Jump to content

Karalama Defteri


KATA

Önerilen Mesajlar

hayat acımasız ve sıkıcı olabilsede kimi zamanlar yaşamak zorunluluğu dan diye vurunca beynine kapılıyorsun zamana. içkinin son deminde son katmanındayken çokta umrunda olmuyor ya güzel olan bu bir anlıkta olsa.

sigaramanın dumanındaki ezgiler senden ibaretken mantıksız olurdu başkasından bahsedebilmek.. günü hatırlamıyorum zaman habersiz bir kavramken bana tam da o anda karanlık bir odada mum ışığında içiyorum...

kendinden habersiz...sevgiden uzak.. parçalanan bir ruhla... beni bekleyen bir çift sıcak kol..

şimdi tam da son raddedeyken yukardan bakarken aşağıdaki karanlığa pise umutsuzluğa korkmuyorum düşmekten korkmuyorum benden başka ifadelerden... mırıldanıyorum 'yaşa'...........

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

uzun bir soluk aldı adam. kendinden öncekilerin yaptığı herşeyi yapmıştı. her görevini yerine getirmiş, üzerine düşen ne varsa bitirmişti. şimdi gitme zamanı geliyordu...

 

hazırlandı....

zaten öyle çok şey gerekmiyordu bu yolculuk için. ufak bir sırt çantası ve matarasını hazırladı. masanın üzerinde duran çaydan bir bir yudum aldı. uzun bir zaman bu çayı içememe düşüncesi canını sıkıyordu ama bu yolculuğu da yapmak zorundaydı.

 

ayağa kalktı...

son kez dönüp ardına baktı....

bıraktığı ne varsa, sanki hiç ayrılmayacakmış gibi duruyordu. kapıyı açtı ve gitti....

 

sokakta güneş her yanı aydınlatmıştı. herkes sokaklarda geziniyordu. kimsenin umrunda değildi, kimse onu tanımıyordu bile....

 

sırtında çantası, elinde matarası, şehrin kapısına geldi...

kapıdaki bekçi hiçbir şey sormadı, sormak için bir teşebbüste bulunmadı...

sakin bir biçimde kapıyı açtı...

kapıdan çıkarken durdu adam, şehre son kez baktı...

artık bu şehrin bir parçası değildi, yaşamımın hiç bilinmeyen bir dönemini çölde geçirecekti oysa dün herşey normaldi, herşey aynıydı...

sadece sevişmişti...

sevişmenin, insan olmanın unutulduğu bu dünyada o tadı almıştı

aslında gitmekten dolayı hiç üzgün değildi...

insan olmanın tadını almıştı bir kere....

döndüğünde bir insan olarak dönecekti...

..........................

 

sadece karalama.....

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Gördüğü düşün etkisinden uyanamayan bir varlıktır yalnızlık belki,ama hatırlanmayan düş neydi kalbimi böylesine derinden acıtan...Etrafıma baktıkça kapanan bir fanus içerisinde çırpınmaya çalışan kelebek kim?Onca lütuf varken hayatımda beni böyle bağlayan ne?Şükre karşı isyan yılanı,kalbime zehirli sarmaşıklar sarmış...

 

 

Bir seyyah olmuş ıssız dalgalar arasında yüreğim ve aklım kendini kurtarma çabasında...Nedendir bilinmez,bu nefsani düşüncelerimin fitillerini ateşleyen sebep...Peki bu ateş beni yakar mı?

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Yağmurlar altında ağladım ki akan yaşlarım belli olmasın sana olan sevgim gibi belli etmekten kokar oldum yüreğimdekileri. Nefretimi yansıtıyorum çıkan güneşle etrafıma, oysaki içimdeki sadece paramparça olmuş bir kalp ve alevi sönmüş bir sevgi yakındır sönen alevin külleri savrulur birde üstüne çıkan fırtınalarla dağılır gider

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

vaniköy'den suya atlardım çocukken.

 

maskara akıntısı

 

çengelköy'de bırakırdı beni

 

yürüyerek eve dönerdim sonra.

 

hayattan başka ne bekleyebilir insan?

 

...

 

atlama cesareti en önce

 

koy verme bilgeliği

 

anaforların nirvanasındaki haz, coşku, heyecan ve delilik

 

kıyıya çıkacak kadar bir aklıbaşındalık ve usluluk

 

eve dönecek kadar bir sorumluluk ve çaba

 

ve huzur içinde bir uyku

 

öğleden sonra

 

evde.

 

yaşamak... bir akıntıya kendini kaptırmaktır.

düşünmek ise akıntılara kafa tutmaktır

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

bir ok attım hayatın göbeğine fos çıktı ama devam ettim atışlarımı süratini kesmeden önce sağına sonra soluna işte yine hyatın göbeğiine... beynim ağırlşamaya başladı yendien yeni baştan başladı karanlığın o müzikali.. sevimsiz bir palyaço gibi sızıdı yine hayatımın orta yerine çaresizlik. ben yine aynı ben ne istediğinden habersiz evsiz barksız sokaklarda gezen üstü başı yırtık o pürüssüz insanlar gibi...

yine çıkmaz sokakların sesini duyar olduğum anda boşaldı yağmur yeryüzüne... güven duyusundan uzak insana sevgiyi yitirmiş bir yürekten gelebilecek olanlar gibi hayat yine boyandı yapmacıklığına... acaba benim için nasıl bir tuzağın var diyerek yaklaşaınca insan varlığına ucuzlaştı sevgi sözcükleride... durmadı devam etti hayallerimin buz tututan tarafındaki hissizleşmeler ve dan diye vurdum yine duvara yine uzağımda kendimden..

anlamsız cümleler kuruyorum çünkü anlamını unutuum kendimin ve çevremin...

neye sövüyorum neyden kaçıyorum neye yetişeye çalışıorum nedenlerden ötürü nedenlere kızıorum ben neden sürekli soru soruyorum ve neden süekli hayatın yanlış zamanlarında rol üstleniyorum ya da neden bütün çıkmazları elimle koyduğum gibi bulup sonra ay hayat diye dönüyorum ki o zaman hayat bi sktr çkip devam ediyor yoluna... ben haal neden başı ve sonu birbirinden kopuk cümlelerimle bunu okuyan kişiye ızdırıap çektiriorum???

patlama noktasında pimi çekilmiş çokta zırvalama modunda aslında olduğu yerin kendine ait olmadığını bilen ama çıkmak için de çaba harcamayan ya da harcasada boğulan biri ...

ne kadar gereksiz cümleler birikmiş içimde kustum ama bitmiyor.

test ettiğim hayatın bazı katmanlarıyla son nokta olmasada nokta koyuyorum... bu kadar saçmalama cesaretini içimde bulmamama yardım ettiği için raskocum teşekkür... ama hala beynimi yiyorlar az kaldı patlaamya... nedemiştim bir ben var benden habersiz.....

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

bir ok attım hayatın göbeğine fos çıktı ama devam ettim atışlarımı süratini kesmeden önce sağına sonra soluna işte yine hyatın göbeğiine... beynim ağırlşamaya başladı yendien yeni baştan başladı karanlığın o müzikali.. sevimsiz bir palyaço gibi sızıdı yine hayatımın orta yerine çaresizlik. ben yine aynı ben ne istediğinden habersiz evsiz barksız sokaklarda gezen üstü başı yırtık o pürüssüz insanlar gibi...

yine çıkmaz sokakların sesini duyar olduğum anda boşaldı yağmur yeryüzüne... güven duyusundan uzak insana sevgiyi yitirmiş bir yürekten gelebilecek olanlar gibi hayat yine boyandı yapmacıklığına... acaba benim için nasıl bir tuzağın var diyerek yaklaşaınca insan varlığına ucuzlaştı sevgi sözcükleride... durmadı devam etti hayallerimin buz tututan tarafındaki hissizleşmeler ve dan diye vurdum yine duvara yine uzağımda kendimden..

anlamsız cümleler kuruyorum çünkü anlamını unutuum kendimin ve çevremin...

neye sövüyorum neyden kaçıyorum neye yetişeye çalışıorum nedenlerden ötürü nedenlere kızıorum ben neden sürekli soru soruyorum ve neden süekli hayatın yanlış zamanlarında rol üstleniyorum ya da neden bütün çıkmazları elimle koyduğum gibi bulup sonra ay hayat diye dönüyorum ki o zaman hayat bi sktr çkip devam ediyor yoluna... ben haal neden başı ve sonu birbirinden kopuk cümlelerimle bunu okuyan kişiye ızdırıap çektiriorum???

patlama noktasında pimi çekilmiş çokta zırvalama modunda aslında olduğu yerin kendine ait olmadığını bilen ama çıkmak için de çaba harcamayan ya da harcasada boğulan biri ...

ne kadar gereksiz cümleler birikmiş içimde kustum ama bitmiyor.

test ettiğim hayatın bazı katmanlarıyla son nokta olmasada nokta koyuyorum... bu kadar saçmalama cesaretini içimde bulmamama yardım ettiği için raskocum teşekkür... ama hala beynimi yiyorlar az kaldı patlaamya... nedemiştim bir ben var benden habersiz.....

 

 

şimdi burada, bu pc başında, elim öylesine akıp gidiyor kelimelerin olduğu tuşların arasında...

 

nerdeyim...

ne yapmaktayım...

yaptıklarım kimi inandırır...

yaptıklarıma kim inanır...

 

neyse...

 

kim inanır, kim inanmaz sorun değil zaten...

her daim yalnızdım bu hayatta, sadece gelip geçenler oldu yanımda...kimileri çok durdu, kimileri az...

ama kalan..tek bendim....tek benimdi yaşamım...

 

................................

 

asıl sana teşekkürler cold....güzel bi yüreğin var...pes etmeyi bilmemen çok güzel zaten...:)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bir kitap buldum sessizlikler arasından karanlığa hükmeden okudukça yerin bin kat altına gömen...Sonunu okumak istedim ama bomboştu aynen gece 4 te kendimi sokağa attığım zamanki gibi...Trafik lambaları surekli yeşil yanarken,belli belirsiz bir boşluk,sanki bir anda çıldıracakmışcasına...Bir sonu var biliyorum,ne anlatmak istiyor,ne yapmalıyım? Çarresizliğin verdiği umutsuzluk damarıma,sakinleştirici bir iğnenin ucundan akan o lanet rahatlık gibi nüfuz ediyor,beynimi kontrol etmeme izin vermiyor.^^tel örgüler^^,hislerime sahip olamıyorum kontrolden çıkışım korkutuyor beni,kendimi gömmek istiyorum ^^esfel-i safiliyne^^...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

duman altı zamanlarda ellerde bardaklar ve içine sızmış içteki zehirlerle sevimsizleşiyor yalnızlığım... sadece bir kaç kelimeyle okuyorum samimiyetsizliğe hayal kırıklığımı... dumanı inadına çekiyorum içime bütün zehri kusuyorum... dansla hissediyorum müziği bedenimde kulaklarımdaki sesi unutana kadar dansa boğuluyorum kaybediyorum ezberlerimi... duman altında tek nefeste...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

baş ağrısı düşünmesine engel oluyordu adamın...sahi nedendi başağrısı, neden şimdi başladı yeniden...

 

sıkıcı olmaya başlıyordu hayat...

ölüm kendi kokusunu hissettiriyordu her yerde....

 

işte orada, o küçük delikten sızan hayatı bulmak içindi bütün macerası.....

buldu o ışığı....

tutundu yaşama.....

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Kırılganlığımı bağışla...Sen kilometrelerce uzakta uyurken ben soluğunu yanımda hissediyorum. Senin şehrine yağan yağmurda ıslanıyorum burada. Ve ben seni her gün biraz daha fazla seviyorum. Kırılganlığımı bağışla. Kolay değil kalbimi çıkartıp avucuna bıraktım. Tüm mutluluğu " sen " olan küçük bir kzım ben. Kırılganlığımı bağışla.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Azalmaya başladı hayattan beklentilerim...Aşk zaten koca bir yalan,para desem hikaye,dostlar arkadan vurucu.Beni çeken birşey kalmamış gibi.Ne istediğimi bilmiyorum,gelecekten ne umduğumu,neden nefes aldığımı,neden konuştuğumu,neden uyuduğumu ve daha birçok şeyi neden yaptığımı bilmiyorum.Ama ergenliktendir belki dimi? Ne de olsa yaşım daha 18,bu yazdıklarımın çoğu bundan dolayıdır yoksa kafam niye karışsın değil mi? Ah neden kalıplara sokuluyorum ki ben belki farklıyım,belki gerçekten içimde ki merak sönüyor,belki de büyüyorumdur bu bir ihtimal değil mi? Ama yok bir kere "ergenlik" kılıfı giydirilmiş bana ne yapsam ne yazsam zaten hep boş...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Git!

Git desemde,sen yinede kal

Acizim kolayı seçtim bu sefer

Git, git ama

Yine de kal....

Git!

Bu kararsız ve güçsüz halimden

Mümkün olduğunca uzağa...

Git!

Bir adın kalsın dilimde

Birde söylediğimiz şarkılar....

Bana bir deniz mavisi bırak

Adaların berrak kokusunu

Amasyanın tarihini

Ellerini de bırak giderken

Git!

Sen gitmelisin şimdi

Ben sana git desemde

Sen yine de kal....

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Neden bu ağlayan harfleri kullanıyorum...Neden yazıyorum..Gercekten hissettiklerim mi bunlar?..Sarfettiğim onca cümle altında saklı olan acılar...Yaşadım mı gerçekten?...Peki sen?..SEN yaşadın mı?..Farkında olmadan karaladığım sayfalar kime hitap ediyor? Ben değilsem kim peki?

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Kırılganlığımı bağışla...Sen kilometrelerce uzakta uyurken ben soluğunu yanımda hissediyorum. Senin şehrine yağan yağmurda ıslanıyorum burada. Ve ben seni her gün biraz daha fazla seviyorum. Kırılganlığımı bağışla. Kolay değil kalbimi çıkartıp avucuna bıraktım. Tüm mutluluğu " sen " olan küçük bir kzım ben. Kırılganlığımı bağışla.

 

harikasın yaa :clapping::clapping:söliycek başka söz bulamıyrm

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

sıcaktı sokaklar...

sadece sıcaktı ve ben bu sıcakların orta yerinde öylesine duruyordum...ne olduğunu bilmiyroum..neden olduğunu bilmiyorum...

 

zamanın nerede hata yaptığını bilmiyorum....

gelenin kim olduğunu, gidenin ne olduğunu bilmiyorum...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

kus tüyü hafıflıgınde gece

ıslak dumanlar ıcınde

yesıle calan safran

sesi ölü kuşların yüzdüğü

akıskan köstebek yuvalarının

altında denizin

görülesi burgacın yatagına ınıyor

sevımsız tortulari,

bana kalmış mabedin

gece kus tuyu hafıflıgınde

bana uzanıyor...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

tekerlemelerı sıralar ardı ardına rüzgar gülüm ordusu yerin dibine batar calgıcalarımın cunku sona gelmıs pazarlıkta anlısalamaz ve kursun askerlerım tek bacaklarını bırakır o gümüşi suya.belırsız sesler duyuyor sodam fluktasyon cok yakından sankı cam evinin.kazınır külleri kültablamın mızıka sesınde.kopan tel nerde kım bılır sacımdan.gömülü kedı ıssırıgı elımde azgın ihtiyar gülüşmekte.toplamıs denızcı balıkları köpege ızgara nıyetıne.dönün dönün sevgılı bulutlar cöplerim sizi izkerken.batmıs gemım yol alıyor rüzgar geride.yineler mıymıs hayat kendını tutmusken siki?vay anasını halım kayıyor duvarlarım yıkılıyor dolapta saklanan elbıselerım kaçısıyor bavulum kapıda beklıyor...saygılar saygılar efem bır pazar gununde saatte 70 birim almısım cennete imam egılsın önumde....:rofl::rofl::rofl:

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Ne kızgın ne de kırgınım size şimdi

Zaten size göre böyle bir hakkım da olmamalı dimi?

Ya da haklı olmak neydi?

Yön veremediğimiz ve kölesi olduğumuz duyguların

Ceremesini de yine biz çekiyoruz

Nerede ve nasıl ortaya çıkacağını bilmediğimiz duygularımızın

Aşk,öfke,çıldırtıcı bir kıskançlık

Bazen de özlem

Nasıl da esir alabiliyor bazen bizi

Aslında bir nebze de olsa var kırgınlık içimde

Ama sadece kendime

Yine kendime kızıyor,kavga ediyor ve ruhumu cezalandırıyorum

Aslında dünyadaki her insanın hakettiği mutluluğu

Sanırım ben haketmiyorum

Ya da beceremiyorum

Kumdan kaleler yapıyorum kendime

Masaldan bir hayat yaratıyorum

Mutluluk oyunu koyuyorum adını

Çocuklara özeniyorum

Son perde hiç kapanmasın istiyorum

Ama hiçbir oyun sonsuza dek sürmüyor ne yazık ki

Kadere inancım sonsuzdur

Fakat,tercihlere karşı da duyarlıyımdır

Nedense hiç tercih hakkım olmadı yaşamımı sarsan konular üzerinde

Geç kalmışlığın son pişmanlığını onaylayan o cümleyi kurmak istemiyorum

İnsanız,yine de "keşke" demek geliyor içimden....

 

Ben bir insanım

Hayatı beklentisiz yaşayan

Ne yazıkki savunduğum bu görüşü benimserken

Şu gerçeği de öğrenmiş bulundum

Hayat bekleyiştir aslında...

Ve ben hayatımda ilk kez bir bekleyiş içerisindeyim

Her insan gibi şimdi ölmeyi bekliyorum...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bu bir karmaşa hali. Bir problem değil. Kumda oynamasını severim,kirlenmeyi,terlemeyi,düşüp bir yerlerimi kırmayı.Böyle büyüdük biz. Yani ben... Bilemiyorum,büyüdük mü?

 

Kırılmış kahkaları,gözyaşları kaçmış boğazlarına. Nefret kusuyor yeni tanıdıklarım,ağızlardan dumanlar çıkararak. Biraz duman teklif ediyorlar."Hayır ben pasif içiciyim" diyorum,sessizce. Pasifçe... Gülüyorlar,espiri sanıyorlar yaptıklarımı. O kadar gülünç ki düşündüklerim onlara göre. Düşünür olmaktan utanır oldum. Şirinliğim de olmasa beş para etmez biriyim ben.

 

Elimi uzattığım bir bulut vardı. Serinleticekti acılarımı,alıcaktı tüm kederi. Öyle olmadı,her umutsuzluğumda biraz daha karardı. Dolu dolu laflar edemedim,şiir de yazamadım, bildiğim hüzünlü bir şarkı bile gelmedi aklıma... Acıdım.

 

 

Karamsarlık sadece kalemimde sanıyor bazıları. İnanın bana değil...

 

Ve ben giderken, gidemem... Ben koşarken düşerim,düştüğüm yere aşık olurum. Bilemiyorum.Düştüm mü...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Nasıl geldiklerini bilmedikleri bir apartman dairesinde öylece durdular yıllarca. O ona baktı diğeri de ona.. Tam 20 yıl.. Hiç gözlerini kaçırmadılar birbirlerinden.. Tek kelime de etmediler, edemezlerdi.. Biri içe diğeri dışa dönük iki sevgiliydi onlar. Çok şey geçiyordu birinin içinden.. Kaç beden yolcu etmişti kimbilir ? Kaç intihar geçirmişti diğeri içinden ? Sonu geldi.

 

''Ben gidiyorum kapı.'' dedi pencere.. İçinden geçip gidiyorum..

İçinden geçip gitti.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

karanlığa boğulmuş yollarda buldum kendimi bugün

ara sokakların o tuhaf tadında bir kaldırım taşında yaşadım

bir köpeğin havlayışında içime çekildi gözyaşları

haykırışımı dinledi kuşlar

ben dinledim bir aşk öyküsü

elimde görümeye silahla taramak istedim her yanı

tereddütsüz geçti içimden bu ve dur demek istemedim

haykırdım ara sokağın kuytu bir kaldırımında bugün

kararmış havanın gizliliğide sarındım kendime

ruhumu çıldırma noktasına kadar denedim bugün

ölümünü izleyeceğimi planlarken

çoktan hiissizleşip kavrulduunu farkettim

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

karanlığa boğulmuş yollarda buldum kendimi bugün

ara sokakların o tuhaf tadında bir kaldırım taşında yaşadım

bir köpeğin havlayışında içime çekildi gözyaşları

haykırışımı dinledi kuşlar

ben dinledim bir aşk öyküsü

elimde görümeye silahla taramak istedim her yanı

tereddütsüz geçti içimden bu ve dur demek istemedim

haykırdım ara sokağın kuytu bir kaldırımında bugün

kararmış havanın gizliliğide sarındım kendime

ruhumu çıldırma noktasına kadar denedim bugün

ölümünü izleyeceğimi planlarken

çoktan hiissizleşip kavrulduunu farkettim

 

 

uzun soluksuz geçen zamanın ötesine geçmek istedim...yapamadım....

acımı herkese yaymak istedim...yapamdım...

ağlamak için çabaladım...yapamadım....

gözlerimde ki hayal perdesi indi artık.....

ben senin bütün herşeyini görürken, sen sustun...ben bu suskunluğu söyleyemedim...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...