paranormalfikir Oluşturma zamanı: Temmuz 22, 2015 Paylaş Oluşturma zamanı: Temmuz 22, 2015 Bir tüccar Mutluluğun Gizi'ni öğrenmesi için oğlunu insanların en bilgesinin yanına yollamış. Delikanlı bir çölde kırk gün yürüdükten sonra, sonunda bir tepenin üzerinde bulunan güzel bir şatoya varmış. Söz konusu bilge burada yaşıyormuş. Bir ermişle karşılaşmayı bekleyen bizim kahraman, girdiği salonda hummalı bir manzarayla karşılaşmış. Tüccarlar girip çıkıyor, insanlar bir köşede sohbet ediyor, bir orkestra tatlı ezgiler çalıyormuş; dünyanın dört bir yanından gelmiş lezzetli yiyeceklerle dolu bir masa da varmış. Bilge sırayla bu insanlarla konuşuyormuş. Bizim delikanlı kendi sırasının gelmesi için iki saat beklemek zorunda kalmış. Delikanlının ziyaret nedenini açıklamasını dikkatle dinlemiş bilge, ama Mutluluğun Gizi'ni açıklayacak zamanı olmadığını söylemiş ona. Gidip sarayda dolaşmasını, kendisini iki saat sonra görmeye gelmesini salık vermiş. 'Ama sizden bir ricada bulunacağım.' diye eklemiş bilge, delikanlının eline bir kaşık verip sonra bu kaşığa iki damla sıvıyağ koymuş. 'Sarayı dolaşırken bu kaşığı elinizde tutacak ve yağı dökmeyeceksiniz.' Delikanlı sarayın merdivenlerini inip - çıkmaya başlamış, gözünü kaşıktan ayırmıyormuş. İki saat sonra bilgenin huzuruna çıkmış. 'Güzel,' demiş bilge, 'peki yemek salonumdaki Acem halılarını gördünüz mü? Bahçıvanbaşının on yıl çalıştığı bahçeyi gördünüz mü? Kütüphanemdeki güzel parşömenleri fark ettiniz mi?' Utanan delikanlı hiçbir şey görmediğini itiraf etmek zorunda kalmış. Çünkü bilgenin kendisine verdiği iki damla yağı dökmemeye çabaladığından, başka bir şeye dikkat edememiş. 'Öyleyse git, evrenimin harikalarını tanı.' demiş ona bilge. 'Oturduğu evi tanımadan bir insana güvenemezsin.' İçi rahatlayan delikanlı kaşığı alıp sarayı gezmeye çıkmış. Bu kez, duvarlara asılmış, tavanları süsleyen sanat yapıtlarına dikkat ediyormuş. Bahçeleri, çevredeki dağları, çiçeklerin güzelliğini, bulundukları yerlere yakışan sanat yapıtlarının zarafetini görmüş. Bilgenin yanına dönünce, gördüklerini bütün ayrıntılarıyla anlatmış. 'Peki sana emanet ettiğim iki damla yağ nerede?' diye sormuş bilge. Kaşığa bakan delikanlı, iki damla yağın dökülmüş olduğunu görmüş. 'Peki,' demiş bunun üzerine bilgeler bilgesi, 'sana verebileceğim tek bir öğüt var: Mutluluğun Gizi dünyanın bütün harikalarını görmektir, ama kaşıktaki iki damla yağı unutmadan.' Simyacı (Paulo Coelho) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Witch Of Rain Yanıtlama zamanı: Temmuz 22, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 22, 2015 Komik buluyorum mutlulukla alakalı bu tür öğüt veren hikayeleri. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
paranormalfikir Yanıtlama zamanı: Temmuz 22, 2015 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 22, 2015 Bence de çok komik. Komik buluyorum mutlulukla alakalı bu tür öğüt veren hikayeleri. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
reincarnated Yanıtlama zamanı: Temmuz 22, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 22, 2015 Hiç kimse asgari maaşla mutluluğun nasıl yaşanacağını anlatmaz, 12 yaşında tecavüze uğrayan bir çocuğun mutluluğu nasıl yaşayacağını anlatmaz veya oğlunu savaşta kaybetmiş bir annenin mutluluğu nasıl yaşayacağını anlatmaz o anlatılmaz bu anlatılmaz, anlattıkları tek şey sevgi pıtırcığı olmamız, verdikleri mesajda ne biliyor musunuz? olamıyorsanız biz size satarız... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.