evin.

O mavi gözlü bir devdi. Minnacık bir kadın sevdi.

Mini minnacıktı kadın. Rahata acıktı kadın yoruldu devin büyük yolunda.

Ve elveda! deyip mavi gözlü deve,

girdi zengin bir cücenin kolunda bahçesinde ebruliiii hanımeli açan eve.

Şimdi anlıyor ki mavi gözlü dev,

dev gibi sevgilere mezar bile olamaz:

bahçesinde ebruliiiii hanımeli açan ev..

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

ne yazıkki ben yazmadım

 

kelimeleri bu şekilde ustaca kullanabilsem keşke...

 

Nazım Hikmet RAN'ın bir şiiridir mavi gözlü dev...

 

 

 

Bilmiyorum nerdeyim ne haldeyim ben kimim?

Ayrılırken kimliğim adresim sende kalmış

Tebessümü yüzüme çok görüyor matemim

Güldüğümü gösteren tek resim sende kalmış

Akların kaybolduğu renğin ahenk bulduğu

Toprağın kadehine ab-ı hayat dolduğu

Bir gül için bülbülün saçlarını yolduğu

Aşkın harman olduğu o mevsim sende kalmış

Nerede o çocuksu o şımarık hallerim

Saçlarına hasreti tanımayan ellerim

Rengarenk rüyalarım toz pembe hayallerim

Tekmil neş'em sevincim hevesim sende kalmış

Ayıplama kınama kahveye gidiyorsam

Avunabilmek için bir tavla atıyorsam

Garson çay uzatırken ben 'aklımda' diyorsam

Sende kalmış demektir ladesim sende kalmış

Dostlar da muhabbeti kestiler,luzumda yok

Zaten senden ziyade sohbetim sözüm de yok

Sen dönmeden kimseye bakacak yüzüm de yok

Aynalarda kendimi göresim sende kalmış

Allahım düşmanımı düşürmesin bu za'fa

Sanki her noksanımı mecburum itirafa

Hangi şarkıya girsem notalar do re mi fa

Sol! diyorum sana, sol sesim sende kalmış...

Sende kalmış umudum saadet çağım sende

Sende kalmış huzurum tüten ocağım sende

Sende hayat kaynağım duygu membağım sende

Can diyorum sana,can-kafesim sende kalmış

Gel Tanrıya borcunu teslim etsin bu yürek

Tez gel ki enkazımı kapatsın kazma kürek

Kelime-i şahadet getirmem için gerek

Son diyorum sana son nefesim sende kalmış...

CEMAL SAFİ

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

kalmışSende kalmış umudum saadet çağım sendeSende kalmış huzurum tüten ocağım sendeSende hayat kaynağım duygu membağım sendeCan diyorum sana,can-kafesim sende kalmışGel Tanrıya borcunu teslim etsin bu yürekTez gel ki enkazımı kapatsın kazma kürekKelime-i şahadet getirmem için gerekSon diyorum sana son nefesim sende kalmis;);)e bu guzel olmus

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

olsun daaa nolacakki?

 

Bazen acı dinmez, bazen de yağmur

Sevgilim gülümse, her şey unutulur

Suskunuz bu akşam üstü

Hasrete yanmışız, neylersin

Bir gün, bu mahzun sevdadan geriye

Kalırsa, sadece o hüzün kalır..

Sen de anladın ki yapa-yalnızız...

Buluşmamız yasak,Görüşmemiz uzak...

Devrilmiş kadehler gibi, dönüyor başımız,

Neylersin...

Ah güzelim,

İncinmiş bir sesi vardır yağmurun;

Yanaklarına vurduğunda hissedersin.

Ve bir veda sözcüğü, saçlarına,

Titreyen bir öpücükle dokunduğunda;

Bu anı dondurmaya yetmez nefesin.

Bir film sahnesi gibiAkar gider ayrılık,

Neylersin...

Biz zaten hiçbir romanda Kendi hayatımıza rastlamadık.

Bütün şarkılar bizi yanlış anlatmıştı.

Ve bütün bulmacalar yarım bırakılmıştı.

Tenha sokaklarda üşüyüp durdu sırtımız.

Oysa, tuttuğumuz balıkları bile Yeniden denize bağışlamıştık.

Biz, hayata dair Hiçbir yanlış yapmamıştık...

Neylersin...

Biz bu sonucu hak etmedik,

Hayır etmedik...

Ömrümüz bu talana lâyık değildi.

Bazen acı vurdu, bazen de yağmur

Hiç gülmedi yüzümüz,Hiç büyümedi gülümüz...

Bizi yalnızca akşamlar kucakladı,

Biliyorsun,Sabaha çıkmayan bir yoldu yürüdüğümüz...

Bir gün, bu öykünün sonuna gelince

Ansızın desem ki: hoşça kal canım!

Unutursun,Mecburen unutursun...

Yıldızlar söner, bu aşk da biter!

Bazı gün hatırlayınca, sessizce ağlarız.

Neylersin...

Ah bebeğim, ah.. .

Kekremsi bir tadı vardır gözyaşının,

Dudaklarına sızınca fark edersin.

İçindeki vurgun aşklar mezarlığında,

Ayrılık, ölümden üste yazılınca,

Gideni durdurmaya yetişmez sesin...

Bir inme gibi

Dolanır bedeninde pişmanlıklar,

Neylersin...

Biz zaten hiçbir sinemaya

Tam vaktinde yetişemedik.

Bütün vapurlar bizden önce kalkmıştı.

Ve bütün biletler biz gelmeden satılmıştı.

Boşuna telaşlarda yorduk günlerimizi.

Oysa Nuh'un gemisinde bile

Bize yer kalmamıştı.Ve hiçbir mutluluğa adımız

kaydolmamıştı.

Neylersin...

Biz bu aşkı sürdüremezdik,İnan, sürdüremezdik...

Kalbimiz bu heyecana müsait değildi.

Bize hep acılar kaldı, bize hep yağmur...

Unutmasan bile artık

Unutur gibi yapacaksın.

Ve buruşturup-buruşturup attığım kağıtlarda,

Hiç bitiremediğim

Bir şiir olarak kalacaksın...

 

yusuf hayaloğlu

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bu kaçıncı paket sigaram, günlerden hangi gün?

Gözleri şiş, saç sakal karışmış adam ben miyim?

Aynalar mı yalan söylüyor, benmi?

Ne oldu bana, bunları sen mi yaptın/yoksa ben mi?

 

Nerde o adam? Neşe saçan, gözbebekleri oynayan,

Nerdesin sen? Kimin kollarında...

Sokaklara bile çıkmıyorum, insanlardan kaçıyorum,

Herkes üstüme yürüyor, her gördü mü sen sanıyorum...

 

Camdan bakıyorum, sen geçiyorsun,

Radyoyu açıyorum, sen söylüyorsun,

Kapı çalınıyor/sen geliyorsun.

Kaçamıyorum, herkes sensin.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Gel Gayrı

 

Kara gözlüm bu ayrılık yetişir

İki gözüm pınar oldu gel gayrı

Elim deyse akan sular tutuşur

İçim dışım yanar oldu gel gayrı

 

Ayların sırtında yıllar taşındı

Sanmaki garibi eller düşündü

Bebekler evlendi yollar aşındı

Kozalaklar çınar oldu gel gayrı

 

Hesab et gideli sen gurbet ile

Otuz ay tutuldu kolay mı dile

Hapisler sürgünler esirler bile

Sılasına döner oldu gel gayrı

 

abdurrahim karakoç

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

AKŞAM DELİSİ

bütün oyunlar bitti-bir sen kaldın yalnızlığımda

bir başka dünyadayım artık-beni çocuklar bile anlıyor

yıktım boğaları bir bir-bana gül atma yıkıldım

ne yapsam ne etsem nasıl boğsam öz çocuğumu

git-ona git-çek gözlerini-ben yorgunum yokluğuna

 

bilsen ne güzel yokluğuna

parmaklarımda o hiç kurtulamadığım acı uğultu

yokladım kapıları tek tek-dönüp ülkene düştüm

bilsen ne güzel düştüm

tatlı bir kıpırtının ötesindesin

çocuksu korkularını giyiniyorsun

yaralı bir temmuz ikindisisin

hırçın sularıma iğilmiş

 

ben akşam delisiyim-çok yönlü duraklarda hızlıca sular

bütün müzikler susar-renkler ölür-bir sen kalırsın yalnızlığımda çevreler göçer-yüzler eskir-bir sen kalırsın yalnızlığımda

mahpusların ilk gün şaşkınlığı bu benim senden yıkılmışlığım

bilsen ne güzel yıkılmışlığım

git -ona git-ben yorgunum yokluğuna

 

bu benim en güzel yenilmişliğim

bilsen ne güzel yenilmişliğim

sana sesler getirsem tanımadığın

ürpertiler getirsem yaşanılmamış

sana seni getirsem yitiklerinden

ikimiz el ele bir yola düşsek

herhalde büyük işler yapabilirdik

 

ay serilir-bir eski tablo değer gözlerime-ölürüm

kötü noktada düştüm-ben senin yasak ülkene düştüm

bilsen ne güzel düştüm

sen belki o değilsin sen çok saraylardasın şimdi

o güzel çizgilerinde hoyrat parmakları aptallıkların

hep yumruk oluyorum-kahroluyorum-o sömürge gözlerin

bir kavgadan bir kavgaya o sömürge gözlerin

git -ona git-çek gözlerini-ben yorgunum yokluğuna

bilsen ne güzel yokluğuna

 

beni böyle darmadağınık düşünüyorsan

gözlerine dolanıp dolanıp düşüyorsam

yeniksem yıkılmışsam çıldırıyorsam

çok yalnızım seni alıp götürüyorlar

seni benden parça parça götürüyorlar

suyumu aranıyorum mayın tarlalarında.

Hasan Hüseyin Korkmazgil

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sevgilim

Yeşil eriğim benim

Ben içine hapsolmuş çekirdeğinim senin

Hapiste günler ağır geçer diyorlar

Olsun be ben vazgeçtim hürriyetimden

Yeter ki yetim bir çocuk gibi bırakma yüreğimi

Zira sensiz bu can bir yüktür yüreğime

Kaldır öpülesi alnını ve bak bana

Gördün mü gülüm

Bir tek gözlerim değişmedi yine

Bir tek gözlerim...

Açılır açılır gözleri gülümün

İçlerinde yeşil çam ağaçları

Uyanışların en tazeleri

Odamızdan geçer gülüm seninle

Feriğim fidanım feryadım

Hey benim zizil parmak

Memleket gözlüm...

Geceleri hep peşinden koşar

Göğsüme takıp yönümü bulduğum

Kalp verdin onur verdin

Yetmez mi deli fişeğim

Feriğim fidanım feryadım

Hey benim zizil parmak

Memleket gözlüm...

Benim en büyük kudretim

Senin sahiden şehrimde olduğunu bilmek

Hatta şu an ıslak şehrimde geceliğinle balkondasın

Ben de dokunmaya çalışıyorum ince parmaklı ellerine

Kaldır öpülesi alnını ve bak bana

Yoroz değil kararan

Yüzümde ışığından ayrılmanın kederi

Birazda işte geldik gidiyoruzun hüznü var

Ama gördün mü gülüm

Bir tek gözlerim değişmedi yine

Bir tek gözlerim...

 

Feriğim fidanım feryadım

Hey benim zizil parmak

Memleket gözlüm...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

"Ne Diyarbakır anladı beni, ne de sen.

Oysa ne çok sevdim ikinizi de bilsen."

 

Sevince ölesiye sevilir, kalınırdı.

Gidince kırılmış bir dal gibi gidilirdi.

Sonra

Şehirler uyur, kalbim örselenirdi.

 

Ne Diyarbakır anladı beni, ne de sen.

Oysa ne çok sevdim ikinizi de bilsen.

 

"Ne anılar anladı beni yar, ne de sen.

Oysa ne çok sevdim ikinizi de bilsen."

 

Gidince upuzun kırılmış dallar gibi,

Üşürdü ömrümüz saçakta kuşlar gibi

Kederden

Geberten hasret ezberlenirdi.

 

Ne anılar anladı beni yar, ne de sen.

Oysa ne çok sevdim ikinizi de bilsen.

 

Geliyorum köpekler gibi acı çekerek,

Geliyorum hasretinin gözlerinden öperek...

Yılmaz Odabaşı

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...