Jump to content

Gece Yarısı Ekspresi


paranormalfikir

Önerilen Mesajlar

midnight_express.jpg

Midnight Express, 70′li yılların başında Türkiye’de hapis yatan Billy Hayes’in yaşadıklarını anlatan bir filmdir. Film Türkiye’de büyük tepki görmüştür ve 1992 yılına kadar Türkiye’de gösterilmedi.

Peki bu film neden bu kadar tepki aldı? Billy Hayes‘in kitabından yola çıkarak senaryosunu Oliver Stone’un yazdığı ve Alan Parker’in yönettiği Midnight Express, iki Oscar ödülü almasına rağmen daha çok “Türkiye karşıtı bir film” olarak akıllarda kaldı.

Neden bu kadar tepki gördüğünü anlamak için öncelikle filmin içine girmemiz lazım. Billy Hayes, 6 Ekim 1970 yılında Atatürk Havalimanı’nda 2 kilo esrar ile yakalanır ve 4 yıl 2 ay hapse mahkum olur. Hapishanede geçirdiği ilk gecede falakaya yatırılır, çünkü ispiyoncu olan başka bir mahkuma bir iki yumruk sallar. Gardiyanlar tabi ki de ispiyoncunun tarafındadır.

Her neyse, Billy hapishanedeki diğer yabancılarla arkadaşlıklar kurar ve serbest kalmasına yaklaşık 2 ay kala tekrar mahkeme önüne çıkartılır. Bu sefer Billy ömür boyu hapis cezasına çarptırılır. O yıllarda yargı sisteminin işlediğini dünya kamuoyuna ispatlamak isteyen Türkiye, Billy’yi günah keçisi ilan etmiştir ve ibret olsun diye böyle bir karar alınmıştır.

Billy bunun üzerine deliye döner. Mahkemede ağzına gelen her şeyi söyler, Türkiye’ye ve Türkler'e ağır sözler sarf eder.

midnight-express2.jpg

 

Billy, artık kaybedecek bir şeyi olmayan biridir ve kaybedecek bir şeyi olmayan biri gibi davranır ve sonunda kendini deliler koğuşunda bulur. Neticede, ailesinin ona gönderdiği parayı kullanarak bir şekilde hapisten kaçmayı başarır ve Yunanistan’a geçtikten sonra ülkesine döner.

Peki film neden bu kadar tepki aldı? Birçok filme konu olan hapishane hayatı anlatılmış. Kanımca filmde Türkiye’yi kötü gösteren tek bir unsur var, hükmedilmiş bir kişinin tekrar hükmedilmesi. Ki bu da gerçekten bu şekilde gerçekleşmiş.

Evet, hapishanede işkence oluyor, mahkumlar dövülüyor. Ama bunlar da gerçek değil mi? Filmde tabi ki bir dram anlatılıyor ve bazı sahneler, gerçekte olmadığı gibi anlatılıyor. Başka filmleri izlerken vay be neler oluyor derken, söz konusu Türkiye olunca neden bu kadar hassas davranıyoruz?

Belki de filmde iyi olan tek bit Türk bile gösterilmediği için. Belki de, Türkiye’de rüşvet ile çok şeyin yapılabileceği gösterildiği için. Billy Hayes’in kendisi de filmin bazı ögelerinden rahatsız olmuş ve bunu bir röportajında dile getirmiş ve özür dilemiştir.

large_midnight_express_blu-ray12.jpg

Peki, Türkiye bu filmin yayınlanmasını yasaklayarak ne elde etti? İnsanların kendi fikirlerini üretmesini engellemiş olduğu gibi, filmde geçenlerin doğru olduğunu kabul etmiştir kanımca. Veya bazı gerçekleri saklamak istediği için yasaklamıştır. Peki filmin yasaklanması Türkiye’nin imajını zedelemedi mi?

 

Ayrıca, Billy Hayes hikayesini National Geographic’in “Locked Up Abroad” serisinde “The real midnight express” adı altında tekrar anlatmıştır.

 

Kaynak: Midnight Express - Geceyarısı Ekspresi | Sinema Gazetesi

Bill Hayes filmde anlatılanların gerçeği yansıtmadığını, filmin Türkiye'ye verdiği zarardan dolayı üzgün olduğunu belirtmiş. Oliver Stone da ileri ki yıllarda hata yaptıklarını kabül etmiş.

 

Bill Hayes'in 1999 yılı Cannes Film Festivali'nde Ali Velidedeoğlu'na verdiği röportaj. Ayrıca A Haber gibi Türk Televizyonlarına da pişmanlığını belirten açıklamalar yapmış. (İş işten geçmiş tabi)

(Türkçe Altyazılı)

 

 

[video=youtube;_JTRs8e-FRk]

 

Filmi izlemek isteyenler için link;

http://www.aedn.org/gece-yarisi-ekspresi-filmi-720p-tek-part-izle.html

 

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

2 gün önce seyrettim filmi."Ahan da ülkemizi kötülüyolar..." gözlüğüyle bakmak istemedim ama maalesef kötülemekten de öte. Senaryoyu yazanlar, biçenler tüm nefretini, kinini kusmuşlar. Eleştirinin ötesinde ırkçılık kusan bir film. Eleştiri sadece hapishane sistemine değil, Türk yargı sistemine, avukatlarına, halkına, yemeklerine, dilimizde ki deyimlere alabildiğince hakaret etmişler.

 

Zaten zamanın İstanbul Valiliği filmin İstanbul'da çekilmesine izin vermemiş. Bundan dolayı Malta'da çekilmiş. Türk karakterleri canlandıran oyuncular Ermeni, Rum, İtalyan, İngiliz oyunculardan oluşmakta. Onun için Türkçe diyalogları anlamakta zorlanabilirsiniz.

 

Türkiye'de HBB TV dışında hiçbir kanal filmi ekranlarda vermemiş. Oysa şimdi TRT bu filmi yayınlamalı bence. Ve sansürsüz olarak.

 

Filmden diyaloglar:

“Bir domuz milleti olduğunuz halde onları yemiyor olmanız çok komik. Yüce İsa bu piçleri bağışlasın. Ama ben yapamam. Ben nefret ediyorum. Sizden nefret ediyorum. Ülkenizden nefret ediyorum ve halkınızdan nefret ediyorum. Oğullarınızı ve kızlarınızı s… çünkü hepsi domuz.”

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

filmi ben cocukken seyretmistim (nerde gosterildi hatirlamiyorum), gecen yil tekrar seyrettim. Eger 70 lerde sirf siyasi dusuncesi sebebiyle hapishanede yatmis, dovulmekten kan isemis, ac birakilmis, rutubetten hasta olmus tanidiklariniz varsa, dahasi anne babaniz 50 lerde 60 larda dogmus insanlarsa onlarin anlattiklarindan 70 lerin hic de bundan uzak olmadigini bilirsiniz. Bir ulkede omur boyu hapise mahkum oluyorsunuz, onlara saygiyla mi yaklasacaksiniz, ben de olsam domuzlar diye bagiririm. Amerika' nin kendi yaptigi hapishane filmleri irkcilik, tecavuz dolu. Elestiriyi kabul etmeyi ogrenmeden insan ne kendisini ne de ulkesini gelistirebilir. Her konuda bu kadar muhtesem oldugumuza inaniyor olmamiz sadece komik. Turkleri canlandiranlarin yabanci oyuncular olmasi normal, dedigin gibi kimse oynamak da istememis, izin de verilmemis vs. Filmi seyrederken ayrintilar rahatsizlik veriyor cok, ama bir yabancinin gozunden boyle gorunmus demek ki deyip bunun bir film oldugunu ve her film gibi bir kurgu oldugunu unutmadan seyretmek lazim.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Kimse hapishane sistemini ya da dönemin siyasi kargaşasını savunmuyo zaten. Problem, olmayan şeylerin olmuş gibi gösterilmesi. Eğer gerçek bir hayat hikayesi notunu düşüyosanız filme olayı gerçekleriyle işlemeniz gerekir. Bill Hayes konunun çarptırılıdığını ülkenin imajına zarar verildiğini zaten kabül ediyo. Yoksa eleştiriye açık olmamakla ne ilgisi var bunun. Biz muhteşemiz, hapishanelerimizin köşkten farkı yok... diyen yok zaten. Cezaevi cezaevidir sonuçta.

Bu, senaristin gördüğü değil, nefret dolu bakış açısıdır.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...