Jump to content

Peri kültürü ve iletişim


Terra

Önerilen Mesajlar

Önerebileceğiniz kitaplar var mı acaba? Elemental ve fae türü varlıklar ile iletişime geçmek hakkında. İnternet çeşitleri ile ilgili kitap kaynıyor fakat nasıl iletişime geçebileceğimiz yada perdeleri nasıl kaldırabileceğimiz ile ilgili pek kaynak bulamadım. Hani bak şu var, şu şöyle derseniz sevinirim :) *Wicca veya neopagan kaynak aramıyorum*

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Eski gelenekleri araştırırsanız bu konuda fazlasıyla bilgi bulabilirsiniz. Birkaç kitap okudum fakat içlerindeki bilgilerin neredeyse tamamı kişisel deneyim ve kafa karışıklığından ibaretti. Özellikle pdf olarak ortada dolaşan, içinde peri alfabesi olan ve bu alfabeyle mühürler yaratılan ingilizce bir kitap mevcut, tamamen kafadan sallanmış bilgilerden oluşmuş. Türkçe olarak "perilerin gerçek dünyası" adlı kitap da, yazarın kendi deneyimlerini, sanki genel geçer bilgilermişçesine aktarma çabasından başka bir şey değil.

 

İskandinav, kelt, irlanda, çin ve tayland halkları bu konuyla oldukça ilgilidirler. Onlarla ilgili kaynakları araştırabilirsiniz.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Geçen Yaz Ortası/Litha'da Paganizm Türkiye sayfasında Litha gelenekleriyle ilgili yazısında "Gece peri halkını görmek istiyorsanız, kekiği zeytinyağı ile ıslatarak göz kapaklarınıza sürebilirsiniz. Yaşlı bir ağacın yanında bulunursanız görme şansınız daha yüksek olur. Peri halkı için pencere önüne biraz süt ve bal koyun. " geçiyordu.Neopagan ve Wicca kaynağı aramadığını söyledin;Sabbatlar,neopaganizm ve wiccalığa özgü olmayıp,eski paganizme dayandığından yola çıkarak söyledim.Yanlış değildir umarım bu görüşüm.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Köyde perili dere adlı bir yer vardı, ben köylülerin taktıhı hemde yaşımdan ötürü fazla kaale almamaktaydım.Hemen hemen köydeki hergün ordaki derede geçmekteydi yüzüyordum ve balık tutuyordum birgün tam hatırlamıyorum sinirlenmiş ve dereye sürekli taş atıyordum ama attığım taşlar bana geri geliyordu ben o sinirle farketmeden attığım taş gözüme geldi malesef gözüm morardı böylece oraya bir daha gitmedim, bir kaç sene önce gece yatağımda uyandırıldım yorganım üstümden çekildi ve bir daha ne zaman gelceksin diye bir soru soruldu ve ardından güldü ben rüya olduğunu sanıyordum ama her gece devam etti bu 1 ay sonra artık gelmeyi kestiler ben perilerin gerçek olduğuna inanmıyorum beynimin bana oyun oynadığını düşünüyorum ama gerçek olduğunuda düşünüyorum napabilirim tam olarak ikilemdeyim.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Aklınıza gelebilecek tüm mitoloji folklor ve enerjisel varlık türleri kitaplarını okudum. Hangisi hangi soya bağlı hangisi nasıl karakterde filan gibi. Lakin şu iletişime geçme konusu bir iki haftadır aklımı kurcalıyor. Kaynak önerisi isterken perilerin türleri veya medyum insanlardan bahsetmiyordum. Şu kekik zeytin yağı gibi formüller arıyorum :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Peri = cin degildir. Alakasi yok. Cinler bizim boyutumuzun altindaki boyutta yasarlar. Periler bizim ustumuzdeki boyuttalar. Frekasyonlari insanlardan daha yuksektir. Elf bir Peri cinsidir. Peri (fae) genel anlamda kullanilan bir terimdir. Sidhe ve Elf de ayni sey degil. Biraz karisik bir konu anlayacaginiz :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Peri diye bir metafizik varlık ırk söz konusu degildir.. Hep böyle sanılır, orman perisi su perisi vs. vs..

 

Peri kelimesi perisperi kelimesinin kısaltılmasıdır, perisperi ise bir haldir, manadan maddeye geçiş halidir, yani oksijenin yanması ve ateş haline gelmesi perisperik bir haldir.. Cin, demon, melek vs gibi varlıkların manadan maddeye geçiş aşamasında aldıkları buhar yada sisli ilk transal görünüme perisperi denilmektedir.. Su içinde yaşayan denizlerde yaşayan cinlerinde bu aşamada görünümleri su perisi, ormanda dağda vb gibi yerlerde geçişlerini gözlemleyenlerde ona orman perisi demişlerdir..

 

Kısaca peri diye bir ırk yok arkadaşlar, perisperik hal var, peri dedigimiz şey melek, cin, demon gibi metafizik canlıların ilk görünüme geçişlerinin kısaltılmış ismidir.

Mehmet Çobanoğlunun sevdiğim bir mesajıydı sidhe üzerine alınabilirsin dostum.Tabii tartışılabilecek bir kavram bu peri...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Hepsinin toptan tam adı doğa ruhlarıdır. Isteyen elemental de diyebilir lakin peri ve cin kelimeleri zaman zaman demon ve melekleri adlandırmak için de kullanılan yaygın terimlerdir. Perisperi kelimesini ilk defa duyuyorum, daha doğrusu perispri kelimesinin böyle kullanıldığını ilk kez görüyorum. Peri ve perispri aynı şeyler değillerdir. Peri kelimesinin kökeni farsçadan dilimize yerleşmiştir, onlarda da çok uzak geçmişte perslerde kullanılan bir terimdir. Kelime yine genel kullanıma uygun olarak demon, melek, ve her türlü ruhsal varlığı tanımlayan "parik" sözcüğüdür. Özetle cin, peri ya da varlık demeniz bir şeyi değiştirmez çünkü hepsi de farklı dillerde aynı anlama gelen ve aynı topluluğu anlatan kelimelerdir. Tabi şu ayrımı da yapayım; şahsen ben cinlerin ateş elementali olduğu görüşündeyim. Genel olarak demon, melek, veya tüm elementalleri tanımlamak için (ruhsal) varlık kelimesini kullanmayı tetcih ediyorum. Peri kelimesini de elementallerin genel adı olarak kullanıyorum. Tabi bunları kafama göre ya da kulağıma hoş geliyor diye kullanmıyorum. Etimolojik olarak araştırma sonucunda daha net şekilleniyor.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Her peri doğaya bağlı olmak zorunda değildir. Nypmh ve brownie arasında dağlar kadar fark vardır mesela. Brownie insanlığa yakın bir faedir. Doğa ruhları elementaller için uygun bir tanım ama kesinlikle tüm peri halkını içine alamaz. Cinle peri ile aynı anlama gelir ve Kuranda geçen ''dumansız ateş'' tanımı ''farklı bir enerji'' için kullanılır *aynı şekilde ışıkta başka bir enerji türüdür* ve 3. bir ırkı kasteder; element olarak adlandırdığımız ateşi değil yani :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sidhe bence sen kültür etkileşimlerini bir incele, Almanya'da periye ne deniliyor, İrlanda'da ne deniliyor diye bir bak^^ Ayrıca peri sözcüğü Farsça olup, per "kanat"kökünden gelmektedir :)

 

Ben peri kulturlerini vaktiyle cok arastirdim, fakat kitaplarda yazanlar ile gercekler arasinda buyuk farklar var :) Bunu da goz onune almaya calisin...

 

Perilerim var senelerdir bana yasam tarzlari ve kulturleri hakkinda bilgi veren (bunlarin bazilari Sidhe, bazilari baska irk). Dolaysiyla artik hic birseyi arastirmama gerek kalmadi, ben bana soylenenleri soyluyorum, inanin veya inanmayin orasi size kalmis :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Hepsinin toptan tam adı doğa ruhlarıdır. Isteyen elemental de diyebilir lakin peri ve cin kelimeleri zaman zaman demon ve melekleri adlandırmak için de kullanılan yaygın terimlerdir. Perisperi kelimesini ilk defa duyuyorum, daha doğrusu perispri kelimesinin böyle kullanıldığını ilk kez görüyorum. Peri ve perispri aynı şeyler değillerdir. Peri kelimesinin kökeni farsçadan dilimize yerleşmiştir, onlarda da çok uzak geçmişte perslerde kullanılan bir terimdir. Kelime yine genel kullanıma uygun olarak demon, melek, ve her türlü ruhsal varlığı tanımlayan "parik" sözcüğüdür. Özetle cin, peri ya da varlık demeniz bir şeyi değiştirmez çünkü hepsi de farklı dillerde aynı anlama gelen ve aynı topluluğu anlatan kelimelerdir. Tabi şu ayrımı da yapayım; şahsen ben cinlerin ateş elementali olduğu görüşündeyim. Genel olarak demon, melek, veya tüm elementalleri tanımlamak için (ruhsal) varlık kelimesini kullanmayı tetcih ediyorum. Peri kelimesini de elementallerin genel adı olarak kullanıyorum. Tabi bunları kafama göre ya da kulağıma hoş geliyor diye kullanmıyorum. Etimolojik olarak araştırma sonucunda daha net şekilleniyor.

 

Haklısınız cidden araştırılması gereken bir konu ve tartışmada şöyle düşünen birinin yorumuna Mehmet beyin cevabınıda aktarmak isterim:

wolfen:Kelimenin kökü perispiriden değil, Latin diller ailesindeki FATA'dan gelir. Zaman içerisinde bunlar değişime uğramış ve günümüz İngilizce'sindeki Fairy (Fae) haline gelmiştir. Dilimize de Avrupa dil ailesindeki Fairy kelimesinden dönüşe dönüşe, Peri haline gelerek yerleşmiştir. Klasik ruhçuluğun perispiri tanımının burada hiçbir işi yoktur.

 

Buradaki başlıkta bahsedilmek istenen konu, belli daha çok pagan dinlerin de içinde barındırdığı Peri kavramıdır. Dolayısıyla bunlar en temel olarak doğa ruhu ve elemental periler olarak iki başlığa ve bu iki başlığın da getirdiği alt başlıklara ayrılırlar. Peri diye bir varlık yoktur demek, daha sonra gelen bazı dinlerin görüşleridir. Peri kavramına inanan birçok din için de, melek diye bir kavram yoktur. Dolayısıyla bir dinin kavramları ile, başka bir dinin kavramlarını kıyaslamaya ve karşılmaya gerek yoktur. Bunu yapmaya çalışırsak zaten olay en baştan boş bir hal almış olur.

 

Pagan dinlerde en basit tanımıyla;

Peri: Doğanın işleyişinde rol oynayan, ruh alemlerde bulunan ve ruh görüşü açık olmayanlar dışında, madde alemde görülmesi imkansız olan, bir varlık grubudur.

 

Ruhçuluk akımının ve diğer dinlerin gelişinden önceki mitolojileri inceleyecek olursanız, Peri ırkı diyebileceğimiz varlık grubu Kelt mitolojisinde Tanrıça Danu'nun çocukları ve toplumu olan Tuatha de Danaan olarak geçer.

 

Kısacası peri diye birşey yoktur demek için, melek diye birşey yoktur da diyebilmek gereklidir. İkisi de farklı inançların parçalarıdır. İnanmak isteyenin inanacağı şeylerdir.

Mehmet Çobanoğlu:Google araştırmalarınıza katılıyorum ve görüyorum ki bilgilerinizi googleden okuyarak alan birisiniz, oysa bazı kitaplar ve terimler google üzerinde klasik mantık ile ele alınır, aktarılır.

 

Peri bir kere Türkçede geçer dolayısı ile Perisperide Türkçe, ben size Perinin kökenini söylemedim, perisperinin peri kelimesinin kısaltılmasından oluştugunu bildirdim. Şimdi hangi kaynakta orjinal dili ile perisperi geçmektedir yabancı mitolojide verirseniz sevinirim ve öğrenmiş olurum bilmediğimi? Yada hangi yabancı kaynakta PERİ olarak geçer bu varlıklar? ( Orjinal olarak bu kelimelerle P-E-R-İ )

 

Bana fairy vs demeyin ben perisperi dedim ona cvp yazdım, Türkçe kavramdan ve kelimeden bahsettim, siz kavramın kökeninden bahsediyorsunuz, oysa kelimenin kökeninden bahsediyorum, kelime kavramı bu ülkede bu şekilde doğmuştur, kelt toplumlarda yada mistik medeniyetlerde olan kavramları değil. Türkçede peri diye ayrı bir ırk yoktur, hal vardır hal ise Perisperik haldir, kısaltırsanız Peri olur. Peri dediğimiz ise orman, su, dağ bayır artık her ne ise o bölgenin metafizik varlıklarının görüleri ile ortaya çıkmıştır..

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sizlerin 'peri, cin, melek, uzaylı' olarak adlandırdığı 'diğer varlıklarla' iletişimi gerçekleştirmek için öncelikle algı dışı algılama yeteneklerinizi kazanmalı ve geliştirmelisiniz. Buda ancak akıl/beden/ruh bileşiminizi bulunduğu noktadan daha üstlere çıkartarak mümkün olabilir. Daha fazla bilgi sahibi olarak, sahip olduğunuz bilinç düzeyini yükseltmelisiniz. Ve sahip olduğunuz bilgileri meditasyon yoluyla 'hissedişe' aktarmanızı tavsiye ederim. Zira bu noktada; meditasyonun önemini ne kadar vurgulasam azdır..

Yaydığınız ruhani titreşimler sayesinde 'diğer varlıkları' kendinize çekmeyi başarırsınız. Ve sahip olduğunuz ruhani titreşim yoğunluğu; sizin diğer varlıklarla olan 'temas realitenizi' belirleyen unsurdur. Enerji/ruhani titreşim yoğunluğu bakımından sizden daha üst yoğunluklara sahip olan varlıklar sizinle aynı ortama girdiklerinde uğradıkları enerji kaybı/farkı nedeniyle sizlerekarşı görünmez olurlar. Sahip olduğunuz ruhani titreşim yoğunluğu hissiyate dayalı olarak değişkenlik gösterir. Mantık, akıl düzeyimizi; hissediş ise ruhani titreşim yoğunluğumuzu belirleyen unsurlardır. Ruhani titreşim yoğunluğunuzu arttırmanın en etkili yolu meditasyon yapmaktır. Meditasyon fikirler ve bedenler yanılsamasından kurtulmanızı ve tamamiyle içe/öze dönmenizi sağlar. Bu sayede sahip olduğunuz ruhaniyetin farkına varır ve açığa çıkartırsınız. ileri aşamalarda ise kontrol altında tutmayı ve şekillendirmeyi öğrenirsiniz. Aranızdaki 'perde' ancak bu sayede ortadan kalkacaktır. Dikkat edilmesi gereken unsurlardan biriyse; yaydığınız ruhani titreşim yoğunluğunun hangi hissiyate dayalı olarak artış gösterdiğidir. Varoluşumuzun temeli olan Işık ve Sevgi titreşimlerini üretmeniz gerekmekte dostlarım. Evrenin tamamını bir bütün olarak kabul edip, kendinizide bu bütünün bir parçası olarak görmelisiniz. Bütün zıtlıklar, bütün duygular ve düşünceler aslında tek bir noktadan türemiştir. Bu bir çeşit bölünerek çoğalma gibi sembolize edilebilir. Hepimiz bir noktadan türedik, hepimiz Tek ve Sonsuz Yaratan' ın birer parçalarıyız. Ve bu hayattaki amaçlarımız; ruhani gelişimlerimizi tamamlayarak Sonsuz Yaratan'ı daha iyi anlayabilmek ve algılayabilmektir.

 

Tek ve Sonsuz Yaratan' ın Sevgi ve Işığıyla kalın.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Her peri doğaya bağlı olmak zorunda değildir. Nypmh ve brownie arasında dağlar kadar fark vardır mesela. Brownie insanlığa yakın bir faedir. Doğa ruhları elementaller için uygun bir tanım ama kesinlikle tüm peri halkını içine alamaz. Cinle peri ile aynı anlama gelir ve Kuranda geçen ''dumansız ateş'' tanımı ''farklı bir enerji'' için kullanılır *aynı şekilde ışıkta başka bir enerji türüdür* ve 3. bir ırkı kasteder; element olarak adlandırdığımız ateşi değil yani :)

 

"Her peri doğaya bağlı olmak değildir" sözünden sonra yazmayacaktım bir cevap ama konuyu okuyan diğer üyeler yanlış bilgilenmesin.

 

1) Her peri doğaya bağlıdır. Tüm varlıklar doğaya bağlıdır, biz insanlar da dahil. "Doğa" kelimesi sadece ağaç, çiçek, böcek, kuşlar ve vahşi yerleri simgelemez. Doğa hem var oluş özümüz, hem bizi içinde barındıran evrendir. Tüm varoluşu içine alan bir kavramdır. Doğa ruhları/ruhsal varlıklar da bunun içine dahildir. Burda kullanılan anlamı budur. Elementaller de doğa ruhlarıdır, melekler ve demonlar da. Kelimenin buradaki kullanımı budur. Başka anlamları da var tabiki. O kadarı sözlük bilgisine girer.

 

2) Nimf ve browniler arasında, evrende yaşayan diğer türler arasında olduğu kadar fark vardır. "Dağlar kadar fark" kısmını anlamasam da aralarındaki fark şöyledir; Nimfler Yunanda Genel olarak kullanılan dişi perilere verilen addır. Yani dişi doğa ruhlarına/ruhsal varlıklara. Romada ise nimfler su ruhlarıdır/su perileridir. Browniler ise zaten toprak elementalleridir. Kimi yerlerde Gnomlar olarak da geçer. Bunlar dışında bir çok tür isimleri vardır, ama hiç birinin arasında dağlar kadar fark yoktur. Her biri kendi türünün özelliklerini taşır. Aslanlarla insanlar arasında fark vardır; ama genetik olarak birbirlerine benzerlikleri de yenilir yutulur cinsten değildir. Zaten evrimsel olarak bakıldığında da tüm türlerin kökeni aynıdır.

 

3) Bir önceki mesajımda da belirttiğim gibi cin ve peri "genel kullanım" için de söylenir. Bunun aksini söylemedim. Lakin cinlerin ateş elementali olduğunu kafamdan uydurmuyorum. En basidinden cinlerin dokunduğunu iddia ettiği insanları araştırısanız yanık izlerini kendiniz de görürsünüz. Ayrıca kuran, cinleri tanımlamak için çok ksıtlı bir kaynak. Kuranda yapılan tanım da beni hiç ama hiç ilgilendirmez. Arap mitolojisinde bunun araştırmasını daha net yapabilirsiniz. Karşıma cinleri tanımlamak için "dumansız ateş" tanımının yanlış anlaşıldığına dair sürekli olarak kopyala yapıştır mesajlar çıkması da artık çok sıktı. İnsan topraktan yaratılınca gerçekten topraktan yaratılıyor, ama cinler ateşten yaratılınca mecazen deniyor. Zaten elementallerin hiç biri gerçekten o elementten oluşmamıştır. Şayet o elementten oluşsaydı kendileri bizim dünyamızda olurdu. Elementlerin öz enerjilerinden oluşan elementaller, bizim dünyamızdaki fiziksel element vasıtasıyla bizimle temasa geçerler. Bu konu çooook uzun, araştırmanın ötesinde deneyimlenmesi gereken bir olgular bütünü.

 

4) Araştırmalarınıza saygı duyuyorum. Aksini düşünmek bile imkansız. Yaşınız kaç bilmiyorum lakin bu kadar araştırmanın ötesinde deneyimleme aşamasına geçmenizi tavsiye ederim. Çünkü söylediğim bilgiler sadece araştırmaladan değil deneyimlerden de oluşuyor. Tabi ki, beni ciddiye almanızı talep edemem ama bağlantıya geçmeden, bilgilerinizin doğruluğundan emin olarak konuşmamanız da sizin için daha geliştirici bir durum oluşturur.

 

Son olarak şunu da ekleyeyim, mesajımda bilgilerinizi ve yorumlarınızı küçümseme veya alay etme söz konusu değildir. Amacım sadece bilgi paylaşmak. Bağlantı kurma aşamasında da başarılar dilerim.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Haklısınız cidden araştırılması gereken bir konu ve tartışmada şöyle düşünen birinin yorumuna Mehmet beyin cevabınıda aktarmak isterim:

wolfen:Kelimenin kökü perispiriden değil, Latin diller ailesindeki FATA'dan gelir. Zaman içerisinde bunlar değişime uğramış ve günümüz İngilizce'sindeki Fairy (Fae) haline gelmiştir. Dilimize de Avrupa dil ailesindeki Fairy kelimesinden dönüşe dönüşe, Peri haline gelerek yerleşmiştir. Klasik ruhçuluğun perispiri tanımının burada hiçbir işi yoktur.

 

Buradaki başlıkta bahsedilmek istenen konu, belli daha çok pagan dinlerin de içinde barındırdığı Peri kavramıdır. Dolayısıyla bunlar en temel olarak doğa ruhu ve elemental periler olarak iki başlığa ve bu iki başlığın da getirdiği alt başlıklara ayrılırlar. Peri diye bir varlık yoktur demek, daha sonra gelen bazı dinlerin görüşleridir. Peri kavramına inanan birçok din için de, melek diye bir kavram yoktur. Dolayısıyla bir dinin kavramları ile, başka bir dinin kavramlarını kıyaslamaya ve karşılmaya gerek yoktur. Bunu yapmaya çalışırsak zaten olay en baştan boş bir hal almış olur.

 

Pagan dinlerde en basit tanımıyla;

Peri: Doğanın işleyişinde rol oynayan, ruh alemlerde bulunan ve ruh görüşü açık olmayanlar dışında, madde alemde görülmesi imkansız olan, bir varlık grubudur.

 

Ruhçuluk akımının ve diğer dinlerin gelişinden önceki mitolojileri inceleyecek olursanız, Peri ırkı diyebileceğimiz varlık grubu Kelt mitolojisinde Tanrıça Danu'nun çocukları ve toplumu olan Tuatha de Danaan olarak geçer.

 

Kısacası peri diye birşey yoktur demek için, melek diye birşey yoktur da diyebilmek gereklidir. İkisi de farklı inançların parçalarıdır. İnanmak isteyenin inanacağı şeylerdir.

Mehmet Çobanoğlu:Google araştırmalarınıza katılıyorum ve görüyorum ki bilgilerinizi googleden okuyarak alan birisiniz, oysa bazı kitaplar ve terimler google üzerinde klasik mantık ile ele alınır, aktarılır.

 

Peri bir kere Türkçede geçer dolayısı ile Perisperide Türkçe, ben size Perinin kökenini söylemedim, perisperinin peri kelimesinin kısaltılmasından oluştugunu bildirdim. Şimdi hangi kaynakta orjinal dili ile perisperi geçmektedir yabancı mitolojide verirseniz sevinirim ve öğrenmiş olurum bilmediğimi? Yada hangi yabancı kaynakta PERİ olarak geçer bu varlıklar? ( Orjinal olarak bu kelimelerle P-E-R-İ )

 

Bana fairy vs demeyin ben perisperi dedim ona cvp yazdım, Türkçe kavramdan ve kelimeden bahsettim, siz kavramın kökeninden bahsediyorsunuz, oysa kelimenin kökeninden bahsediyorum, kelime kavramı bu ülkede bu şekilde doğmuştur, kelt toplumlarda yada mistik medeniyetlerde olan kavramları değil. Türkçede peri diye ayrı bir ırk yoktur, hal vardır hal ise Perisperik haldir, kısaltırsanız Peri olur. Peri dediğimiz ise orman, su, dağ bayır artık her ne ise o bölgenin metafizik varlıklarının görüleri ile ortaya çıkmıştır..

 

Mehmet bey kimdir tanımıyorum ama önce "peri" kelimesinin Türkçe olduğunu savunmayı bırakması gerekiyor. Köken bahsettiğim şekliyle Perslerden yani Farsçadan geçmiştir dilimize. İkinci olarak perispri (mehmet beyin deyimiyle perisperi) yunanca ve latince kökenlidir. Peri ve spiritus kelimelerinin birleşmiş halidir. Tabi bu kelimelerin de kökenleri var ama onlara girmeye gerek yok. Manası "ruhun ötesinde, ruh ötesi" dir. Yani aslında burda anlatılmak istenen ruhu saran kabuğun meydana çıkmasıdır/görünür olmasıdır. Kelimeyi ortaya çıkaran kişinin adı da 1800 lerde yaşamış Allan Kardec adlı fransız bir şahıstır. Umarım anlatabilmişimdir.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

1)Doğanın özümüz olduğunu kabul ediyorum lakin doğa kendisine zehir akıtmaz, bombalar patlatmaz. Doğa bizi evrimle oluşturdu lakin statik şeyler öğrenmeye başladıkça yaratıcı enerjiden uzaklaştık ve korkulara bağlanır olduk. İnsan ruhu seçim yapabilir. Perilerin yaratılışı bozulmaz lakin nasıl yaratılırsa öyle kalırlar. Buda benim kastettiğim şey. Değilse organik varlıklarız tabiki doğaya bağlıyız. Ama evrendeki her şey ''toprak anne'' diyeyim, ona bağlı değildir!!!

 

2)Brownielerde insanlar gibi dört elemente birden yakındır ve kesinlikle gnome ile aynı şey değildir. Biri İnsan sosyal yaşantısı ile birlikte görülür, bir diğeri yer altı ve kayaçlar ile birlikte :D Dryadlar ve oreadlar *özellikle bu grup* ise gnomelara bir nebze yakındır evet ama brownielere değildir. Ayrıca nypmhlere sadece yunan üzerinden dişi demeniz beni şaşırttı. Çünkü bahsettiğim doğa ruhları tam olarak bunlar. Erkek olanları içinde Ghilie Dhulara bakabilirsiniz, evet kelt mitolojisini araştırmanız gerekecek^^

 

3)Kur'an'da insanın dört elementten birlikte yaratıldığı belirtilir. ''Biz onları pişirilmiş bir balçıktan yarattık''. Cinlerinde cahiliye dönemindeki tanımları rüzgar cini, ateş cini, ev cini şeklindeydi sanırım size ateş cinleri denk gelmiş.

 

4)Araştırma ve öz hazırlık yapmazsanız insan bünyesinin şaşırması normal olur tabikide. Periler oyuncu varlıklardır ve şaka yapmaya bayılırlar. Buraaki şaka enerji titreşimleri ve görüntü üzerinden pek rahat yapılabilinir.

 

 

Son olarak yanlış bilgi veya doğru bilgi ''deneyimler'' üzerinden değil araştırmalar üzerinden verilir. Sonuçta buradaki kimse kimseyi tanımıyor. Şu verdiğim bilgilerin hepsi araştırmalara dayanıp bir tane kendi gözlemimi içermemektedir. Yanlış bilgide denilemez, tüm tarihçilerin ve okültistlerin kabul ettiği genel bilgiler bunlar :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...