caslanova Oluşturma zamanı: Ağustos 14, 2007 Paylaş Oluşturma zamanı: Ağustos 14, 2007 Modern tıp artık pek çok hastalığın çaresini buluyor, son 10 yılda teknolojide gelinen nokta hayal sınırlarımızı zorluyor. Ancak bütün bu sevindirici gelişmelere karşın, evren ve güzel gezegenimiz Dünya, hikmetini bir türlü çözemediğimiz sırlarla dolu. Üstelik bu konularda yürütülen çalışmalar, araştırmalar da en azından yakın gelecekte pek umut verici görünmüyorlar. Amerikan LiveScience dergisinde, yüzyıllardır gizemi çözülmeye çalışılan, varlığı ve yokluğu tartışılan, somut kanıtlara sahip olunamadığı için ‘sır’ olarak kalmayı sürdüren, bilimin bir türlü kesin ve akla yatkın bir açıklama sunamadığı tuhaf, ürpertici, merak uyandırıcı, en çok konuşulan ‘10 Gizemli Olgu’nun listesi yayımlandı. Hayaletlerden UFO’lara, psişik güçlerden ‘déjà vu’ duygusuna kadar tartışılan ve açıklanamayan 10 fenomen sizi bekliyor. 1 - BEDEN / ZİHİN BAĞLANTISI Bir efsaneye dönüşen ‘plasebo etkisi’ zihinle beden arasındaki muhteşem ilişkinin en basit kanıtı. Bu etki kendini şöyle gösteriyor: Sahte, yani aslında ilaç olmayan bir ilaç aldıklarından habersiz denekler, dertlerine derman olacak bir hap ya da şurup içtiklerini düşündüklerinden kendilerini daha iyi hissediyorlar. Üstelik etki kimi zaman bununla da kalmıyor, tıbbi belirtilerde de düzelme görülüyor. Bazen de bu ‘yalancı’ ilaçların işe yaradığını kanıtlamak istercesine, içtiklerinin etkisiyle acı çekiyorlar. Plasebo deneklerine bakınca, insan ister istemez, zihin neye inanırsa bedeninin de onu yaşadığına hüküm getiriyor. Pek çok uzman, zihnin yardımıyla bedenin kendi kendini iyileştirebilme kabiliyetinin, modern tıbbın yaratabileceği bir ‘mucize’den kat be kat büyüleyici olduğuna inanıyor. 2 - HAYALETLER“Ölü insanlar görüyorum” repliğiyle zihnimize kazınan ‘Altıncı His’ filminden, lisedeyken ev partilerinde pek çoğumuzun katıldığı masum ruh çağırma seanslarından, çocukken masal gibi dinlediğimiz korkulu hayalet hikâyelerine kadar ruhlar üzerine hep konuşulur. Hayaletlerin varlığı hakkında ciddi bir kanıt olmamakla birlikte, onları gördüğünü, onlarla konuştuğunu, onların fotoğraflarını çektiğini ısrarla anlatan -içten ya da değil- şahitler, pek çoğumuzun yakın çevresinde bile mevcut. 3 - DEJA VU Fransızca bir kelime olan ‘déjà vu’, Türkçede ‘daha önce görülmüş’ anlamını taşıyor. Açıklamak istediği durum ise şu: Özel bir anı ya da birtakım koşulları, aynı şekilde daha önceden de yaşamış olduğunuzu hissetme hali. Herkesin hayatında bir ya da birkaç kez yaşadığı bu duygu, şaşırtıcı, anlaşılmaz, gizemli ve evet ürkütücüdür. Birçok kişi ‘déjà vu’ hissini psişik bir deneyim olarak algılar. Birçok kişiye göre ise bunlar, önceki hayatlarımızdan davetsiz çıkıp gelen anlık karelerdir. Araştırmacılar ‘déjà vu’ ile ilgili bazı açıklamalar yapmaya çalışsalar da, bu tuhaf hissin nedeni, bir gizem olmayı sürdürüyor. 4 - TAOS UĞULTUSU ABD’nin New Mexico eyaletinde bulunan küçük Taos kentini ziyaret eden bazı turistler ve vatandaşlar, yıllardır, çöl havasında gizemli, güçsüz, düşük frekansa sahip bir uğultu ve titreşim duyduklarını anlatıyorlar. Bu iddiada bulunanlar, Taos vatandaşlarının sadece yüzde ikisini oluşturuyor. Bazıları bunun çöldeki garip birtakım akustik sorunlarından kaynaklandığını düşünürken, bazıları da bir çeşit kitle histerisi ya da uğursuz bir sır olduğuna inanıyor. Duyulduğu iddia edilen sese ister vızıltı, ister uğultu, ister titreşim deyin; ister psikolojik, ister doğal, ister doğaüstü olduğuna inanın... Hakkında bilinen bir tek gerçek var: O da şimdiye kadar hiç kimsenin bu garip sesin kökenini ortaya çıkaramadığı. 5 - DUYU ÖTESİ ALGI Hem Doğu, hem de Batı toplumlarında, bazı insanların bir çeşit psişik güçleri olduğuna inanılıyor. Bugüne dek psişik güçleri olduğunu iddia eden kişiler, araştırmacılar tarafından pek çok teste tabi tutuldu. Ancak elde edilen sonuçlar her seferinde ya olumsuz ya da muğlak ve şüpheliydi. Altıncı hissin gücüne inanan pek çok kişi, psişik güçlerin test edilemeyeceğini, çünkü bir nedenle kendilerine şüpheyle yaklaşanların ya da bilim adamlarının yanında azaldığını vurguluyor. Eğer bu tespit doğruysa, bilimin psişik güçlerin varlığını, gelecekte de ne ispat edebilmesi ne de çürütebilmesi mümkün görünmüyor. 6 - ÖNSEZİ İster altıncı his, ister önsezi, ister kötü hisler diyelim; hepimizin hayatımızda en az bir ya da birkaç kez garip sezgilerimizi rehber alarak hareket ettiğimiz olmuştur. Elbette bu karamsar hislerimiz çoğunlukla yanlış çıkar. Ancak kimi zaman kimi insanların altıncı hisleri -ne yazık ki- doğru alarm verir. Psikologlar bu durumu açıklarken insanların bilinçaltlarında, farkında olmadan çevremizdeki dünya hakkında bilgi topladığını vurguluyorlar. Bu şekilde biz aslında sadece ‘görünüşte bilmediğimiz’ bazı şeyleri biliyor ya da hissediyoruz. Ancak söz konusu bilgiler bilinçaltımızın derinliklerinde yaşadığı için, bunun nasıl olduğunu bir türlü anlayamıyoruz. Bu açıklama kimileri için tatmin edici olsa da pek çok araştırmacıya göre önsezi, kanıtlanması ve üstünde çalışılması zor bir konu. 7 - ÖLÜMDEN SONRA HAYAT Hayatlarında bir kez ölüme yakın deneyim geçirmiş kişilerin bazıları, karanlık bir tünelde yol alıp, sonunda beyaz bir ışık huzmesine kavuştuklarına dair hikâyeler anlatır. Bunlar arasında sevdiklerinize kavuşmak, garip bir huzur hissetmek gibi daha renkli öyküler de mevcuttur. Bu deneyimler son derece etkileyici olmakla beraber, maalesef kimse ‘öbür taraf’tan elinde bir kanıtla ya da doğrulanabilir bir bilgiyle geri dönmeyi başaramadı. ‘Öbür dünya’ meselelerine kuşkuyla yaklaşanlar, söz konusu deneyimlerin travma geçirmiş bir beynin gördüğü halüsinasyonlar olduğunu vurguluyorlar. Tabii bu nedenle de son derece doğal ve açıklanabilir olduklarını... Ölüp de geri dönen olmadığına göre, bu konu gizemini koruyacak. 8 - UFO’LAR... UFO deyince genelde insanların aklına uçan daireler, kısacası uzay gemileri gelse de UFO’nun açılımı ‘Tanımlanamayan Uçan Nesne’... Ve bu nedenle evet UFO diye bir şey var. Çünkü dünyanın her tarafında, gökyüzünde ne olduğunu tanımlayamadıkları birtakım objeleri gördüğünü söyleyen insanlar var. Ancak bu obje ve ışıklar, aslında uçak mıdır, meteor mudur yoksa gerçekten Marslıların son model uzay gemisi midirş Bu bir türlü açıklığa kavuşamıyor. 9 - ASLA BULUNAMAYAN KAYIPLARİnsanlar bazen kaybolur. Bazıları yaşadıkları hayattan kaçar, bazıları büyük çaplı ve cesetlerin tanınamadığı kazalarda yitip gider, bazıları cinayet kurbanı olur. Kayıplar ölü ya da diri bulunur. Ancak bazı insanlar vardır ki adeta buharlaşırlar. 1872’de Portekiz yakınlarında bulunan ‘hayalet gemi’ Marie Celeste’in mürettebatı, Amerikan işçi lideri Jimmy Hoffa bu şekilde kayıplara karışanlardan sadece bazıları. Kaybolanlar, normal şartlarda polis soruşturması, itiraflar ya da tesadüf sonucu bulunuyor. Ancak ortada kanıt olmadığı zaman insan, psişik detektiflerin işe ele atması gerektiğini düşünüyor. 10 - BÜYÜK AYAK Bu gizem de Amerika’dan... Yeni Kıta’da yıllar boyunca, insana benzeyen, bol tüylü, son derece iri, ‘Büyük Ayak’ adlı bir yaratığı gördüğünü iddia eden sayısız insan ortaya çıktı. Tüm kıta çevresinde kaydedilen iddialar eğer doğruysa, aslında binlerce Büyük Ayak’ın yaşıyor olması gerekirdi. Ancak bugüne kadar bu korkunç yaratığa ait tek bir ceset bile bulunamadı. Ortada belirsiz fotoğraflar, video kayıtları ve tanıkların açıklamalarından başka bir şey yoktu. Görünen o ki, Büyük Ayak da, İskoçya’nın varlığı bir türlü kanıtlanamayan ünlü Loch Ness canavarı gibi gizemler dünyasındaki yerini koruyacak. 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
losteirosss Yanıtlama zamanı: Ağustos 14, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 14, 2007 eline sağlık..ironik gelmiştir bu kadar tuhaf şeyler olmakta dunyada ve en büyük sır ve yabancı biziz ve yine anahtar kendimize...trajikomik. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Guest star67 Yanıtlama zamanı: Ağustos 14, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 14, 2007 eline sağlık ....milli canavarımız (van gölündeki) yazılmamış ona bozuldum biraz:D:D Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
losteirosss Yanıtlama zamanı: Ağustos 14, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 14, 2007 eline sağlık ....milli canavarımız (van gölündeki) yazılmamış ona bozuldum biraz:D:D abi loch ness canavarı da unutma. tamam bizden biri olmayabilir ama o da bizim göl canavarının kankasıdır eminim ya da ne bilim akrabası falandır:D Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
caslanova Yanıtlama zamanı: Ağustos 14, 2007 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 14, 2007 ben sadece 10 tanesini yazabildim ama dünyada bilimin çözemediği birsürü konu var aklına gelen olursa eklesin arkadaşlar Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Guest star67 Yanıtlama zamanı: Ağustos 14, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 14, 2007 abi loch ness canavarı da unutma. tamam bizden biri olmayabilir ama o da bizim göl canavarının kankasıdır eminim ya da ne bilim akrabası falandır:D abicim ne olursa olsun insanın kendi canavarı gibisi varmı yaa .hiçbişey yerini tutmuyo lockness zikredilmiş zaten bizimki yok ona bozuldum neyi eksik yaaa :D:D Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
caslanova Yanıtlama zamanı: Ağustos 14, 2007 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 14, 2007 taamam araştıram onuda yazcam starcım sözz Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Guest star67 Yanıtlama zamanı: Ağustos 14, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 14, 2007 sağol caslonava kardeşim...hassasım abi bu konularda canavarda olsa bizim canavarımız sahip çıkalım tabi yaa:D:D:D Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
locked_puppet Yanıtlama zamanı: Ağustos 14, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 14, 2007 araştırman için teşekkürler eline sağlık.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
roxee Yanıtlama zamanı: Ağustos 14, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 14, 2007 paylaşımın için tesekkurler yalnız dıgerlerını bılmem ama dejavunun bılım adamları tarafından acıklandıgını hatırlıyorum ben . . Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
CorpseBride Yanıtlama zamanı: Ağustos 14, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 14, 2007 lochnesste canavar olmadıgı kanıtlandı.ama turistlern ustunden para kazanmak içn dunyaya duyrulmuor. butun bunlar bi adamın sakasıyla basladı.50 yıl devam etti. adam kukla yapıp resmini cekmis. diger insanlarn resmlerni inceledklernde canavar zannedilen sey agac kutugu cıktı.butun bunları national geo da izledm... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
seven of spades Yanıtlama zamanı: Ağustos 14, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 14, 2007 de javu aciklanabildi bilim tarafindan.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
fcuk the life Yanıtlama zamanı: Ağustos 15, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 15, 2007 Buda dikkatimi çekti.. Yine plasebo gibi tıbbi bir sorun var elimizde. Homeopatik eriyik denen sulandırılmış kimyasal ilaçlardan bahsediyoruz. Bu sulandırma işlemi o kadar ileri dereceye götürülüyor ki hastaya iyi gelecek ilaç parçası hiç kalmıyor neredeyse. Ama gelin görün ki yine de iyileşme görülüyor. Plasebo etkisi ile aynı gibi görülse de arada ince ve önemli farklar mevcut. Tabii ki her çözülemeyen konuda olduğu gibi bunda da her kafadan başka şey çıkıyor. Bakalım, konu hâlâ kimyacılar tarafından araştırılma safhasında. [alıntı] Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
vampir_kedi Yanıtlama zamanı: Ağustos 15, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 15, 2007 ne 10u ne 20si daha çok şeyi çözemedilerde işte Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
vhercle Yanıtlama zamanı: Ağustos 15, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 15, 2007 seven of spades eğer varsa elinde deja vu ile ilgili bilimsel bi yazı paylaşır mısın bizimle? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
caslanova Yanıtlama zamanı: Ağustos 15, 2007 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 15, 2007 zaten söyledim daha sonraki yorumlarda bu araştırmamda sadece 10 tanesini buldum daha bi sürü açıklanmayan bilgiler var demiştim Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Devillive Yanıtlama zamanı: Aralık 17, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 17, 2008 Dejavu : Beynin, yorgunluk veya başka sebeplerden dolayı bir görüntü, ses, vb. herhangi bir girdiyi, giriş anı sırasında algılayamamasından kaynaklanabilir. Beyin bu girdiyi algıladığında kişi bu olayı daha önce yaşadığı hissine kapılabilir.Ayrıca, beynin sağ lobu ile sol lobunun milisaniyeden daha küçük bir zaman farkı ile çalışmasından da kaynaklanabilir. Bir taraf diğer taraftan önce algıladığı için, geç algılayan taraf bu olayın daha önce yaşanmış olduğu yanılsamasına kapılır. Bu durum sinir aksonlarındaki küçük bir sapmadan kaynaklanır. Kısacası arkadaşlar dejavu beynin error vermesi durumudur.Bilimin çözemediği diye mistik hava katılan konular aracılığı ile aslında aklımızı ve düşünce yetimizi küçümsemekteyiz.Diğer olayları tek tek incelemek gereksiz çünkü çoğu insanların eğlence veya enteresanlık maksadı ile ortaya attığı asılsız şeylerdir.Çözülemeyecek veya kavranamayacak şey yoktur ancak sorunlar günümüz şartlarında çözülebilecek olsaydı şuan zaten sorun olmazlardı. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
ArtemisLykaon Yanıtlama zamanı: Aralık 17, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 17, 2008 Hadi ya Bilim açıklayamıyormuş. Benim bile bir açıklamam var bazı maddelere ama yazmayacağım. NEden mi, üşeniyom hacı. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
MeLankoLi_Awa Yanıtlama zamanı: Ocak 3, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 3, 2009 asla bulunamayan kayıplar Oo cok etkileici ya Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.