vhercle Oluşturma zamanı: Ağustos 26, 2007 Paylaş Oluşturma zamanı: Ağustos 26, 2007 23 Ağustos 1973 yılında sendromun ismini de aldığı şehir olan Stockholm'de bir banka soygunu gerçekleşir. Jan Erik Olsson isimli soyguncu elinde silahla Kreditbank isimli bankaya girer ve havaya ateş açar. Saatler 10.03’ü gösteriyordur. Bu esnada bankadan kaçanlar olur. Soygunu haber alan polis bankayı kuşatır. Ancak Olsson’un pes etmeye niyeti yoktur. Para ile birlikte bankanın önüne bir araba ister. Aynı zamanda cezaevinden arkadaşı Clark Olofsson’un da bankaya getirilmesini talep eder. Polis bütün talepleri yerine getirir. Bankanın önüne bir araba çekilir, arkadaşı getirilir ve pazarlıklar arkadaşıyla birlikte yürütülür. Olsson rehineleri bırakmak istemiyordur. 4 rehinesi vardır ve 2 rehineyle beraber arabaya binip uzaklaşmak istiyordur. Polisin kabul etmemesi üzerine gergin bekleyiş başlar. Soyguncu Başbakan Olof Palme’yi arar ve bir rehineyle başbakanı konuşturur. Yine sonuç alınamayınca olay diğer ülkelerde de duyulmaya başlar. Günler geçiyor, ancak anlaşma sağlanamıyordur. Asıl olay bu direnişten sonra olur. 6 günün sonunda rehineler kurtarılmaya karşı çıkarlar. Rehineler soygunculara bir şekilde bağlılık göstermeye başlamıştır ve onlar aleyhine tanıklık yapmaya da karşı çıkarlar. Hatta olayı iyice abartıp, kendi aralarında para toplayıp savunmalarına katkıda bulunurlar. Hikaye odur ki; rehineden biri nişanlısını terk edip, rehineciye aşık olur ve onunla birlikte olmak istediğini söyler. Bu olaydan sonra da rehinelerin, suçlulara duydukları hayranlık, aşk, bağlılık vs. psikolojilerine bu sendromun ismi verilmiştir. İsmi tıp literatürüne kazandıran kişiyse Nils Bejerot isminde bir psikologtur. Bu sendrom sadece rehin alma durumlarında gerçekleşmez. Şartların eşit olmadığı, baskı uygulayan bir kişinin bulunduğu, hayatta kalma içgüdüsünün ağır bastığı durumlarda da gerçekleşir. Size baskıda bulunan kişiye karşı bağımlı olduğunuzu hissedersiniz. Çünkü bir empati geliştirir ve kendinizi onun yerine koymaya başlarsınız. Artık suçlu o değil, sizsinizdir. Son olarak 2001 yılında kaçırılan gazeteci Yvonne Ridley, 1959 doğumlu İngiliz vatandaşıdır. Afganistan’da Taliban tarafından rehin alınır. Serbest bırakılırsa Kuran-ı Kerim-i okuyacağına söz verir. Daha sonraysa İslam dinini seçer. Batı medyası tarafından Stockholm Sendromu kurbanı olduğu iddia edilmiştir. Alıntıdır Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Dolunay Yanıtlama zamanı: Ağustos 27, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ağustos 27, 2007 Hikaye odur ki; rehineden biri nişanlısını terk edip, rehineciye aşık olur ve onunla birlikte olmak istediğini söyler. Acaba bu kurbanın celladına duyduğu sevgi midir? Nasıl birşey? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.