AurorA Oluşturma zamanı: Haziran 20, 2014 Paylaş Oluşturma zamanı: Haziran 20, 2014 Eski "Eski Yahudi Ezoterik Kayıtları"nda, Dünya üzerindeki yaşam, her şeyin Tanrı'dan kaynaklandığı ve O'na döndüğü bir sürecin aşamaları olarak sembolize edilmişti. bu ifade ezoterizmdeki aşamalı aşağıya iniş ve sonra tekrar yukarı çıkış ile ilgili tanımlamayla tam bir paralellik gösterir. Buna bağlı olarak da "Kıyamet", Yahudi Geleneklerinde her şeyin sonu olarak değil, tam tersine özgürlüğe kavuşulacak günler olarak değerlendirilir. Onlara göre başlangıçta üstü örtülen ve sadece inisiyeler tarafından bilinen tüm sırların üzeri açılacak ve herkes tarafından bilinir hale gelecektir. Tek bir cümleyle özetleyecek olursak: İçine girmiş olduğumuz bu kırkıncı zaman diliminde her şey açıklanacaktır... İnsanlar uyanacaklar, yani kıyam edeceklerdir. http://jewishthinker.org/wp-content/uploads/2013/02/jewish_star.jpg Aydınlanma Çağı ve Rabb'in Bilgisi Tevrat'ta Kıyametin aydınlanma ve uyanma çağı olacağı ve dünya üzerindeki birçok dengenin değişeceği "Rab Bilgisi"nin tüm Dünya'ya yayılacağı sembolüyle anlatılmıştır: "Ve Rabb'in Ruhu, hikmet ve anlayış ruhu, öğüt ve kuvvet ruhu, bilgi ve Rab korkusu ruhu onun üzerinde kalacak... Ve gözlerinin gördüğüne göre hükmetmeyecek ve kulaklarının işittiğine göre karar vermeyecek; fakat fakirlere adaletle hükmedecek ve memleketin hakirleri için doğrulukla karar verecek ve dünya ağzının değneğiyle vuracak ve kötüyü dudaklarının soluğu ile öldürecek. Ve belinin kuşağı adalet ve kalçalarının kuşağı sadakat olacak. Ve kurt kuzu ile beraber oturacak ve kaplan oğlakla beraber yatacak ve buzağı ve genç arslan ve besili sığır bir arada olacak ve onları küçük bir çocuk gibi güdecek. Ve inekle ayı otlanacak; onların yavruları birlikte yatacak ve arslan sığır gibi saman yiyecek. Ve emzikli çocuk kara yılanın deliği üzerinde oynayacak ve sütten kesilmiş çocuk elini engerek kovuğu üzerine koyacak... Çünkü sular denizi nasıl kaplıyorsa, dünya da Rab bilgisi ile dolu olacak." (İŞAYA, Bab:11/2-9) Rabb'in Bilgisi: "Ruhsal İdare Mekanizması"nın insanlara aktaracağı açık bilgiler anlamındadır. Burada geçen Rabb, Yaradan anlamında değildir. Rab, eğitici ve öğretici anlamında kullanılan bir tamamlamadır. Ezoterizmde ve İnisiyatik Bilgilerde Ruhsal idare Mekanizması'na karşılık kullanılmıştır. Ancak Musa Peygamber devrinde ve sonrasında bazı toplumlarca rahipler ve mürşitler için de bu ismin kullanıldığını görüyoruz. Ancak Tevrat'tan aldığımız yukarıdaki Bablar'da kullanılış şekli bizim ilk açıkladığımız anlamdadır. "İşte bir kral doğrulukla krallık edecek ve reisler adaletle hükmedecekler... Artık ahmağa asil ve cimriye cömert denilmeyecek..." (İŞAYA, Bab: 22/1,5) "Ruhta sapık olanlar da anlayışa erecekler ve mırıltı edenler ders alacaklar." (İŞAYA, Bab:29/24) Dünya üzerindeki bozulan dengelerin böylelikle yerli yerine oturacağı anlatılıyor. İnsanların kıyam etmeden önceki hali de Tevrat'ta açıkça ifade edilmiştir: "Şaşırın ve şaşa kalın, kendinizi kör edin ve görmez olun... Onlar sarhoş, fakat şaraptan değil; sendeliyorlar fakat içkiden değil. Çünkü Rab sizin üzerinize ağır bir uyku ruhu döktü ve gözlerinizi kapadı: peygamberleri ve Görenleri, başlarınızı örttü. Ve sizin için her rüyet mühürlenmiş bir kitabın sözleri gibi oldu. İnsanlar onu okuma bilen bir adama verip derler: Rica ederiz bunu oku; ve o der; Okuyamam, çünkü mühürlenmiş. Ve kitap okuma bilmeyen adama: Rica ederiz, bunu oku, diye verilir; o da Okuma bilmem der." (İŞAYA, Bab: 29/9-12) Kıyamette mühürler açılarak, insanlar gerçekle ilk kez yüz yüze gelecektir. Tevrat terminolojisi içinde insanlara kıyamette vaad edilen budur. Ancak diğer kutsal kitaplarda da olduğu gibi, Tevrat'ta da insanların uyanmasının kolay olmayacağı ve birtakım sıkıntılarla ıstıraplı hallerle birlikte uyanışın gerçekleşeceği ifade edilmiştir: "Uluyun çünkü Rabb'in günü yakındır; her şeye kadir olan tarafından bir yıkım gibi geliyor. Bundan ötürü bütün eller gevşeyecek ve her insan yüreği eriyecek; ve şaşıracaklar; onları ağrılar ve elemler tutacak; doğuran kadın gibi ağrı çekecekler; şaşkın şaşkın birbirlerine bakacaklar; yüzleri alev yüzü." (İŞAYA, Bab:13/6-8) http://vatankitap.gazetevatan.com/pics/gulumsefoto/orjin/17973_151_1.JPG Burada bahsedilen yıkımlar doğal afetler, depremler değil; insanın iç dünyasında yaşayacağı şoklardır. Bu büyük değişimin başında yaşanacak şoklar ve uyum sağlama sürecinden sonra, insanlarda meydana gelecek anlayış farklılıkları çoğunlukla sembolik bir dil kullanılarak anlatılmıştır: "O gün herkes kendi gümüş putlarını ve altın putlarını atacak, o putlar ki, elleriniz sizin için suç olsun diye yaptılar." (İŞAYA, Bab:31/7) Peki Kıyamet Neyi Değiştirecektir? 1- Maddi Değişim: Hem Dünya'nın fiziksel yapısında hem de bedenimizin fiziksel ve kimyasal yapısında meydana gelecek değişimlerle ilgilidir. Meydana gelecek kozmik ve astronomik değişiklikler ve bunlara bağlı olarak Dünya'nın doğal dengeleriyle alakalı bir süreçtir. 2- Manevi Değişim: Anlayışlarda meydana gelecek değişimdir. uyumakta olan insanların uyanarak ayağa kalkmasını ifade eder. Bu da sembolik olmayan "açık bilgilerle" insanların karşılaşmasıyla mümkün olacaktır. Böylelikle uzunca bir süredir içinde bulunduğumuz "Demir Çağı" kapanacak, yerini çok daha kapsamlı ve çok daha üstün bir çağ olan "Altın Çağ"a bırakacaktır. Kutsal kitaplarda vaad edilen günlerdir... Ergun Candan Ezoterizme Giriş Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
nevermore Yanıtlama zamanı: Haziran 20, 2014 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 20, 2014 Diğer iki ilahi dindeki kıyamet ve kıyamet alametlerinin benzerleri Yahudilik’te de var. Yahudi inancında kıyamet öncesinde ve sırasında yaşanacaklar şöyle sıralanıyor; 1- Babil’deki sinagoglar İsrail’de tekrar kurulacak. 2- İsrail toprakları bitkilerle sarılacak. 3- Yönetim dinsizlerin eline geçecek. 4- Sürgündeki Yahudiler tekrar toplanacak. 5- İsrail’in düşmanları yenilecek. 6- Süleyman Tapınağı Kudüs’te tekrar inşa edilecek. 7- Ölüler tekrar canlanacak. 8- Mesih gelerek İsrail’in kralı olacak ve tüm Yahudiler’i vaadedilmiş topraklarda toplayacak. Bu sırada Magog Kralı Yahudiler’e saldıracak ama yaşanacak büyük savaşı Mesih ve taraftarları kazanacak. 2240 YILINA DİKKAT ! Ay ve Güneş takvimlerinin bir karışımı olan Yahudi takvimine göre, Kıyamet 6000 yılından sonra kopacak. Bu tarih miladi takvime göre 2240 yılına denk geliyor. Mesih ve yandaşlarının gireceği savaştan sonra ise tüm insanların Tanrı’yı doğrudan bilecekleri bir Gelecek Dünyası (Olam Haba) başlayacak. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
punitive Yanıtlama zamanı: Haziran 21, 2014 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 21, 2014 21.12.2012 tarihinde benzer şeylerin olacağı, altın çağın başlayacağı söyleniyordu. Fiyasko çıktı. Şimdilerde, o tarihte değişimin başladığını, fakat "herkesin" fark edemediğini söylüyor; bazı "farkındalıklı" kişiler. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
numeroloji Yanıtlama zamanı: Haziran 21, 2014 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 21, 2014 12.12.2012 tarihinde benzer şeylerin olacağı, altın çağın başlayacağı söyleniyordu. Fiyasko çıktı. Şimdilerde, o tarihte değişimin başladığını, fakat "herkesin" fark edemediği söylüyor; bazı "farkındalıklı" kişiler. 21 Aralık 2012 yılında kıyamet kopacak dedikoduları yüzünden bir site açılmıştı hatta.Adamlar durmadan bilim adamlarının 2012 yılında kıyamet kopacak dedikodularını destekleyen konuşmalarını yayınlıyorlardı işin en komik yanı adamlar 21 Aralık 2012 tarihinden beri tek bir paylaşım bile yapmadılar Site hala öylece duruyor... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
AbraKadabra Yanıtlama zamanı: Haziran 21, 2014 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 21, 2014 ilk cümledeki her şeyin tanrıdan kaynaklandığını ve ona dönüceği düşüncesi bana mantıksız geliyo ve bu düşünce müslümanlarda da var malesef.örnek veriyorum kişinin bir derdi oluyo,allahım sen bana bunu neden yaşattın diyo adam,dert veren allah dermanını da verir diyo:Dbu bana komik geliyo.tanrı korkusu da burdan geliyo zaten.ben beni yaratan ve seven bir varlıktan neden korkayım ki onu sevdiğim sürece dimi?ha tanrıyı sevmiyosam ondan korkarım elbet.belki de insanların kendilerini de dünyanın merkezinde görüyo olmalarından kaynaklanıyo olabilir''allahım sen bana bunları neden yaşatıyosun ben sana ne yaptım '' anlayışı.Yada tanrıyı korkunç bir varlık olarak yani korkulacak bir varlık olarak görüyorsa kişi,derdin ondan geldiğini düşünür elbet.Şükür ki ben öyle düşünmüyorum:Dkonunun çok dışına çıkmadım inşallah ama gerçek hayatta böyle içini dökünce'' ya saçmalama,boş konuşuyorsun,düşüncelerin çok mantıksız ve saçma diyenler oluyor.ben de böylelerine üzülüyorum her ne kadar yakın çevrem olsalar da bu kişiler.umarım tanrı hakkında ki iyi düşüncelerim burada da suistimale uğramaz.seviyorum sizi Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
AurorA Yanıtlama zamanı: Haziran 21, 2014 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 21, 2014 ilk cümledeki her şeyin tanrıdan kaynaklandığını ve ona dönüceği düşüncesi bana mantıksız geliyo ve bu düşünce müslümanlarda da var malesef.örnek veriyorum kişinin bir derdi oluyo,allahım sen bana bunu neden yaşattın diyo adam,dert veren allah dermanını da verir diyo:Dbu bana komik geliyo.tanrı korkusu da burdan geliyo zaten.ben beni yaratan ve seven bir varlıktan neden korkayım ki onu sevdiğim sürece dimi?ha tanrıyı sevmiyosam ondan korkarım elbet.belki de insanların kendilerini de dünyanın merkezinde görüyo olmalarından kaynaklanıyo olabilir''allahım sen bana bunları neden yaşatıyosun ben sana ne yaptım '' anlayışı.Yada tanrıyı korkunç bir varlık olarak yani korkulacak bir varlık olarak görüyorsa kişi,derdin ondan geldiğini düşünür elbet.Şükür ki ben öyle düşünmüyorum:Dkonunun çok dışına çıkmadım inşallah ama gerçek hayatta böyle içini dökünce'' ya saçmalama,boş konuşuyorsun,düşüncelerin çok mantıksız ve saçma diyenler oluyor.ben de böylelerine üzülüyorum her ne kadar yakın çevrem olsalar da bu kişiler.umarım tanrı hakkında ki iyi düşüncelerim burada da suistimale uğramaz.seviyorum sizi Yahudiliği veya başka bir dini korumaya çalıştığım sanılmasın ama tanrıdan, yaratıcıdan, özden vs.den korkmaya gerek yok ki. Önemli olan ondan gelen her şeyden gerekli bilgi, deneyim ve dersi alıp yola devam etmek. Tabii ki şuursuz söylenilen çok cümle var ama bazı dile pelesenk olmuş geçmişten kalma cümlelerin altında derin anlamların da gizlendiğini unutmamak gerek. Zamanla hayatınızda gözlemleyeceğiniz şeylerle anlayacağınızı düşünüyorum bu durumu. Her yaşanılan şey deneyime dönüşüyor ve bu deneyimler de bir sonraki raunda hazırlıyor insanı. Başa gelen acı durumlar ya da tatlı durumlar fark etmiyor ama insan olarak acı deneyimlerden daha çok feyz alıyoruz gördüğüm kadarıyla. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
AbraKadabra Yanıtlama zamanı: Haziran 21, 2014 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 21, 2014 Yahudiliği veya başka bir dini korumaya çalıştığım sanılmasın ama tanrıdan, yaratıcıdan, özden vs.den korkmaya gerek yok ki. Önemli olan ondan gelen her şeyden gerekli bilgi, deneyim ve dersi alıp yola devam etmek. Tabii ki şuursuz söylenilen çok cümle var ama bazı dile pelesenk olmuş geçmişten kalma cümlelerin altında derin anlamların da gizlendiğini unutmamak gerek. Zamanla hayatınızda gözlemleyeceğiniz şeylerle anlayacağınızı düşünüyorum bu durumu. Her yaşanılan şey deneyime dönüşüyor ve bu deneyimler de bir sonraki raunda hazırlıyor insanı. Başa gelen acı durumlar ya da tatlı durumlar fark etmiyor ama insan olarak acı deneyimlerden daha çok feyz alıyoruz gördüğüm kadarıyla. Ah işte önyargı:DBence de yaratıcıdan korkmaya gerek yok onu diyorum ben de zaten.yahudiliği savunun savunmayın beni ilgilendirmez ben de müslümanım:Dgaliba bu düşünce müslümanlarda da var malesef diyince müslüman olmadığımı düşündünüz özür diliyorum sizden.herneyse ben de diyorum ki tanrıdan korkmaya gerek yok onu sevdiğimiz sürece,derdin de ondan geldiğini düşünmemize gerek yok diyorum .bu konuda hemfikiriz sanırım.yani aynı düşüncelere sahibiz.tartışıcak bişey yok burda tatlı tatlı konuşuyoruz işte:Dah şu son 2 3 yılda yaşadığım deneyimleri paylaşabilsem gerek burda gerek gerçek hayatta..nasıl içe döndüm ben bile bilmiyorum .tanrı konusunda hassasım bu yüzden onu çok seviyorum.konu başka yerlere de çekilebilir.şöyle ah şu ateistler diye bi başlasam sırat köprüsünden girerim cehennem ateşinden çıkarım vallahi:Dgerçi cehenneme inanmıyorum çünkü tanrının bu kadar gadar olabileceğini düşünmüyorum.varsa bile cehennem 50 60 derece falandır diye düşünüyorum o da arınmak için.off herneyse söylenicek çok şey var tanrı hakkında ama burda kapatayım konuyu:ermm: Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
nightmarefromhell Yanıtlama zamanı: Haziran 23, 2014 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 23, 2014 Kıyamet zaten dinlerdeki gibi olmayacak. Yani yönetimin "dinsizlerin eline geçmesi" kıyameti tetiklemeyecek. Captain Obvious was here. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
punitive Yanıtlama zamanı: Haziran 23, 2014 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 23, 2014 Kıyamet senaryolarının tamamı, insanların uydurmasıdır. Kuran'da kıyamet hakkında pek bilgi yoktur, örneğin. Uydurulanların yanında, devede kulak kalır. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.