perhaps Yanıtlama zamanı: Ekim 3, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 3, 2011 Bütün sevgilerin arasında nasılda sırıtıyorsun eskitemediğim yüzünde farklı bir mana var ve bambaşka bir anlamı gözlerinin sanki asırlardır yaşıyormuş gibisin içinde birşeyler eksik binlerce aşkı bastırıp ruhuna devam etmeye çalışıyorsun bildiğin yollara perhaps. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
perhaps Yanıtlama zamanı: Ekim 3, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 3, 2011 kaçıncı denememde gelebilirdim gözlerinle aynı menzile veyahut daha kaç kez ellerinin terini hissedebilirdim omuzlarımda perhaps. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
masal perisi Yanıtlama zamanı: Ekim 12, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 12, 2011 O gidenler sen iyi bir insansın diyordu ve aslında hiç biri iyi insan sevmiyordu.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
chesterfield Yanıtlama zamanı: Ekim 12, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 12, 2011 Ölmek ve ölmemek arasıda İnce çizgi Bu çizgi beni teğet geçermi Sonu aydınlık olan karanlık Peki bu beni azad edermi Bilmemek ne kadar ağır Aklım bin parça Labirentin ortasında kaldım Cehennemin dibinde Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
ArpiA Yanıtlama zamanı: Ekim 12, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 12, 2011 Tek Bir Uğraşım Var Artık; Doğru Zamanda Doğru Yerde Olmak.... A~ Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Jethro Yanıtlama zamanı: Ekim 12, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 12, 2011 Öldürdüm sevgiyi,yaşamak ile acıyı. Çünkü sevgiydi sebebi tüm acıların. Zaman yaktı ruhumu,canımı, İnanmak ise paslanmaktaydı. Yaram dipte,ben karanlıktayım. Yakındı ölümün korkunç eli. Belki körüm belki bir hiç Görmedi yarım aklım doğru yeri. Çaresiz bir dert değil felaket bu, Söndürttü değeri derin karanlıkta. Saçma inançlarım ile körelttlm beynimi. Hangi katil korkularıma mahkum etti beni ? Evet.Ağır bir yozlaşmaydı bu ... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Pinokyo Yanıtlama zamanı: Ekim 27, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 27, 2011 [h=6]kalıbına tükürülmüş insaların yaşayan cesetlerine baka baka yürüyorum ağızları balgam dolu kazanmışların arasından korku nedir bilipde bilmemezlikten gelerek koşuyorum gördüğüm her yükseğe ,farkettimde alçaklara olan yüksekliğim korkutuyor beni durayımda şu tepede bağlayayım kendimi bu mesafeye ne olur ne olabilemez...[/h] Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Deaths_Expulsion Yanıtlama zamanı: Ekim 30, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 30, 2011 sevda olmalıydı bizimkisi bize yakışır olmalıydı ölümden vazgeçecek kadar çok sevince acısı da dillere destan olmalıydı elbette birlikte yazmadık masalımızı bitmemeliydi orda acısı da sevgimize yakışır olmalıydı sevda olmalıydı bizimkisi sonsuzluğa uzanmalı ölüm bile bitirmemeliydi bu yüzdendir içimi eriten acını yaşatmam çünkü bizimkisi sevda olmalıydı varlığı kadar yokluğuda büyük olmalıydı bir gün bir yerde karşılaşacağız sevgilim senin yanında bedenine hep sadık kaldığın bir adam olacak ben belki tek başıma olacağım belki her gün seninle aldattığım birisi olacak yanımda içimizde fırtınalar kopacak göz göze gelince sarıldığımız bir anı hakim olacak düşüncelerimize bir adım atıp gözlerimiz dolu hiç bırakmayacakmışcasına sarılmayı düşlerken geçip gideceğiz birbirimizi gözlerimiz geri dönmeye ürkecek gözlerimiz hareketsiz karşıya bakarken aklımız her şeyi silmişcesine birbirimizde olacak o acının tarifi olmayacak çünkü bizimkisi sevda olmalıydı Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
serpentine Yanıtlama zamanı: Ekim 30, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 30, 2011 Ben ki delilikle dahilik arasındaki yerde, İzler gökyüzünü, dalar hayallere, Düşünür kendini, bilemez ne, niye? Gördüğün yerde, konuştuğun dilde. Geçmişten güzel olamaz ya Dünya, Bugünü yaşamazsan, yarının nerede? Kıpırdamasan da durduğun yerde, Bir gün düşersin farketmesen de. Gerçeğin ardındaki asıl gerçek, Gördün mü, duydun mu, sordun mu? Gidebildiğin yere kadar gitsen de, Anlamazsın, varamazsın hakikate. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Pinokyo Yanıtlama zamanı: Ekim 30, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 30, 2011 kapılıp gitti nehirlere bir kez daha umarsızlık boncuklarımdan yapma kolyem,birdaha geçmem artık bu köprüden,ne zaman baksam aşkın küçük balıklarına düşüveriyor kolyem soğuk sulara,her güzel balığın içinde bir boncuk var artık ,umutlarımdan ve umarsızlığımdan beslenir oldular,,,atlamak geldi şu an içimden atlayıp nehrin sularına yüzgeçlerle savaşmak geldi içimden,tüm umutlarımı umarsızlığımı geri alabilirim belki ozman balıklardan,bu kadar sovunmasızken savaşamıyorum çünkü aşkla.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Pinokyo Yanıtlama zamanı: Kasım 4, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 4, 2011 kaderin tozlu raflarında saklıdır yazısı gerçek aşkların pek bulup okuyan olmaz,savaş tanrılarının eline geçmiş aşklar zaman geçtikçe hasret olmuş adı ayrılık olmuş..çığlıklarla yazılmış kitabımın ilk cümleleri bunlar kağıtların bile ağzı yanmaya başladı cümlelerin acısından..tahta oturmuş deneyimsiz yeni yetme bir kral gibi günümüzün aşkları,bu koca sevda krallığının halkı boş ve gereksiz acılar içinde yanar durur daha aşkın yüceliğine varamamışken bile..sahte ışıkları kapamak gerek mum ateşinin turuncu rengine kavuşmak gerek ,mesafeler koymak gerek araya sevgiliyle bazen,sadakati asilleştirmek duyguları kaygan deliklerin sapkın anlamlarıyla bir tutmamak gerek ,tutkular aşkı beslemeli, köpeği olmamalı aşk tutkuların..bu günlerde bir kaç et parçası paçavra ya da para gibi gözükmekte insanlar birbirine,manasını kaybetmiş gözler.sımsıcak gülüşler,sımsıcak tenler..kalple yer değiştiren duygular düzene girmeli mantık aşka hizmet etmeli kalpler sadakati ve sevmeyi yeniden öğrenmeli,yağmur bile yağdırabilmeli öpüşmeler... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Who Yanıtlama zamanı: Kasım 19, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 19, 2011 [h=6]Tanrı’yla aynı fikirde değilim İntihar edenlerin Cehenneme gideceği konusunda Kainatın yaratılışına Katılmaktan bıktığımda ruhum İntihar edeceğim bende Denenmemiş bir yolla Nerdeyse bütün akıllı kalpler İntihar edipsiktir çekmiş yeryüzüne Ben ateist değilim, babasıymış gibi Tanrı’ya küsen bir çocuğum Eğer Tanrı intihar edenleri ve Nietzsche’yi Cehenneme gönderirse Cehennemde yanmayı tercih ederim bende Tanrı dürüstlüğü sever.. Tanrı’nın hayal gücünü beğenmiyorum Ben Tanrı olsam Peygamberler göndermez Direkt konuşurdum insanlarla Ben Tanrı olsam Hitler’i iyi kalpli bir Yahudi olmakla cezalandırırdım Yahut yetenekli bir yazar yapardım onu İçindeki kötülüğü insanlara değil Tuvallere boşaltırdı Ben Tanrı olsam Devletler yok olur Gül kokulu bireyler var olurdu sadece Atlar çılgın zamanlar koşardı Ben Tanrı olsam Düşünce gücüyle herkesin İstediği karakter olmasını sağlardım Dünya bir şiirin Yaratılım sürecine dönüşürdü böylece Ben Tanrı olsam intihar ederdim İnsanlarla birlikte Acı çekmeyi öğrenemediğim için (Cesar Mendoza)[/h] Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Pinokyo Yanıtlama zamanı: Kasım 26, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 26, 2011 Hedefler Kör Olmuş.. Gözleri yok hedef tahtasının,görmeyince canıda acımıyor,sadece yıpranıyor hepsi bu...Ta ki kullanılmaz hale gelene kadar hep senin kontrolünde.Hedefin körlüğüne güvenim delip geçiyorum ve kullanılmaz hale getiriyorum,hedef tahtası yerine koyduğum ve sonsuzluğuyla övündüğüm aşkımı..Attığım her ihanet oku aynı zamanda umarsızlığımı delip geçiyor.Her vurduğumda hedefi dahada korkmaya başlıyorum.Ancak hatırlıyorum artık aşk için kaleme aldığım cümleleri,sadakatimi ve sonsuz aşkımı,yarimi..hatırlıyorum...Hazır hedefin canı yanmamışken ve henüz fazla yıpratmamışken vazgeçiyorum oynak bir karaktere sahip olmaktan,vazgeçiyorum ve yıprattığım umarsızlığımı onarıp sevgdiğime tekrar sadakat yemini ediyorum. Sevmenin yüceliğini unutmadım ve bir insana yakışır gibi değil,aşkıma ruhumu katıp seviyorum artık...Hatalarımdan bir hançer dövdürüyorum kalbimin har ateşinde ve saplıyorum vicdanıma,daha sıcakken çelik... Şeytanı da kızdırmıyorum daha fazla,sadakatim kopmaz zincirlerle bağlıyken aşkıma,cinsel arzuların kurbanı olmaya bir adım atıyorum sokağa.Bu kadar uzak ve bu kadar özlüyorken yormamak için bedenimi... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
kasisyah Yanıtlama zamanı: Aralık 5, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 5, 2011 Her gün aynı tekerrür'ün fısıltılarıyla uyanıyorum , TANRI'nın çatlak dudaklarından hep aynı kelimeler dökülüyor üzerime , ' yürü çocuk ' ... burası , bu dünya bir tımarhane , hep aynı rüya var gözlerimde , annem yünden prangalar örüyor bana , sehabeler topluyorum deli gömleği giydirilmiş bir güneşin önünden , gözlerim karanlık , kainat kadar sonsuz , siyahları ürkütüyor melekler , gölgeler bembeyaz kefenler gibi .. sırtları tabut yüklü çocuklar görüyorum , kurtlanmış hayaller taşıyorlar içlerinde .. ve sakın bakmayın gözlerime , annem şehit verdi beni bir yudum sevgiye ... Kasisyah Erkan Erarslan ... ( Şiiryonist )... Şahsıma aittir ... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Libitina Yanıtlama zamanı: Aralık 5, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 5, 2011 Sevginin, güvenin “İyi ki sen varsın”ın kokusu… İnsanlar gerçekte konuşmuyorlar. Konuşur gibi yapıyorlar. Öğrendikleri sözcükler var. Birbirlerine onları söylüyorlar. Gerçekte çok azı, çok az zaman için konuşuyor. Onlara da dikkat et, duygu sözcükleri yoktur. Birbirlerine söylemeleri gereken sözleri söylerler, onun için de çoğunlukla birbirlerini dinlemezler. Ve koklamak, öyle incelikli bir duygudur ki... Zavallı koku alma duygumuz. Öylesine kötü kokularla bozuldu ki. Biliyor musun?, insanlar insan kokusunu bile alamıyor. Bir kadının kokusu. Bir erkeğin kokusu. Çocuğun kokusu. Yaşlı insanın kokusu. Umudun kokusu. Bezginliğin kokusu. Hayata kırılmanın kokusu. Mutluluğun kokusu. İnsanlar bütün bunları unuttular. Dokunma da öyle, insanlar bunu da unuttu. Bir elin el üstüne konması. Bir omuzun omuza dayanması. Bir sırtın sırta dayanması. Koku ve dokunma. İşte gerçek iletişimin iki yolu. İnsanlar ikisini de unuttu. Bu koku yalnız insanda, insanın insanda yarattığı koku; İnsanı insan kılmanın kokusu. Sevginin kokusu. Güvenin kokusu. “İyi ki sen varsın”ın kokusu. ”Bir gün mutluluğun kokusunu tanıyacaksınız. O zaman daha da mutlu olacaksınız, biliyorum...” Kaynak : anetteinselberg.wordpress Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Libitina Yanıtlama zamanı: Aralık 5, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 5, 2011 Asya’da maymun yakalamak için kullanılan bir çeşit tuzak vardır. Bir hindistan cevizi oyulur ve iple bir ağaca veya yerdeki bir kazığa bağlanır. Hindistan cevizinin altına ince bir yarık açılır ve oradan içine tatlı bir yiyecek konur. Bu yarık sadece maymunun elini açıkken sokacağı kadar büyüklüktedir, yumruk yaptığında elini dışarı çıkaramaz. Maymun tatlının kokusunu alır ve yiyeceği kavrar, ama yiyecek elindeyken elini dışarı çıkartması olanaksızdır. Sıkıca yumruk yapılmış el, bu yarıktan dışarı çıkamaz. Avcılar geldiğinde maymun çılgına döner ama kaçamaz. Aslında maymunu tutsak eden bir şey yoktur. Onu sadece kendi bağımlılığının gücü tutsak etmiştir. Yapması gereken tek şey elini açıp yiyeceği bırakmaktır. Ama zihninde açgözlülüğü o kadar güçlüdür ki bu tuzaktan kurtulan maymun çok nadir görülür. "Bizi tuzağa düşüren ve orada kalmamıza neden olan şey, arzularımız ve zihnimizde onlara bağımlı oluşumuzdur. Tüm yapmamız gereken, elimizi açıp benliğimizi ve bağımlı olduğumuz şeyleri serbest bırakmak ve dolayısıyla özgür olmaktır." J.Golstein Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Libitina Yanıtlama zamanı: Aralık 6, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 6, 2011 "Yaşam üzerine fazla geldiği zaman onu zorlama, Biraz duraksa, neler olup bittiğine anlam verme! Mutlaka yanlış bir şey oldu.. Ve düşüncelerin ile dileklerin aynı orantıda değildi Ve varlığın ile buluşamadı. Sorun yok, sadece bekle. Güneş doğacaktır, çimler yeşerecektir, Çiçekler açacaktır, Rüzgâr esecektir, Ve yağmur yağacaktır, Zorlamaya gerek yoktur, olması gereken kendiliğinden olur. İzlemene devam et, şahitlik güzeldir. Hem olayın dışındasındır hem de içinde... O bir dengedir, O anlamlıdır.. Şahit ol, tanık ol, olan ile bütünleş. Güzellik olanların içinden filizlenecektir; Zorlamaya gerek yoktur, olması gereken kendiliğinden olur." Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
kasisyah Yanıtlama zamanı: Aralık 6, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 6, 2011 Şeytanların gözünde Tanrı'laşan melekleri gördüm bugün , uçurum ucundaki çarmıh'ta Tanrılıktan istifa ederek asıyorlardı kendilerini , birinin dudaklarından damlayan kan tanesi ağlattı bütün beyazları , şeytanlar siyahları metanetlendiriyordu , siyahlar beyazları .. kargalar hüzün dolu çığlıklar atarak uzaklaşıyordu güneş yattığı uykudan uyanırken , artık sıra galibiyet nara'ları atan martılardaydı , bir ağaç dalında pinekleyen iki güvercindik sen ve ben .. hayatın farkına henüz varabilmiş merhamet budalası yaşlıların park meydanında etrafa buğday saçacağı saat'i bekliyorduk , sabırsızlık doldurmuştu kursaklarımızı , sen yuvanı terk etmiştin , ben özgürlüğümü , TANRI'nınsa tüm bu olup bitenden hiç haberi yoktu sanki , koymuştu dünyayı eski bir pick-up üzerine döndükçe dönüyordu , hep aynı tekrar , o sadece dinliyordu ... Kasisyah Erkan Erarslan ( Şiiryonist ) ... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
MikroNova Yanıtlama zamanı: Aralık 6, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 6, 2011 Çok gördüm ben, elçileri, kimseleri Hiçbirini düşünceme almadım Tanrı mı? Ne verdi ki bana o? Düşüncesinde miyim ben onun? Öyleyse, neden görmüyor beni, seni, bizi? Bir kağıda yazılıp unutulmuş gibiyiz Çizilip, bırakılmış gibi Sanat eseriyiz ama, değeri bilinmemiş gibi Görülmeyen şey, şey değil, hiçtir Bilinmeyen şey, bilinmeyen değil, olmayandır. Noktalama işareti sadece satırlarda Zira kim durup soluklanabilir ki? Hey çocuk! Dur ve düşün! Boyundan büyük işlere kalkışma! Yaradana böyle laf etme! Diyenler, çok bilmiş sözler edenler Boşuna bu sözleri Önemli olan iki cümleyi bir araya getirmek, marifet değil Önemli olan düşüncelerini belirtmek Adaletin kılıcı varsa Kötülerinde kalkanı var. Önemli olan kötü olmak değil Kimsenin adamı olmamak. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Deaths_Expulsion Yanıtlama zamanı: Aralık 24, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 24, 2011 Kapanmaz yaralarım var artık ruhumda. Usul usul süzülüyor pıhtılaşmaya yüz tutmuş kanım... Bomboş sokaklarda nereye gittiğini bilmeden Ve aslında görmeden 1 metre bile önünü yürümek gibi. Umut sadece bir kelime artık sözlükte. Düzelme ihtimali yok hiç bir şeyin. Ruhum kırbaçlanıyor sonsuzluğa uzanan aynalarda. Cezam ömür boyu aydınlık sokaklar... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Deaths_Expulsion Yanıtlama zamanı: Aralık 24, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 24, 2011 Öyle deli divane sevemem seni. Her şey bir kenara sen bir kenara diyemem sen de dememelisin. Gitmedi mi ölene kadar birlikteyiz diyenler, hangi sevdanın sonu mutlu bitti. Ben bile bile öldüremem ne seni ne kendimi. Ölecek kadar sevemem belki ama hayatta tutacak kadar önemseyebilirim. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Jethro Yanıtlama zamanı: Aralık 25, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 25, 2011 Var mi olumden otesi ki olalim korkunun kolesi? Istersen inkar et bunu ve giy celik yelek yada allahina yalvar camiye giderek. Belki kurtulursun karanlikta gulerek. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Jethro Yanıtlama zamanı: Aralık 31, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 31, 2011 İlişki dediğiniz sözleşmeli anlaşma artık ve her biriniz oldunuz bunun için birer yaratık. anlamsızca gülmektesiniz suratlara bakıp ölüm hepinize intikal edecek bir gün karanlıktan kalkıp. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Jethro Yanıtlama zamanı: Aralık 31, 2011 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 31, 2011 Boynum hayatın karşısında hep kıldan ince. Ölüm kokar her yanım bu mabedde. Korku hayat arkadaşım her nefesimde. İsteklerim yüksekteyken ellerim hep derinde. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
kasisyah Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2012 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2012 Kilitle dudaklarımı , parmak uçlarım huzur bulsun .. Bir katil kadar endişesiz ve tımarhanesi yanmış bir deli gibi uyut beni .. İyi geceler TANRIM ... Kasisyah ... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.