Sürrealist Ressamlar

Rus bir sürrealist ressam ve heykeltraştır. Buna karşın kendisi, sanatını "metaforik realizm" olarak adlandırmayı tercih eder.

Vladimir Kush, 1965'te Moskova'da doğdu. ilk çizimlerini yaptığında ve sanatsal yeteneği ortaya çıktığında 3 veya 4 yaşında idi. Sık sık babasının kucağına oturur ve babasının başladığı çizimleri tamamlardı. 7 yaşında iken Rusya'da bir sanat okuluna başladı. Orada, günün ilk yarısını normal okulda geçirdikten sonra, kalan zamanını akşam 9'a kadar sanat sınıflarında çalışarak harcardı. 17 yaşında iken Moskova Sanat Enstitüsü'ne girdi. 18'inde zorunlu olarak orduya hizmete gittiğinde askeri görevlerden çok duvar resimleri ve tuval çizimlerine zaman ayırdı.

Monet, Botticelli, Bosch, Van Gogh, Dürer, Schinkel, Vermeer ve Dali, sanat okulundayken Kush'un tarzlarından etkilendiği sanatçılardan bazılarıdır. Cézanne stili çizimle uğraştı; sıkıldıktan sonra sürreal çizimlere yöneldi ve ilk sürreal resmini 14 yaşındayken çizdi. Empresyonizmin farklı stillerini denedi. 1980'lerde Salvador Dali'nin çalışmalarının olduğu bir kitap gördü, fakat beğenmedi; çünkü stilinde bir kalıp yoktu. (Bir bilim adamı olan)Babasından oldukça etkilendi; o, gerçekçi çizimler yapmanın sanatçının asıl yeteneği ve çizimi olduğuna inanırdı ve ona göre izleyiciler imkansız resimleri bile metaforlar içinde görünce kabul eder ve farklı bakış açılarını keşfederlerdi.

1987 yılında resimlerini Sanatçılar Derneği'nde sergilemeye ve satmaya başladı. Yine bu zamanlarda Birleşik Devletler Elçiliği tarafından personellerinin birer portresini resmetmesi için davet edildi. Fakat, KGB'nin kendisinin ordudayken okuduğu kitaplardan dolayı Amerikalılarla ilişkilerinden şüphelenmesi üzerine işini yarıda bıraktı.

1990'da çalışmalarını iki Rus sanatçısıyla beraber Almanya'da sergiledi. Oradan başka bir sergi için Los Angeles'a gitti ve orada kaldı.

Belçikalı gerçeküstücü ressam. Gerçeküstücülük akımının en önemli temsilcilerinden sayılır. Düş ürünü temaları işlediği resimleri, komedi, korku, tuhaflık ya da ilginçlik kavramlarının bir karışımıdır. Sanatsal resimlerinin yanında yaşamının bir döneminde reklam çizimleri de yapmıştır.

Magritte resim konusunda kusursuz bir uzmandı. Çalışmalarını çoğunlukla bilinen şeylere yeni manalara kazandırmaya ve sıradan nesneleri alışılmadık bir içerikle göstermeye dayandırdı. İmgelerin İhaneti (La trahison des Images) isimli çalışması, objelerin göründüklerinin dışındaki anlatımsal kullanımına örnek oluşturdu. Bu resimde tütün dükkânı reklamının modeli gibi görünen bir pipo çizen Magritte, söz konusu piponun hemen altına "Bu bir pipo değildir" (Ceci n'est pas une pipe) yazdı. Bu cümle ilk başta bir çelişki gibi görünse de esasında doğrudur; resim bir pipo değil, piponun bir görüntüsüdür. (Fransız filozof ve eleştirmen Michel Foucault, kitabı Bu bir pipo değildir'de bu resmi ve onun yarattığı paradoksu anlatır.)

Sanatçı aynı yaklaşımı bir elma resminde de kullandı. Meyveyi son derece gerçekçi çizdikten sonra onun bir elma olduğunu reddetti. "Bu bir ... değildir" çalışmalarında Magritte'in göstermeye çalıştığı gerçekçi sanata ne kadar yaklaşılırsa yaklaşılsın, öğenin kendisine yaklaşılamayacağıdır - Biz, bir pipo resmiyle tütün içemeyiz.

Magritte'in sanatı, Joan Miró gibi çalışmalarında daha otomatik bir tarz belirlemiş sanatçılarla karşılaştırıldığında, gerçeküstücülüğün anlatımsal tarafında kalır. Gerçekdışı öğelere ek olarak, çalışmaları çoğu zaman nükteli ve eğlendiricidir. Ressam ayrıca bazı meşhur resimlerin gerçeküstü versiyonlarını da çizmiştir.

Sanatçı eserlerini şöyle anlattı: "Benim resimlerim hiçbir şey anlatmayan görsel imgelerdir. Akla gizemi getirirler. Doğrusunu isterseniz, benim resimlerimi gören biri kendi kendine şu basit soruyu sorar: 'Bunun manası ne?' O resmin bir manası yoktur. Çünkü zaten gizem de aslında hiçbir şeydir, bilinmeyendir."

Edgar Karl Alfons Ende

Edgar Karl Alfons Ende (1901 - 1965). Alman sürrrealist ressamdır. Aynı zamanda çocuk romanları yazan Michael Ende'nin babasıdır.

Max Ernst

Max Ernst (2 Nisan 1891 – 1 Nisan 1976), Alman ressam, heykeltraş, grafik sanatçısı ve şair. Dadaizmin ve Gerçeküstücülüğün en önemli temsilcilerinden sayılır.

Almanya'da Köln yakınlarındaki Brühl'de doğdu. 1909'da felsefe öğrenimi için Bonn'daki üniversiteye yazıldı, ama kısa zaman sonra dersleri bıraktı. Aynı yıl resim yapmaya başladı, ancak asla resmi bir resim eğitimi almadı.

I. Dünya Savaşı'nda Alman ordusuna yazıldı. Savaş, sanat çalışmalarını tamamen durdurdu. Özyaşamöyküsünde "Max Ernst 1 Ağustos 1914'te öldü." yazar.

Savaştan sonra yepyeni fikirlerle dolu olan Ernst, Jean Arp ve sosyal aktivist Alfred Grünwald, Köln Dada grubunu kurdular. 1918'de sanat tarihçisi Luise Straus ile fırtınalı ve kısa sürecek bir evliliğe başladı. 1920'de çiftin bir çocukları oldu: Ressam Jimmy Ernst. Luise 1944'de Auschwitz'de ölecektir. 1919'da Ernst ressam Paul Klee'yi ziyaret etti. Birlikte resimler, kalıp baskılar ve kolajlar yaptılar, farklı malzemelerle çalıştılar.

1922'de Montparnasse'daki sanat çevresinde Dadaist arkadaşları André Breton, Gala, Tristan Tzara ve Paul Éluard'a katıldı. Sürekli deneysel çalışmalar yaptı ve 1925'te frotaj tekniğini buldu. Bu teknikte, bir yüzeyin dokusu, üzerine kalem (veya başka resim malzemesi) sürtülen kâğıda geçiriliyordu.

Sonraki yıl, Joan Miró'ya Sergei Diaghilev için yaptığı desenler için yardım etti. Miró'nun yardımıyla, tuval üzerinde kurumuş boyanın kazınmasına dayanan grataj yöntemini geliştirdi. Ayrıca resmin iki yüzey arasında ezilmesine dayanan dekalkomanya tekniğini denedi.

Man Ray

Man Ray (d.27 Ağustos 1890–ö.18 Kasım 1976) kariyerinin büyük bölümünü Fransa'nın başkenti Paris'te geçirmiş Amerikalı bir sanatçıydı. Belki de en iyi biçimde modernist olarak tarif edilebilecek Man Ray gerek Dada gerekse de Sürrealist hareketlere belirgin katkılar da bulunmuştur. Ancak her iki hareketle de ilişkisi sürekli değildi. Sanat dünyasında en fazla avangart foroğrafçılığıyla tanınan Man Ray farklı araçlar kullanarak büyük işler üretmiş ve kendisini en başta bir ressam olarak görmüştür. Kendisi aynı zamanda ünlü bir moda ve portre fotoğrafçısıydı.

Man Ray'in moda ve portre foroğrafçılığı dışındaki çalışmaları hayatta olduğu dönemde özellikle ülkesi ABD'de yeterince takdir görmediyse de ölümünden sonraki yıllar itibarı giderek artmıştır.

1999 yılında ARTnews dergisi "film, resim, heykel, kolaj, asamblaj ve sonradan performans sanatı ve kavramsal sanat olarak adlandırılacak örnekleri kadar" çığır açan fotoğrafçılığına değinerek ve Man Ray'in "tüm alanlardaki sanatçılara 'sanatın keyfini ve özgürlüğünü ararken' yaratıcı bir zeka örneği sunduğunu" belirterek kendisini 20. yüzyılın en etkili 25 sanatçısından biri olarak göstermiştir. Kendisine rehberlik eden ilkeleri "karşınıza çıkan bütün kapıları açın ve oradan özgürce yürüyün" olmuştur

Kay Sage

Katherine Linn Sage (d. 25 Haziran 1898 - 8 Ocak 1963), gerçeküstücü ABD'li şair ve ressam.

Albany, New York'ta üst orta sınıf bir ailenin kızı olarak dünyaya geldi. Gençliği annesiyle birlikte çeşitli Avrupa ülkelerini gezerek geçti. Maddi olanakları sayesinde hovarda bir gezgin hayatı sürdü. 1920'lerin başında İtalya'ya yerleşti, Roma'da sanat dersleri aldı. Bir İtalyan asilzadesi olan Prens Ranieri di San Faustino ile evlendi. Ancak daha sonra "durağan bir bataklık" olarak niteleyeceği zengin bohem hayatından sıkıldı ve on yıl sonra eşinden ayrıldı. Kendini sanat hayatına verdi.

I Saw Three Cities

http://i.hizliresim.com/B90pQv.jpg

Gerçeküstücü akım, onu Fransa'ya çekti. Paris'te düzenlediği bir sergi sırasında ressam Yves Tanguy ile tanıştı ve daha sonra evlendi. Birlikte ABD'ye yerleştiler.

Eşinin vefatından sonra iki kez intihar etmeyi denedi, ikincisinde başarılı oldu. Öldüğünde 63 yaşındaydı.

Eleştirmenler, Sage'in resimlerini eşi Tanguy'unkilerin gölgesinde değerlendirir. Her iki ressamın eserlerinde de görünürde büyük benzerlik vardır: Düz bir ufukla sınırlanan peyzajlarda tuhaf, gerçeküstü şekiller. Bu tablolar Tanguy'nünküler kadar Chirico'nunkileri de çağrıştırır.

Yves Tanguy

Raymond Georges Yves Tanguy (okunuşu: Remon Jorj İv Tangü) (d. 5 Ocak 1900 – ö. 15 Ocak 1955), gerçeküstücü Fransız ressam. . Paris'te emekli bir donanma kaptanının oğlu olarak dünyaya geldi. Ailesi Brötanya kökenlidir. 1908 yılında Babasının ölümünden sonra, annesinin memleketi olan Locronan, Finistère'ye dönmesiye, ilk gençlik yıllarının büyük bir kısmını çeşitli akrabalarının himayesinde geçirdi.

Tesadüfen gördüğü Giorgio de Chirico'nun bir resminden çok etkilenerek daha önce bu konuda eğitim almamış olmasına rağmen resim yapmaya karar verdi. 1925'te gerçeküstücülere katıldı. Tablolarında yarattığı madeni peyzajlar, düz ufuklar, kıkırdaksı uzuvlar, fantastik objeler, bilinçaltına hitap eden hülyalı atmosfer, dönemin şairleri tarafından takdir edildi.

1938'de ABD'li sanatçı Kay Sage'in tablolarını görerek çok etkilendi ve Connecticut, ABD'ye göç etti. 1940 yılında bu ülkede Kay Sage ile evlendi. 1955 yılında geçirdiği felç sonucu vefat etti.

1961'de Tanguy'nün tablolarının tam bir katalogunu çıkarma işini tamamlayan eşi Kay Sage, zehir alarak intihar etti.

Tanguy'nün son isteği, küllerinin Brötanya'da, ailesinin geldiği köy yakınlarında kumsala serpilmesiydi. Arkadaşı Pierre Matisse, bu isteği yerine getirdi.

Dorothea Margaret Tanning

Dorothea Margaret Tanning, Amerikalı ressam, heykeltraş, şair ve yazardır. Erken dönem resimleri sürrealist akım içerisinde yer alır.

Dorothea Tanning, Galesburg, Illinois’de doğdu. Knox kolejinde iki yıl eğitim gördükten sonra (1928-1930) 1930 yılında Chicago’ya taşındı. Hemen ardından 1935 yılında New York’a taşındı. Kendi resim çalışmalarına devam ettiği esnada 1936 yılında Modern Sanat Müzesi’nde bir sergide Fantastik sanat, dada akımı ve sürrealizm ile tanıştı. Daha sonra sanat galerisi sahibi Julien Levy ile tanıştı. İlk görüşte resimlerine hayran kalan Levy biri 1944 diğeri de 1948 yıllarında olmak üzere Tanning’e iki tane tek kişilik sergi açma fırsatı tanıdı. Ayrıca Levy, Tanning’in kendi sanat galerisinde sergi açan diğer sürrealist ressamlarla tanışmasını sağladı.

Bu sanatçıların içerisinde daha sonra eşi olacak alman sürrealist ressam Max Ernst’te vardır. Tanning 1942 yılında bir partide Max Ernst ile tanışır. Ernst, kadın ressamların oluşturduğu bir sergide Tanning’in resimlerinin gösterilmesi için fikir beyan eder. Tanning’in 1942 yılında yaptığı bir çeşit portresi olan "Birthday" çalışmasına hayran kalır.

İkili 1946 yılında evlenir. Birkaç yıl New York’ta yaşadıktan sonra, önce Arizona daha sonra da Fransa’ya taşınırlar. 30 senelik evlilikten sonra Ernst 1976 yılında hayata veda eder. Tanning daha sonraları tekrar Amerika’ya döner. 80li yıllarda çalışmalarına devam eden Tanning 90lar ve 2000li yıllarda bütün enerjisini yazmaya ayırır. Tanning 31 ocak 2012 de 101 yaşında New York’ta hayata veda eder.

1930 yılında Chicago Academy of Fine Art’ta geçirdiği üç haftayı saymazsak Tanning alaylı bir ressamdı. 1940’lı yıllardaki sürrealist çalışmaları, sürrealist şair ve yazarlarla olan yakınlığı onun sürrealist bir ressam olarak tanınmasına neden oldu ancak 60 yıla yayılan kariyerinde kendi kişisel tarzını geliştirmiştir.

Tanning’in erken dönem çalışmaları (Birthday, Eine kleine Nachtmusik) düş benzer durumların figüratif ifadesiydi. Diğer sürrealist ressamlar gibi Tanning de detay konusunda çok titizdi ve hazırladığı yüzeylerde bu titizlik göze çarpıyordu. 1940’lı yılların sonuna doğru gerçek olmayan sahnelerin tasvirini yapmaya başladı. Bazıları gizemli sembollerle çizilmiş erotik konular içeriyordu.

1950li yılların ortalarına doğru çalışmaları radikal bir biçimde değişti. Parçalara ayrılmış prizmatik çizimleri yoğunluklu olarak kullandı. Bunun en iyi örneklerinden biri 1957 yılında yaptığı Insomnias’tır. Bu durumu “Tuallerim’im parçalara ayrıldı. Aynayı kırdım diyebilirsiniz” şeklinde açıklamıştır.

Angel Planells

Àngel Planells i Cruañas, 1901 İspanya doğumlu Katalan sürrealist ressamdır. 1918 yılında Barcelona’ya güzel sanatlar ve resim alanında eğitim almaya gitti ancak kısa süre sonra ekonomik problemler nedeniyle geri dönmek zorunda kaldı. İlk sürrealist şiirlerini 1928 yılında yayınladı. İlk toplu sergisi 1918-1929 yılları arasında Barselona’da Dalmau galerilerinde yapılmıştır. Kişisel ilk sergisini ise aynı galeride 1930 yılında yapmıştır. İspanya iç savaşından sonra daha çok manzara resimleri yapmaya yönelmişse de 1974 yılında tekrar sürrealist tablolar resmetmeye başlamıştır.

The impudent woman (1933)

http://i.hizliresim.com/voRWaO.jpg

**

El jugador fantasma (1936)

http://i.hizliresim.com/Z1Jon0.jpg

**

El somni viatja ( 1936 )

http://i.hizliresim.com/lz95Nl.jpg

**

Los extraños jugadores, 1942

http://i.hizliresim.com/3RPGW4.jpg

**

El mar desconegut, 1947

http://i.hizliresim.com/dq0gDL.jpg

Enrico Donati

Enrico Donati 1909 yılında İtalya’da doğmuş Amerikalı sürrealist ressamdır. İtalya’da ekonomi eğiti aldıktan sonra 1934 yılında Amerika’ya sosyal araştırmalar ve sanat eğitimi veren bir okula katılmak üzere gitmiştir. 1942 yılında ilk sergisini açmış ve sürrealist eserler vermiştir. André Breton ve Marcel Duchamp gibi dönemin önde gelen sürrealistleriyle New York’ta bir araya gelmiştir. O dönemin en belirgin yapıtı 1944 yılında yaptığı St. Elmo's Fire’dır.

İspanyol sürrealist ressam. Gerçeküstü eserlerindeki tuhaf ve çarpıcı imgelerle ünlenmiştir. En iyi bilinen eseri olan Belleğin Azmini 1931'de bitirmiştir.

Dalí, ressamlığın yanı sıra heykelcilik, fotoğrafçılık ve filmcilikle de ilgilenmiş, Amerikalı animasyoncu Walt Disney ile beraber yaptığı Destino adlı kısa çizgi film, 2003'te "en iyi kısa animasyon filmi" dalında Oscar adayı olmuştur.

Katalonya doğumlu olan Dali, 711 yılında İspanya'yı fethetmiş olan Mağribiler'in soyundan geldiğini iddia etmiş, "süslü ve cafcaflı olan her şeye, lüks hayata ve doğu kıyafetlerine olan düşkünlüğünü" de "Arap kökeni"ne bağlamıştır.

Dali hayatı boyunca, sanatıyla olduğu kadar eksantrik giyimi, davranışları ve sözleriyle de dikkat çekmiş, bu durum kimi zaman onun sanatını takdir edenleri de etmeyenler kadar usandırmıştır. Bu davranışların getirdiği kötü şöhret Dali'nin geniş kesimlerce tanınmasını sağlamış ve eserlerine duyulan ilgiyi artırmıştır.

Dalí 11 Mayıs 1904'te, İspanya'nın Katalonya bölgesinde bulunan Figueres kentinde, Salvador Dalí i Cusí ve Felipa Domenech Ferres çiftinin ikinci çocuğu olarak dünyaya geldi. Çiftin 1901 doğumlu ilk çocuğu, Dalí'nin doğumundan tam dokuz ay on gün önce (1 Ağustos 1903'te) sindirim yolu

iltihabından ölmüş, onun ismi olan Salvador da ikinci çocuğa geçmişti. İlk çocuklarının küçük yaşta ölmesini bir türlü kabullenemeyen Dalí çifti, küçük Dalí'nin yanında sık sık ölmüş ağabeyinden bahsediyor, ilk Salvador'un bir resmini yatak odalarının duvarında tutuyor, ve Dalí'yle beraber düzenli olarak ilk Salvador'un mezarını ziyaret ediyorlardı. Bu durum, Dalí'nin küçük yaşta kendi kimliği konusunda karışıklık yaşamasına sebep oldu. Sonradan, hiç tanımadığı ağabeyi hakkında "iki su damlası gibi birbirimize benziyorduk, fakat yansımalarımız farklıydı. O, herhalde benim fazla mutlak olarak tasarlanmış ilk versiyonumdu." diye yazacaktı.

1976 doğumlu Polonyalı ressamdır. Wroclaw üniversitesinde mühendislik eğitimi almıştır. 2001 yılından beri yağlı boya çalışlamaları yapmakta olup 2005 yılından beri bu çalışmalara İrlanda'daki stüdyosunda devam etmektedir.

Ressam 1966 yılında Rusyanın küçük bir kasabası olan Kotelnikovo'da doğmuştur. 1980 yılında ailesiyle birlikte Almanya'ya taşınmış ve yaşadığı çevrenin müzeleri, kaleleri ve eski tipli sokaklarının etkisiyle tarih ve edebiyata merak salmıştır.

Zorunlu askeri görevinden dolayı Türkmenistan'a taşınmıştır. Görevi sırasında doğu filozofisi fikirlerini etkilemeye başlamıştır.

1990 yılında ilk güzel sanatlar sergisini açarak 24 yaşında ün kazanmaya başlamıştır. 2 yıl sonra ise Aşkabat'ta güzel sanatlar kolejini bitirmiştir.

1997 yılında ABD'ye göç eden sanatçı için yeni bir dönem başlamıştır. Kendine ilham veren Batı kültürüne yeniden yönelmiş, kendi resim ve deneyimlerini eserlerine yansıtmıştır. 1998 yılından bu yana, Michael düzenli olarak çeşitli New York galerilerinde tablolarını sergilemektedir.

2002 yılından beri Hayal (Londra, Birleşik Krallık) Sanatı Derneği üyesi olan ressam düzenlenen yıllık Avrupa sergilere katılmaktadır.

Ressam'ın ilk monografi albümü "Lullabies" 2003 yılında Interart Galerisi işbirliği ile yayınlanmıştır. 2007 yılında ise, onun eşsiz stili ve vizyonunu tanımlayan ikinci albümü, "Nature Of Absurdity", yayınlanmıştır.

Gil Bruvel Sidney/Avustralya doğumlu fransız ressam ve heykeltraştır.

Mihai Criste, soyut, gizemli ve sürrealist resim çalışmalarıyla tanınan Romanya’lı bir resim sanatçısı. 10 yıldan fazladır profesyonel resim sanatı ile uğraşan Mihai çeşitli resim yarışmalarına katılmış ve çeşitli resim sergileri düzenlemiş. Sanatçı eserlerinde tema olarak gerçekte olan olayları hayal dünyasında birleştirerek ortaya gerçek olmayan (sürrealist) çalışmalar çıkartıyor. İşte sanatçının bazı resimleri;

Leonor Fini (1907 – 1996), Arjantinli sürrealist ressam, tasarımcı, illüstratör ve yazardır. Güçlü kadınların özür dilemeyen tanımlamalarıyla tanınınmıştır..

Alman Ressam Wolfgang Lettl (1919 - 2008) Almanya'nın Augsburg kentinde doğan sürrealist bir ressam.

1939 yılında, 20 yaşındayken, Wolfgang Alman ordusuna katıldı. Suluboya çalıştı ve ilk gerçeküstücülük gerçekleşti. 1940-1943 yılları arasında işgali altındaki Paris'te bir iletişim subayı olarak görev yaptı. Daha sonra savaşta, savaş sonunda yakalanan ve dört ay boyunca tutulduğu Norveç'te, bir keşif havacı oldu.

1945 yılında Augsburg döndü ve 1945-49 yılları arasında bir serbest ressam olarak çalıştı. Ancak, para sıkıntısı nedeniyle inşaat işleri dönmek zorunda kaldı. İnşaat işleri ve ufak tefek işler çalışırken bir yandan da manzara, portre ve sürrealist sanat üzerinde çalışmaya devam etti. 1954 yılından itibaren,sanatı üzerinde yoğunlaştı. 1949 yılında Franziska Linki ile evlendi.

Onun serbest sanat ile başarı onu sürrealizmi geliştirmeye yöneltti ve o Neue Münchener Künstlergenossenschaft ("Yeni Münih Sanatçı Kooperatifi") üyesi oldu. 1963 Grosse Kunstausstellung München ("Büyük Sanat Sergisi Münih") katıldı.

Domenico Gnoli, 1933 yılında İtalya'da dünyaya gelmiş sürrealist ressamdır. 1970 yılında 36 yaşındayken ölmüştür. Genç yaşta ölümü arkasında fazla eser bırakmamasını beraberinde getirmiştir.. Aynı zamanda illustratördür.. Çalışmaları sürrealizmin yanında pop art izleri de taşımaktadır..

Tetyusa Ishıda, Shizuoka’da doğdu. Babası bir parlamenter ve annesi bir ev hanımıydı. 1992 de Merkez Lisesi’nden mezun oldu. Bu dönemde anne ve babası sürekli görüşüyordu ve onlar da onun aslında öğretmenlik ya da eczacılık alanında iyi bir akademik kariyeri için durmadan baskı yapıyorlardı. Bu deneyim daha sonra onun bazı resimlerinde toplumun gençlerden beklentileri olarak ortaya çıkmıştır.

Ishida, Musashino Sanat Üniversitesine girdi, 1996 yılındaki mezuniyetine kadar Görsel İletişim Tasarımı alanında ihtisas yaptı. Ishida’nın meslek seçiminden dolayı mutsuz olan anne ve babası, onun üniversite hayatı süresince mali destek sağlamayı reddetti.

Hızla üretmeye başladı. İnanılmaz resimler yapıyordu. Resimlerinde derin bir hüzün derin bir yalnızlık teması vardı.

1997 den 2005’e kadar onun eserleri bir dizi ödüllerin ve sergilerin ardından büyük bir pozitif övgü kazandı, ölümüne kadar zamanın etkin bir sanatçısı oldu.

23 Mayıs 2005’de bir tren kazasında öldü. 31 yaşındaydı. Ölmek için çok gençti. Bir o kadar da hüzünlü… (Trenin mi ona çarptığını yoksa onun mu trene çarptığını hiç bir zaman kimse bilemedi!)

Ishida’nın eserlerinin temalarının üç büyük özelliği: Japonya’nın kimliği ve bugünün dünyasında rolü; Japonya’nın sosyal ve eğitim-öğretim yapıları ve Japon halkın mücadeleleri, sosyal uyumu ve Japonya’nın çağdaş yaşamındaki teknolojik değişiklikleri yer alıyordu.

O izolasyon, kaygı, kimlik problemi, şüphecilik, klostrofobi (kapalı yer korkusu) ve yalnızlık, okula katlanan çocukların temalarını yaparak ve bir fabrikanın parçası olarak iş adamlarını ve genç insanları çoğunlukla genç erkekleri betimleyerek, gündelik ev eşyalarını fiziksel olarak entegre ederek aktarıyordu. Bir lavabo, bir radyatör ve bir masa gibi.

Onun çoğu resminde kendi yüzüne benzeyen yüzler var. Bunlar otobiyografik benzerlik gösterseler de o her zaman bunu yalanlamıştır.

Resimlerinde kendi yüzü olmadığını söyler.

Max Walter Svanberg, 1912 Malmö / İsveç doğumlu sürrealist ressam, tasarımcı, illüstratördür.. Resimlerinin içeriği flora ve fauna elementleriyle harmanlanmış kadın vücutlarıdır..

Igor Morski, 1960 doğumlu polonyalı sürrealist ressam ve grafik tasarımcı.

Dietrich Schuchardt, 1945 doğumlu sürrealist alman ressamdır..

Dietrich Schuchardt: Catalog Raisonne - Paintings and Drawings. Gallery of Surrealism - Paintings, drawings, graphics, and books related to Surrealist, Neo-Romantic, and Fantastic art.

Rallé

Rallé çalışmaları son dönemlerde Ney York'ta Meisel Gallery ve Bruce R. Lewin Fine Art'ta sergilenmiş 1949 doğumlu amerikalı sürrealist sanatçıdır. Eserleri üzerine pek çok dergide yazılar yazılmış ve eserleri pek çok kitaba kapak olmuştur. 2003 yılında otobiyografi yayınlamış ve ödül almıştır.

Oscar M. Domínguez

Oscar M. Domínguez, 1906 yılında İspanya'ya bağlı Kanarya Adaları'nda dünyaya gelmiş sürrealist ressamdır. Gelişimini engelleyen çok ciddi bir rahatsızlık geçirdi hemen ardından resme yöneldi. 21 yaşında Paris'e taşındı ve orada Yves Tanguy ve Pablo Picasso'dan çok etkilendi. 25 yaşında deforme olmuş eli ve kesik kol damarlarıyla kendisinin bir oto-portresini yaptı. Bundan tam 27 yıl sonra 1957 yılında damarlarını keserek ölmeyi seçti.

Femmes o Mujeres, 1942

http://i.hizliresim.com/0Vq46Z.jpg

**

Les Odalisques, 1945

http://i.hizliresim.com/JLY7bJ.jpg

**

Silent Listener, 1943

http://i.hizliresim.com/VpVg1v.jpg

**

Le Peintre et son Modèle, 1945

http://i.hizliresim.com/YPBjGk.jpg

***

Femme sur Divan, 1942

http://i.hizliresim.com/0Vq45Y.jpg