MALCOLMX Oluşturma zamanı: Ağustos 4, 2007 Paylaş Oluşturma zamanı: Ağustos 4, 2007 Korku-gerilim türünün en çok satan yazarı” unvanına sahip olan yazar Stephen King, 1947'de ABD / Portland'da dünyaya geldi. Annesi ve babası ayrıldıktan sonra, ağabeyi David ile annesinin yanında büyüdü. 1970’lerden bu yana 60 adet kitabı yayımlanan ve kırk milyonun üzerinde hayranı olan Stephen King, ilk hikayelerini 1963’te henüz 16 yaşındayken yazdı ama bunları ancak 20 yaşındayken yayımladığı “Startling Mystery Stories” adlı toplama kitabında kullanabildi. Zamanla kısa öykülerden romanlar yazmaya başladı. Ardından da senaryo çalışmalarına yöneldi ve senaryosunu yazdığı bazı filmlerde oyunculuk ve yönetmenlik de yaptı. 1971 yılının Ocak ayında kendisi de bir yazar olan Tabitha King ile evlendi. 1973 yılı baharında "Göz" adlı romanını yayınlayan King, 1974’te Colorado’ya taşındı ve burada "Medyum" adlı kitabını yazdı. 1975 yazında yeniden Maine’e dönen King, aynı yıl içinde “Mahşer” adlı yapıtını kaleme aldı. Kariyeri boyunca "Kujo", “Hayvan Mezarlığı”, “Christine” ve “Sadist” gibi ülkemizde de büyük hayran kitlesi oluşturan birçok korku romanına imza attı. King'in ayrıca, masalsı bir fantezi kitabı olan “Ejderha’nın Gözü” ve “Kara Kule” serisi de en sevilen eserleri arasında yeralıyor. “Esaretin Bedeli” ve “Yeşil Yol” gibi başyapıt denilebilecek güzellikteki sinema filmlerinin yazarı olan King'in, belki de en büyük başarısı ‘sinematografik roman’ tarzını uygulamaktaki başarısı oldu. Yazarın ilk sinema uyarlaması Brian De Palma tarafından, 1976 yılında çekilen “Carrie''oldu. O zamandan beri sinema sektörü ve TV dizileri için bitmez tükenmez bir kaynak oldu ve bu sayede de en zengin yazarlar arasına girdi. King, 1981’de yazdığı ve Amerikan edebiyat ve sinemasında korku öğesinin nasıl işlendiği ile ilgili ayrıntılı ve karşılaştırmalı analizleri içeren ancak henüz dilimize çevrilmeyen inceleme kitabı “Dance Macabre” ile Hugo B.N. Ödülü’nü, 1999’da da “Bag of Bones” adlı romanıyla Bram Stoker Ödülü’nü aldı. Stephen King'in roman ve filmlerini çekici kılan, orta sınıftan saygın insanların sakin, sessiz dünyasını, merkeze uzak kasabalardaki pastoral hayatı, inançlı muhterem kişileri, doğanın olanca renklerini, kimi zaman insana en yakın canlı türlerini gerçekçi ayrıntıları ihmal etmeden kullanması oluyor. Üstelik korku klasiklerine göndermeler yapmayı, metnini aşırılıklardan korkmadan ama apaçık ve tamamlanmamış bir biçimde kurmayı da ihmal etmiyor. Estetik ile gündelik yaşam arasındaki uzaklığı yok ederek çağdaş ABD toplumunun kalbine ulaşıyor King, kapitalist toplumlarda yaşayan orta sınıfların evrensel endişelerini yakaladığı için etkilediği coğrafya genişliyor, bize kadar ulaşıyor. Eserleri: Kurtadamın Döngüsü (Altıkırkbeş Yayınları- Şubat 2001), Rüya Avcısı (Altın Kitaplar- 2001) ,Yüzyılın Fırtınası (İnkılap Kitabevi- 2001), Büyücü ve Cam Küre /Kara Kule 4 (Altın Kitaplar- Mart 1999), Gece Yarısını Dört Geçe (Altın Kitaplar- Ocak 1999), Gece Yarısını İki Geçe (Altın Kitaplar- Haziran 1997), Uykusuzluk (Remzi Kitabevi- Aralık 1996), Ruhlar Dükkanı (Altın Kitaplar- Nisan 1996), Ejderhanın Gözleri (İnkılap Kitabevi; 1995), Çorak Topraklar Kara Kule 3 (Altın Kitaplar- Kasım 1994), Hayaletler Beldesi Kara Kule 3 (Altın Kitaplar- 1994), O (Altın Kitaplar- 1994) ,Göz (Altın Kitaplar- Kasım 1993), Kara Kule (Altın Kitaplar- Nisan 1993), Christine (Altın Kitaplar- Ocak 1993), Şeffaf (Altın Kitaplar- 1988), 3’ün Çizgileri /Kara Kule 2 (İnkılap Kitabevi- 1987), Kujo (Altın Kitaplar- 1982), Çağrı (Altın Kitaplar- Güz 1979 Sinemaya Uyarlanan Eserleri: Carrie (1976-Brian De Palma), The Shining (1980-Stanley Kubrick), Pet Sematary Hayvan Mezarlığı (1989-Mary Lambert), The Shawshank Redemption - Esaretin Bedeli (1994-Frank Darabont), Thinner (1996-Tom Holland), Ghosts (1997-Stan Winston), Night Flier (1997-Mark Pavia), Apt Pupil (1998-Bryan Singer), The Green Mile -Yeşil Yol (1999-Frank Darabont), Hearts in Atlantis - Gizemli Yabancı (2001-William Goldman), Dreamcatcher - Rüya Avcısı (2002-Lawrence Kasdan). http://www.karakule.com/images/5.png Kara Kule Serisi Kara Kule, Stephen (Edwin) King'in yaratmış olduğu mitosun adıdır. 7 kitaptan oluşan Kara Kule serisi, aslında King'in yazmış olduğu neredeyse her öyküyle kıyısından köşesinden ilintilidir. Hatta başka yazarların, şairlerin ve diğer sanat dallarıyla uğraşan birçok kişinin eserlerinden izleri Kara Kule serisinde rahatça görebiliriz. Kara Kule başından sonuna göndermelerle doludur. King'in hikayeyi direk olarak esinlendiği Robert Browning'in "Child Roland to the Dark Tower Came"(Roland Adında Bir Çocuk Kara Kule'ye Geldi) adlı uzun şiirinden, J.K. Rowling'in Harry Potter Serisine kadar. Öykü Seri, King'in yarattığı fantastik bir paralel evren olan orta-dünya'da, hayatta kalmış son silahşor olan Roland'ın, "ilerlemiş" dünyanın kötü gidişatını durdurmak için, varlığın merkezi olan Kara Kule'ye yaptığı tehlikeli yolculuk anlatılıyor. Bizim dünyamıza benzer dünyasıyla, bizim dünyamızdan "çektiği" ve silahşor yaptığı unutulmaz karakterler ile, yüzyılları bulan geçmişi ve ağır ama sağlam işleyen beyni ile Roland Deschain, unutulmaz karakterler arasına çoktan girdi bile. Kara Kule Serisi Silahşör (The Gunslinger) Üçün Çizgileri/Çekilişi (The Drawings of the Three) Çorak Topraklar (The Waste Lands) Büyücü ve Cam Küre (Wizard and Glass) Calla'nın Kurtları (Wolves of The Calla) Susannah'nın Şarkısı (Song of Susannah) Kule (The Dark Tower) Kara Kule Serisiyle Doğrudan Bağlantılı Eserleri Kemik Torbası (Bag of Bones) Ejdarhanın Gözleri (Eyes of the Dragon) Mahşer (The Stand) Sis (Skeleton Crew) Hortlak/Korku Ağı (Salem's Lot) Düzenleyiciler (The Regulators) Yaratık (Desperation) O (It) Uykusuzluk (Insomnia) Buick 8 (From a Buick 8) Maça Kızı (Hearts in Atlantis) Eluira'nin Küçük Hemşireleri/Karanlık öyküler (The Little Sisters of Eluria) Tılsım (The Talisman) Kara Ev (Black House) Çılgınlığın Ötesinde (Rose Madder) Not: Aslında Stephen King'in bütün kitaplarını buraya yazmak gerekiyor. Yazarın neredeyse her öyküsünü ister uzun ister kısa olsun, kendi adıyla veya Richard Backman takma adıyla yazmış olsun, bir şekilde Kara Kule mitosuna bağlamak mümkün. Herhangi bir hikayesindeki herhangi bir karakterin delirme sebebi (!!Medyum!!'da olduğu gibi) Kule'nin düzenindeki bir dengesizleşme olarak tanımlanabilir. Yine aynı şekilde yoğunlukla ele aldığı doğaüstü yetilere sahip olan karakterleri (ilk kitabı Göz'de olduğu gibi) Kara Kule'de ki ışın kırıcılardan başka bir şey değildirler. 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
darq queen Yanıtlama zamanı: Ağustos 7, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 7, 2007 stephen king sewiorum !!buyucu we kal gece yarısını 2 gece ws wsq 1 kac kitabını dha okudum we adama bitiorum:D bide dan brown war onunda kitapları mantıklı we bilqi dolu önermeq lasım:D michael beigaent we richard leigh tapınak şöw. okumalısınız. paylaşım için sal=) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
losteirosss Yanıtlama zamanı: Ağustos 7, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 7, 2007 kara kule serisi muhtesemdir yafff okuyun okutun ese dosta:D..eline salık:) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
seval Yanıtlama zamanı: Ağustos 7, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 7, 2007 kara kule serisinin son kitabı elimde sadece onu okusam anlarmıyım olanları...Çok kalın yaa:( Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Deus Yanıtlama zamanı: Ağustos 7, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 7, 2007 Kara kule serisinin 7. kitabının sonunda camdan atlayasım geldi... Nasıl bir ego tatminidir o. 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
danny Yanıtlama zamanı: Ağustos 7, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 7, 2007 bence stephan ıcınde kı bu potansıyelı allahtan kıtap yazmakta kullanıyor yoksa on numara serı katıl veya psıkopat olurdu Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Deus Yanıtlama zamanı: Ağustos 7, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 7, 2007 Belki de öyledir Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
vhercle Yanıtlama zamanı: Ağustos 7, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 7, 2007 rose red konağı geldi aklıma gnoxisle de alakalı Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
ensiferum13 Yanıtlama zamanı: Ağustos 7, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 7, 2007 karakule gercekten cok basarılı bır yapıt buyk bır heyecanla okumustum tesekkurler malcomx Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Deus Yanıtlama zamanı: Ağustos 7, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 7, 2007 kara kule serisinin son kitabı elimde sadece onu okusam anlarmıyım olanları...Çok kalın yaa:( olmaz öyle.. Eğer öyle bişey yaparsan diğer kitapların hiç bir tadı kalmaz.. Şiddetle son 10 sayfayı okumamanı tavsiye ediyorum (son kitap) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Guest AnunnaKi Yanıtlama zamanı: Ağustos 7, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 7, 2007 tek kelimeyle berbat bir korku filmi yazarıçok saçma yazıyor:) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Deus Yanıtlama zamanı: Ağustos 7, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 7, 2007 -odayı terkeder- Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
schizophrana Yanıtlama zamanı: Kasım 16, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 16, 2007 kara kule serisi dışındaki hemen hemen tüm stephen king kitaplarını okudum ve bu kitaplardan uyarlanan filmleri seyrettim. King'in son kitabı The Cell' deki müthiş edebi değişimi beni hayrete düşürdü. Kitabı zor bitirdim diyebilirim. Hayalgücü ve kelimelerin efendisi King gitmiş yerine çok başka biri gelmişti. Edebi çevrelerin King' i pek sevmediği bilinir ama kendisini bu kadar kanıtlamış bir yazarın seneler sonra böyle aniden değişmesi - hele de bu çevrelere beğendirmek içinse- cidden ilginç. Bu arada King demişken onu sadece korku yazarı olarak betimlemek yanlış olur diye düşünmekteyim. Green Mile , Shawshank Redemption , Hearts İn Atlantis ve Stay With Me gibi yapımlar onun aynız amanda ne kadar iyi bir dram yazarı da olduğunu gösterir bizlere. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Nedrim Yanıtlama zamanı: Kasım 16, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 16, 2007 Evet son eserlerinde ciddi bir değişim var maalesef.Favorim hayvan mezarlığıdır. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
azec Yanıtlama zamanı: Kasım 16, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 16, 2007 kitapları genellikle uyumadan önce okurdum ama hayvan mezarlığına kadar kitabın sonuna geldim bırakamıyorum yalnız okuyamıyorum bu ne güzel bir yazımdır.kedilerden çok tırsmıştım hatta acaba dediğim zamanlarda oldu ama şimdi okuduğum birçok kitabın arasından nadir aklımda kalanlardandır hayvan mezarlığı filimide çok etkileyiciydi.eline sağlık king eline sağlık malcomx Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
schizophrana Yanıtlama zamanı: Kasım 17, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 17, 2007 Everything is Eventual yani Türkçe' ye çevrilmiş adıyla Karanlık Öyküler kitabı da güzeldir King' in. Bu kitaptaki 1408 numaralı odayı anlatan hikaye geçtiğimiz günlerde filme uyarlandı hatırlarsanız. Yine aynı kitaptaki Kuzeye Giden Yol Virüsü adlı hikayeyi King oğlunun kendisini izlediğini idda ettiği Jim Morrison tablosundan esinlenerek yazmış. Tahmin ettiğiniz gibi hikaye canlı ve lanetli bir tablo ile ilgili. Herkese tavsiye ederim. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
shadowjack Yanıtlama zamanı: Temmuz 20, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 20, 2008 ben stephen kinge gerçekten hayranım onun kitaplarını almak için bütün harçlığımı harcar sonra okulda aç gezerdim gerçekten süper bi yazar çok zeki ve yaratıcı onun kitaplarını okumaya bayılıyorum Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Mrs_Echelon Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2009 Hayvan Mezarlığı'na özellikle bittim.... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
MeLankoLi_Awa Yanıtlama zamanı: Ocak 10, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 10, 2009 bi insanın hayatında okuyabilecegi en muhtesem kitaplara sahip -------------------- Hayvan Mezarlığı'na özellikle bittim.... katılıyorum (: Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
doja Yanıtlama zamanı: Ocak 10, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 10, 2009 Önyargılarımı zamanında yenip okuduğumda gerçekten takdir ettiğim insan. Ayrıntı manyağı, okurken o mekanı gözünüzün önünde canlandırıyorsunuz hatta Sis'in filmini izlediğimde olamaz dedim çünkü mekan tamamen kafamda canlandırdığım gibiydi, korktum. En başarılı kitabıdır Sis, öykülerden oluşur, her öykü de çok iyidir. Kara Kuleye bk atan çok olur ve ne hikmetse hiç biri de okumamıştır ya da öylesine ilk kitabını vs okumuştur, ama muhteşem bir seri. Son kitabı da bitirdiğimde adam sağlam bi küfür yemişti benden o sonla o ayrı gerçi etkisinden sıyrıldığımda tam da Kingden beklenen bir son diye düşündüm... Ama Roland artık o kadar kitaptan sonra yakınım gibi olduğundan baya üzüldüm, yani sona ve artık kitabın bitmesine... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
maybe Yanıtlama zamanı: Ocak 25, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 25, 2009 Arkadaşlar son kitaplarındakii edebi değişimden bahsetmişsiniz.İngilizcesinden okursanız bir değişiklik yok.Çevirmenin üzlubu ile alakalı bir durum söz konusu.Ayrıca Göz kitabını mutlaka okuyun derim.Filmide yapılmıştı ama ismini hatırlamıyorum şu an.Bende yaklaşık 40 kitabı var:) bazıları ingilizce.Filmleri kitabı okuduktan sonra seyredin göreceksiniz ki filmler muhteşem uyarlanmış.Kitabı okurken ne düşündü ne hayal ettiyseniz filmlerde var.Ayrıca bazı filmlerinde kendi de küçük roller alıyor.Rose Red konağındaki pizzacı gibi:) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
sieben Yanıtlama zamanı: Şubat 6, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 6, 2009 bana göre stephen king'in en iyisi "rose red" Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
raskolnikov Yanıtlama zamanı: Şubat 6, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 6, 2009 kitaplarını hiç okumadım..okumalımıyım bilmiyorum ama okumam...kitaplarından çevrilen filmleri izledim ve sadece bir tanesini sevdim... çokta iyi bir yazar değil..okuyursunuz, sonra unutuyorsunuz...zaman kaybı... ............... bu arada bende ne beğenmez bir tipmişim be!...kendimden tiksindim bir an:D Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Client_code Yanıtlama zamanı: Şubat 6, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 6, 2009 lisedeyken Stephen King'e aşırı merak sarmıştım... Piyasada bulabildiğim bütün kitaplarını alıp okumuştum vakti zamanında:) Baktım zamanla psikopata bağlıyorum kendimi bol bol... o zaman bırakmıştım O'nu okumayı... En çok Kara Kule serisini, Maça Kızı ve Göz romanlarını sevmiştim... Cidden kurgulaması harika bir yazar... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
mukpeor Yanıtlama zamanı: Şubat 7, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 7, 2009 öldüren sis filmi var bide sis kitabından uyarlanmış gerçekten muhteşem bir film ve muhteşem bir finali var, ayrıca tepki, sis, rose red, o, göz ve sadist kitaplarını okumanızı tavsiye ederim.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.