Jump to content

Bilgi ve Enerji


punitive

Önerilen Mesajlar

Benim enerji ile kastettiğim şey 'ruh' olarak adlandırdığınız unsurdu.

Bütün titreşimler Işık ve Sevgi ' den türemiştir. Zıtlığın olmadığı yer-kaynak- Işık ve Sevgiye dayanır.

Işık ve sevgiye katılmıyorum.Evrende pozitif ve negatif kuvvetler bir uyum halindedir.Biri varolmadan diğeri varolamaz.Aynı zamanda kaynak ne nefrettir ne sevgi, ne ışıktır ne karanlıktır.Sadece birlik vardır.Ama bu evrene yansırken çeşitli unsurlara dönüşür.Tıpkı ışığın dünyaya yansırken 7 renge ayrılması gibi.
Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Ben sadece enerjiyi kabul ediyorum. Kişilik derken en başta size sormuştum nasıl bir kişilik diye? Cevap verirseniz ona göre bende bir cevap verebilirim..
Yaratan, yöneten ve tüm bilginin sahibi olan bir "Kişilik" ten söz ediyorum. Bu açık değil mi? :)

Burada üzerinde durulması gereken "bilgi" dir. Bilgi ve onu yöneten ve sahibi olan bir "BİLNÇ"olmazsa, enerjinin bir anlamı olmaz.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bende size diyorum ki bilinç negatif ve pozitif enerjiyi içeriyor mu? İçeriyorsa hareketi nasıl oluyor? Enerji=düşünce

Ben sadece sizin fikrinizi almak istiyorum bu konuda? Eğer aynı şeyden söz ediyorsak tartışmaya gerek yok.

Negatifin de, pozitifin de kaynağı, aynı "Bilinç" tabii ki. Belki de, negatif, yani zıtlıklar, sadece bu evrende olan bir şey. Bilemeyiz.

"Hareketi nasıl oluyor?"u biraz açsak mı?

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Yani negatif ve pozitif enerjiden oluşan bir bilinç neye göre negatif ya da pozitif enerji açığa çıkartıyor onu soruyorum?

Aslında bu soruya takılmanıza gerek yok ben sizden Tanrıyı tanımlamanızı istedim. Tanımladığınız zaman zaten o soruyada cevap vermiş olacaksınız benim için.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Yani negatif ve pozitif enerjiden oluşan bir bilinç neye göre negatif ya da pozitif enerji açığa çıkartıyor onu soruyorum?

Aslında bu soruya takılmanıza gerek yok ben sizden Tanrıyı tanımlamanızı istedim. Tanımladığınız zaman zaten o soruyada cevap vermiş olacaksınız benim için.

Konumuzla ilgili bölümünü cevapladım ya, Tanrı konusunun. Bilinç sahibi bir Varlık'tan söz ediyorum. Ötesinin ne ilgisi var konumuzla?

Negatif ve pozitifin de, maddi evrende ortaya çıktığını, ötesini bilemeyeciğimizi söyledim. Yani insana has bir durum. Tanrı'nın negatif bir yönü olduğunu iddia edemeyiz.

İnsanın gözlemleyebildiği şeyler üzerinden konuşuyorum. Felsefe yapmıyorum. Dikkatini çekerim.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bilgi varsa bilinç bilinç varsa kişilik de vardır dediniz ama? E negatiflik insana has diyorsunuz şimdide o zaman bu dünyada ki bütün hareketlere düşüncelere bakılarak Tanrıya pay biçmeyelim o zaman.

Bilinç için de insana has bi durum diyebilir miyiz acaba?

Negatif bir yönü olmayan Tanrı Pozitif hiç olamaz. Bu karanlığı bilmeden ışığı bilemezsiniz gibi..

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bilgi varsa bilinç bilinç varsa kişilik de vardır dediniz ama? E negatiflik insana has diyorsunuz şimdide o zaman bu dünyada ki bütün hareketlere düşüncelere bakılarak Tanrıya pay biçmeyelim o zaman.

Bilinç için de insana has bi durum diyebilir miyiz acaba?

Negatif bir yönü olmayan Tanrı Pozitif hiç olamaz. Bu karanlığı bilmeden ışığı bilemezsiniz gibi..

Yine başa dönmeyelim. Konu, insanı aşan bir bilinç olduğu. ;)

Tanrı, hep yapıcıdır. Yıkıcılığından söz edemeyiz.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

İnsanı aşan bir bilinç olmadığını savunmuyorum ben zaten ama o bilince ulaşılabileceğini söylüyorum. Ayrıca negatif enerjiyi yıkıcı enerji olarak algılamanız yanlış bence. Negatif enerjide yapıcıdır. Sonuca ulaşmak için yani o bahsettiğimiz bilince ulaşmak için ikiside gereklidir.

Benim yorumum bu kadar.. başa sarmanın bi anlamı yok.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

İnsanı aşan bir bilinç olmadığını savunmuyorum ben zaten ama o bilince ulaşılabileceğini söylüyorum. Ayrıca negatif enerjiyi yıkıcı enerji olarak algılamanız yanlış bence. Negatif enerjide yapıcıdır. Sonuca ulaşmak için yani o bahsettiğimiz bilince ulaşmak için ikiside gereklidir.

Benim yorumum bu kadar.. başa sarmanın bi anlamı yok.

Bir bilinç varsa, o bilince sahip olan bir Varlık da vardır. İnsanın o bilince ulaşma yeteneği yoktur. Aksini iddia etmek, insanın Tanrılaşma arzusunu ifade etmekten öteye geçemez. Bir bilgisayar oyunundaki karakterler, programcıyı idrak edemezler.
Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

İnsanı aşan bir bilinç olmadığını savunmuyorum ben zaten ama o bilince ulaşılabileceğini söylüyorum. Ayrıca negatif enerjiyi yıkıcı enerji olarak algılamanız yanlış bence. Negatif enerjide yapıcıdır. Sonuca ulaşmak için yani o bahsettiğimiz bilince ulaşmak için ikiside gereklidir.

Benim yorumum bu kadar.. başa sarmanın bi anlamı yok.

negatif enerji yıkıcı değilmi?

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

negatif enerji yıkıcı değilmi?

 

Yin ve yang'ı düşünün. Yin'in içinde yang, yang'ın içinde yin vardır. Olgunlaşmak ve ruhumuzu terbiye edebilmek için acı çekmemiz gerekir. Burdaki acıyı negatif olarak göz önüne alırsak yıkıcı gibi gelebilir ama bir okadar da yapıcıdır. Bunu anlatmak istedim.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bir bilinç varsa, o bilince sahip olan bir Varlık da vardır. İnsanın o bilince ulaşma yeteneği yoktur. Aksini iddia etmek, insanın Tanrılaşma arzusunu ifade etmekten öteye geçemez. Bir bilgisayar oyunundaki karakterler, programcıyı idrak edemezler.

 

Sizin ve benim Tanrıyı tanımlamamız farklı olduğu için benim ne demek istediğimi anlamayacaksınız. O yüzden daha tartışmanın bi anlamı yok.

Tanrılaşma arzusu değil anlatmak istediği Tanrıya ulaşma.. ikisi arasında fark var..

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sizin ve benim Tanrıyı tanımlamamız farklı olduğu için benim ne demek istediğimi anlamayacaksınız. O yüzden daha tartışmanın bi anlamı yok.

Tanrılaşma arzusu değil anlatmak istediği Tanrıya ulaşma.. ikisi arasında fark var..

"Yaratılan"ın, "Yaratan"a ulaşması insan aklının ürettiği bir düşüncedir sadece. Yani felsefedir. Gerçekliğini iddia etmek mümkün değildir.
Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sizin bahsettiğiniz şeyler yaratıcı tarafından mı sunulmuş. İnsan aklından çıkmamış mı? Ben felsefe yapmıyorum. Ben inandığım şeyi savunuyorum. Felsefe olsa dahi gerçek olamaz sonucu ön yargıdan öteye gidemez ve siz ön yargılı birisisiniz. Tanrının varlığını kanıtlayın o zaman derim bende. Eğer kanıtlayamazsanız sizin düşüncelerinizde felsefe sınıfına girer.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sizin bahsettiğiniz şeyler yaratıcı tarafından mı sunulmuş. İnsan aklından çıkmamış mı? Ben felsefe yapmıyorum. Ben inandığım şeyi savunuyorum. Felsefe olsa dahi gerçek olamaz sonucu ön yargıdan öteye gidemez ve siz ön yargılı birisisiniz. Tanrının varlığını kanıtlayın o zaman derim bende. Eğer kanıtlayamazsanız sizin düşüncelerinizde felsefe sınıfına girer.
Benim tek inandığım, Tanrı'nın var olduğu. Kanıtlanacak bir yanı da yok. İnsan düşüncesini aşan bir bilgi ve güç var evrende. Benim aklım, "Bu bilginin sahibi, Tanrı'dır." diyor. Başkaları da başka şeyler söylüyor. Herkesin fikri kendine.

Her konuda, tek bir doğru vardır; ve de sonsuz sayıda yanlış olasılığı vardır. Bu da benim yargım değil; gerçek bu. :)

Bana "önyargılı" demekle, önyargılı davranıyorsunuz. :)

Ben sadece inandığım tek bir doğruyu söylüyorum: "Tanrı vardır."; sadece o. Söylediğim diğer herşey, kendi fikirlerim değil.

Bilim, her zaman gerçeğe felsefeden daha yakındır. Zaten, bilgi, bilimsel bilgi oluncaya kadar felsefe kapsamındadır. Gerçekliğe yaklaşan bilgi, bilimsel bilgi olur. Bunlar da benim fikrim değil. :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Kendi fikriniz de olsun lütfen..

Saygı duyuyorum ayrıca.. Daha yazacak bir şey kalmadı bana göre.

Teşekkürler..

Lâfı sokuyorsun; "Yazacak bir şey kalmadı." diyorsun. Yok öyle. :)

Kişisel fikrimi de söyledim; tek bir fikirdi. Diğer söylediğim herşey bilimin söyledikleri idi. Bunun anlaşılmayacak bir yanı olduğunu sanmıyorum. :)

Saygı duysan da, duymasan da, bilimin kabul ettiği doğruları söylüyorum. :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Lâfı sokuyorsun; "Yazacak bir şey kalmadı." diyorsun. Yok öyle. :)

Kişisel fikrimi de söyledim; tek bir fikirdi. Diğer söylediğim herşey bilimin söyledikleri idi. Bunun anlaşılmayacak bir yanı olduğunu sanmıyorum. :)

Saygı duysan da, duymasan da, bilimin kabul ettiği doğruları söylüyorum. :)

 

:D tamam o zaman sadece teşekkür ederek ayrılıyorum. Tartışmanın sonu yok çünkü :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Ayrıca punitive, şu kuantum fiziği hakkında bir konu aç ve bize anlat.Öğrenmiş olalım.

Kuantum fiziği "parapiskolojik" bir şey.Puntive'nin bahsettiği fizik konusu, fizik bilime dayanıyor yani ikisi farklı şeyler.Ayrıca puntive senin bahsettiğin şey fizik değil, metafizik.Metafizik senin sözde yapmadığın felsefenin dallarından biridir.Söylemiyim diyorum ama bahsettiğin şey ne fiziğin geldiği son nokta ne de bir teori.İnancına veya düşüncelerine saygı duyarım ama insanlara bilimle alakası olmayan şeyleri "Bilim"miş gibi gösterme.Nerden okuduğunu bilmiyorum ama bunun bilimle alakası yok.Şuanda en olası teorilerden biri "Big bang" ve şuanki "Big bang"i oluşturan şeyin ne olduğu bilinmiyor ve kimse bilmediğinden çekinmiyor, çünkü atıp tutmuyorlar.İlla inancını bilimsellik statüsünde görmek istiyorsan Stephen Hawking'in "Tanrı Teorisi"ni araştır.Bilimsel statüdemi yoksa felsefik yapıdamı konuşmak istiyorsun karar ver ve iyice araştır ondan sonra konuşalım.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Hareket, bir cismin sabit bir noktaya göre yerinin zamana karşı değişimidir.Enerji, bir sistemin iş yapma kapasitesidir (alıntıdır) İkisi nasıl eşit olabilir?
Hareketli olan cismin, enerjisi var demektir. İşi yapan da, enerjidir. :)

 

 

Ayrıca punitive, şu kuantum fiziği hakkında bir konu aç ve bize anlat.Öğrenmiş olalım.
Kuantum fiziğinin geldiği son noktada, düşünce, maddenin önüne geçmiş durumda. Madde de yok aslında. Sadece enerji ve "alan" var.

Konu çok geniş ve karmaşık. Burada anlatılacak konu değil. Öğrenmek istiyorsan, "çift yarık deneyi"nden başlamanı öneririm. İlgi duyarsan kolay anlaşılacak kaynaklar da veririm.

punitive tarafından düzenlendi
Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Evren, bigi ve enerji(hareket)den oluşmuştür. Bilgi ve hareketin kaynağı nedir?

 

e kendisidir muhakkak;

-

e çünkü kendisi değilse kaynağın kaynağı ve tüm kaynakların kaynakları sorgulanmalı ve döngülü sonsuz bi devinim zinciri kurulmalı,

bazıları buna öz der, bazıları bilinç, bazıları zeka ya da kendini bilen zeka; sonsuz zeka, sizde kaynak demişsiniz; bunlr isimlendirmeden öteye gitmeyecektir; Hatta ışı kve sevigi le ya da ışık ve karanlık ile bile özdeşleştirenler var ama bunları nhepsi algıya göredir;

 

örneğin kasyopya celselerine giderseniz gerçekliğin (bi ilüzyon olmanın yanı sıra) dalgalanan saydam bi matriks olduğunu

ve bilincin boşlukta devinmek için kalp atışı benzeri salınım/dalgalanım yaptığını ve öncesiz ve sonrasızca varolduğunu öne sürecektir;

 

pamenides ve zeno'ya gidelim isterseniz;

onalrda gerçeklik ilüzyon ve yanılgı diyecekler ve

devin/(devinim) ve hareket yoktur her şey birliktir,

kendi kendine kendi içinde yatar (varlık) diyecektir onlar;

 

şöyle; ki;

 

“Kımıldamadığı, başlamadığı, doğmadığı ve göçmediği için aynı şey olarak, aynı şey içinde kalarak, kendi kendine yatar.”

 

gerçeklik yalnızca 'olan'dır. Bu ne başka birşeyden doğar, ne de geçicidir; bütündür, kendi sınıfında tek, devimsiz ve sonsuzdur.

Ne vardı, ne de olacaktır, ama aynı zamanda herşeydir. Çünkü onun için nasıl bir doğuş arayacaksın? Nasıl ve nereden artacaktır?

Olmayandan olacağını ne söylemene ne de düşünmene izin vereceğim, çünkü 'olan'ın olmadığı ne söylenebilir ne de düşünülebilir.

Hangi zorunluk onu daha sonra ya da daha önce yokluktan başlatmış olabilir? Öyleyse baştan sona ya olmalı ya da olmamalıdır. Ne de herhangi bir kanı gücü başka birşeyin olmayandan doğmasını sağlayacaktır. Böylece doğuş yitmiştir, ve yitiş inanılamazdır.

Varlık ayırılabilir değildir, çünkü bütünüyle kendisi gibidir. Hiçbir yerde daha çok değildir, çünkü yoksa bir arada durmayacaktır, ne de daha azdır, çünkü herşey Varlık doludur. Herşey (Evren) tek bir birleşik bütündür, çünkü Varlık Varlık ile birliğe akar. Değişmezdir ve güvenle kendi içinde dingindir. Zorunluğun gücü onu sınırın bağları içersinde tutar. Bu yüzden eksik olduğu söylenemez, çünkü eksiksizdir, oysa yokluk herşeyden yoksundur."

 

alıntılar, http://www.ideayayinevi.com/felsefe_tarihi/parmenides/parmenides.htm

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...