Jump to content

Mesleğiniz veya Okuduğunuz Bölüm nedir? Memnun musunuz?


Ninque

Önerilen Mesajlar

Bu konuyu şimdilik düşünmemeye karar verdim, çünkü düşündükçe gelecek kaygısı sarıyor her yanımı. Daha sınava bile girmedim, bakalım sınav nasıl geçecek, düzgün bir puan alabilecek miyim, hem belki bir aksilik olur da sınava giremem, sınava kadar yaşayacağım bile garanti değil :D Şaka bir yana şu an sadece çalışıyorum, o da fırsat buldukça işte. Evdeyim uzun zamandır ve bunu değerlendirmek keyif veriyor.

 

Hepinizin yorumlarını tek tek okudum, hatta bir kaç kere. Tek tek cevap veremiyorum zaman darlığından dolayı. Çok teşekkür ederim güzel yorumlarınız için.. :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bende bu sene üniversite sınavına gircem ve kafamda iki meslek var ama ikisi içinde sürüyle endişem var.Psikoloji ve reklamcılık arasında gidip geliyorum.Psikolojiyi %100 burslu okuyamam yani son 1 ay kalmışken o kadar yüksek puan alamam reklamcılığa daha rahat girerim ama psikolojiyi bu kadar istiyorken bilmiyorum reklamcılığı seçersem pişman olurum diye korkuyorum psikolojiyi seçersemde bir süre sonra meslekten sıkılırsam diye korkuyorum ama şu var ki psikoloji okumak ileride bana daha çok kazanç sağlicak geliri daha iyi bir meslek ayrıca insanların derdini dinleyip onları rahatlatmayı seviyorum yinede bilemiyorum bir süre sonra sıkılcakmışım gibi geliyor çok korkuyorum neyi seçicem diye düşünmekten derslerime odaklanamıyorum :/

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Ygs sınavına girdim, dün ve bugün de açık lise sınavlarım vardı, onları da hallettim. Üzerimden koca bir yük kalktı, rahatladım. Sınavlarım da fena değildi. Ortalama bir puan alırım işte.

 

Ama kararımı erteledim. Bu sene değil öbür sene yapacağım tercihimi. Bir seneyi daha çocuğumla dolu dolu geçirmek istiyorum. Bugünler bir daha gelmeyecek çünkü. Üniversiteye her zaman girilir ama çocuk her zaman bebek olmaz :D Hem öbür sene biraz daha büyümüş olur bakımı kolaylaşır, hem de ben ev konusunda düzenimi oturturum ev işlerim hafifler, koca bir seneyi de kitap okumaya ve kişisel gelişimime ayırırım.

 

Keşke demeyi sevmem ama şu an keşke dediğim en büyük pişmanlığım liseyi örgün okumak oldu. Eğer o zamanlar açık lise konusunda bilgili olsaydım lise 2de (korkunç bir seneydi) bırakırdım okulu.

 

Lisenin bana kattığı bir şey olmadı. Kendini beğenmiş, çevresindekileri küçümseyen, hayatı okuldaki olaylar ve kişilerden ibaret sanan insanların boş muhabbetleriyle uğraştım. Hiç bir zaman kendimi tam anlamıyla derslerime veremedim.

 

O yüzden okul ortamını sevmeyen ve okumak isteyen liseli arkadaşlara tavsiyem açık öğretimde okumaları. Kötü olarak algılamasın kimse bu tavsiyemi. Mezun olunca normal lise mezunundan bir farkı olmuyor açık lise mezunlarının. Sınavları çok çok kolay, hocanın insafına da kalmıyoruz. Test zaten, takır takır çözülüyor. 20 sorudan 10 tanesini yaparsan geçtin o dersten, 20de 20 yapma şansın çok yüksek, bu da diploma notunu iyi yönde etkiler. Hayatımda girdiğim en kolay sınav açık lise sınavıdır herhalde. Kitapları da milli eğitimin örgün lise kitapları gibi değil, daha sade ve net. Bazı derslerde şöyle bir göz gezdirmek yetiyor. Ücretsiz veriyorlar onları da zaten. Ayrıca hiç yapamadığımız derslerden muaf olma gibi bir şansımız var. Bir dersten üç kere üst üste sınava girilip o ders geçilemeyince otomatik muaf olunuyor.

 

Kaç yaşına geldim hala liseyle uğraşıyorum. :D Bitirmek üzere olduğum için mutluyum. Eskiden çok utanırdım bitiremediğim hala açık lisede olduğum için ama şu an utanılacak bir şey olduğunu düşünmüyorum hiç de. Orta yaşın üstünde insanlar geliyor, belki çocukları lisede üniversitede okuyan. Bravo. Belki üniversite okuyup yeni meslek sahibi olacaklar belki de lise mezunu olmadıkları için alınmadıkları işlere alınacaklar. Gerçekten bu işin yaşı yok, okumaktan daha güzel ve önemli şeyler var bu hayatta, illa okuyacağım diye diretip kendime eziyet ettiğim zamanlara üzülüyorum.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

aslında herkese sevdiğiniz bölümü okuyun diyorum ama size iyi kazandıracak bir bölüm de okuyup üstüne sevdiğiniz bölümü ya da hobiyi ekleyebilirsiniz. bunları eş zamanlı da yapabilirsiniz. şu an yaptığım şey o. bölümüm güzel evet bana iyi kazandıracak girişimlerde bulunabilirim ama şu an onları düşünmektense hobilerimle ilgileniyorum sürekli ders ders sıkıyor zaten çok sevmiyorsan. her şeyden bir parça tatmak gibi. bunu uzun vadeye yaydığında okulunla yürütebileceğin bir meslekte olursa elinde bir sıkıntı kalmayacaktır.

tabi bunu yapacak inanç ve azim her zaman ensemizde olmalı.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

aslında herkese sevdiğiniz bölümü okuyun diyorum ama size iyi kazandıracak bir bölüm de okuyup üstüne sevdiğiniz bölümü ya da hobiyi ekleyebilirsiniz. bunları eş zamanlı da yapabilirsiniz. şu an yaptığım şey o. bölümüm güzel evet bana iyi kazandıracak girişimlerde bulunabilirim ama şu an onları düşünmektense hobilerimle ilgileniyorum sürekli ders ders sıkıyor zaten çok sevmiyorsan. her şeyden bir parça tatmak gibi. bunu uzun vadeye yaydığında okulunla yürütebileceğin bir meslekte olursa elinde bir sıkıntı kalmayacaktır.

tabi bunu yapacak inanç ve azim her zaman ensemizde olmalı.

 

İnsanlar potansiyelinin farkında değil Arpia. Kolay bir bölümde okuduğu halde okulunu bitiremeyen insanlar var. Neden; henüz ergenken yapıyor seçimini, daha sonra içine sinmiyor, aileden uzakta bambaşka bir hayat, arkadaşlar, eğlence, aşk ve bunların getirdiği dertler derken okuldan kopuyor iyice.

 

Ben de çift anadal/yan anadal durumunu araştırıyorum. Sevdiğim bölümde okuyup aynı zamanda kendimi geliştireceğim. Biraz disiplin ve azim gerek tabi bunun için. İnsan kendini tanıdıkça bunlar zor gelmemeye başlıyor.

 

Teşekkürler yorumun için.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sürekli değişken bir ruh halin varsa yandın. Kendimden örnek vereyim :) veri şifreleme ve şifreli verileri çözme işleri çok hoşuma gitmişti ve pc ile adam akıllı içli dışlı olmaya başladıkça her şeyin mikroişlemci ve mikrodenetleyiciler ile alakalı olduğunu görünce elektronik haberleşme okumaya başladım. Bu süre içinde (asla okuldan eve evden okula bir yaşamı beceremediğimden) 5 yıl boyunca cafelerde barista eğitmeni ve işletmeci olana kadar ilerleyip , ilerleyecek bir yer kalmayınca bıraktım. Kamera alarm ve güvenlik sistemleri üzerine bir firma kurup burada da ilerleyebileceğim yer kalmayınca - ya da kendi çapımda doyuma ulaşınca ayrıldım. Ahçılık istedim onda da işi öğrenince bıraktım. Sonra borsaya merak sardım. E bir de iktisat okuyayım dedim. Bu süreçte de bir çok farklı iş yaptım bıraktım vs. Bu sene bu da bitiyor. Sıralamamda da ömrüm yeterse sırasıyla : Antropoloji , sosyoloji , arkeoloji , sümeroloji var. Yani demek istediğim öğrenmenin sınırı yok. Kariyer ve işe odaklı düşünme. Karnın bir şekilde doyar. Önemli olan öğrenme aşkımızın ölmemesi.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Yok be şimdi tartıştık öğretmenlik mecburen türkiyenin durumu belli diyorlar..

 

Öğretmenlikte kesin karar kılma bence. Hem atanma sorunu var hem de fedakarlık isteyen bir meslek, sevmezsen mutlu olmazsın. Ben senin yerinde olsaydım BESYO düşünürdüm. Sporda aktifsin diye biliyorum. Hem oradan da öğretmen olarak çıkabiliyorsun.

 

Sürekli değişken bir ruh halin varsa yandın. Kendimden örnek vereyim :) veri şifreleme ve şifreli verileri çözme işleri çok hoşuma gitmişti ve pc ile adam akıllı içli dışlı olmaya başladıkça her şeyin mikroişlemci ve mikrodenetleyiciler ile alakalı olduğunu görünce elektronik haberleşme okumaya başladım. Bu süre içinde (asla okuldan eve evden okula bir yaşamı beceremediğimden) 5 yıl boyunca cafelerde barista eğitmeni ve işletmeci olana kadar ilerleyip , ilerleyecek bir yer kalmayınca bıraktım. Kamera alarm ve güvenlik sistemleri üzerine bir firma kurup burada da ilerleyebileceğim yer kalmayınca - ya da kendi çapımda doyuma ulaşınca ayrıldım. Ahçılık istedim onda da işi öğrenince bıraktım. Sonra borsaya merak sardım. E bir de iktisat okuyayım dedim. Bu süreçte de bir çok farklı iş yaptım bıraktım vs. Bu sene bu da bitiyor. Sıralamamda da ömrüm yeterse sırasıyla : Antropoloji , sosyoloji , arkeoloji , sümeroloji var. Yani demek istediğim öğrenmenin sınırı yok. Kariyer ve işe odaklı düşünme. Karnın bir şekilde doyar. Önemli olan öğrenme aşkımızın ölmemesi.

 

Malesef öyleyim. İyi mi kötü mü bilmiyorum ama ben seviyorum bunu. Dünyada öğrenecek deneyimleyecek çok şey var, bu böyleyken neden sabit bir yaşamı benimseyeyim ki. Şimdilik evdeyim, inzivaya çekilmiş gibi değerlendiriyorum bunu. Bu sırada Dil öğrenmek istiyorum. Evden çıkışım güzel olacak :D Tamam belki biraz geç başladım denilebilir ama bu arada bir çocuk dünyaya getirdim. Bir çok insanın hayatta yapacaklarını sıralayıp en sona koyduğu doğumu ben başta halledip aradan çıkardım.

 

Ben bilişim özürlüyüm o yüzden daha çok sosyal bilimlere yöneliyorum. Bilmiyorum belki ilerde pırtlar bi yerlerden elektronik ve bilişim aşkı, babamdan almışımdır belki. (işte bu yüzden sana babam mısın diyip duruyorum :D)

 

Teşekkürler yorumun için.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Büyük bir heyecanla lys sonuçlarını bekliyorum! Sanırsın hedefim tıp :D Neyse tahminlerim doğruysa tutuyor işte bir şeyler, önemli olan İzmir içi olması. Annemle anlaştık, bu sene her halükarda kreşe gidecek fındığım. Lise de sanırsam bitti, mezuniyet incelemesi olarak görülüyor. Halk eğitime gittim sordum mezun olacak mıyım diye, "olursun, eksik belgen var mı diye bakıyorlar" dedi memur. Lise zamanlarında da önceki sınavlarımda da hissetmediğim heyecanı hissediyorum şu an :D

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Şöyle de bir başlık açmıştım zamanında anket olarak: http://www.gnoxis.com/hangi-bolumde-okumak-isterdiniz-istersiniz-41905.html

 

Okuduğum bölümden memnunum. Keşke herkes memnun olsa. Memnun olmadığım bir bölüm okuyordum orayı bıraktım. Eğer memnun olmadığınız bir bölüm okuduğunuzu anlarsanız bırakın. 2 yıllık kayıp bir ömürlük kayıptan çok daha iyidir. Ömür boyu yapacağınız bir meslek sahibi olduğunuzu unutmadan hareket etmek lazım. 3-4 yıldan veya üniversite hayatından ibaret değil yaşamınız. Odtü olsun da ne olursa olsun, İstanbul'da olsun da hangi bölüm olursa olsun, üniversiteyi kazanıyım da hangi bölüm olursa olsun düşüncesiyle hareket ederseniz çok kayıplarınız ve mutsuzluklarınız olur.

 

İmkan yoktu, çalışabilecek halim yoktu gibi engelleriniz olabilir. Ama bu engeller yoksa lütfen kendinize kendiniz değer verin ve mutlu olacağınız mesleği yapmaya çalışın.

 

Sistem konusunda da ayrıca çokça şey konuşulabilir. Bir de toplumun bakış açısı var elbette. Çok popüler bir bölümü sırf toplumsal ailesel sebeplerle kazanıp mutsuz olan insanlar da çok. Bir de bölümden beklentiler de çok olabiliyor. Böyle bir aşamada meslekteki kişilerle konuşmak yol gösterici olur, ancak edindiğiniz bilgileri toplayıp nesnel olarak bir sonuca ulaşın. Çünkü her meslekte mesleğini sevmeyen insanlarla karşılacaksınız. Sorunları olmayan bir meslek yoktur, bunu başta kabullenmek lazım. Ondan sonra yapabilir miyim bu mesleği ve bir ömür bu konuda bu alanda çalılabilir miyim diye kendinize sormanız lazım.

 

Bir meslekte kolay iş bulmak önemli bir kriter olabilir ama sırf bu sebeple bir bölüm seçmek doğru değildir. Önceki okuduğum bölümde ad soyad yazınca kpss ile atanılıyordu. Ama ben memnun değildim. Ömür boyu bu işi yapmam, bu meslekle anılmak istemem diye düşündüm. Sonra okuduğum meslekte düzgün bir çalışmaya 3 yıl sonra sahip oldum. Ama bu yıllara karşılık ölene kadar memnun kalacağım bir mesleğe sahip oldum. O yüzden üç bel yılın hesabını yapmayın, ömürlük hesap yapın. Beni hangi meslekle anmalı insanlar? Ben hangi meslekte özveriyle çalışabilirim? Hangi meslekte kendimi ifade edebilirim? Hangi meslek beni tatmin eder? Hangi meslekte kazandığım para bana yeterli olur? Hangi meslekte kendime ve çevreme faydam dokunur? Hangi meslekte kendimi geliştirebilirim (tekamülüm için doğru olan meslek hangisidir)?

 

Bu soruları objektif olarak cevaplayıp öyle bir seçim yapmak lazım gelir.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Şöyle de bir başlık açmıştım zamanında anket olarak: http://www.gnoxis.com/hangi-bolumde-okumak-isterdiniz-istersiniz-41905.html

 

Okuduğum bölümden memnunum. Keşke herkes memnun olsa. Memnun olmadığım bir bölüm okuyordum orayı bıraktım. Eğer memnun olmadığınız bir bölüm okuduğunuzu anlarsanız bırakın. 2 yıllık kayıp bir ömürlük kayıptan çok daha iyidir. Ömür boyu yapacağınız bir meslek sahibi olduğunuzu unutmadan hareket etmek lazım. 3-4 yıldan veya üniversite hayatından ibaret değil yaşamınız. Odtü olsun da ne olursa olsun, İstanbul'da olsun da hangi bölüm olursa olsun, üniversiteyi kazanıyım da hangi bölüm olursa olsun düşüncesiyle hareket ederseniz çok kayıplarınız ve mutsuzluklarınız olur.

 

İmkan yoktu, çalışabilecek halim yoktu gibi engelleriniz olabilir. Ama bu engeller yoksa lütfen kendinize kendiniz değer verin ve mutlu olacağınız mesleği yapmaya çalışın.

 

Sistem konusunda da ayrıca çokça şey konuşulabilir. Bir de toplumun bakış açısı var elbette. Çok popüler bir bölümü sırf toplumsal ailesel sebeplerle kazanıp mutsuz olan insanlar da çok. Bir de bölümden beklentiler de çok olabiliyor. Böyle bir aşamada meslekteki kişilerle konuşmak yol gösterici olur, ancak edindiğiniz bilgileri toplayıp nesnel olarak bir sonuca ulaşın. Çünkü her meslekte mesleğini sevmeyen insanlarla karşılacaksınız. Sorunları olmayan bir meslek yoktur, bunu başta kabullenmek lazım. Ondan sonra yapabilir miyim bu mesleği ve bir ömür bu konuda bu alanda çalılabilir miyim diye kendinize sormanız lazım.

 

Bir meslekte kolay iş bulmak önemli bir kriter olabilir ama sırf bu sebeple bir bölüm seçmek doğru değildir. Önceki okuduğum bölümde ad soyad yazınca kpss ile atanılıyordu. Ama ben memnun değildim. Ömür boyu bu işi yapmam, bu meslekle anılmak istemem diye düşündüm. Sonra okuduğum meslekte düzgün bir çalışmaya 3 yıl sonra sahip oldum. Ama bu yıllara karşılık ölene kadar memnun kalacağım bir mesleğe sahip oldum. O yüzden üç bel yılın hesabını yapmayın, ömürlük hesap yapın. Beni hangi meslekle anmalı insanlar? Ben hangi meslekte özveriyle çalışabilirim? Hangi meslekte kendimi ifade edebilirim? Hangi meslek beni tatmin eder? Hangi meslekte kazandığım para bana yeterli olur? Hangi meslekte kendime ve çevreme faydam dokunur? Hangi meslekte kendimi geliştirebilirim (tekamülüm için doğru olan meslek hangisidir)?

 

Bu soruları objektif olarak cevaplayıp öyle bir seçim yapmak lazım gelir.

 

Evet oylayıp yorum yapmıştım o konuda.

 

Arkeoloji okumak istiyorum.Onun dışında; felsefe, tarih, antropoloji sevdiğim bölümler.

 

Sistem bize hangi meslekte mutluluk sağlıyor ki Paganlaw? Aile ve gelenekler de öyle, tamamen kendi bencillikleri ve egolarına göre yönlendiriyorlar bizi. O yüzden söylediklerinin hepsine katılıyorum ben, kendi kendimize her şeyi ölçüp tartmalıyız.

 

Mesela benim annem hemşire, çevresinde de doğal olarak sağlık sektöründen insanlar var. Bu insanların da çocukları genel olarak bir şeyler başarıp bir şeyler olabildiler. Ve annem hep beni kıyaslardı onlarla. Ama farkında değildi ki onlar gerek yaşam standartları gerek maddi durumları sebebiyle çocuklarına iyi kötü sağlıklı bir hayat sağladılar. Çoğunun ciddi psikolojik sorunları yoktu, çoğunun özgüveni yerindeydi. Bense bir şeyler yapabileceğimi bildiğim halde kendine güvensiz, hiç bir şeyi başaramayacağını düşünen(evet ilk dediğimle çelişkili), çekingen, sosyalfobik bir bireydim. Bunları bahane olarak yazmıyorum, evet tembel de sayılırdım ama benim kadar tembel olup da bir şeyler başarabilmiş insanlar tanıyordum. Bense liseden mezun olamayacağıma inanan, düşük iq ya sahip olduğumu düşünen bir eziktim. İnanır mısın lise sonda daha sıralama nedir, ham puan yerleştirme puanı ne iş görür vs bunları bilmiyordum çünkü yapamayacağımı düşündüğüm için ilgilenmiyordum. Acaba psikolojide bu durumun özel bir adı var mı ki?

 

Neyse çok döküldüm ben :D Anlatmak istediğim şu; ben bir şeyi sevmezsem yapamıyorum buna artık eminim, ama sevdiğim bir şeyin de en ince ayrıntısına kadar öğrenir, imkan verilirse o konuda uzmanlaşırım. Arkeoloji istememin sebebi bu. Elbette akademisyen olacağım illa ki demiyorum ama vereceğim çabaların da boşa gitmeyeceğine eminim. Eskiden hayalini kurduğum seçimlerin(sağlık sektörü) aslında yapamayacağım, kazansam okusam bile devamını getiremeyeceğim şeyler olduğunu anladım. Şu an öyle değilim, kazanırsam eğer o bölüme giden en heyecanlı, en hevesli ve uğraşırsam en başarılı öğrencilerinden olacağıma inanıyorum. :)

 

Yarını bekliyorum yarını! Ama kötü sonuca da hazırlıklıyım...

 

Teşekkürler yazdığın için. :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

tam damarıma bastın Ninque.

 

Ben kendi dinimin majisinde usta olmak istiyordum ama bunda usta cırak ilişkisi var yani hocadan el almam öğrenci olmam lazım. Ama bunu aileme nasıl anlatıyım. İki senedir gerçekten zaman öldürüyorum. Sevmediğim bir okuldayim sevmediğim arkadaşlarımın ve hocalarımın yüzünü çekmek eyvallah demek zorundayım. Okul benim için cehennemden beter. Sanki insanlar bana küçükmüşüm ezikmişim gibi bakıyor. Zaten asosyalim artık yan yana dursakda bir insanla sohbet edesim gelmiyor. Şimdi sorun şu benim düşüncelerimi hiç saymayan anne ve babaya ben "cinci hoca olucam ve gördüğüm her varlık ruhumun ödülü rahmeti olacak ben böyle mutlu olucam gece üçlere kadar kimsenin cesaret edemediği şeyler yapıcam beni bir ustanın ellerine verin çamurdan vazo yapsın" derim nasıl kabul ettiririm?

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

tam damarıma bastın Ninque.

 

Ben kendi dinimin majisinde usta olmak istiyordum ama bunda usta cırak ilişkisi var yani hocadan el almam öğrenci olmam lazım. Ama bunu aileme nasıl anlatıyım. İki senedir gerçekten zaman öldürüyorum. Sevmediğim bir okuldayim sevmediğim arkadaşlarımın ve hocalarımın yüzünü çekmek eyvallah demek zorundayım. Okul benim için cehennemden beter. Sanki insanlar bana küçükmüşüm ezikmişim gibi bakıyor. Zaten asosyalim artık yan yana dursakda bir insanla sohbet edesim gelmiyor. Şimdi sorun şu benim düşüncelerimi hiç saymayan anne ve babaya ben "cinci hoca olucam ve gördüğüm her varlık ruhumun ödülü rahmeti olacak ben böyle mutlu olucam gece üçlere kadar kimsenin cesaret edemediği şeyler yapıcam beni bir ustanın ellerine verin çamurdan vazo yapsın" derim nasıl kabul ettiririm?

 

Kaç yaşındasın?

 

Yaşını sorma sebebim şu; eğer 20 yaşın altındaysan veya o civarlardaysan insana hayat sadece o yaşlardan ibaret gibi gelebiliyor. Ben de hissediyorum bunu zaman zaman. Bölümünü bilmiyorum ama gerçekten sevmediğini düşünüyorsan bırak ve sevebileceğin bir bölüme geç ya da tekrar sınava gir. Aileni bu yönde ikna etmen daha kolay olur, diğerinden bahsetme. Okulunu okumaya devam et ve aynı zamanda diğer konuda da kendini geliştir. Okulunu bitirip mesleğini eline aldığın an ailen kararlarına karışma hakkını göremezler kendilerinde.

 

Biliyorum cevabım çok klasik ve muhtemelen senin istemediğin türde oldu ama senin düşüncelerini saymayan bir ailen varsa benim verebilecek başka cevabım yok. Merak etme zaman hızlı geçiyor gibi görünse de çok uzun yıllar var önümüzde, yani sen 30 yaşına 40 yaşına geldiğinde de bir şeyler yapabilme/olabilme gücüne sahip olacaksın.

 

Okuduğun bölüm ne?

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

ODTÜ Makine mühendisliği mezunuyum. 2006 yılında 3. sınıfta okulu dondurdum ve uzun dönem askere giderek '' Muhabere Komando '' olarak vatani görevimi tamamladıktan sonra döndüm ve okulumu 2009 yılında 5. likle bitirdim. İşimi seviyorum ve çok keyif alarak yapıyorum. Bazen daralmıyo değilim ama olsun seviyorum işimi. Aslında hep '' Cinayet Büro '' yada '' Sivil Polis '' olmayı istedim hatta üniversiteden sonra düşündüm de ama sonra nedense birden hevesim kaçtı... Hatta bi gün kızın biri bi bankanın standında kolumdan tuttu ve '' İdealiniz varmı ? '' dedi. '' Sivil polis olmak istedim de olamadım be gülüm '' dediğimde bankacı kızdan bir damla yaş aktığını gördüm. Demez olaydım :(

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Kaç yaşındasın?

 

Yaşını sorma sebebim şu; eğer 20 yaşın altındaysan veya o civarlardaysan insana hayat sadece o yaşlardan ibaret gibi gelebiliyor. Ben de hissediyorum bunu zaman zaman. Bölümünü bilmiyorum ama gerçekten sevmediğini düşünüyorsan bırak ve sevebileceğin bir bölüme geç ya da tekrar sınava gir. Aileni bu yönde ikna etmen daha kolay olur, diğerinden bahsetme. Okulunu okumaya devam et ve aynı zamanda diğer konuda da kendini geliştir. Okulunu bitirip mesleğini eline aldığın an ailen kararlarına karışma hakkını göremezler kendilerinde.

 

Biliyorum cevabım çok klasik ve muhtemelen senin istemediğin türde oldu ama senin düşüncelerini saymayan bir ailen varsa benim verebilecek başka cevabım yok. Merak etme zaman hızlı geçiyor gibi görünse de çok uzun yıllar var önümüzde, yani sen 30 yaşına 40 yaşına geldiğinde de bir şeyler yapabilme/olabilme gücüne sahip olacaksın.

 

Okuduğun bölüm ne?

 

11. Sınıfa geçtim ve tm bölümünü seçtim. Biliyor musun dediğin fikir aklıma geldi bekleyip bir meslek sahibi olmak bu sayede kimse karışmaz.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Başarısız bi eşit ağırlık deneyiminden sonra hayatımda o zaman en çok istedigim bölüm olan Dil bölümüne gecmistim ani bi kararla. Ingiliz Dili ve Edebiyati okuyorum. Genel olarak bölümümü seviyorum, vize final çalışırken zevk alıyorum bile diyebilirim hatta. Tam ilgi konularim olduğu için sıkıntı cekmiyorum. Sadece bölüm biraz zor ama sevginiz oldu mu devamı geliyor. Ancak mezun olduktan sonra ne yapacağıma dair bi fikrim yok. Sadece öğretmen olmak istemediğimi biliyorum. Biraz ütopik olsa da yazar olmak gibi bi fikrim var. Bakicaz artık.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...