Yaşadığım Akılalmaz Olaylar!

Çok sık bayılan bir bebektim.3-5 yaşlarımdayken ağlar ağlar pat diye düşüp bayılırmışım. Boğulur gibi olduğumu hayal meyal hatırlıyorum. Sanki suda boğulur gibi olurdum,nefes alamazdım.

İlk olaylar ben 7-10 yaşlarındayken başladı.Çocukluk hayalgücü de olabilir bilemiyorum. Geceleri sokaktan gelen ışıkla ben yattığımda görebildiğim gölgeler olurdu tavanda. Benim için sevimli olan hayvanların(kuzu,tavşan,civciv) kanlar içinde öldüğünü görürdüm.Birbirlerine saldırırlardı ya da birden kafaları kopardı.Çok korkardım.Annemlerin arasına yatmaya giderdim. Titrediğimi çok net hatırlıyorum,bütün vücudum titrer ve sarsılırdı.Ağlardım. Resmen yatak sarsılırdı o derece.

Dedem ben 5 yaşındayken ölmüş. Onun beni çok sevdiğini hissedebiliyorum.Ve hep beni izlediğini hissediyorum. Duvarda asılı bir fotoğrafı var, o fotoğrafa bakarken sanki hipnoz oluyorum. Sanki benimle konuşmaya çalışıyor gibi.

16 yaşımdayken bir şey daha oldu. Sevgilimle mesajlaşıyoruz saat çok geç olmuş ben yataktayım ve uyukluyorum. 2-3 kere telefon suratıma düştü o derece uykuluyum. Sonra dalmışım ya da uyur uyanık bir halde tam bilemiyorum. Bir an hiç bilmediğim bir yerde yatıyordum. Sonra birden kendime geldim ya da uyandım işte.Hemen sevgilime bulunduğum odayı anlattım tüm detaylarıyla. Onun olduğu yeri anlattığımı söyledi. Onun o an baktığı yerden odaya baktığımı söyledi. Sanki onun gözünden görmüşüm gibi.

Bundan 6-7 ay önce bir rüya daha gördüm. Bu beni araştırmaya sevketti. Araştırdım ve o şeyin bir demon olduğunu düşünüyorum. Upuzun simsiyah tüyleri vardı sanki etrafında sis vardı. Kopek/kurt gibiydi ama aslan boyutlarındaydı.Hiç sesi yoktu. Rüyayı gördüğümde 18 yaşındaydım ve üniversitedeydim.Ama rüyada üni sınavına hazırlanıyordum yatağımda oturmuştum elimde de ağır bi soru bankası vardı. Yanımda Siyah bir çanta vardı. Rüyada bana aitti ama gerçekte öyle bir çantam yok. Çantanın fermuarı çok yavaş bi şekilde bir miktar açıldı 10 cm kadar. Fermuarın sesinden dolayı o an çantaya baktım ama umursamadım. Yani yerçekimi ya da onun gibi mantıklı bi sebebi vardı. Kitaba geri döndüğümde çanta aşırı hızlı şekilde açılıp kapanmaya başladı ve fermuarın sesi resmen yankılanıyordu. Hemen salona doğru koştum annemin yanına ve o an arkamda demin anlattığım demon vardı. Beni yakalamak ve belki parçalamak istiyordu. O koca cüsseli,nefes alınca boğa gibi dumanımsı bir şey çıkaran demondan tek bir ses çıkmıyordu ama. Odaya girdim ve annem sanki her gün bir demon tarafından kovalanıyormuşum gibi tahta bir levhadan kapıya barikat yaptı. Demonu tahta levhayla iktirdik. Normalde o koca cüsseli şeyle mücadele etmemiz mümkün değil ama o an çok güçlüydük. Birden demon yere yığıldı. Ve ben uyandım.

Bu olaydan birkaç gün sonra ben geçerken koridordaki lamba göz kırpıştırmaya başladı. Yani çok hızlı şekilde yanıp sönmek. Bir kaç kez bu oldu ama pek takmadım lamba bozuluyor heralde diye düşündüm. Daha sonra ben salonda tek başıma otururken lamba söndü. Gittim ve salondaki ikinci lambayı yakıp oturmaya devam ettim. Aynı lambayı kapat- aç yapmaya korktum. Babam geldi,lamba gevşemiş. Şu an aynı lambayı kullanmaya devam ediyoruz. Bir iki gün sonra da koridorun lambasını yaktığımda açılmasıyla kapanması bir oldu. Yine o da aynı şekilde gevşemiş.

Birkaç hafta önce de spor salonunda cam bir kapı yavaşca açıldı ve çat diye kapandı. Arkasında kimse olmadığına eminim. Ve cereyan olma ihtimali de yok.

Ve dün gece bir rüya daha gördüm. Rüyamda arkadaşım olan biri, ama gerçek hayatta tanımıyorum. Onunla cafe bar tarzı bi yerdeyiz.Loş ışık,ahşap kokusu falan,mistik ve küçük bir yerdi. Rüyada saçım at kuyruğu şeklinde toplanmıştı,dışarda asla saçımı toplamam.Elimi saçıma götürdüm ve o atkuyruğu olduğu gibi elimde kaldı. Tuttugum yerden kopmuştu saçlarım. Baktığımda saçlar siyah ve düzdü. Ama benim saçlarım kıvırcık ve kızıl,boyatmadan önce de açık kestaneydi asla öyle simsiyah saçlarım olmadı ve asla saçımı düzleştirmem. Sonra o saçları bir bebek pantolonuna yerleştirdim. İkiye ayırdım ve bacak yaptım. Sonra oyuncak bebeğin kafasını taktım. O bebek,benim oyuncak bebeğimdi. 5 yaşımdan 12 13 yaşlarına kadar beraber uyuduğum ve hala atamadığım tek oyuncağım. Yaptığım bebeği çantama koyarken çantamda aynı bebekten bir tane daha vardı.Aslı mıydı yoksa onun içi de saçla mı doluydu bilmiyorum.

Yorum ve yardım istiyorum.

İlk olarak yorumlamadan önce bir iki sorum olacak.

Çocukluk döneminizde olan bayılmalarınız hala devam etmekte mi? Küçüklüğünüzden itibaren yaşadığınız olaylar arasında kendini tekrarlayanlar var mı? Parapsikolojik ya da paranormal olaylara karşı ilginiz nedir? Daha önce herhangi bir tecrübeniz ya da etkileşiminiz bulunmakta mı? Şuanki durumunuzla ilgili daha fazla bilgi verirseniz daha aydınlatıcı olur, daha doğru yorumlar yapabiliriz. Herhangi bir nedenden ötürü psikolog ya da doktor kontrolünde bulundunuz mu?

O bebekle ilgili bir şeyler var

Sonda ki bebek olayı ilgimi çekti. Bebek veya kişiye ait saçlar genelde büyü ritüellerinde kullanılan malzemeler arasındadır. Belki küçüklüğünde veya sen doğmadan önce annene, yada kan bağı olan herhangi bir yakınına yapılan bir büyü seni de etkiliyor olabilir. Başka bir düşüncem ise tamamen büyüden ayrı olarak bir psişik yeteneğin olabilir. Normal bir insanın göremediği varlıkları hissetmen, görmen gibi. Bugüne kadar sana psikoloji dışında herhangi bir şekilde fiziksel hasar vermediler ise psişik yeteneğin olma ihtimali artıyor.

ben okuduklarımdan spirütüel hiç bir şey sezinlemedim sanırım çocukluk korkuları bilinçaltı

Gördüğünüz halüsinasyonların azalıp çoğaldığı zamanlar oluyormu ve 23 mart ve 21 eylül günlerine yakın tarihlerde kendinizi genelde nasıl hissediyosunuz?

Saçların güzelmiş lakin konumuz bu değil şşşşş.

Düşüncem şu ki bebek voodoo da büyüyü temsil eder. 2 ayrı bebeğin olması ve bebeklerden birinde saç olması bana göre büyüdür. Aile geçmişine git araştır bakalım dedeni sevmeyen şahıslar kimlermiş ve senin geleceğini etkilemek için neler yapmışlar.