Kendini koruma yöntemleri (Nazardan)

Bana, bir okuyucum "kendimizi nasıl koruyabiliriz" diye soru sormuştu. Yazılarımda buna kısa kısa değiniyorum, ama sanırım yeterli olmadı...

Tahmin edeceğiniz gibi, bu çoookkk uzun bir konu ve bu sefer, okumak kolay olsun diye bir dizi halinde yayınlamaya karar verdim

Öncelikle şunu anlamalıyız: Korunmayı ancak "sağlıklı" olan yapabilir. Hasta olan/etkilenen, zaten korunma kalkanları zayıf olduğu için aldığı etkilerden zarar görmüştür.

Bu nedenle bu yöntemler sağlıklı olan kişiler için ancak geçerli olabilir. Kişinin öncelikle ne kadar sağlıklı olduğunu bilmesi gerekir.

Hasta, yani "etki altında" olan kişininse, öncelikle üzerindeki etkileri temizletip kendisini güçlendirmesi için destek alması ve kalkanlarını güçlendirmesi gerekir. Ancak ondan sonra yöntemleri uygulayabilir.

Kişi, herhangi bir şekilde nedeni çok net olmayan bir halsizlik, sürekli uyku hali, algılarında bozulma, aptallaşma, duyarsızlaşma, göz dalması, hiçbir şey yapmak istememe, elinin kolunun bağlandığını hissetme, yapmak istediği şeyleri yapmasının engellenmesi, eyleme geçtiği anda içinden güçlü bir hissin onu durdurması veya çok fazla aksilik yaşaması, etrafıyla ilgilenebilecek gücü bulamama, yaşamaktan bıkma, içinde kendi kontrolünün dışında konuşmalar duyma, aklına kendi kontrolünün dışında tuhaf tuhaf düşünceler gelme, geceleri rahat uyuyamama, boğulma hissi gibi normalin dışında etkiler yaşıyorsa/hissediyorsa, bu belirtiler, kişinin bir şeylerin etkisinde olduğunun, yani sağlıksız olduğunun işaretidir.

Kişi sağlıksızsa, aklına, bana göre öncelikle NAZAR gelmelidir. Gerçi, içsel seslerin, gece karabasanların nazarla alakası yoktur; ama nazar için yapılacak şifalandırmanın kişinin enerjisini bir nebze güçlendireceği düşüncesindeyim...

Kısaca, bugün ki konumuz, anladığınız gibi: NAZAR

Burada nazarın ne olduğu üzerinde uzun uzadıya durmayacağım... Çok basit anlatımla gözden çıkan “gama ışını” olduğunu söyleyebilirim.

Bildiğiniz gibi, sistemlerin temel yapıları birbirine benzer; çünkü holografik/fraktal bir Evrende yaşıyoruz. Bu bakış açısıyla baktığımızda, Dünya'nın uzaydan gelen her türlü zararlı ışını, etrafında koruyucu görev yapan manyetik alanı sayesinde defettiğini hepimiz biliyoruz. Eğer manyetik alanda çatlamalar/yarıklar varsa, bu zarar almış bölgelerden bu etkilerin yeryüzüne ulaşması ve ulaştığı yerde tahribat yaratması mümkün olmaktadır.

Dünya manyetik alanının güçlü olmasının magmanın hareketiyle doğru orantılı olduğunu da bilmekteyiz. Magma ne kadar güçlü hareket ederse, aynı şekilde manyetik alan da o derece güçlenmektedir. Buna ek olarak, Kökcanlandırmak sunumlarında da, enerji düzleminde manyetik alanın gücüne, dünyada gönül-akıl-eylem üçlemesini birlikte kullanan insanların fazlalığının olumlu etki ettiğini öğrendik.

İnsana yöneldiğimizdeyse, insanın da Dünya’nın manyetik alanına benzer bir manyetik alanı olduğunu biliyoruz. Bu manyetik alanın gücü de, magmaya benzer. Kişinin kan akışının sağlıklı olmasıyla doğru orantılıdır. Kişinin kan akışının sağlıklı olmasıysa öncelikle kişinin kendisini fazla germemesi, strese sokmamasıyla ilişkilidir. Çünkü kişi kendisini gererse kaslarını kasarak, sinir hücrelerine aşırı yüklenip zarar vererek kan akışını yavaşlatır. Bunun olmaması için kişinin yürek-akıl-eylem üçlemesini aynı dünya gibi birlikte kullanması gerekir. İçsel ikilemlerinin azalması, inandığını dile getirmesi, doğru olduğuna inandığıyla hareket etmesi gibi... Kısaca ne kadar kan dolaşımımız güçlü olursa, manyetik alanımız da o kadar güçlü olur ve dışarıdan gelen her türlü negatif ışınlara karşı daha fazla korunmuş oluruz.

Fakat burada belirtmem gerekir ki, bazı şartlarda manyetik alanımız güçlü olsa dahi, her şeyin belirli bir güç sınırı olduğunu hesaba katarak, manyetik alanımızın gücünden daha fazla negatif güçte herhangi bir etki altında kaldığımızda, bu etki doğal olarak manyetik alanımıza zarar verebilir. Ne kadar korumaya, sağlıklı olmaya çabalasak da etkilenmememiz bu durumda kaçınılmaz olabilir. Bunu önlememiz mümkün olmayabilir, ama uyanık olursak, durumu hemen fark edip panik yapmadan ve durumumuz fazla karışmadan hemen önlem alabiliriz.

Kökcanlandırmak sunumlarının içeriğinde kişinin üzerinde nazar olup olmadığına yönelik kontrol yoktur. Listemize nazarı almadım ve içim hala almamam gerektiğini söylüyor. Neden bilmiyorum; belki benim "kurşun ve dua geleneğinin devam etmesini isteyen" yönüm, kendimi baltalıyor olabilir; ama baltalamasına da izin veriyorum.

Sunumlarda kişinin üzerinde nazar olduğuna yönelik etkiyi grupta bulunan herkes hissetmektedir. Kişiler "ister inansınlar, ister inanmasınlar" nazar kişinin alanını etkiler.

Bunu da sunumlarda öğrendim. Bir bayanın sunumunda hepimiz esnemeye başladık. Alana çok ciddi bir ağırlık çöktü. Kişinin üzerinde nazar olduğunu hemen anladık. Sunum sahibini temsil eden kişiyse bize "Neler diyorsunuz siz. Ne demek nazar! Ben inanmıyorum böyle şeylere…" gibi sözler söyledi. Sonrasında sunum sahibiyle görüştüğümde, onun da nazara inanmadığını kendi ağzından dinledim. Ama inanmasa da üzerinde ağır bir nazar vardı.

Nazar için daima kurşun döktürmek ve "nefesi kuvvetli" birine dua okutmamızın sonuç vereceğini belirtmekteyim. Bunlar bizim bildiğimiz yöntemler. Bunun yanında tuz kavurmak, sirkeli su ile yıkanmak, adaçayı-üzerlik otu tütsülemek gibi yöntemler de mevcut.

Fakat burada dikkatinizi daha başka bir yöntem üzerine çekmek istiyorum: Kese ve masaj

Her iki işlem de, özellikle masaj, kaslardaki gerginliği, kulunçları/blokajları çözdüğü, dolayısıyla da kan dolaşımını hızlandırdığı için manyetik alanı güçlendireceği düşüncesindeyim. Bundan dolayı da, nazardan korunma yöntemleri içine hem hamamda keselenmeyi hem de iyi bir masaj yaptırmayı yerleştiriyorum.

Ayrıca ayağımızı toprağa basıp, Dünya’nın manyetik alanıyla rezonansa girmek de manyetik alanımızı onarır. Bu nedenle doğada geçireceğimiz bir gün bizi kendimize getirip gevşetebilir. Gevşeyen bedenin de kan dolaşımı hızlanır.

Buna ek olarak da kaslarımızı harekete geçiren, kaslarımızı esneten bedensel hareketlerin, yani sporun ve yoganın da nazara iyi geleceği düşüncesindeyim.

Bana "Nazardan korunmak için kendi kendimizi okumamız fayda verir mi ?" gibi sorular soruluyor. Etkilenmiş kişinin gücü düştüğü için kişinin kendisini koruması mümkün değildir. Diyebilirsiniz ki, nazar etkisinde olmadığımız dönemler okumalarımız işe yaramaz mı?.. Yarayabilir; ama en güzeli her zaman bir başkasına okunmaktır.

Kendimizi sağlıklı hissetsek de, daima nazar için kursun döktürelim, okunalım, masaj yaptıralım, keselenelim, ayağımızı yere basalım, tütsülenelim, yoga-spor yapalım, yürek-akıl-eylem üçgenini birlikte harekete geçirelim, kısacası sağlıklı olan manyetik alanımızı, henüz sağlıklıyken güçlendirelim/koruyalım.

Her zaman için sağlıklı bir durumu korumak, hasta bir durumu iyileştirmekten daha az emek gerektirir...

Hepimizin güçlü/sağlıklı manyetik alanlarının olması ve sağlıklı olan çoğunluğun gücüyle Dünya’nın manyetik alanının da güçlenmesi, bizleri uzaydan gelecek her türlü negatif (yaşamın devamını zedeleyecek) etkilere karşı da koruması dileğimle,..

Sevgiler

Alıntıdır.

Güzel bir bedene sahip olan insanlara karşı daha fazla kötülük ve dedikodu yapmak .Küçümseyici bakışlar gösterme eğilimi duyarız . Çünkü onlarda güzel ve yakışıklı olmayan şeyler görmek isteriz . Ama bu içgüdülerinin zorunlu bir ilkesi değilde .Kendi üstünlüklerinin etkisi ve bu tavrı gösteriyor olabilmelerinden dolayı kendilerinide bir şey zanneder insanlar. Ama onun dışında bir sürü insan yapar bunu .Bu zamana kadar böyle olmuştur .Bundan sonrada böyle olacaktır . Ah benim canım insanım . . Neyse herkes insanlarla müşterek ortak bir kökene sahip olduğunu unutmasın . Üzerindeki bütün çekememezliklere rağmen egosunu arındırsın .Yukarıda paylaştığım nazarı bertaraf etmenin yolları gayet iyi.

ben sünger gibi çekiyorum. hiçbir zaman tamamen arınamadım.iş yerinde uyuklar dururum radyasyon zaten zayıf olan kalkanımı ve enerjimi düşürüyor.

ben sünger gibi çekiyorum. hiçbir zaman tamamen arınamadım.iş yerinde uyuklar dururum radyasyon zaten zayıf olan kalkanımı ve enerjimi düşürüyor.

Nazarı deyen kişinin yanında sürekli esner ve kötü hissederiz iş yerinde uyuyorsanız . Radyasyon için vücudunuzun ph ını ve alkali seviyesini korumanızı öneririm . Suyun içine limon sıkıp içebilirsiniz .

Kurşunu kendiniz dökünün evde. Etkilidir; denenmiştir.

Nazarı deyen kişinin yanında sürekli esner ve kötü hissederiz iş yerinde uyuyorsanız . Radyasyon için vücudunuzun ph ını ve alkali seviyesini korumanızı öneririm . Suyun içine limon sıkıp içebilirsiniz .

haklısın sider kanımda kolestrol yüksek bitki çayı ile düşürmeye çalıştım bilmiyorum nereye kadar işe yaradı.benim vücudumun dengesini bozan hormon hapları ve anti depresandı. antidepresanı bıraktım hormon hapını bırakmak zorunda kaldım.fakat hormon hapının bazı verdiği faydalara da ihtiyacım var napıcam bilmiyorum.

Yıldızım düşüktür bana çok nazar değer diye düşünmeyin. Çoğu kadının bilinçaltında bu çekirdek inanç var. Bi düşünsenize buna inanmanın sonuçları neler olabilir. Kısaca cok daha fazla nazar değmesi olmuştur. Bunun yerine bana nazar edenin negatif enerjisi anında kendisine döner inancını veya buna benzer bi çekirdek inanç yerleştirin. Bunun için olumlama tekniği, reiki veya eft kullanabilirsiniz.

Zihinsel pin pon topu tekniği: Birisi size iltifat ettiğinde anında karşı övgüyle yanıt verin. Saçın ne güzel olmuş şekerim. Hayatım seninde ayakkabıların harika vallahi. Ay ne kadar karizmatiksiniz. O sizin güzelliğiniz. Gibi… Bu şekilde kişinin o anda size yoğunlaştırmak üzere olduğu ki topunu masa tenisi maçı yapar gibi kendisine iade edersiniz J

Meditasyon yapın. İşte size örnek bir meditasyon: üzerinizde nazar olduğunu hissettiğinizde yada şüphelendiğinizde (kendini bitkin, tutuk,tükenmiş, hayattan keyif almayan bir şekilde bulmak bazı işaretlerdir) etrafınızı saran kocaman mor bir enerji balonu imgeleyin. Bu mor balon pozitif enerji ile dolu ve bu mor enerji lavanta yada yasemin kokuyor. Bu mor enerji şimdi bi kac dakika boyunca üzerinizdeki tüm nazar ve negatif enerjiyi pozitife çevirecek yada toprağa gönderecek.Siz sadece mor enerji balonu ile bütünleştiğinizi imgeleyin. Rengini görün,kokusunu koklayın her nefeste. Renklerin bilinçdışı düzeyde anlam ve işlevleri vardır. Morun işlevi negatifi pozitife çevirmesi ve kişiyi korumasıdır. Aynı zamanda topraklar bu sırada ayaklarınızın altından bir akım hissederseniz rahat olun.

Üzerinizde ametist taşıyın ve/veya evinizde bulundurun. Ancak taşın haftalık olarak arındırılması ve şarj edilmesini mutlaka yapın.

Dijital Muska Taşıyın. Boyunda taşınan minik enerji tıbbı ürünleridir. Auranızda sürekli olarak bir koruyucu kalkan yaratır ve hem nazar gibi negatif enerjilere hemde cep telefonu vb gibi radyasyon yayan aletlere karşı auranızı büyük oranda korur.

Düzenli olarak topraklanın ve auranızı kuvvetlendirin.

Evinizi sirkeli su ve/veya adaçayı suyu ile paspaslayın. Bu, eve daha önce girmiş olan kişilerin evin tabanına attığı negatif enerji kodlamalarının tamamını temizler ve haftada bir kere düzenli olarak yapıldığında bu evde yaşayan kişilerin yaşam kalitesini uzun vadede arttırır.

Dualar: hergün evden çıkmadan önce 7 fatiha ve 1 ayetel kürsü okuyun.

Günde 21 kere felak ve nas surelerini okuyun.

Zikir çekin özellikle la ilahe illallah zikrinin koruyucu etkisi yüksektir.

Daha önce yazmış olduğum başmelek Mikail ile korunma çalışmasını günlük olarak yapın.

Daha önce yazmış olduğum Tuzlu su Banyosunu Auranızı Temizlemek ve Kuvvetlendirmek yani korunmak ve arınmak için kullanın.

Reiki ile korunmak için ( reikiye inisiye olmuş olanlar için) aşağıdaki niyeti hergun aklınıza geldikçe sadece okuyun Reiki şimdi tüm vücudumu dolaşıyor kalp çakramdan akıyor üzerimdeki negatifi pozitife çeviriyor ve beni tam anlamıyla koruyor. Teşekkür ederim.

Olumlama yapın. Örnek bi kaç olumlama:

Allah beni her zaman korur.

Auram çok güçlüdür

Önder ergin alıntıdır .

Herşey yolunda ve güvendeyim

Çakralarım açık ve dengededir. Vs vs

Dediğiniz hayattan keyif alamama, bıkkınlık ve özellikle elimin kolumun bağlanması ve hiçbir eyleme girişememe gibi durumları çok yoğun hissediyorum. Yani ne zaman benim için önemli ve yapmak zorunda olduğum hayati bir eyleme kalkışsam içimde bir şey benim bütün gücümü kesiyor ve gerisingeri sandalyeme oturtuyordu. Şimdi bu dediklerini deneyeceğim umarım işe yarar, bu bitkinlik ömür törpüsü, varlığını yokluğa çeviriyor adamın. Paylaşım için teşekkürler.

Amacım bilinçliliği yükseltmek bilgi paylaştıkça çoğalır .Belli bir yüz güzelliğine sahip insanlar dediğiniz duygu durumlarına hayatlarının en az bir bölümünde giriyorlar . Sağlıklı bir durumu devam ettirmek hastalığı atlatmaktan daha kolaydır .

Bir dakika bu söz ilginç, yani belirli bir yüz güzelliğine sahip insanlar daha çok kötü niyetli bakış çektiği için mi oluyor?

Bir dakika bu söz ilginç, yani belirli bir yüz güzelliğine sahip insanlar daha çok kötü niyetli bakış çektiği için mi oluyor?

Evet yüz güzelliği çok büyük bir etken . Önemli olan kıskanç kindar insanlarla sahte dostluklar kurup sizi hasta duruma düşürmelerine izin vermemek ve hilelerini çözmek .Kişisel üstünlüklere yönelik kıskançlıklar itinayla saklanıyor çünkü .Bu işte diploma alanları bile var .

Doğru, insanın kurnazlığının sınırı yok, enerji düşürücü negatif insanlardan olabildiğine uzak durmak lazım, teşekkür ederim çok.

Nazar boncuklu takılar takmanın da bir yararı var mıdır acaba? Eğer varsa bunları takmalı hiç çıkarmamalı mıyız ya da belirli aralıklarla onları arındırmamız mı lazım?

Nazar boncuklu takılar takmanın da bir yararı var mıdır acaba? Eğer varsa bunları takmalı hiç çıkarmamalı mıyız ya da belirli aralıklarla onları arındırmamız mı lazım?

Faydası yoktur manyetik alanımızı koruyacak ruhsal çalışmalar yapmak ve enerjinizi düşüren insanlardan uzak durmak daha etkilidir.

Nazar boncuklu takılar takmanın da bir yararı var mıdır acaba? Eğer varsa bunları takmalı hiç çıkarmamalı mıyız ya da belirli aralıklarla onları arındırmamız mı lazım?

Tabiki vardır nazar boncuğunu biraz araştırın çok ilginç bilgiler var. En basit mantıkla nazar için karşıdakinin yoğun konsantrasyonuna ihtiyaç vardır ve nazar boncuğu ilk anda dikkatin dağıtılması ve dikkati üstüne çekme konusunda işe yarıyor. Ne kadar etkili derseniz orası tamamen karşıdakine ve anlık duruma bağlı.

Mavi renkte başka bir objeyle de dikkati dağıtabilirsiniz ama önce manyetik alanınızı koruyacak ruhsal çalışmalar insanın şifa gücünűn yanında bunlar hiçbirşey dir.

Burda bazı belirtilerin nazardan dolayı olabileceği söylenmiş.Bence belirtmekte fayda var ki bu belirtiler sadece nazardan kaynaklanmaz.Yorgunluk halsizlik tarzı şeyler bende de oluyor fakat ben bunu yaşama isteğimin azlığına bağlıyorum mesela.Burdan güzel eğitim de çıkar.Kendimi neden halsiz hissediyorum diye sormak lazım mesela.Cevabı vermeye çalışmak bike güzel eğitim.

Yaşam a isteğinin azlığı fizyolojik yada psikolojik bir sebep yoksa parapisikolojiktir ve bunların hepsi birbiri ile bağlantılı önceden önlem alınmassa fizyolojik belirtiler oluşabilir bu konu o açıdan aydınlatıcı.