KATA Oluşturma zamanı: Temmuz 26, 2007 Paylaş Oluşturma zamanı: Temmuz 26, 2007 aklımıza ne geldıyse;çer çöp ,yer gök hakkında; anekdottan tasvıre yada adı her neyse karalayalım, cızıttıralım dıyorum....guzel bır sey cıkarma ıddasından veya beğenılmeme kaygısından uzak şöyle rahat rahat ???????? 2 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
KATA Yanıtlama zamanı: Temmuz 26, 2007 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 26, 2007 bındık bı alamete gıdıyoruz kıyamete -------------------- ankara cayının yamacında bugday tarlası...yenı hasat edılmıs tarla aksamın cökmesıyle kırlı sarı rengınde..dayım öbek öbek sapları birlestırmıs...serın ve zayıf bır ruzgarla hafıf bır lagım kokusu gelıyor caydan...tanrı ya sukur ruzgarda sıvrısınek kalmıyor...cırcır böceklerı,kurbaga seslerıne uzaktakı koyun ortasından gecen trenın sesı eklenıyor..köyun ısıkları arasından TMO nın ambarları dıkılıyor...ve köy harıcınde her yer tarla tapan,tepe dolu...dayım ıslık calarak cagırıyor,' eyyyyyyyyyy ' dıye cevap verıyorum ve baslıyorum sesın geldıgı yere dogru kosmaya...sapların cıtırtısının yanında 'tıs tıs' seslerı de var..yıne yılan korkusu..atlaya zıplaya korunmaya calısıyorum..ne hıkmetse yılan cıkacak korkusu hep aklımda...sapları aleve verıyoruz..sımdı atesın kokusu da eklenmıs havaya...sıvrısınek artık hıc yok.....elımıze degnekler alıyoruz kardesımle,yuzumuzu koruyarak atese tutuyoruz...ucu kor degnemıgızı karanlıga sallıyoruz..yıldızlar,haleler cızıyoruz havaya... iş bıtıyor en sonunda..eve donucegız ama zor bır secım var önumuzde..motor mu ramuk mu..ıkısının de dezavantajları avantajları var...motora bınmek cok zevklı...herseyden önce taslı yolda zıplaya zıplaya ılerlıyorsun..dayının sag kolusun..bır elın motora, bır elın dayının oturdugu koltuga tutunmus..başın egık olsa da yuzunde gururlu bir ıfade var..sonucta dayına yardım etmıssın..ramukta ıse rahatsın ..dusme korkun yok..kuzenım özellıkle ramugu secıyor cunku rahatca sıgara ıcebılıyor...köy yerınde hava cok berraktır..uzanıp yıldızları seyredebılırsın ramukta..tek sorun o taslı yolda kürek,boş mazot bıdonları,sulama boruları ramukta calkalanıp durdukca acaıyp bır tıngırtı cıkarıyor..yıne de dayına özenerek aldıgın sap ı agzında geveleyerek gökyuzune bakmak cok hos..ve genelde ramukta gelmıssek motoru,motorla gelmıssek ramugu tercıh edıyoruz hevesımızı almak ıcın... ve annannem karsılayor bızı...nasırlasmıs ellerıyle sacımızı oksuyor..yemek hazır :cray:ve hasıl ben koyumu özledımmmmmmmmmmm 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
kaderaelegram Yanıtlama zamanı: Temmuz 26, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 26, 2007 bu da ben den olsun BENİM DÜNYAM Güneşin ışığı, beyaz bulutları aralayıp toprağın üzerinde canlandırdığı yemyeşil çimenlerin üzerinde ve yemyeşil çimenlerle gizlenmiş doğanın tam kalbindeyimdim. sağıma soluma bakıyorum ben buralara yabancıyım. Her yeri aydınlatan güneş bana bulutların ardından gülümsüyordu. Ağaçlar sıra olmuş hazırda beklemiş bana selam veriyorlardı.ben,bu ağaçların arasında kalan, toprak ve çimenle bezenmiş, ince uzun yolda yürüyordum.nereye gittiği mi? bilmeden.O yol ya beni gerçek dostlukların yaşandığı dünyaya ya da sahte dostlukların,karleşlik yapanların dünyasına götürecekti. bir den bir ses işittim. bana "şşşt burdayım" dedi.irkildim. hafif şaşırdım, hafif korktum.O kadar derinden etkiledi ki beni, iliklerime kadar hissettim. Sonra aniden sessizlik çöktü. kuşların sesini duymuyordum.rüzgarı hissetmiyordum.Ağaçların bir oraya bir buraya sallanışını görmüyordum.Evet korkmuştum.Ama çokta şaşırmıştım. Zannederdim ki benden başka kimse yok burda, zannederdim ki benden başka kimse bu yolda yürümüyor. Aniden yine aynı ses "şşşt tam arkandayım" dedi.korkum artmaya başlamıştı.ayaklarım yürüyemez hale gelmişti.dizlerim kıpırdayamıyordu.donup kalmıştım. Ne bir ses çıkartıyordum ne de bir çığlık atıyordum. Arkamda hissettim onu. Arkama bakacak gücü en sonunda bulmuştum. Ve arkama baktım. hiç kimseyi görmedim. Sonra yukarıya baktım hiç kimseyi görmedim. "Olamaz dünyam kararıyor, çabuk bir şeyler yapmalıyım " dedim. beyaz bulutların yerini kara bulutlar , güneşin yerinide ay almıştı. Daha çok korkmaya başladım. " cik cik cik" öten kuşların yerini Baykuş sesleri almıştı. Korkudan gözlerimi kapattım ve dinledim sesleri. Her şey bana "sen yoksun, sen bittin,karanlığa gömüleceksin" diyiyormuş gibi geliyordu. ve birden yüreğimin derinliklerinden gelen cesaretle gözlerimi açmayı başardım. Aman yarabbi önümde karanlığa gizlenmiş, iri ve korkunç birisi vardı. o bana baktıkça kahkaha atıyor, o kahkaha attıkça da ben bitiyordum. karanlığa gömülüyordum. bir an bir şey oldu.birden göz göze geldik.ben onun o korkunç gözlerine bakıyordum.ne bir ses çıkarıyordum ne başımı kıpırdatıyordum. Adeta hipnoz olmuş gibiydim.beni ele geçirmek üzereydi.Birden bir ses, garip bir ses duydum.yukarıya bakabildim. Kara bulutları delip geçen, çok güzel bir ışık aralandı. Bana doğru yaklaşıyordu.O an çok güzel bir duygu kapladı içimi.gözüm o ışıktan başka bir şey görmez olmuştu.Bana bakıyor ve gülümsüyor.İçimin derinliklerinden bana haykırıyordu."korkma"....o korkama dedikçe benim korkum azalıyordu. ve bana öyle güzel gülümsediki o ışığın içinde ki her neyse. daha önce hiç yaşamadığım bir bir şeyi tattırdı.Bunu kelimelerle ifade etmek mümkün değil. Vücudumu, kalbimin bir noktasından çıktığını hissettiğim ve anlatmaktan aciz kaldığım bir dalga kapladı, soğuk gibiydi, ilk etapta irkildim, vücuduma olan etkisinden ziyade garip bir şekilde duygularımı etkiledi ve görünür bir rahmetin varlığını hissettim. Bu rahmet sonra içime nüfuz ederek içimde kaynamaya başladı. o yıkılmış, harap olmuş dünyamdan ayrılıyordum artık.yep yeni bir dünyaya gidiyordum.Sonra birden göğe çekildiğimi,ışığa doğru gittiğimi farkettim. Gidiyordum.... gidiyordum artık...o güzel, yepyeni dünyama kavuşacaktım 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
kaderaelegram Yanıtlama zamanı: Temmuz 26, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 26, 2007 karalama defteri kaldı mazide bir iki çizik atalım mazide kalan güzell günlerimeze Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
gallows for him Yanıtlama zamanı: Temmuz 26, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 26, 2007 NK: elbette doğru bu söz ama kalbimin derinliklerinde uçları itina ile sivreltilmiş kancalar daha da derinlere batarken bu acımla alay edildiğini unutamadım hala LR: o zaman cennetin bilerek açık bırakılan kapısından gelen fısıltılara kulağını kapa: Kapa ki , seni daha fazla korkutmasın... Buna alay derler dünyada... 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
KATA Yanıtlama zamanı: Temmuz 27, 2007 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 27, 2007 yöntemsızlık de bır yöntemdır...yöntemsız yontemın yöntemlı yöntemden farkı ? oyuncak dolu bır sepete benzıyorum...yontemlı yontem ıhtıyacı belırler sepetın ıcınde arar,bulur,cıkartır..bu arama esnasında elıne daha hos bır oyuncak gelebılır ama gelmeyebılır de..yontemsız yontem sepetı devırır ,sacar,herseyı ortaya sacar..ve sonra belkı ıhtıyac karsılanır ya da ya da baska yonlere kayılır..dusunculerı hur bırakır yontemsızlık,en kaos ortam en renklılerı barındırır..amaca ulasmada hangısı basarılıdr bılemem tabi... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
KATA Yanıtlama zamanı: Temmuz 27, 2007 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 27, 2007 ip ınceldıgı yerden kopar debelendıkce kötulesır hersey..en ıyısı en ılerısıne bakmak olur gerıde kaderın leşleri.... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
karahulk Yanıtlama zamanı: Temmuz 27, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 27, 2007 kopan bir ipin bağladığın iki ucu artık o ipte en sağlam noktadır ama ipi eline her aldığında elini acıtan noktada yine orasıdır.... 3 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
KATA Yanıtlama zamanı: Temmuz 27, 2007 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 27, 2007 artı yapan eksıdır....guzelı cırkın ...sevgıyı nefret ..haklıyı haksız... -------------------- ccirkını yapan da guzeldır fakat nedense bu cumlede bır ıgretı vardır..dıgerındeyse bı metanet 2 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Guest istatistikciii Yanıtlama zamanı: Temmuz 27, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 27, 2007 şimdi sek sek oynuyoruz..o zamanlardaki gbi olsak demekti cümlem...mızıkçılar o zmn bile vardı..tadımızı,huzurumuzu bozanlar...kurtulmak mümkün değil ki tozdan,yağmurun onu okşayıp çamur yapmasından... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
KATA Yanıtlama zamanı: Ağustos 8, 2007 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 8, 2007 k1=hüzünlü özgürluk sarkıları söylerdık uzaktakı sehrın ısıklarına bakarak.. k2= ve gecenın yarısında kaldırınca kafamızı vamın pencerısınden selam verırdık kamyonculara.. k3= baharda ığde agacı cıceklerının hoş kokusu dolardı odamıza.. k4=ercıyes tam karsımızda... -------------------- charlesı bukowskı ,kurt cobaını sevıyorum cunku dürüst oynuyorlar...sevmıyorum.. bıttı..oysakı kısıler hazmedemıyor bunu:)tepkısızlıgınde bır tepkı olması cok dogal ama ılla dost dusman seklınde sınıflanacak ınsanlar..arkamdan vurdular:D::D bkz bulvar dogrusun haklısın:P -------------------- 1 den sonra 2 gelmez 1.00000..........1 gelır -------------------- a durtuler ıstekler...umut,mutlu olma,huzur,guvenden tutun da kaygı endıse vs e kadar...fızıkte ıvme m kısılık ve bırıkımler allah ne verdıyse m.a=f bu ıkısınden kaynaklanan ıcınde bıseyler yapma gucu fs= engeller kendıne guvensızlık cevre vs tanımladık ılıskılendırdık fakat gucun yonu nereye dogru ...bılmıoruz..dınler ınanclar ögretıler cok konusmus cok yazmıs dusunmus vs ama yok yok yok Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
KATA Yanıtlama zamanı: Ağustos 10, 2007 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 10, 2007 sımdı bır sessızlıgın esıgıne gömulmus terlı irin dolu cesetlerimiz.... an ıcınde kayboldukca devran kokmaya yüz tutar leslerimiz.. ve en hüzünlü gecemiz sorgusuz sulasız hesaplasmada umarsızca cıglıklar atar ki yok olmaya en yakındır an ıcınde devran -------------------- aslında karalamaya yazılmalı bu 1 dk da anca bu kadar:p -------------------- Kuzeyın ruzgarı ne soguktu Uzamış göç yollarında… Oysa yagla kaplanmıs Gövdesı ıle yakındı huzura Karanlık sulara hakımdı Annesı , sevgılı ögretıcisi Pesınden cosarak yuzer, Dalar sonra ok gıbı fırlardı mehtaba Evet fırlardı mehtaba defalarca Nefes almak ıcın Bazense sade bır gösteri ıcın Herseyı ıle kayıtlıydı hafızasına Ve sonra kokusu degıstı suyun Günes olsaydı rengi de Kuyrugu ıle suları döven annesı Inledı acıyla ınledı mehtaba Pesı sıra anlasılmaz cıglıklarla Bılınmedık gölgeler sardı suyu Acı ceken annesıne karsılık Lutfettıler ona yasamayı ah şimdi Ne kuzeyın ruzgarı ne de mehtap Kokusunu degıstrebılır suyun Insanıyetten ıgrenınce Elındekı tek kozdu nefesi En ınce ayrıntısına dek Yazdı günlüğüne teslımıyeti 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
tkmelancholy Yanıtlama zamanı: Ağustos 10, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 10, 2007 cekirdeksiz yeşil zeytinler.... içinde biber olanları anlamak kolay ama ya içinde bişey olmayanlar?.... -------------------- 'sevişmeler korkak değil/ düşler yaralı' peki geri alınabilir mi hissedilen? piyangonun kendisine cıktığını duyan adamın sevinci yanına kar kalır aslında ona cıkmadığını öğrenince yada en sevdiği birinin öldüğünü söylediğiniz arkadasınızın üzüntüsünü sakaaa diyerek gecirebilr misiniz... nedir önemli olan hissetmek mi yasamak mı? sevdiğini sanıyorsan eğer sevmese de mutlusun işte neyine irdeliyorsun... yanılsamalardan oluşuyo belki de hayat... tek bildiğim hersey yok olur hersey silinir hersey geri alınır da hissedilen geri alınmaz... hissettirdikleri için özür dilememeli insan..geri alınmayacağını bilip susmalı... arkasında durmalı sen hissettin sen yaptın kime göre yanlış neye göre yanlış mevzuu.....doğruyu aramaktan vazgecmeli artık hislerinle yasamalı tek kural bilmeli onları. neyse senin dogrun o olsun neyine baskasının doğrularıyla yasamaya calışıyosun ki.. kim kıymetli senden. kim daha iyi bilir içini. gurur duy artık kendinle bak cesursun. bak ihtiyacın var ama almıyorsun. yetiyorsun kendine.......dul kadınları daha iyi anlıyorum sanırım. -------------------- hadi bana benimle ilgili bişey söyle şimdi gücsüz caresiz hissettirmeyi amacla bakalım yapabiliyormusun............ Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
tkmelancholy Yanıtlama zamanı: Ağustos 10, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 10, 2007 aşk la alakası yok hissetiğim seylerin yanında ask komik kalıyor bunlar değil hayır bunlar değil... aldatılmak mı yakar canı hayır yanılmak yakar. kendinden sorumlusun işte kendine sahip cık. hissediyosan ihtiyacın olanı fazlasını isteme. karsılıksız ask mı hayır bu sadece komik güçlü ol cesur ol bak sensin 5 yıl sonrada seni bekleyen uğruna dünyaları verdiğin kimse değil. komik sadece asktan bahsetme bana bi gün herkes uyanıcak zaten avutmak için elimize verilmiş seker gibi oysa........ depressive silkele diycem unutucaksın:) saka yapıyorum iyiyim zaten merak etme Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Deus Yanıtlama zamanı: Ağustos 10, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 10, 2007 İstediğin gibi yargıla istediğin gibi tart ölç biç ve çık bu işin içinden. Ama sana tavsiyem, kesinlikle aşkın kendisine küsme. Aşk bu dünyadaki bunca kötü şey arasında belki de sayılı güzel şeylerden ve bulunması "gerçekten" çok zor.. Kırılgandır aşk. Sen ona küsersen kırılır yanına gelmez. Avutalım kendmizi diye verilen bir şeker değildir aşk. Belki diğer herşey birer avuntudur ama o, değildir. Aldatmak affedilemez. Aldatanlar affedilemezler. Ne kendilerini affederler ne de affedilirler kendilerini affeden tarafından. Kendi hallerine bırak onları. Bir kez olduysa yeniden olacaktır. İhtiyaçlar değişkendir. Ne ihtiyacın olana göre seçmelisin, ne de fazlasına göre. "neye ihtiyacım var" dediğinde elbette birşeylere ihtiyacın vardır çünkü. Ama "onsuz yapabiliyor muyum" dediğinde cevabı hayırsa o zaman durum farklıdır. Gülüyor gibi durduğuna bakma, bir gazi yatıyor bu maskenin ardında da. 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
sevgisu Yanıtlama zamanı: Ağustos 10, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 10, 2007 gülünecek bişey ama en son aşkı ilk okuldykn yaşamıştım...dut ağacınn yanında ve yağmurun altında onu saatlerce izlemek görevim di adeta..yüzümün kızarması..gözlerimn parlaması...galiba deus haklı aşka küstüm ve o günden beri kapımı çalmıyor aşk...... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
KATA Yanıtlama zamanı: Ağustos 13, 2007 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 13, 2007 kisi kendne durust olmadıkca karsıdakını kabullenmede zorluk cekıyor...ve bırden rollere burunuyor..sevmeyı bılmeden sevdıgını ıddıa edıyor..ustelık ılk engelde gereksız acılara da burunebılıyor.... dusuncelerıne derın bır nefes eslık ettı ve soyundu göge baktı....yorgundu ama kesınlıkle nefret ıcermeyen gözlerı ıle her seyı bı kenara attı -------------------- lanet olsun bu kacıncı kez ıyı geceler deyişim bu gun kelmeler dusunceler beynıme nufuz edıyor bu seferde gereklılık gereksızlık nedır dıye dusunuyorum...uykum gelene kadar da karalarım sanırım... bugun aksama dogru bırebır yasadıgım bı olay bu dugune gıdıyoruz ..yenı yapılmıs bır dugun salonu..dogru duzgun bır gırıs konmamıs bahceye...ustelık dıkenlı telle cevırmısler etrafını...tam bahceye gırecegımız yerde de tel sarkmıs ,otların arasında kaybolmus ...ben gırerken karsıdan da anne ve kucuk bı kız cıkıyorlar..ayagımı kaldırırken dıkenlı kısmı spor ayakkabımın bagcıgına takıldı ..halı ıle adım attıgım ıcın teli yukarı kaldırmıs oldum...kız da o sırada gectıgı ıcın ve yıne telın dıkenlı kısmı aksılık ya bacagını kanatmıs oldu...cevredekıler bagcıgımı telden kurtarmaya calısırken annesı de kızın aglamasını dındırmeye calıstı yanı aslında tanrı (benımkı) bıle gereksız ısler pesınde...ne yararı var ne zararı durumun ...zaten tanrı neden yarattı dıye ne zaman dusunsem verdıgım tum cvp lar onun bı sekılde eksık oldugunu gösterıyor..sevmek,ceza vermek,bakalım ne yapacaklar,ıttat edıldıgını görmek vs vs..belkı yaradışı bıle öylesıne ha tabı bı de atestler var ....rastlantısal,her daım olan durumlar ıcın tepkılerını neye baglıyorlar bılemıyorum velhasılı ortada herkes ıcın herhangı bır sey gereksız olabılıyor..oldugu gıbı kabullenememızden kaynaklanıyor sanırım bu gereklı gereksız ayrımı...kötu bırsey degıl sonucta..altında 'neden' sorusu var ve bu soru bızı fıkırlere ıcatlara bılmem nelere surukluyor gereklı ve gereksızlerın ayrımı gereklı pekı bu nasıl ayırıcagız...kısı ıcın gereklı bır kadın truva gıbı gereksız ölumlere surukleyebılıyor ınsanları...bazen gereklı olan yarın gereksız olabılıyor..gereksız ölmus genc bırı 4 kısıye can saglayabılıyor... olay forum oynu bıle oldu...adımız gıbı gereklı oldugunu bıldıgımız nesne ıcın gereklı gereksız mı dıye sorarak gereklı mı gereksız mı bı ıs yapmıs olduk... ıthamda bulunmak elestırmek kolay da bır de kendımızın ne kadar gereklı oldugunu dusunduk ...unıverstede x bölumunde okuyorum ..kazanamsaydım yedekten ılk kısı gırecektı...belkı meslegın hakkını da benden daha ıyı verecektı ...belkı de vermıcektı bazen gereksız olan ıse yaramıs da olabılıyor... ayrımı sınırı nedır gereklılıgın bılebılır mıyız?merak edıyorum...ama ıkısı de renk bu dunyaya ..hıc bısey hıcbırımız de ne sıyahız ne beyaz ...... vs vs Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Rimmon-ex Yanıtlama zamanı: Ağustos 13, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 13, 2007 Yazmak insanın içini dökmesidir kağıda,tanrının kaderi yazmasına benzer bu.Unutulmamalıdır ki insan tanrının elindeki kalemdir..... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
KATA Yanıtlama zamanı: Ağustos 13, 2007 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 13, 2007 üzerinde oynanmamıs hersey daha guzeldır...baskalarına hazırlanmış sunumdan zıyade kendıne pazarlaman herseyı durustce ve en harıkası hep henuz yazılmamıs olan oldugunu bıldıgınde.... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Deus Yanıtlama zamanı: Ağustos 13, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 13, 2007 Çok dolmuş yine karalama defteri. İnsan tanrının elindeki kalem değildir. insan tanrıın kitabındaki karakterlerden biridir böyle bakacak olursak. ve katatonik, bu kadar koyu düşüncelerle zor senin gerçekleri görmen. Biraz konudan uzaklaşmaya çalışırsan faydası olacağına eminim. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
KATA Yanıtlama zamanı: Ağustos 13, 2007 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 13, 2007 yanlıs dolu bı defterım olur sılemesem de benım olur:)sevmedıgın haz etmedıgın kısılere bosuna nefes tuketme ; anlasalardı senı, severdın zaten ... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Deus Yanıtlama zamanı: Ağustos 13, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 13, 2007 Bence çok da güzel dememişsin... Silgi ve kalem -- ikisi çok farklı şeyler bence. Aynı anda bitmeleri / oranlı olmaları gerekmiyor. Olayı daha dürüstçe ele alırsak benim fikrim şudur ki, tek bir kez silgi kullanmışsan hataların çoktur. Silginin varlığından haberdar olarak rahat davranırsın. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Deus Yanıtlama zamanı: Ağustos 13, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 13, 2007 Peki o halde hem konuları değiştirmek hem de ilgiyi bu tarafa çekmek amaçlı bir karalama atıyorum ortaya: Boş konuşan insanlar neden bu kadar fazla söyleyin bakalım. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
KATA Yanıtlama zamanı: Ağustos 13, 2007 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 13, 2007 benım yyorumum dısardan objektıf olmaz sımdı ..ne de olsa bos tenekeyız ve gurultuluyuz...mantıklı konusanlar,dolu dolu onusanlar yazsın Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
gallows for him Yanıtlama zamanı: Ağustos 13, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 13, 2007 mürekkep sıçramış... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.