masal perisi Oluşturma zamanı: Mayıs 4, 2013 Paylaş Oluşturma zamanı: Mayıs 4, 2013 Buharlı bir atmosferi var ve tamamen yanan buzla, evet, yanan buzla kaplı! Neptün boyutlarındaki bir gezegenin karakteristiklerini yansıtan bu gezegen, Dünya dışı yaşam arayışlarımızda karşımıza çıkan en garip duraklardan biriydi. Astronomlar, bu gezegenin bulunduğu 2007 yılına kadar, 200 kadar ötegezegen keşfetmişti. Bunların hemen hemen tümü ise garip bir şekilde, kütleçekimleri sebebiyle meydana gelen, ait oldukları yıldız sistemlerindeki yıldızlarının hareketindeki yalpalamalar sayesinde bulundu. ''Radyal hız yöntemi'' dediğimiz bu yöntem, yine de söz konusu gezegenlerin kütleleri ve dolayısıyla yörüngeleri hakkında yeteri kadar bilgi veremiyor. Astronomlar, Dünya'dan gözlenebilen bu gezegenlerin, kendi yıldızlarının önünden transit geçişlerini izleyerek, daha çok şey öğrenebiliyorlar. Bu geçiş sırasında gezegenin yıldız üzerinde yarattığı karartmanın dikkatli analizi, gezegenin bileşimi ve yapısı hakkında mükemmel ipuçları sağlayabilir. Ancak bu yöntem, büyük gezegenlerin dışındaki, belirli bir boyutun altındaki gezegenlerin yeteri kadar kararma sağlayamaması sebebiyle, sadece büyük gezegenlere özgü bir yöntem. Astronomların keşfettiği bu gezegen ise şimdiye kadar bu yöntemle gözlenen en küçük gezegen. Daha da tuhafı, şimdiye kadar keşfedilen diğer gezegenlerin hiçbirine benzemiyor. Bu gezegen, Dünya'dan 30 ışık yılı uzakta konuşlanmış, 2002 yılında radyal hız yöntemiyle keşfedilen ve GJ 436 diye adlandırılan küçük bir yıldızın yörüngesinde dönmekte. Bu noktada astronomlar, onun yaklaşık Neptün boyutlarında olduğunu çıkarsamışlar. Bileşimine ve yapısına dair bilgilerin de çıkarılabileceği genişliği ise 50.000 km. civarında ölçülmüş; yani kabaca Dünya'mızın genişliğinin 4 katı. Gezegen, tıpkı Jüpiter gibi, çoğunlukla hidrojen gazından oluşuyor; ancak kayalık bir Dünya oluşturabilmek için yeterince yoğun değil. Araştırmacılar ise gezegende, suyun egzotik bir formunun hüküm sürdüğünü düşünüyor. Ana yıldız Güneş'ten çok daha soğuk olmasına rağmen, gezegenin yıldız etrafındaki yörüngesi, Merkür'ün Güneş etrafındaki yörüngesinden 13 kat daha yakın. Bu da gezegen yüzeyinin, 300°C veya daha fazla bir sıcaklıkla yandığını, suyun ise atmosferde buhar olarak bulunduğunu gösteriyor. Ancak gezegenin içindeki yüksek basınç, yüzlerce derece sıcaklığa rağmen, suyu sıkıştırarak katı forma itebilme potansiyeline sahip. ''Buz VII'' ve 'Buz ''X'' (VII: Roma rakamıyla 7, X: Roma rakamıyla 10) gibi türlere sahip olan ''sıcak buz'', böyle şartlarda birçok farklı türe de dönüşebiliyor. Çok yüksek basınçlar altında su, aşırı basınç altında karbonun elmasa dönüştüğü gibi, bildiğimiz buzdan daha yoğun bir buza dönüşüyor. Gezegeni gözümüzde canlandırabilmemiz açısından, Neptün'ü, Merkür'ün Güneş'e olan uzaklığının 13'te 1'i kadar uzaklığa getirdiğimizde ortaya çıkacak tabloyu düşünebiliriz. Suyun, gezegen üzerinde, yıldıza bu mesafedeyken bu derece yoğunlaşması beklenmiyor; dolayısıyla gezegenin, dış yörüngelerden iç yörüngelere doğru aktığı düşünülüyor. Kaynak: Strange alien world made of 'hot ice' - space - 16 May 2007 - New Scientist Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
AurorAasigi Yanıtlama zamanı: Mayıs 4, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 4, 2013 Yanan buz ha?Vay canına gerçektende müthiş duyduğum en çılgınca şey. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.