nevermore Oluşturma zamanı: Kasım 2, 2015 Paylaş Oluşturma zamanı: Kasım 2, 2015 Kadim Türkler, dağları kutsallaştırıyor ve affı da buralardan umuyordu. Altaylılar her dağı değil, sadece kutsal dağları ziyaret ediyorlardı. Bir dağ nasıl kutsal sayılıyordu? Neden? Elbette, bugün bunu kimse hatırlamıyor.Üç tepeli Sümer Dağı her zaman için çok önemli olmuştu. Bu dağ, dünyanın, yani Meru’nun merkezidir. Burası Kadim Altay’ın en kutsal yeri idi. Kimse burada yüksek sesle konuşmazdı. Hiç kimse bu dağın etrafında ava çıkamazdı. Otlarını koparamazdı. Aksi günah sayılıyordu. Sonra daha başka kutsal zirveler olduğu da öğrenildi: Borus, Tanrı Han, Kaylas… Bayramlarda bu kutsal dağların eteklerinde binlerce insan bir araya geliyordu. Kadim Türkler senede bir defa Çam Bayramı yapıyorlardı. Çam Bayramı büyükler ve çocuklar için çok beklenen bir bayramdı. Bu gelenek de unutulmadı. Altay’ da çam ağacının her zaman esrar dolu bir güzelliğe sahip olduğu kabul edilmiştir. Çam ağacı eski zamanlardan beri Türklerde kutsal sayılıyordu. Bu ağacın eve girmesine izin veriyorlardı. dört-beş bin yıl önceleri, yani insanların çok tanrılı dinlerin tanrılarına inandıkları çağlarda, Çam ağacını ululamak için bayramlar yapıyorlardı. Törenler tanrıların ve ruhların dinlenme mekânında yaşayan, Yersu’ya ithaf ediliyordu. Yersu’nun yanında aksakallı Ülgen vardı. Ülgen, yeraltındaki altın çitli altın sarayında, altın bir tahtta oturuyor, gösterişli kırmızı bir kaftan giyiyordu. Güneş ve ay onun emri altındaydı. Çam bayramı kışın tam ortasında, 25 Aralıkta başlıyordu. Bu tarihte gün geceyi yeniyordu. İnsanlar Ülgen’e dua ediyor ve iade edilen güneş için teşekkür ediyorlardı. Dualarının kabul edilmesi için de, Ülgen’in çok sevdiği bir çam ağacını süslüyorlardı. Rusça’daki “yölka” kelimesi “yol” yani Türkçe’ deki “yol” kelimesinden doğmuştur; Yölka Rusça’ da çam ağacı demektir. Aradan asırlar geçmesine rağmen bu eski bayram unutulmadı. Gerçi Ülgen’in adı değişti; Ded Moroz, Santa Klaus veya Noel Baba oldu. Ama onun bayramdaki rolü ve kıyafeti hiç değişmemiştir. Kaftan, şapka, kuşak ve keçeden yapılmış çizmeler, yani Ded Moroz’ un bütün kıyafeti Kadim Türklere ait. Ülgen : İlk bakışta “ölen, ölgen” kelimelerini anımsatabilir. Ülgen’ in Yer altı Tanrısı olması da “ölüm” kelimesini çağrıştırır. Ama “Ülgen” kelimesi “ülken, ülgen” yani “büyük” anlamına gelmektedir. Bazı çağdaş Türk lehçelerinde bu kelime hâlâ “büyük” anlamında kullanılmaktadır. Ded Moroz : Rusça “Ayaz Ata” anlamına gelmektedir.mutluluğun simgeleridir. Kadim ressamlar eserlerinde insanların nasıl yaşadıklarını, neyi konuştuklarını ve neye ibadet ettiklerini, başka deyişle, hayatı yansıtmışlardır.Kaya üzerindeki resimlerin asıl sanat değeri budur. Çünkü sanat bir dildir. Bir milleti millet yapan da dildir. Kaynak : Türklerin ve Büyük Bozkırın Eski Tarihi – Murad Adji, Moskova, 1999 http://ekstrembilgi.com/din/kadim-turk-gelenegi-cam-bayrami/ Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
sidar Yanıtlama zamanı: Kasım 2, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 2, 2015 Kapitalizm de kadim türklere aitti diye bir makale çıkmasından korkuyorum piyasaya . O değil de bildiğimiz iyi oldu . Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Witch of Air Yanıtlama zamanı: Kasım 2, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 2, 2015 Noel kutlamak haramdır günahtır falan diyenlerin gözüne sokacağım bunu Teşekkürler nevermore Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
tugse Yanıtlama zamanı: Kasım 3, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 3, 2015 yani köklerinde Türkler var hımm. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
leterefuru Yanıtlama zamanı: Kasım 3, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 3, 2015 ilk defa duyuyom çam bayramını vayyy Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
TethNun Yanıtlama zamanı: Kasım 3, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 3, 2015 yaşasın paganizm makyajlı hristiyanlık. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
DenizFeneri Yanıtlama zamanı: Kasım 4, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 4, 2015 Siz paganlara bu yüzden üzülüyorum.Hristiyanlk sizden bir şeyler alıp tarihe gömmeye çalıştı. Allah kiliseyi kahretsin.Papanın kalesini yani.Yağmaladığı yerlerdeki kadınlara tecavüz edecek dindar askerler(!) toplayan haçlı ordusunu doğuracak din ilk hristiyanlık değildi.Şimdi gördüğümüz hristiyanlık papanın oyuncağı... Pagan değilim ama mağdurun yanındayım. Noel bile güneşin doğumunu kutlayan eski dinlerden alıntıdır.Dan Brown imzalı romanlarda bu rahatlıkla görülür.Haç işareti bile hristiyanlığa ait değil.İlk doğduğundan bu yana hep değişti. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
MZ1vdnW0mtQ Yanıtlama zamanı: Ocak 9, 2022 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 9, 2022 İnternet kocaman bir kütüphane; bilgiye anında ve zahmetsizce erişebiliyoruz. Fakat her hazır lokmanın doğru lokma olmayabileceğini unutmamalı. Benzer bir lokma ile beslediğimiz balıkları bu sayede nefis bir akşam yemeğine dönüştürecek kabiliyetteyiz. Bugün, kaybolurken şöyle bir antiteze rastladım. Doğru yada yanlış olabilir; aslını araştırmaya ne hevesim ne zamanım var: Alıntı Evet, eski Türklerle bağlantısı olduğu sanılan Nardugan ve Ayaz Ata ile ilgili savların ortaya atılması noktasında maalesef hayalleri yıkacak gerçekleri dinlemeye hazır mıyız aziz yoldaşlarım? Bir defa anımsayalım; neydi bu kurgular konusunda göze çarpan? Nardugan adı verilen bir bayramın eski Türklerin döneminden beri Orta Asya'da kutlandığı ve çam ağacının süslendiği, ana kahramanın ise Ayaz Ata/Baba'nın olduğu değil miydi kısaca? ·Sürekli Nardugan bağlamında Ayaz Ata adı altında ikide bir paylaşılan bu yurttaşın gerçek adı bir defa öyle değil, ikincisi ise bulunduğu yer Orta Asya hiç değil, en önemli ise eski Türkler asla çam ağaçlarını filan süslemediler geleneksel olarak. Nasıl ama "həyəcan artıb mı?" ·Üstelik eski Türkler ağaç süsledikleri iddiası ileri sürülüyorsa hatırlatalım; bu süsleme değil çalama, yani #Şamanizm'de ağaçlara sunulan adak, yani kansız kurban, bunun karşılığındaysa medenler umulur, dileklerin gerçekleşmesi beklenir ve bu sadece Noelde değil yılboyu yapılır ·devamlı eski Türklere bağlanmaya çalışılan Nardugan ile ilişkili sürekli Ayaz Ata diye paylaşılan yurttaşın gerçek adı Çıs Xaan, geyikleri ise Orta Asyalı değil Kuzey Sibiryalı, kendi mitolojisi ise soğuklar getiren Boğayla ilgilidir yani insan kurgular da ama abartmamalı ·Kuzeyli yerli halklar mitolojisinde sert soğukların iyesi olan kutsal Boğa'dan esinlenerek 1990larda Saha Yakut topraklarında yaratılan bu Çıs Xaan adlı yurttaş asla Orta Asya'ya da gitmiş değil, ama Rusların Noel Babası veya Soğuk Dedesi ile birlikte Soçi ve Moskova'ya gitmiştir ·Özellikle sosyal medyada Nardugan bağlamında Ayaz Ata diye zırtpırt paylaşılan ama asıl adı Çıs Haan olan bu şahsın bir de son yıllarda beyaz giysilere bürünen bir rakibi de çıkmıştır kuzeyde, adı da Ehee Dyıl'dır, anlaşılacağı üzere Noel Baba'nın yerli versiyonları artıyor ·Kaldı ki Orta Asya'da Nardugan diye bir bayram yok, eski Türklerde de yoktu, ama Rus kültürü üzerinden gelen Noel Babanın yerli uyarlamları var, onlar da sadece 31 Aralık'ta piyasaya çıkıyorlar, yani 22 veya Noel bayramı olan 25 Aralık'ta kutlamalara Ayaz Atalar katılmıyorlar https://twitter.com/aronberk/status/1205548654389596166 Alıntı Şimdi de Türkolog bir araştırmacının Nartukan konusundaki bir çözümlemesini paylaşacağız: Türklerde “Nartugan” diye bir bayram yoktur. Bu bayram Katolik ve Ortodoks Hristiyanlatın Noeline öykünerek Sovyetler Birliği döneminde uydurulmuş ve şehirlerdeki karma okullarda bayram öncesi Müslüman Tatar ve Kazak öğrencilere de hediyeler vermek suretiyle başlatılmıştır. Nar+tugan, iki kelime bitleştirilerek yapılmıştır. “Nar” sözü Türkçe değidir. “Güneş” anlamına da gelmez. “Nar” Arapçada “ateş”; Farsçada ise bildiğimiz “meyve, anar/nar” manasındadır.·Orhon Türkçesindeki “ne”, “neng”, ve “neke” gibi birkaç kelime dışında Türkçede n- ile söz başlamaz. Bir kısım Türk lehçelerindeki n- ile başlayan kelimeler ise “y-“ veya “c-/ç-“den dönmüştür. Dolayısıyla Türkçemizdeki “n-“ ile başlayan kelimeler dilimize başka dillerden ·girmiştir. “Ayaz Ata” da Noel Baba’nın yerine ikame edilmiştir. Türk mitolojisinde Ayaz Ata veya Ayaz Han şeklinde bir ata yoktur. Tarihi Türk Lehçelerindeki hiç bir metnimizde böyle bir ataya rastlanmaz. Ayrıca “güzeller güzeli bir kız torunu” da ilave edilerek sevimli çocuk ·masumiyetiyle “bayramın” yalancı kurgusu tamamlanmıştır. Buna ayrıca 21-22 Aralık gibi gecenin en uzun olduğu tarihle bir takvim dönüşümü eklenmiştir. Türk Lehçelerinde varlığı öne sürülen “Kış Babay”, “Ayaz Ata” veya “Ayaz Han” Türk kültürünü Küresel Batı kültürüne eklemleme·çabalarının sonucunda üretilmiş yapay ve kült haline getirilmek istenen tiplerdir. Türk kültürünün aşağılık kompleksiyle başkaca kültürlerin inanç ve uygulamalarına ihtiyacı yoktur. Türk Dünyası gerçeğinin son yıllarda ortaya çıkmasıyla Türk kültüründe tarihi geçmişi ve kökü ·olmayan bu tür inandırmaya ve benimsetmeye müsait uydurma bayramlara itibar edilmemesi ve paylaşımda bulunulmaması gerektiği düşüncesindeyim. Ayrıca Ortodoks Hristiyan olan Gagavuz ve Çuvaş Türklerinin 6-7 Ocaktaki Noelini de şimdiden kutlarım. 21 Aralık 2021, Prof. Dr. İsa Özkan https://twitter.com/aronberk/status/1473388606073057299 Vakti şurada izleyebilirler: Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.