Jump to content

Karalama Defteri


Önerilen Mesajlar

Yanıtlama zamanı:

Sonra fark ettim ki; su akıyor,rüzgar esiyor,yağmur yağıyor...

 

Her şey yine ve aynı şekilde oluyor...

 

Öyle bir yere geldim ki; Sıcak ve soğuk, aşk ve nefret,savaş ve barış...

Üşümek ve sonra ısınmak gibi...

 

Gitsem ayrılık olur kalsam çöl...

 

Gidersem bende hasret olur ve belki beni sevenlerde özler...

Ama anladım ki; özlemden kimse ölmüyor,

Ama ben ölüyorum...

 

Nefes alıyorum,önemsiyorum ve gitmek istiyorum...

 

Anladım ki hasret yeni bir aşka kadar sürüyor...

Yanıtlama zamanı:

Hiç çıkamayacak gibi

4 duvar arasında tıkanmış

dışarda olduğunu sandığın her vakit

yine kandırıldım demene sebep

ağrı çekmeye sebep sinirler gibi

keşke olmasa dediğin

ama olmazsa olmazın

o her daim yaşadığın sürmenaj

tedavin ise devrim...

Yanıtlama zamanı:

Gece,

Senine boyuna uzanmışım

 

Sen revan içinde yatıyorum

 

Her katil suç mahaline dönermiş .

 

 

Neredesin?

Yanıtlama zamanı:

Akan Kan

Ne çok

Ölü

Düşün var senin

 

Kırık

Dökük

Gerçeklerin üşüşünce düşüncene

Ne çok

Canlı

Acın var senin.

Bölük pörçük

Gerçeklerin inince içine

Ne çok

Katı

Kanin var senin.

Ne çok

Diri

Ölün var senin.

Param parça

Yasamin bastırınca bakışına

Ne çok

Akan

Kanin var senin.

Ne çok

Yiten

Anın var senin.

Delik deşik

Yasamın ulaşınca durağına

Ne çok

Biten anın var senin.

Ne çok

Halin

Var senin…

Yanıtlama zamanı:

sokakta yolunu kaybetmiş bir rüzgar, ardımdan sesleniyorlar adımı. kaç rasko, bulutlar ispiyonluyorlar seni...

Yanıtlama zamanı:

Önü uçurum yolu yitik

bakış açısı farklı bu adamın,

Görünüşüyse alabildiğine bitik..

Bir kahve falı baktırdım

Gördüm arkadaş çekiştiren bir sanık

saatim kaybetti zamanını tak ve tik...

Yanıtlama zamanı:

sonra vampır bı anda fark ett,buraya aıt deıldı...hep bı hanımefendı gb davranıordu ama bu ıstedıı lord deıldı...cogu gece kurtadamına donmeyı dusundu ama o artk baska bı yere aıttı...mumlaruını teker teker kırdı cunku dururlarsa kendıne hakım olamazdı..

sonra lordu kendıne bagladı ve butun bakırelerı teker tker avladı...

dunya ustund bole bı kendını begenmıslık yoktu ama ona bosuna cissy demıorlardı...

Yanıtlama zamanı:

Her sabah aynıdır. O acımasız gerçek, hayatın kalın ve yüksek duvarları, sarmıştır etrafını. Nefes aldığını sanırsın hiçbir şeyin farkına varmadan. Oysa sadece oksijendir vücuduna girip çıkan. Nefes almanın anlamı bu değildir, bilirsin. Ancak ne engelleyebileceğin ne de değiştirebileceğin bir döngüdür bu. Kahven sütlü ve az şekerli, kahvaltınsa iki dilim ekmekten ibarettir.

Her gün aynıdır. İşe giderken gördüğün evler ve geçtiğin sokaklar hayatının demirbaşlarıdır artık. Her sabah muhakkak gördüğün sokak köpeğinin başını yine okşamazsın. Üstüne üstlük için de sızlamaz. Köpeğin başı daha önce okşanmamıştır. Yani sen okşasan da okşamasan da fark etmez. Köpeğin kaybedeceği bir şey yoktur. Ama sen, seni insan yapan sevginden, şefkatinden her sabah bir parça daha kaybedersin.

Senin için günleri farklı kılan tek şey hava durumudur. Eğer hava yağmurluysa cebinden bir de yol parası çıkacaktır. Uzun süredir yağmurda yürümemiş olmanın sana neler kaybettirdiğini düşünmezsin. Farkında değilsindir belki; ancak yağmur damlalarının yere düşüşü, büyük bir hasretin sona ermesini andırır. Toprak yağmur damlalarını kucaklar, yağmur damlaları bu büyük kavuşmada birer gözyaşı olur çağlar. Sense saçının ıslanmasından korktuğun için her gün, yağmur yağmasın diye dua edersin.

Yaşamının bir bölümünde hayatının büyük bir bölümünü kapsayan, “Onlarsız yapamam.” dediğin kitapların artık yoktur hayatında. Eskiden çok sevdiğin o hamur kokusu, burun tüylerini gıdıklamayalı kaç yıl oldu bilmezsin. Sayfaları çevirirken çıkan sesin içinde yarattığı ritme hasretsindir ama bunu kendine söylemeye yüzün yoktur. Yüzünü uzun süre önce duvarlara astığın hayallerinde bıraktığının farkındasındır. Küçük bir çocukken gerçekleştireceğine gönülden inandığın hayallerinin her birini, bir bir unutmuşsundur.

Günlük debelenmenin, koşuşturmanın seni yuttuğunun bilincindesindir. Ama bir türlü “Kayboldum. Bu ben değilim.” diyemezsin. Bunca yanlışa rağmen bir dayanak ararsın kayboluşuna. “Geçim derdi, yaşam sıkıntısı.” dersin. Ne sen inanırsın söylediklerine ne de diğerleri. Mazeretlere saklarsın hayatının kaybolan gerçeklerini. Kendinden ümidi kesmiş monotonluğun tek çıkış noktasına, ölüme, ulaşmayı beklersin.

Hayat ertelenemeyecek kadar kısa, yenilenemeyecek kadar tekrarsız ve yüz çevrilemeyecek kadar güzeldir. İnsanlar doğduklarında masum ve korumasızdır. Başkalarının yardımı olmadan başını dahi kaldıramayan, muhtaç ve masum bebek sendin. Hayatından vazgeçmiş, hayallerini ertelemiş düşkün de sensin. Hayatın silahları olduğu doğru ve herkes namlu ucunda. Ama mesele sadece yaşamak değil, sayılı senelik ömrü hayat yapabilmek. Yılmadan, yıkılmadan, hayatın peşinden koşarak yaşayabilmek…

Yanıtlama zamanı: (düzenlendi)

Kimsenin anlayamayacağı şeyler yazdım dün gece,

En kararmış,en çürümüş bulutun altına gittim,

Şiirsel bir yıldırımın yalnızlığımın,

insanlardan ayrılışımın, sevdiğimin teninin

yalansal bedenselliğine düşmesini istedim.. Dün Gece...

Dün gece kimsenin bile anlayamacağı şeyler yazdım,

Evet dün gece yazdım...

başka bir çıplaklığın dudaklarında ıslanırken,

Başka bir dişiselliği koklayarak terledim dün gece...

Bütün bunları yaptım..

 

Evet.Tam da Dün geceydi.

Geceyuruyen tarafından düzenlendi
Ardarda Atılan Mesajlar Birleştirildi
Yanıtlama zamanı:

Sana o kadar kızıyorum ki..

O kadar üzdün,o kadar yaraladın ki beni.

Özür dilemezsin biliyorum (zaten onu beklemiyorum da senden)ama kırdığın kalbi düzeltmeye çalışmak sana neden zor geliyor?

Sinirlenmeye,küfretmeye,saygısızlığa başlamak daha kolay geliyor öyle değil mi?

Kafamı dinlemek istedim,inan hiçbirşey yapmayacağım.Ne mesaj atmak ne de aramak.

Ne halin varsa gör..

Tekrar konuşma vakti geldiğinde anlaşılacak herşey..

Keske biraz daha sinirlerini bastırabilsen..

Keşke,ama nerdeee?

Yanıtlama zamanı:

İşte yine bir sorunu aştık değil mi?Zor muymuş peki?Anlaştığımız konularda dikkat edeceğini düşünüyorum.Sen yok musun sen..Adamı katil edebilecek kadaar delirtirsin sonra da düzeltirsin..Her iki taraf da aşırı sinirli ve kıskanç olunca böyle oluyor işte..ah ah ne yapacağım ben seninle :) Acısıyla,tatlısıyla sevmek ve sevilmek çok güzel birşey be :)

Yanıtlama zamanı:

artık dmir almak günü geldiyse limandan der bir şarkı.

 

dışarıda kör olasıca bir soğuk var, sokağa çıkmam gerek. sanki bir zamanın sonundayım...

 

zaman bitiyor, ben olduğum yerde eskimeyi bekliyorum...

 

hoşçakal...

Yanıtlama zamanı:

geçmişin sayfalarını karıştırdım biraz önce.. yazılar silinmeye yüz tutmuş.. ve henüz tozlanmaya yeni başlamış sayfalar hepsi birbirine girmiş geçmiş gelecek yaşadığım an

hepsi bir karmaşaya kurban gidiyor gibi... oturup okumak isterdim yaşamadan önce. bir intihar girişimiymiş bizimkisi. bile bile uçurumun kenarına gelmekmiş. okuyunca ne kadar daha saklayabileceğimi düşündüm içimdeki özlemi.. düşündüm daha ne kadar yaşamamış gibi sayabilirim geçmişi.. paranoyak olmuş düşüncelere sığdırmaya çalışıyorum hayatımı.. patlaklar veriyor bazı yerlerden.. bocalıyorum bazen sonra toparlıyorum öyle gösteriyorum öyleymiş gibi davranıyorum saklıyorum kendimden bile gerçekleri zamanın en iiyi öğrettiği şeyi yapıyorum işte.. gidişini unutmaya çalışıyorum acıları unutmaya çalışıyorum. fakat mutluluklarda gidiyor sen gidiyorsun sonra dünya kararıyor güneş doğarken umutluymuş gibi başlıyorum yeni bir sahne kuruyorum aslında bir önceki günden hiç bir farkı olmayan farklı hareketler yapıyorum farklı mekanlar farklı insanlar. farkeder mi içimdeki ben yok olmadıkça, etmez değil mi biliyoruz aslında ikimizde biz bile bile uçurumun kenarına bıraktığımızı ruhumuzu.. askıda kaldı düşüncelerim bir adım ileri bir adım geri hep aynı nokta. mekanlar, kişiler olaylar farklı içim hep aynı.. aynı acıyla gidiyor günler aynı umutsuzlukla geçiyor saniyeler sanki hep bir umut varmış gibi..bu hayatı yaşamaya değermiş gibi kandırarak geçiyor hep zaman...

Yanıtlama zamanı:

Birisi demiş ki "sayılı zaman çabuk geçer".Katılmıyorum sana, sayılı zaman geçmiyor be adam.Ne yapsam etsem geçmiyor, hele birde hergün aynı şeyleri yapıyorsan koca bir dağ oluyor,korku birikiyor.Üstüme gelirken bitmeyen geceler ben nasıl çabuk geçer diyeyim? Yok harbiden geçmiyor bu sayılı zaman,ben geçiremiyorum belkide terslik bende ama düzeltmenin yolunuda bilmiyorum.Zaman büyüyor gözümde,odamı kaplıyor gün geçtikçe ve karşı koyamıyorum.Zaman bitmek bilmiyor,hani yola çıkılır ya sonu neresi bilinmeden aynen öyle.Ey zaman durduramıyorum seni ve sen çabuk geçmiyorsun.Evet.. Sayılı zaman çabuk geçmiyor...

Yanıtlama zamanı:

hayat bir karalamadan ibater aslında, silemediğimiz, silmek için her türlü oyunu oynadığımız ama hiçbir b.k yapamadığımız bir karalama.

şimdi bu satırların yazarı, bu karalama defterinin bir bölümünü daha bitiriyor. Ne yapalım, her bölüm, içinde acıları bırakarak, yüreğinde her daim sızılar oluşturarak gidiyor.

hadi bakalım, yeni bir karalama sayfası açalım. bakalım neler karalanacak bundan sonra...

Yanıtlama zamanı:

umut biriktirdim kumbaramda

hepsini çaldılar

korkular oldu kimi zaman

eriyip buhar oldular

biraz mutluluk vardı

üzüntü geldi

kumbaram kırıldı sonra

yok oldu her şey

sen ben o herkes herşey

Yanıtlama zamanı:

kıyıda köşede farkedilmeyi bekleyen bir insansın neticede,

üstüne bassam böcek, göğsüme bassam ölecek

konuşsam koca bir yalansın neticede...

Yanıtlama zamanı:

sana da bu yakışırdı

sokak ortasında öylece, adını gömerek asfalta

yapış yapış bir kaldırım taşına dönüşmek...

adına büyümek diyorlar bu sefilliğin;

üzülme !

tabiat affedecek seni kızım...

Yanıtlama zamanı:

beni böylece burada bırak...

karmaşanın ortasında,

koşuşturan insanlarda,

bir adım öteye gitmenin derdinde

ve üzerine basa basa yalnızlığın,

kalabalıkta

sokakta

bu şehirde

bu ülkede

işte tam burada böylece bırak...

Yanıtlama zamanı:

Kendinden kaçarken o telaşla çarptığın ayna bendim. Sırıı dökülmüş,zamana direnen. Yere düştüm. Tuz buz olmadım ama.Gövdemde derin çizikler bıraktı bu düşüş. Biri yalnızlığa,biri sana,biri karanlığa biri de bana... ait.

Yanıtlama zamanı:

geride birkaç ceset bırakarak

elimi sana buluyorum

elimi sende buluyorum...

tüm haberler senden bahsediyor.

ve radyoda bir pazar senfonisi ağır aksak...

Yanıtlama zamanı:

kapansın el kapıları bir daha açılmasın yok edın ınsanın ınsana kullugunu yasamak tek ve hur yasamak kardesce bir orman gıbı bu cagrı bızım bu davet bizim buyuk usta NAZIM HİKMET ran

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...