Jump to content

Do the Right Thing - Doğruyu Seç (1989)


Topal Kırkayak

Önerilen Mesajlar

 

Yönetmen: Spike Lee

Oyuncular: Spike Lee, Danny Aiello, John Turturro, Ossie Davis, Giancarlo Esposito

Senaryo: Spike Lee

Ülke: ABD

Tür: Dram

Süre:120 dakika

Dil: İngilizce, İtalyanca, İspanyolca

Müzik: Bill Lee

 

New York Brooklyne’de, yılın en sıcak günündeyiz. Mahallede geveze bir DJ’yin yeteneklerini sergilediği bir radyo istasyonu ve Koreli bir çiftin işlettiği bakkal dükkanı dışındaki yegane hareket merkezi, mıntıkanın bir beyazın işlettiği tek ticarethane olan pizzacıdır. Sal’ın Meşhur Pizzaları isimli dükkanda adamın birbirinden deli saçması iki oğlu ve bezgin siyahi Mookie çalışmaktadır.

Mookie’nin hayatında ise gereğinden fazla sorumluluk sahibi kızkardeşi Tina dışında, iki kankası, rap düşkünü sessiz Radio Raheem ve çabuk alevlenen mizacıyla Buggin' Out vardır. Buggin’ bir gün Sam’ın dükkanında asılı bir İtalyan asıllı Amerikalılar köşesinde neden hep beyazlar olduğunu gündeme getirip mahalle çapında eylem yapmaya kalkar. Küçük aklıyla hesabedemediği şey ise, sinirlerin zaten gergin olduğu bu yılın en sıcak gününde olayların ne kadar kolay kontrolden çıkabileceğidir.

80’lerde yapılmış Amerikan filmleri içerisinde en değerlilerinden biri kabul edilen Do the Right Thing ile Spike Lee, çok zor bir şeyi başarmış ve ırkçılık gibi tehlikeli bir konuyu olanca karmaşıklığına rağmen enfes bir şekilde beyazperdeye aktarmıştı. Nitekim sonraki yıllarda istediği sinemayı yapabilecek gücü de bu filmin başarısından aldığını söylemek yanlış olmaz |

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Filmi izlemedim fakat filmin adı ile alakalı dile getirmek istediklerim var, pek tabi filmle alakasız bir mesaj olacak. Hayatımın yarısından fazlasını bilinçli bir şekilde yanlışı isteyerek, yanlışı seçerek geçirdim. Aldığım yanlış kararların veya yaptığım yanlış seçimlerin sonucu; tabiki bana büyük yıkımlar olarak geri döndü. Fakat nasıl bir psikopatım ki hayatımı yerlebir etmekten hep çok zevk aldım. Yanlışların enkazında partiler yapıp, sabahlara dek dans ettim. Yanlış yapmanın, hata yapmanın, yaş tahtaya kırılacağını bilerek basmanın korkunç bir zevki vardı ve bu zevk beni çıldırtıyordu. Sonuç mu; elde var antidepresan. Sonra sabit fikirli bir insan olmamalı ve hayatımla kumar oynamayı bırakmalıyım dedim kendi kendime. Yaşam görüşümü değiştirdim. Kendim için, sağlığım için, sosyal ilişkilerim için ne iyi olacaksa onu yaptım. Eski düzensiz düzenin aksine bu defa hep doğruları seçtim, doğru kararlar aldım. Fakat doğrular tatmin etmiyor beni. Etmeyecek de biliyorum. Herşey fazlasıyla yolunda ilerlerken ve hiçbir sorun yokken bu defa da iç sıkıntısından bir bomba gibi patlayacağımı ikinci bir big bang yaratacağımı düşünmeye başladım. Doğruları eğlenceli hale getirmenin bir yolu var mıdır bilmiyorum. Fakat öyle yada böyle içinden sağ çıkamayacağım bir hayat var bana bahşedilen. Doğrular ile sıradan ve sıkıcı bir şekilde mi geçirilmeli? Yoksa yanlışlar ile eğlenceli bir şekilde zevk alarak mı geçirilmeli bilmiyorum. İkisinin ortası ne yazık kı yok. Herneyse, öyle işte.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Dünyadan bir yerlerden

 

Evet, kimbilir hangi kalabalıklar içine karışıp hangi rutinleri kovalamaktasın ben bu satırları yazarken.Yeraltının karanlık ve korkunç olduğu kadar şaşırtıcı ve merak cezbeden dehlizleri ile yeryüzünün yaşadığı varsayılan tüm yaratıklarının sonsuz yalnızlığının ,açık ve seçik gözünü tırmalamasına sebep uçsuz bucaksız aydınlığı arasında varolmaya çalışan gökkuşağı kadar ümit vaadedici bir ruh hali ile hazırım işte ruhlarımızın sıkıştığı bedenleri bir nebze olsun aydınlatmaya.

 

 

Tarifsiz hevesler içinde karaladığımız tüm satırlar buluştukları yerde huzur bulsunlar diye koruduğumuz sükunetimizi kollamak zorundayız , işte bu noktada tüm kaçınılmaz çatlak sesleri duymayı unutup kulak vereceğimiz yer gene kendi parmaklarımızdan dökülen seçilmiş gözyaşları ile vurgun yememiş gülüşler olabilir

 

Kaç kyklop dikilirse dikilsin karşına ve kaç göz feri kaçana dek izlerse izlesin attığın her adımı ,o kırılgan sandıkları delinmez postunun altında kendinden bir parça sakladığın sürece güdemeyeceklerdir seni ...

 

 

Evet dostum,

 

Ama biliyorsun sonsuz değil zaman içindeki kurtçukların kelebeğe dönüşmesini bekleyecek kadar. Yaşamı bir doğaçlama ritüel olarak algılama durumundan sıkılan kafamızın içindeki cümlelerin sonu, içine giren insanlardan bir kumpanya yaratan delinin karanlığıyla aynı amaçsızlığa varır. Sokak lambasına asılı bir urgan kalır elimizde.

 

Sonra, sonra kendimizi boşluğa atıp el sallıyoruz arkamızdan, yalan söylüyoruz sonra üzüldük diyoruz

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...