Jump to content

Karalama Defteri


Önerilen Mesajlar

Yanıtlama zamanı:

Ağlamam sadece o geceye mahsustu , rahatlamak içindi belkide... Sabah uyandığımda bize ait bir dünya yoktu , ikimiz için yarattığım dünya yoktu ...Ne ben vardım ne sen.. Her sey değişikti ..Bu sabah uzun zamandır kendimi soyutladığım dünyaya baktım .. Zamanın aktığını farkettim .. Her seyin değiştiğini .. Ait olmadığım bir dünyaydı bu alışmak uzun sürecekti yeniden bir dünya yaratmak için ise çok yorgundum.. Cesurda değildim . Evden çıkarken son bir kez baktım odama dün gece burayı göz yaşlarımla temizlemiştim.. Dışarı çıktım nisan yağmuru yağıyordu her zaman bir dansı andıran yağmur bu sabah ölüm marşı gibi geldi kulağıma.. Ait olamadığım yeri ve sahip olamadığım kişiyi özlüyordum Kafamda milyonlarca düşünce ile yürümeye devam ettim sanki yollar bir şey fısıldıyordu bana anlamadığım bir dilde baska bir dünyada ..

Her gün gördüğüm insanlar ne de farklıymış bir türlü tanıyamadığım.. Tanımaya cesaret edemediğim O kadar yabancıydı ki bana . Kim kime yabancı yıllardır onlara yaklaşamayan sınırlarıma girmelerine izin vermeyen bendim.. Tekrar bu dünyaya ait olmadığımın farkına vardım , sahte bir gülüşle merhaba dedim.. Yürürken sonsuza kadar susacağını sanan yalnızlığım şaşkınlıklar içerisindeydi .. Konusmaya basladı tekrar susmamak üzere sonsuza kadar .. Beraber yürdük ve yarın ne yapacağımızı sordum . Sustu... Utancından sustu çünkü söylemek istemiyordu yarın gene susuz , tanrısız ve gölgesiz geçecekti..

Yanıtlama zamanı:

Ben gerçektende körmüşüm ! ama öyle böyle değil ya,burnumun ucundakileri göremiyormuşum ! bide kendime saf değilim falan diyorum ama ben safın önde gideni salağında dik alasıymışım ! bunun yanında harbiden malmışım ki hiç birşey fark edememişim ! ayrıca uzun zamanda öyle aptal aptal konuşmuşum ki dediklerimin ne anlam ifade ettiğini bile kavrayamamışım ! ama insan salak,aptal,mal olduğunu farkedince ve birileri sayesinde geçte olsa yolu buluyor ! bende bu yolu bulanlardanım ve güzel olan tarafı o kadar geç olmaması ! bide "tu maç lav vil kil yu" demiş mercury ama "ölüceksekte bundan ölürüz bea" derim arabesk vari bir hal ile ve bitiririm yazımı ! :D

Yanıtlama zamanı:

şimdi,

şu anda,

gözlerim yatakta, elim bacaklarımın arasında, kulaklarım çıkardığın iniltilerde, seni ziliyor, tek başına yaşıyorum orgazm denen şerefsizin tadını...

Yanıtlama zamanı:
-unutmak demişken...

-unutmak demişken?

-unutmak demişken!

 

 

Bu üç satırdan daha iyi gelemezdi hiçbir şey. +

Yanıtlama zamanı:

yorgunum bıkkınım... her şeye tahammül ederim ama... kendme saygım var... bencilliğini çekemem... defol git dünyamdan... sadece... ben ait olabileceğim bir yer arıyorum... imkansızları hedef seçtim kendime.. kısa süreli bir elveda... herşeye iyi gelir belki...

Yanıtlama zamanı:

tek bildiğim hayatı seninleyken toz pembe gördüğüm

herşey daha kolaydı sanki

yada ben daha pervasızdım..

nasıl olsa benden önemli olan sen vardın.

gerisi önemli değildi

bimezdim hayatımı bu kadar kolaylaştırdığını

şimdilerde herşey daha ağır geliyor

şimdi düşüncelerim daha isyankar

daha asi davranışlarım

istemiyorum etrafımda hiç kimseyi

yaşayıp bitirmek için geçiyor umarsızca saniyeler..

artık yazamıyorum eskisi gibi

korkuyorum tekrar o duyguların aklıma gelmesinden

korkuyorum eksikliğini hissetmekten

bazen ansızın şarkımız çalıyor

uzaklaşıyorum nolur nolmaz!

dalıyorum

hiçbir şey düşünmüyorum

bir boşluk kaplıyor düşüncelerimi...

..hayatı hayallerim için yaşadığımı sanırdım,

bahane olduğunu farkettim

seni bulunca onuda kaybettim

şimdi gelip geçsin diye yaşıyorum

şimdi ne sen ne hayallerim var

acı çekmiyorum

çoğu zaman hiçbir şey hissetmiyorum

bilirsin pervasızdım zaten senden başkasına

şimdi sende olmayınca

iyice umarsızlaştım

unutmaktan kasıt artık düşünmemekse seni eskisi kadar

unuttum seni bende !

arada bir aklıma geliyorsun

bazen yüzümü gülümsetiyor yaşadığımız güzel anlar

fakat sevmiyorum seni eskisi kadar

belkide artık seni hiç sevmiyorum

aslına bakarsan artık seni kesinlikle sevmediğimi düşünüyorum

ama dedim ya korkuyorum bir gün o duyguların yeniden yeşermesinden

bu sefer hazırlıksız yakalanmamak adına

konuşmuyorum kesin

şimdi önüme çıkan engelleri yok etmeye çalışarak

pervasızca yaşıyorum hayatı

ne sen ne hayaller ne derinden sarsıntılar

öylesine bir hayat işte siyah beyaz

Yanıtlama zamanı:

yeni çıktım suyun altından, uzun bir süre izledim saçlarımdan başlayarak bütün tenimi gezip ayaklarımdan çıkıp giden suyu...

 

gözlerim kapanıyor şimdi...

hiçbir şey yok aslında, geriye kalan hafif bir salakça tebessüm sadece...

Yanıtlama zamanı:

artık sadece yoruyor beni. sinir etmiyor sevdiğini anlatmıyor bişeyleri söyleyemiyor ama sadece yoruyor. herkesi mi yoksa sadece beni mi yoruyor bilmiyorum. bi söyle diyorum söyledikleri.. yine yoruyor beni.

yoruldum. herkesi yorsam mı yorgun olurum yoksa beni birisi yorarsa mı?

...

birşeyler diyor geçiştiriyor. ve işte son:Bitti : )

Yanıtlama zamanı:

Sahne 1 - başarısızlıklar.. yaşanmışlıklar.. vuruyorum yollara yollar bana vuruyor anıların elleri boğuyor, o eller ki öpülesi..

Sahne 2 - onlar ayni seylere delirip gelisen iki insan sadece kapisinda duruyolar biri birini geciriyo olabilir, elele atlayabilirler, ayri ayri atlayabilirler, zaten ayri ayri yollardan gelmisler..

Sahne 3 - hem benim herseyin tadina bakip kacayim diyen bi kelebek ruhumda yok.. peki ya neden, neden bu güvensizlik

Sahne 4 - insan anlasilmayi paylastigi bir tene dokundugunda tanrilasiyor.. kontrol hevesi gereksiz.

Sahne 5 - ah bu aklim... yasadiklarimi yasamadiklarima carpip duruyor.. kazan dairesinde kaçisan fareler gibi korkularım.. onlarda olmasa coktan kacmisti ruhum bu tenden.. umut ne kadar yoksa hersey o kadar gercek.

Sahne 6 - uzak..

Sahne 7 - ve aşk.. bir sokak kedisi gibi pervaza tırmanıp gizlice içime bakıyorum, kapıdan girsem.. karşılaşmamızdan ödüm kopuyor. çünkü cesaret ister, yanılgısız, saf (katıksız) bir aşk

Yanıtlama zamanı:

putlar suskun ve soguk ,

göklere cıkartılırken eller üzerinde:

 

'eller sevgıyle yaratır,akılla kavrar

taşır cesaretle ama

eller boğar bir de..'

 

putlar sakin ve huzurlu

bir tür şekillenmiş ölüm

iz bırakan nasırlarla ellerde

Yanıtlama zamanı:

Ve onu öptüm

yalnız onun için bilmiş olmalıydı dudaklarım

gölgeli manzaraların bilmecesini..

zevkler teni aldığında ve vicdan azabı çekmeden!

nefesini tutarak ..dondurarak geldi fısıltılarla susturulmuş hayattan..

geceye kalmış..

soluğu azalan ay ışığını kendine çekerek

şeytanca uyuyan Lordunun mahzeninin arasından geçti..

geceye kalmış

karadulun çanının çığlıklarını atarak !

ruhuna giren sonsuz geceyi kalbimle damgaladı..

 

senin için Lord'um.. Nur...

Yanıtlama zamanı:

son damla taşarsa n'olur

içindeki sevgiye umuda güzelliğe dair son sevgi damlasıda kaybolunca

yarına dair tüm planlar yok oldu

şimdiyi anlatan düşüncelerim bir çıkmaza girdi önünü göremiyor

iyi mi kötü mü

iyi olmak mı

kötü olmak mı

o ince çizgi

şimdi neyin bağladığını bile bilmiyorum

iyi olmak mı

sabretmeyi bırakmak mı

iyi olmak mı bırakmak mı.......

Yanıtlama zamanı:

27.4.2009 23.00

Yaşamayı beceremeyenin seçimidir intihar

Peki ya ölmeyi beceremeyen ne yapar ?

 

 

Gecenin ortasında,ölümle yaşam arasındayım. Saatin tiktakları bozuyor sessizliğin bekaretini.

 

Tik tak

Tik tak

Tik tak

 

Her tik takta bir kelime gelip yapışıyor beynime.

 

Binlerce kelimeyi tek bir dalmla gözyaşına sığdırıp atmayı deniyorum.

 

Beceremiyorum.

 

Seni hayatımdan çıkartıp , hiç olmamışsın gibi yaşamayı deniyorum beceremiyorum. Yaşamayı deniyorum , ölmeyi deniyorum. Hiçbirini yapamıyorum layıkıyla.

 

Sadece sessizce ağlıyorum.

 

Ben sensiz tüm sessizliklere mahkum bir dilsiz

Ben sensiz kendimsiz

Ben sensiz....

 

( kalmak istemiyorum )

 

Hangi acı ile kıyaslanır bu bilmem. Hangi dilde vardır bu kalp yanmasının tarifi. Onu da bilmem. Benim tek bildiğim seni sevmektir. Tüm öncelikleri unutup sadece seni sevmek.

 

 

 

 

 

 

Yanıtlama zamanı:

dudaklarımı yalıyorum, gözlerimden iniyor, dudaklarıma doluyor ruhum...

ne demelim ki şimdi...

sen karşımda öylece dururken...

Yanıtlama zamanı:

Tüm İnsalık adına belkide tam anlamıyla uzlaşabildiğimiz, bir kaç ortak noktamızdan olan müziği, fark ederek başladığım ufuk yolculuğumda, tanışmıştım seninle ilk kez, bakakaldığım sözcüklerin ötesinde. Belkide evrensel görüşlerimizi gözden geçirmemizi sağlayan ve tüm kalıplarımızı yerle bir eden,tüm çıplaklığı ve gerçekliği ile duygusal varlığımız ile ilk buluşmamızda bugün. Benliğin küstahça kendini ifade ettiği beden değildi, artık bu yeni gün. Beden bu en saf en özge haliyle özgürdü, hatırladı o an hayat algılar bütünüydü seçeneksiz. Evrenin farklı evrelerini,boyutlarını oluşturan ''zaman'' kavramının o en korkunç gizemi dağılmakta müzik her yerde ve tüm evrende yankılanmakta, sadece ona kulak verdiğin sürece sevgin kadarıyla!..

Yanıtlama zamanı:

çay içmek lazım, demli, dumanı tüten, ince belli bardakta güzel bir çay içmek lazım. Sadece çay paklar çünkü içimdeki kirleri...

Yanıtlama zamanı:

Zincirleme bi etki bu.O iyi olursa bende iyi oluyorum ve konuşmamdan farkediliyor bu garip ruh hali.Ama o kötüyse ben zaten iyi olmam,olamam daha doğrusu olamıyorum,o nasılsa bende öyleyim.Herşeyim ona bağlı,o nasılsa bende öyleyim..

Yanıtlama zamanı:

dilimi kestim, izledim sokaklara akan kanın güzelliğini, baktım dilimden kopup giden parçanın kendisine yurt arayışını...

elimi kestim, izledim elimden arta kalanlardan akan kanı, izledim kesilen parçanın bilmediği bir adrese doğru çaresiz gidişini...

gözünü çıkarttım, karanlık kalan oyuktan giren ışığı hissettim, yerlerde bir misket gibi sürüklenen gözüme takıldım...

güldüm...

kahkahalarla, bağıra bağıra güldüm...

çaresizce laf eden dilime, gerksiz yerlee girmeye çalışan elime güldüm...

karanlıktı her yan, elsizdim, dilsizdim, gözsüzdüm ama güldüm...

Yanıtlama zamanı:

dün düşümde gördüm seni,

ağlıyordun

ben akıyordum gözlerinden,

benim gözlerine yansıyan ruhum akıyordu gözbebeklerinden...

dün düşümde gördüm seni,

ellerimi tutmayı bırakmıştın,

ellerim beni bırakmıştı...

dün düşümde gördüm seni,

düştün,

düşümde beni terk ettin...

dün göremedim seni...

yoktun...

düşümü bile terk etmiştin...

dün, düş görecek bir uykuya yatmadım,

fotoğrafın kalmamıştı,

hayalin silinmişti,

ben kendimi sildim...

dün,

öldüm....

Yanıtlama zamanı:

İlk ve son özgürlüğümdün

Son ve ilk özgürlük…

Hadi bakma öyle…

Alıştım artık ağlamaya…

Hadi! Hadi gitsene artık…

Bakma artık arkana…

Ruhum alıştı buna... Kalbim de bedenim de…

Hadi git ne olur zorlaştırma…

Hadi!

Sen demedin mi yanılmışım diye…

Sen demedin mi sadece boşluktaydım diye…

Özür dilerim diye… Hadi git!

Neden bakıyorsun hala arkana gitmek isteyen sensin…

Alıştım artık bu duruma…

Sana bağırmamı kızmamı istiyorsun deme…

Hala gözlerini okuya biliyorum…

Ama sende biliyorsun ki sana bağırmıcam kızmıcam…

Sadece susuyorum ve gitmeni istiyorum!

Hadi git! Bak gözlerim dolmaya başladı…

Ağlamamı mı görmek istiyorsun?

Git ne olur daha fazla zorlaştırma…

Hani bana acıma demiştim ya şimdi acı bana ve git !

Ne olur!

Sana olan sevgim yok olmadı olamaz da…

Ama sana duyduğum saygı yok oldubitti dağıldı!

Ayı rüzgârın bulutları dağıttığı gibi

Hadi git alıştı artık yüreğim yabancı ellerde parçalanmaya… Ağlamaya…

Git!

Beni bana bırak ve git!

Hadi!

Hadi git… Her şey benim salaklığımdı…

İzin vermemeliydim bana dokunmana…

Hadi git tüm suç benim!

Tek suçlu benim!

Ne olur!

Hadi!

Git!

Yanıtlama zamanı:

Senin gidişin… Benim bitişim…

Karanlık, ıssız, sessiz… Ağladım…

Sokak köşelerinde saklandım… İnsanlardan…

Yağmur yıkama çalıştı ruhumu… Arıtamadı… Sevginden…

Yıldırımlar çaktı… Fırtınalar koptu…

Sensizliğin laneti karanlık gibi çöktü üzerime…

Gözyaşlarım nehirleri ırmaklar doldurdu… Denizleri…

Gözyaşlarım buzdan dağlar gibi… Donuk ve boş…

Ruhum hissetmez oldu… Hayatın acısını… Kahbeligini…

Kalbim sevgi nedir unuttu… Ruhum alıştı hayatın acısına ızdırabına…

Korktuğum oldu…

Buzdan heykele döndüm…

Karanlık sokaklar yalnızlığımla arkadaş oldu…

Tanrılara yalvardım yakardım… Acıdılar… Ama

Almadılar beni senin yanına… Acıdılar ama almadılar…

Ruhum pervazsızlığa alıştı zamanlar..

Kalbim buzdan kristaldi… Ellerinden düşürüp parçaladın…parçalandı…

Senin gidişin… Benim bitişim…

Ruhum uğramaz oldu bedenime…

Yabancı ellerde yorgun düştüm…

Yanıtlama zamanı:

giden gider, kalan kalır

ne yapmak gerek hoşçakal demekten başka!...

yolunuz açık olsun...

hadi eyvallah!...

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...