DemirD Yanıtlama zamanı: Ocak 13, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 13, 2015 Yanlız semavi dinleri uygulamalara göre yargılamayalım. Dinler insanlığa uyarı ve/veya hatırlatma niyetiyle gönderilmiştir. Kim bilerek hata yapar ki yada hiç farkında olmadan kötü birşey yaptığınız olmadı mı? Dinler bir çağrıdır. Doğruyu yapan için sorun yoktur ama yanlış yapanıda yanlışından geri çevirmek gerekir. O yüzden yukarıda da dediğim gibi semavi dinler yeni birşey getirmemiştir. Sadece hatırlatmadır. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
amonhera Yanıtlama zamanı: Ocak 13, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 13, 2015 Herkes de akıl dediğimiz, bilinç dediğimiz şey var di mi? bunu kullanabilmek için kitabamı bakmamız lazım yani. Kitapta hırsızlık meşru kılınıyor ise bu doğru mu demek oluyor. hiç bir şekilde bunun günah olmadığı yazsa idi bile , içimizde bir ses , birine ait bir şeyi çalmanın yanlış olduğuna dair vicdan yapmayacak mıydı? ya da birine yaptığı yardımdan dolayı teşekkür etmemizin sebebi kitaplar öyle emrediyor diye mi? Şükür ki , aklım da vicdanım da var. herkes gibi bende tam teşkilatlı geldim dünyaya. zaten bu yüzden bu kadar donanımlı yaratıldık. düşünebiliyor,sorgulayabiliyor, vicdan muhakemesi ................. yapabiliyor olmamızın nedeni bu. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
DemirD Yanıtlama zamanı: Ocak 13, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 13, 2015 Herkes de akıl dediğimiz, bilinç dediğimiz şey var di mi? bunu kullanabilmek için kitabamı bakmamız lazım yani. Kitapta hırsızlık meşru kılınıyor ise bu doğru mu demek oluyor. hiç bir şekilde bunun günah olmadığı yazsa idi bile , içimizde bir ses , birine ait bir şeyi çalmanın yanlış olduğuna dair vicdan yapmayacak mıydı? ya da birine yaptığı yardımdan dolayı teşekkür etmemizin sebebi kitaplar öyle emrediyor diye mi? Şükür ki , aklım da vicdanım da var. herkes gibi bende tam teşkilatlı geldim dünyaya. zaten bu yüzden bu kadar donanımlı yaratıldık. düşünebiliyor,sorgulayabiliyor, vicdan muhakemesi ................. yapabiliyor olmamızın nedeni bu. Tüm bunları söyleyebiliyorsanız tebrik ederim mükemmel ötesi bir insansınız. Hayatta tek bir hata bile yapmamış olmanız sizden başkalarınında yapmayacağı anlamına gelmez. İnsan yaradılışı gereği ( sizin tam donanımlı dediğiniz şey) iyi ve kötü olarak çift yaratılmıştır. Siz sadece iyiyi barındırdığınızı idda ediyorsanız kusura bakmayın ya insan değilsiniz yada eksik yaratılmışsınız. Evet bir kitabı okumakla bütün hayatınız değişmez ama bir kelimeden dahi en ufak bir sonuç çıkarabilirseniz ne mutlu size. Yok aklım ve vicdanım var benim diyorsanız, bende size daha ögrenmeniz gereken çok şey var derim. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
amonhera Yanıtlama zamanı: Ocak 13, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 13, 2015 Tüm bunları söyleyebiliyorsanız tebrik ederim mükemmel ötesi bir insansınız. Hayatta tek bir hata bile yapmamış olmanız sizden başkalarınında yapmayacağı anlamına gelmez. İnsan yaradılışı gereği ( sizin tam donanımlı dediğiniz şey) iyi ve kötü olarak çift yaratılmıştır. Siz sadece iyiyi barındırdığınızı idda ediyorsanız kusura bakmayın ya insan değilsiniz yada eksik yaratılmışsınız. Evet bir kitabı okumakla bütün hayatınız değişmez ama bir kelimeden dahi en ufak bir sonuç çıkarabilirseniz ne mutlu size. Yok aklım ve vicdanım var benim diyorsanız, bende size daha ögrenmeniz gereken çok şey var derim. Beni yanlış anlamışsınız, ben mükemmelim falan demedim,öyle bir kastım da yokdu. bir şeylerin doğruluğunu veya yanlışlığını ayırt edebiliyorum dedim. ve bu cümleyi HERKES kelimesini kullanarak kurdum. Tabiki hata yaparız, hatta bile bile dahi yaparız. ama bunu biliriz. bunu bilmek için , bir dini bilmemiz ,okumamız gerekmez dedim. (bu okumadığım anlamına da gelmez ayrıca ama buna girmicem tabi.) ki ayrıca bu benim düşüncelerim. sen de yaz düşüncelerini tartışalım. lakin bireysel şekilde hedef alarak, alay ederek bir birimizi kırmayalım lütfen. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
DemirD Yanıtlama zamanı: Ocak 13, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 13, 2015 Beni yanlış anlamışsınız, ben mükemmelim falan demedim,öyle bir kastım da yokdu. bir şeylerin doğruluğunu veya yanlışlığını ayırt edebiliyorum dedim. ve bu cümleyi HERKES kelimesini kullanarak kurdum. Tabiki hata yaparız, hatta bile bile dahi yaparız. ama bunu biliriz. bunu bilmek için , bir dini bilmemiz ,okumamız gerekmez dedim. (bu okumadığım anlamına da gelmez ayrıca ama buna girmicem tabi.) ki ayrıca bu benim düşüncelerim. sen de yaz düşüncelerini tartışalım. lakin bireysel şekilde hedef alarak, alay ederek bir birimizi kırmayalım lütfen. Öncelikle kusura bakmayın amacım alay etmek değildi sadece ''aklım ve vicdanım var o halde hersey tamam'' cümlesinin yanlışlığına vurgu yapmak istemiştim. Tabiki sizin düşünceniz tabiki saygı duyuyorum ama bu eleştirdiğiniz şeylere inanan insanların aklına ve vicdanına atıf olmamalı. Müslüman, hristiyan, yahudi, pagan, deist, satanist... ne fark eder ki; isimlerin ne önemi var. Anlatmaya çalıştığım şey şudur inanmanın adı olmaz (inançsızlık dahil).Bundan binlerce yıl önce yazılmış ve halen açıklanamayan şeylere akıl ve vicdan diyerek kendimizi kapatmamız yanlış olur. Anladığım kadarıyla deistsiniz, deistlikte yeni birşey değil ki, zaten eleştirdiğiniz din sistemlerinde olan birşey taban tabana ayrılan düşünce sistemleri değil ki. Dinlerdeki eleştirdiğiniz noktaları anlayabiliyorum haklısınızda ama işte akıl ve vicdan dediğimiz şeyler bu noktada devreye girerek zaten bu ayrımı yapmamızı sağlıyor bu deizme özel birşey değil ki. Kısacası bence tüm dinleri bilmek ögrenmek okumak gerekir. Ancak bu yolla insan kendini geliştirebilir. Gerisi aklına ve vicdanına kalmış. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
amonhera Yanıtlama zamanı: Ocak 13, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 13, 2015 tüm dinleri öğrenmeye çalıştım tabi. ama öğrendim diyemiyorum. sadece okumak yetmiyor çünkü. az çok fikrim var diyelim. sende haklısın aslında , belkide herkes bulaşık makinesi eve gelir gelmez onunla napacağını bilmiyordur, illa kılavuzu okuması gerekiyordur. ne kadar tuz koyması gerektiği ise kendi suyunun ne kadar kreçli olduğunu bilmesinden gelir. yani burda da işte senin dediğin şekilde akıl, vicdan falan devreye giriyor. pek saçma bir örnek verdim galiba , anladın umarım. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
DemirD Yanıtlama zamanı: Ocak 13, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 13, 2015 tüm dinleri öğrenmeye çalıştım tabi. ama öğrendim diyemiyorum. sadece okumak yetmiyor çünkü. az çok fikrim var diyelim. sende haklısın aslında , belkide herkes bulaşık makinesi eve gelir gelmez onunla napacağını bilmiyordur, illa kılavuzu okuması gerekiyordur. ne kadar tuz koyması gerektiği ise kendi suyunun ne kadar kreçli olduğunu bilmesinden gelir. yani burda da işte senin dediğin şekilde akıl, vicdan falan devreye giriyor. pek saçma bir örnek verdim galiba , anladın umarım. Hakketen örnek olmadı yaaa Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
amonhera Yanıtlama zamanı: Ocak 13, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 13, 2015 Hakketen örnek olmadı yaaa spontane gelişti o, üzerinde düşünmemiştim, film izliyodum.. iyi geceler.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
punitive Yanıtlama zamanı: Ocak 14, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 14, 2015 Evrende, insan düşüncesinin üzerinde, onu aşan bir bilinç vardır. İnsan aklının ulaşabileceği limit, bu gerçeği görebilmektir. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
DemirD Yanıtlama zamanı: Ocak 14, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 14, 2015 Evrende, insan düşüncesinin üzerinde, onu aşan bir bilinç vardır. İnsan aklının ulaşabileceği limit, bu gerçeği görebilmektir. Bunu açmanız mümkün mü? Mesela siz gerçeklik olarak ne gördünüz/görüyorsunuz ? ( vereceğiniz cevabı hiçbirşekilde tahmin edemeden gerçekten soruyorum ) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
NizaroC Yanıtlama zamanı: Ocak 14, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 14, 2015 DemirD dostum öyle diyorsun tamam bir çağrı olarak kabul edelim ama bu çağrıda yine dönüp dolaşıp tanrıya geliyor yani demek istediğim çağrı tanrısalsa bizlerin onu farklı yönlere çekemiyor olmamız gerekir yanlış mıyım? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
birikinti Yanıtlama zamanı: Ocak 14, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 14, 2015 Aslında bilemiyorum ben evrenin kendisinde bilinç değil düzensizlik,dağılma görüyorum. Ve tabi maddesellik. Neticede maddeyi yoktan var edebilecek bir gücün kendisini de maddede var edeceğini zannetmiyorum. yoktan varedemez ya da vardan var, yok kavramı üzerine düşünmeliyiz; "yok" ve "var" sadece kavramlardır ya da görüngüler ve soyutlar-ifadeler;belirtiler örneğin yok kavramını ele alalım; 'yok', bir var'ın : geride/arkada bıraktığı iz ya da kalıt-; 'artık orada bulunmama durumu'; ya da kaybedilmiş/artık kaybolmuş olma durumudur; ya da yeridir yok durumdan çok bir yerdir ve yer belirtir; (fiziksel alan-hdd yi düşünün) Bir "var" geride "yok" izi ve kalıtı bırakabilir; Yok var önceline bağımlıdır- özlellikle belirtiyoruz önceden bulunduğu yerde olmama durumudur; "vara göre yok" ve "yoka göre var", bu ikisi bölünemez Yok kavramını 'vara göre yok'; var kavramını 'yoka göre var' olarak düşünün Bi şey bulunduğu yerde var ve bulunmadığı yerde yoktur ve yok yazılır; Bi şeyin hiç bulunmadığı yer ise yoktur ya da 'yersizlik' ve 'heryer' olarak tanımlanabilir "Yok" önceden bulunan/var bulunan bi şeyin artık olmama durumudur, Hiç olmayan bi şeyin yokluğundan da sözedilemez; Bu yüzden sadece olan bi şeyin yokluğundan sözedilebilir ki yok olmadan var-var olmadan yok olamz ve tanımlanamaz; Bir ikincisi, Tanrı mutlak varlık ve mutlak varolan-tümvarolansa; tüm varolan dışında (ya da tümvar saltlığı dışında) başka bi şeyin (ya da bi başkalığın) yokluğundan da (bulunuşundan da ve olmayışından da) sözedilemez kendisinden başka bi şey ne var ne de yok değildir ve olamaz; Çünkü kendisinden başka bir var yok- varolan yok Yok onun başkalığı ya da bir başkalığın yokluğu değildir; (Bu konular üzerine uzun uzun yazdık/düşündük ve başka -daha açık açıklamalarda geliştirebiliriz sanırım) Aksi durumda bu (bir) başkalığın (yokluğunu ve) varlığını öne sürmek olur, Ki bu zaten tanrı ikiliği öne sürmenin de ta kendisi olur; bu yüzden tanrı hem var hem yoktur ya da benzeri (İşte bu yüzden evren tanrıdır diyoruz ya da tümvarolan,-herşey) bu durumda yokluk salt yokluktur salt varın salt yokluğudur ya da varsayımıdır; Çünkü başka bir şeyin ve bir ikincilin -bir olmayanın ve bir tanrı olmayanın yokluğunda sözedemeyiz eğer tanrı mutlaksa ve saltsa; Bu aksi başka bir salt ve ikincil yokluk durumu öne sürmek tanrı olmayandurumu öne sürmek yakını/benzeri olur; Özetle başka bir surumuda ise; tarının olmadığı yer yoktur ve yokun kendisidir ve tanrıınn olmadığı şey yoktur ve yokun kendisidir ve o eğer (tanrıdan) başka ve başkası değilse nedir? "yok bir tanrı olmayan mıdır? nedir? lütfen cevaplayın ve ilerleyelim," Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
birikinti Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2015 arkadaşlar eklemeler ve belki de açılımlar yaptım; arkadaşlar zor değil- biraz matematik-fizik ilgiliysek parçalara ayrırak ve bütünün üzerinde durarak zaman ayırırak anlayabiliriz) (matematik ifadesi vb. gibi düşünelim ve parçalara ayıralım biraz zaman ayıralım ve biraz inceleyin lütfen) sizin öne sürümünüzle başlangıçta; tanrının bulunmadığı alan ve yer yoktur bu durumda yok öne sürmek tanrının bulunmadığı yer ve alan öne sürmektir yok tanrı içindedir ya da değildir ve ona ilişkindir-değil mi? bu değilde nedir? siz cevaplayın ve yanıtlayın lütfen? tanrıya göre yok hiç bir yerdir ya da hiç bi şey (başlangıçta) (olmayan yer) olmayan yer neresi ve orda tanrı varmı? yok mu? çünkü tanrının olmadığı yer yoktur/alan yoktur (bu dış ve başlama arayışına ilişkin belirimlerdir) (gerçeklikte bize böyle yansır bunlar çünkü gerçeklik sınırlıdır-sınır ifade eder-geçilmez-algı; boyutluluk algısı; bunlar üzerinde durmayacağız çünkü bizde bilmiyoruz-birlikte düşünüyor ve çözüyoruz) tanrıdan ayrı bir yok mu öne sürüyorsunuz? tanrıdan ayrı bir yok alanı öne sürüyor musunuz? ve tanrıdan ayrı bir yok alanı-içeriği ve biçimlenebilirliği olan /(tanrıya göre) ama o tanrı değil ve onu/yok'u tanrının biçimleyebilirliği mi öne sürüyorsunuz? yok nedir? bunu öne sürüyor musunuz? "yok olarak var bulunan alan" boşluk ya da belirti ve hiç olmayan hiç olmayan alan ve yokluk alanı diyelim biz buna; o nerde? tanrıya göre? hiç hiç hiç olmayan alan var alanına nasıl gelir? bileşir ya da tanrı ile ve tanrı onla nasıl iletişim kurar? var alanında bu alan var mı? yok olarak var tanrının içinde olmadığı bir alan varmı? yok mu? ve bu alan neyin içinde bu alan bir yerin içinde mi? ve tanrı? ve bu alan tanrının içinde mi dışında mı ve tanrı onun içinde mi? dışında mı? ve bu değilse tanrı neyin/nerenin (aslında kendinin içinde ve dışında ama heryerde ve şeyde) içinde ? o zaman tanrıda mı bi şeyin-bi yerin içinde ve o yerde tanrı ve boşluk ya da tanrı ve yokluk mu var? bi arada; (lütfen düşünün ve yanıtlayın ve bi bakın-düşünün) (adım adım-lütfen inceleyin-kaçmayın-anlaşılabilir lütfen) yok öne sürmek; "işlenebilir var yapılıcı/yapılabilir bir alan" -ya da "bir boşluk alanı" ya da "varedilebilirlik potansiylenin kendisi olarak yok" öne sürmektir, tanrının işleyebileceği vardır/alandır yok bu durumda ama bu alan nerdedir? ve tanrı onu kapsar mı? dışarır mı? ve gelecekte o vardır -onda nvar ve var alanı türemiştir ve yok değildir tanrıya göre ------ Tanrı olandan başkası yoksa (başlangıçta) başka neyin yokluğundan sözedilebilir? "yok" 'tanrı cinsinden değil olan'ın yokluğu değildir çünkü aksi taktirde tanrı cinsinden değil olandan sözedersiniz/etmeliyiz; ve bu durumda tanrı olmayandan ve tanrı olmayan değilden/yokluktan ve tanrının (kendi) değilinden sözedersiniz yokluk tanrıdan başkalığın yokluğu olduğunda tanrıdan başkalık olur/tanımlanır; hala felsefe felsefedir-anlaşılmazdır demekten skılmadık mı? (biz-hepimiz) ya da usanmadık mı? "felsefe genellemiş matematiktir -Spinoza" (gerçek felsefe ve gerçek düşünme;) ve düşünmekten/düşünmemekten; sıkılmadık mı-yorlumadık mı? lütfen kusuruma bakmayın ama, 'yokluk yokluk cinsinden yokluk' ve 'tanrı tanrı cinsinden tanrı' demelisiniz ve yokluk tanrı, -tanrı yokluk mu işler? tanrı kendi dışında olmayanını ve olmadığı yeri ve şeyi mi işler?,lütfen yanıtlayın ama yanıtlayın, tanrı kendinin olmadığı ve olmayanın olduğu yeri ve şeyi mi işler? tanrı kendi cinsinden olmayan değil ve yokluk mu işler? yokluk tanrıya göre nedir? -(tanrı tümvarolandır-başlangıçta ; sizin anlatımınıza göre ve başka bi şey yoktur) yokluk tanrıya göre olmayandır/yok yerdir ya da ve bulunmaz başlangıçta değil mi? olmayan nedir? olan tanrı ise olmayan nedir? olmayan 'tanrı olmayan'dır; olanın olmayışından-fikrinden- başka olmayış var mı? ve türetilebilir mi? bu başka bi şeyin yokluğu demek olur; dğil mi? tanrı olmayan mı var? tanrıdan başka bi şey var mı? başlangıçta; yok mu var? bir de; alan olarak ve yer-şey olarak? (sizin anlatımınıza göre yorumlandı bu yazılar-tam gerçeği ifade etmeyebilir; bilgi üzerine deneme-soru cevap-fikir açılımı için-düşünme için) yokluk tanrı cinsinden/biçiminden olmayan mıdır? hiç olmayan ve olmayacak (Tanrının yapacağı ya da (yokluk başlangıçtaki tanrı olmayandır) O zama nyoklu ktanrını nyapacağ ışeydir ya d aartı kvar yapacağı şeydir; tanrı yok alarak var olan şeyi var olarak yok yapmaktadır (hiç olmayansa hiç olmaycak olandır ve bir zaman hiç bir yerde var bulunamaz- zaman mekan sensörü mü bu?) yokluk tanrıdan başka bi şey midir? değil midir? (e tanrıdan başka bi şey yoktur; bi şeyin olmama durmunda olmayan nedir? ) Tanrı olandan başkası yoksa (başlangıçta) başka neyin yokluğunda sözedilebilir? (bizim) Biz kimiz? (tanrı olmayanlar ve yokluk) biz nerdeyiz? (yoklukta ve yokluktaki varlıkta-varolma potansiyelinde-tanrıdan ayrı ve beklek /tanrı olmayanlar/ olarak) tanrıdan ayrı olan mı var başlangıçta? tanrıdan ayrı varolma potansiyeli mi var başlangıçta? tanrıdan ayrı varedilme potansiyeli o zaman ve onu sadece tanrı var edebilir ve yok bir varedilebilme potansiyeli olarak yok (ve bir isimlendirme) o zaman; yok yok değildir o zaman varedilebilme potansiyeli bulunan içrek ya da alandır; şeydir; (tanrı için) yokluk ikincil bir varlık mıdır? ve yok olarak var mıdır? var bulunur mu? lütfen cevaplayın; "yok" geçmişte var bulunmuş mudur? geçmişte var bulunmamışsa nerede ne zaman var bulunmuştur; (e gelecekte var bulunacaktır diyorsunuz ve sonraki yokluğunda -(tekrar kaybolmasında) geçmişte var bulunmuş olur ve sayılır) hiç var bulunmamışsa nasıl var bulunmuştur var olmuştur? hiç var bulunmamış şey hiç yoktur ve var bulunamaz- ilerlemeler-soru cevap-içsel deneme; belit; ya tanrı cinsindeniz ya değiliz? karar verin? yokluk cinsindeniz yokluk ne cinsinden? kendinin? kendi ne? yokluk yokluk var bulunur mu? belirsiz; (tüm bunları başlangıç zaman ve yer gibi kavramların/yanılgıların ve ikiliğin/dualitenin ve aslında gerçekliğin-doğal yapısının ve doğal öğrenmenin doğurduğunu bi ölçüde düşünüyoruz) (bu bir algı sadece aşılabilir ama yine de tam değil hiç bir zaman-bir algılayış olarak kısmen aşım) tanrının olmadığı yerde tanrı olabilir mi? tanrının olmadığı yer olabilir mi? "tanrı olmadığı yer olarak yok" ve "tanrı olmayarak yok" olan yerden şeyden mi yaptı bizi tanrı? ve yok tanrı değil miydi? ve yokta tanrı yok mu? yok tanrı mı değil mi? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
punitive Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2015 Bunu açmanız mümkün mü? Mesela siz gerçeklik olarak ne gördünüz/görüyorsunuz ? ( vereceğiniz cevabı hiçbirşekilde tahmin edemeden gerçekten soruyorum )Gerçek şudur ki; "İnsan aklı, gerçeğe ulaşabilme yeteneğinden yoksundur." Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
sidar Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2015 Gerçek şudur ki: İnsan aklı, gerçeğe ulaşabilme yeteneğinden yoksundur. :rofl: Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
DemirD Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2015 DemirD dostum öyle diyorsun tamam bir çağrı olarak kabul edelim ama bu çağrıda yine dönüp dolaşıp tanrıya geliyor yani demek istediğim çağrı tanrısalsa bizlerin onu farklı yönlere çekemiyor olmamız gerekir yanlış mıyım? Öncelikle ben kişisel görüş olarak dinler tanrısaldır veya değildir diye görüş belirtmemeyi tercih ediyorum. Ama dinlerin tanrısal olduğu kabulünü yaparsak, farklı yönlere çekilecek şekilde sunulması bence çok mantıklı. Hatta inanış açısından akıl ve mantığın tam da bu noktada devreye girdiğini düşünüyorum. Aksi halde bu konuda akla ve mantığa ihtiyacımız kalmazdı. Gerçek şudur ki; "İnsan aklı, gerçeğe ulaşabilme yeteneğinden yoksundur." Bu cümleyi tanrısal anlamda kurduğundan bu konuda yüksek oranda sana katılıyorum. İnsan aklının sığ yapısı gereği bilinçli zihnimiz malesefki gerçeğe ulaşabilmekten çok uzaktır. Bu nedenle zaten kutsal kitaplarda yılan, elma, kadeh, üzüm gibi tasvirler yer almaktadır. Düşünün bir kere insan aklının gidebildiği son nokta ''avatar'' filmidir, ondada sivri kulaklardan ve atlara 2 bacak fazladan eklemenin ötesine geçilemedi. Çünkü insan aklı düşünsel yaratma konusunda çok aciz. Çok basit örnekle eğer dünya üzerinde sürüngen hayvanlar olmasaydı insan aklı asla bir yılanın nasıl hareket edebileceğini düşünemezdi. Madem bu kadar yazdım bari kişisel görüşümden de bahsedeyim. İnsan aklının yaradılışı anlayamayacağı fikri benim inancımın en sağlam temelidir. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
punitive Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2015 Bu cümleyi tanrısal anlamda kurduğundan bu konuda yüksek oranda sana katılıyorum. İnsan aklının sığ yapısı gereği bilinçli zihnimiz malesefki gerçeğe ulaşabilmekten çok uzaktır. Bu nedenle zaten kutsal kitaplarda yılan, elma, kadeh, üzüm gibi tasvirler yer almaktadır. Düşünün bir kere insan aklının gidebildiği son nokta ''avatar'' filmidir, ondada sivri kulaklardan ve atlara 2 bacak fazladan eklemenin ötesine geçilemedi. Çünkü insan aklı düşünsel yaratma konusunda çok aciz. Çok basit örnekle eğer dünya üzerinde sürüngen hayvanlar olmasaydı insan aklı asla bir yılanın nasıl hareket edebileceğini düşünemezdi. Madem bu kadar yazdım bari kişisel görüşümden de bahsedeyim. İnsan aklının yaradılışı anlayamayacağı fikri benim inancımın en sağlam temelidir."Bilinçsiz zihinle" gerçeğe ulaşan var mı? Yaratılışı tabii ki de anlayamayız da; açar mısın fikrini biraz. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
DemirD Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2015 ''Bilinçsiz Zihin'' tanımlaması yapılsaydı (-ki bunu en iyi ''şuurunu kaybetmek'' değiminden anladığımız anlam eşdeğer olarak ifade ederdi) bence hiç mümkün olmazdı. Bilinçsiz zihin demeyelimde bilinçli zihni tanımlarsam sanırım öteki halin ne olduğu konusunda biraz fikir edinebiliriz diye düşünüyorum. Bilinçli zihin dediğim şey gündelik hayatta kullandığımız korkularımızın, üzüntülerimizin, hayallerimizin olduğu... kafamızda oluşan her düşüncenin ''kritik akıl'' denilen bir süzgeçten geçtiği halimizdir. Birde kritik aklın devreden çıkarılmasıyla oluşan bir durum var ki bunuda tam eşleşme olmasada trans hali olarak tanımlasam çok da yanlış olmaz diye düşünüyorum. Hatta insan üzerinde gerçekleşen parapiskolojik olayların bir çoğu bu evrede gerçekleşir. Beynin algılarının duyu organlarından bağımsız olarak belirli seviyelerde açılması durumudur. Çok çok basit örnekle 6. his veya telepati durumları gibi. Kusura bakmayın bu konuda yazılacak çok şey var sayfalara sığmaz konuyu açarsam. Umarım az çok kastettiğim şeyin ne olduğunu anlamışsınızdır. Kendi inanışım konusundada kutsal kitaplar eğer gerçekten kutsalsa ( ki bu demektir ki bütün sırlara vakıf) zaten mevcut düşünce sistemimle bu sırlara ulaşamayacığım için, kendi düşünce sistemim içerisinde belirlediğim en doğru olan inanç sistemi gene başka bir akılla çürütülemeyeceğinden doğru olan düşündüğüm şeydir. Biraz karışık olsada özetle şunu demek istedim inancım hakkında; Ben daha iyisini düşünene kadar en iyisi şu an düşündüğümdür. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
punitive Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2015 ''Bilinçsiz Zihin'' tanımlaması yapılsaydı (-ki bunu en iyi ''şuurunu kaybetmek'' değiminden anladığımız anlam eşdeğer olarak ifade ederdi) bence hiç mümkün olmazdı. Bilinçsiz zihin demeyelimde bilinçli zihni tanımlarsam sanırım öteki halin ne olduğu konusunda biraz fikir edinebiliriz diye düşünüyorum. Bilinçli zihin dediğim şey gündelik hayatta kullandığımız korkularımızın, üzüntülerimizin, hayallerimizin olduğu... kafamızda oluşan her düşüncenin ''kritik akıl'' denilen bir süzgeçten geçtiği halimizdir. Birde kritik aklın devreden çıkarılmasıyla oluşan bir durum var ki bunuda tam eşleşme olmasada trans hali olarak tanımlasam çok da yanlış olmaz diye düşünüyorum. Hatta insan üzerinde gerçekleşen parapiskolojik olayların bir çoğu bu evrede gerçekleşir. Beynin algılarının duyu organlarından bağımsız olarak belirli seviyelerde açılması durumudur. Çok çok basit örnekle 6. his veya telepati durumları gibi. Kusura bakmayın bu konuda yazılacak çok şey var sayfalara sığmaz konuyu açarsam. Umarım az çok kastettiğim şeyin ne olduğunu anlamışsınızdır. Kendi inanışım konusundada kutsal kitaplar eğer gerçekten kutsalsa ( ki bu demektir ki bütün sırlara vakıf) zaten mevcut düşünce sistemimle bu sırlara ulaşamayacığım için, kendi düşünce sistemim içerisinde belirlediğim en doğru olan inanç sistemi gene başka bir akılla çürütülemeyeceğinden doğru olan düşündüğüm şeydir. Biraz karışık olsada özetle şunu demek istedim inancım hakkında; Ben daha iyisini düşünene kadar en iyisi şu an düşündüğümdür.Kastettiğin şeyin ne olduğu gayet açık. Bilinen şeyler ve gerçek olduğuna dair hiçbir delil yok. Ayahuşka alanlar da, aynı durumu yaşadıklarını iddia ediyorlar. Hem de hiçbir ritüele ve uygulamaya ihtiyaç duymadan. İkincisi, kırk tane yanlış bir araya gelse de, bir doğru etmez. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
DemirD Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2015 Kastettiğin şeyin ne olduğu gayet açık. Bilinen şeyler ve gerçek olduğuna dair hiçbir delil yok. Ayahuşka alanlar da, aynı durumu yaşadıklarını iddia ediyorlar. Hem de hiçbir ritüele ve uygulamaya ihtiyaç duymadan. İkincisi, kırk tane yanlış bir araya gelse de, bir doğru etmez. Evet konunun özeti de tam olarak bu oluyor. ''Doğru yada yanlış yoktur, sadece inandıklarımız vardır. '' Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
punitive Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2015 Evet konunun özeti de tam olarak bu oluyor. ''Doğru yada yanlış yoktur, sadece inandıklarımız vardır. ''Öyle değildir. Doğru tektir; sonsuz sayıda yanlış olasılığı vardır. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
DemirD Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2015 Bence kurduğun cümle belki matematiksel olarak doğru olabilir ondanda pek emin değilim. Bana insan davranışı olarak yanlış diye tanımlayacağın bir örnek verebilirmisin? Hırsızlık mı? Birini öldürmek mi? Tecavüz etmek mi? vs... Merak ettim. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
punitive Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2015 Bence kurduğun cümle belki matematiksel olarak doğru olabilir ondanda pek emin değilim. Bana insan davranışı olarak yanlış diye tanımlayacağın bir örnek verebilirmisin? Hırsızlık mı? Birini öldürmek mi? Tecavüz etmek mi? vs... Merak ettim.Kastettiğim şeyle hiç alâkası olmayan anlamlar çıkarırsan, diyaloğu bir yere vardıramayız. Her olgu zıddı ile birlikte vardır. Biri doğru ise diğeri yanlıştır. Matematik, gerçeğin soyut simgesel ifadesidir. Matematik olarak doğru olan, doğrudur. Bir olgu hakkında, pek çok farklı "inanç" varsa, n-1 tanesi yanlıştır. Tamamı da yanlış olabilir. Fakat, iki tane doğru yoktur. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
DemirD Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2015 Kastettiğim şeyle hiç alâkası olmayan anlamlar çıkarırsan, diyaloğu bir yere vardıramayız. Her olgu zıddı ile birlikte vardır. Biri doğru ise diğeri yanlıştır. Matematik, gerçeğin soyut simgesel ifadesidir. Matematik olarak doğru olan, doğrudur. Bir olgu hakkında, pek çok farklı "inanç" varsa, n-1 tanesi yanlıştır. Tamamı da yanlış olabilir. Fakat, iki tane doğru yoktur. Hıımm evet o kısmı biraz yanlış anlamışım. Yani sen özetle diyorsun ki bu kadar inanç/ inançsızlık sitemi arasından ya bir tanesi doğrudur yada hepsi yanlıştır. Yani örnek olarak hem hristiyanlık hemde yahudilik (sadece 2 örnek olsun diye bu ikisini kullandım) aynı anda ilahi kaynaklı olamaz. Doğru anlamış mıyım? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
punitive Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 15, 2015 Hıımm evet o kısmı biraz yanlış anlamışım. Yani sen özetle diyorsun ki bu kadar inanç/ inançsızlık sitemi arasından ya bir tanesi doğrudur yada hepsi yanlıştır. Yani örnek olarak hem hristiyanlık hemde yahudilik (sadece 2 örnek olsun diye bu ikisini kullandım) aynı anda ilahi kaynaklı olamaz. Doğru anlamış mıyım?Özetle şunu diyorum: Tanrı var mıdır; yok mudur? Bunun sadece tek bir doğru cevabı vardır. Üçüncü bir şık yoktur. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.