nameste Oluşturma zamanı: Ağustos 29, 2015 Paylaş Oluşturma zamanı: Ağustos 29, 2015 Çok eskilerden beri, kutsal ilkelerin farklı sembollerle dile getirilmesi sembolizmi geliştirmiştir. Diğer yandan, ezoterik sırları korumak, gizlilikleri kayıt altına alarak, bu türden mesajların deşifrelerini yapabilmek için, çeşitli kriptografik yöntemlerin ilerletilmesi gerekiyordu. Şifreler biliminin öğrenilmesi bilgelik, kavrayış ve keskin bir zeka ile olası. Sırların bu yollarla iletilmesi, özellikle engizisyonlu karanlık dönemlerde daha fazla değer kazanmıştır. Ehil olanlar; bütün semboller dilini, gizemli alfabeler, şifreli harf ve şekil dizinleri halinde mutlaka kadim sembolizme hizmet eden belirli kriptogramlara dönüştürmüşlerdir. Pisagorcu sırların tümü de, harflerle sayıların yer değiştirmesi metoduna uyan yöntemlerle şifrelenmiştir. Yine Ortaçağda yapılmış bilimsel çalışmaların sonuçları, engizisyon korkusu ile kriptogramlara dökülmüştü. Simyacı ve Hermetik düşünürler ise, resimsel şifreler kullanmışlardı. Şifreli resimlerdeki sayılabilir unsurlarla oranlar, derin gizlilikleri barındırıp, sayı ve harf karakterlerine karşılık gelmektedirler. Aleister Crowley’in ''Liber Al Vel Legis’’ ve gizemli ''Voynich el yazması’’ önemli kriptogram kitaplardan. Ünlü ''Kryptos'' şifreleme heykeli, CIA 'nin ABD 'deki merkezinin bahçesinde bulunan şifreli yüzlerce harf içeren bir yapıt olarak hala çözülmeye aday. Virginia’da bir hazineyi gizleyen Beale şifreleri de, yine çözülemeyen ünlü kriptogramlardan. Bir resimdeki yapının yüksekliği, bir kale resmindeki surların sayısı, bir insan figüründeki kıyafetin düğme adedi, renkler, katlar dahi, rakam ve harflerle yer değiştirerek; resimsel şifrelemenin kesin verilerine aracılık edebilirler. Bir figürün elindeki herhangi bir alet, kullanılacak ölçüleri işaret edebilir. Ters giyilmiş kıyafet, yanlış ele alınan silah, el veya ayakta fazladan bir parmak da bu türden şifrelere örnektir. Roger Bacon’un tasarladığı iki harfli alfabede, her büyük ve küçük harfin a ve b fontları için yapılmış iki ayrı şekil bulunur. D harfi, ayni cümle içinde geçse bile, ilk D’nin sapında bir çengel görülür, diğerinde ise yoktur. Harfler, sistematik olarak bir diğerinin yerine geçirilebilir. Bazen Akrostiş halinde ve bir kitaptaki her satırın ilk harfine veya paragraflardaki kelimelerin içlerinde saklı şifreli mesajlarla, gizli bilgilerin paylaşıldığı görülür. Bir kitabın 127. sayfasının 127. satırı gizli bir mesaj içerebilir ve bu sayısal bir şifrelemedir. Kitaplardaki mesajlar her 10-15 veya 100 kelimede bir kez yer alarak yerleştirilmiş olabilir. Anahtarı bilen kişi, kelimeleri sayarak kitapta gizlenen mesaja ulaşabilir. Akroamatik şifreler; meseller ve mecazi söylemlerde kendini gösterir. Bu kriptogramlar, Ezop’un Fabl’ları, Homeros’un İlyada ve Odysseia eseri gibi, felsefi ve mistik gerçeklikleri gizleyen ve kutsal bir yoruma açılmaya hazır mesellerle doludur. Özel bir alfabenin bileşenlerini barındıran şifreli harflerle bezenmişlerdir. Sayısal şifre ile, son derece karmaşık bir kriptografi içeren kitaplar, özel bir karşılık tablosu ile çözülebilirler. Basit sayısal şifrede, harfler sayılarla yer değiştirir. Örneğin alfabemizin sıra düzenine bağlı olarak, B=2 A=1 C=3 BACA kelimesi 2-1-3-1 halinde yazılır ve alfabe tersine çevrildiğinde 28-29-27-29 halini alır. Özel yöntemler çok çeşitli olabilir. Her sayının ardına anlamsız bir sayı daha koyarak dizin yapılabilir. Müzik notaları alfabeye uyarlanabilir. Mors alfabesinde olduğu gibi nokta veya çizgilerle kod şifreleri oluşturulabiilir. Diğer bir yöntemle harflerin bazıları derin, bazıları silik bırakılırsa, ilk bakışta bu ayrım belirlenemez ancak, özel ışık eğimi ile, cümlede geçen yalnızca derin bırakılmış harfler okunup bir araya getirilerek yorumlanır. Matematiksel fonksiyonlarla oluşan kriptololojik metinlerin bir örneği Sezar Şifresi’dir. A harfi yerine D, B harfi yerine E kullanılarak devam eder, algoritma, gördüğü her harf yerine, alfabede karşılık gelen harfin üç ilerisindeki harfle şifrelenir. Öğrencilerin çoğu, okul yıllarında, arkadaşları ile şifreli bir yazı alışverişi için belli kodlamalar yapmıştır, böylece oluşturulan alfabeyle yazılan not kağıtları, derslerde gizli ve sessiz konuşmanın ayrı bir yöntemi olarak keyifle uygulanmış olur. Bilgisayarlı günlerin başlaması, kriptolojide yeni bir çığır açmıştır, ne var ki, gitgide çözülmesi güç sağlamlıkta şifreleme sistemleri bulunması nedeni ile, hızlı bilgisayarlarla bile, 80 yıldan kısa bir sürede çözüm işlemlerinin bitirilemeyeceği görülür. Şifrelemenin sağlamlığı, bit birimi ile; 32 veya 128 bit değeri olarak ölçülür. Kriptografi, askeri alan, istihbarat alanları ve güvenlik birimlerinin sistem amaçları için önem taşır. En büyük kriptografik ar-ge yatırımı ile çok sayıda matematikçinin çalıştığı NSA Amerikan Ulusal Güvenlik Kurumu, dijital güvenlik donanımlarına, sanal silah teçhizatı işlemi yapıp, ülke haricine ithalini yasaklamıştır. Belirli bir bit değerinin üstündeki bu sistemlerin oluşturduğu şifrelerin kırılması, en güçlü bilgisayarlarla 35 milyar yılda gerçekleşebilecek bir işleme dayanır. Eski işlemcilerin yerine, artık, bilinen temel blok şifre modlarında işleyen 192-bit ya da 256-bit anahtarlı özel işlemciler iş başındadır. İlk kriptolu cep telefonumuzu imal eden TÜBİTAK, Kuantum Kripto Sistem geliştirme birimleri sayesinde, sıfırdan kripto algoritmaları yazabilen kuantum bilgisayarlarla ilgili çalışmalar yapmaya devam ediyor. ASELSAN bünyesinde, farklı kripto sistemleri için araştırmalar yapılıyor. ODTÜ Kriptografi Bilim Dalı, YSL ve Doktora dereceleri veren bir kurum. Mezunları, Türkiye Ulusal Elektronik ve Kriptoloji Araştırma Enstitüsü ile MİT’de çalışma imkanı buluyor. Askeri ve politik kurumlarda, gizli örgütlenmelerde, elektronik banka ve internet işlemlerinde güvenlik sistemlerinin planlamasında, şifreleme algoritmaları kullanılır. Modern kriptolojinin ilgilendiği asıl dal, bilgisayarlardır. Akıllı kart uygulamalarından, yazılım ve donanım uygulamalarına, SSL kullanılarak şifrelenen kredi kartı bilgilerine, blok şifrelerden, akan şifrelere, kodlama teorilerine ve kuantum kriptografisine uzanan bir yelpazede, kripto analiz yöntemleriyle birlikte yürütülen ''Modern Kriptoloji Bilimi'' oluşmuştur. Bu bağlamda, 16-18 Mayıs 2012 tarihinde, 5. Uluslararası Bilgi Güvenliği ve Kriptoloji Konferansı'nın Ankara’da gerçekleşmesi hedeflenmiştir. (6. Uluslararası Bilgi Güvenliği ve Kriptoloji Konferansı ise, 20-21 Eylül 2013 tarihleri arasında ODTÜ'de gerçekleştirilecektir.) Bilgi güvenliği, haberleşme ve elektronik alanlarında; Türkiye'nin teknolojik bağımsızlığı için üretilecek çözümlerin, ileri düzeyde nitelikli olması dileği ile. Kaynak: Ferda Ercan Uyulan Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
ftlis Yanıtlama zamanı: Ağustos 30, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 30, 2015 Bilişim teknolojilerinde bir anahtarla çözülebilecek şifreler olduğu gibi, geri dönüştürülemeyen şifreleme yöntemleri de mevcut. Bu yöntem doğrulama amaçlı kullanılır. Şifrelenmemiş bir veri alınır, o esnada şifrelenir ve daha önceden şifrelenmiş veri ile uyumu karşılaştırılır. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
imam Yanıtlama zamanı: Ağustos 30, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 30, 2015 Dan Brown'un Dijital Kale kitabı geldi aklıma çôzülemeyen şifre algoritması var mıdır acaba? , konu maji ve türlerinde olması doğru mu? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.