PatavatsiZ Oluşturma zamanı: Temmuz 27, 2016 Paylaş Oluşturma zamanı: Temmuz 27, 2016 Ya adil değilse hayat ? Başlangıç noktasını senin seçemeyeceğin kadar garip ve bitiş noktasını yaşadığın rol ile belirlediğin saçma bir düzen şu hayat ve okadar adaletsiz olur ki bazen, etkilemek için yapmadığın şaklabanlık kalmamışken aceleyle çıkılmış evden ayağa geçirilmiş turuncu tuvalet terlikleri ve elinde BİM poşetleriyle en pejmurde halinin sokak köşesinde '' Hastayım lan şu kıza '' dediğin kızla karşılaşması gibidir. En az zarar ve en fazla kâr ile oyunu bitirmenin en uygun yolu ise, kendi şanslarını kendin yaratabilmektir. Kartları doğru oynamak lazım vesselam ama gel gelelim herkes bu dertten muzdarip değilmi zaten. Kimsenin açamayacağını düşünerek elinden sayı eksiltmek için uğraştığında hiç beklenmedik bir anda attığın 13 yüzünden bir yanındakinin 101'e tamamlaması gibi değilmi ? Uyanık olmak zorunda bırakıyorlar insanı zorla ve her seferinde 1-0 olsun bizim olsun gözüyle bakıyoruz. Dedim ya, en az sıyrık en fazla getiri. Dünya denen bu fani fahişenin müptelası olmuş toplum zırvalığı her halükarda kendisine biçilmiş rolü en iyi şekilde oynamak zorunda bırakılıyor ve bu roller hayatın her kulvarında farklı sınıflandırılıyor. Hadi bir düşünelim, çekirdek ailenizde anne ve babanızın evladı rolündesiniz, kardeşlerinizin abi yada ablası, eşinizin karı yada kocası rolündesiniz, patronunuzun elemanı, amcanızın yeğeni, kankanızın kardeşi... Hiç kimse rolünü başkasına kaptırmak istemezmişcesine bir çaba içinde ve en doğru replikleri kullanmaktan da geri kalmıyor. Dedim ya, dünya fahişesi bizi buna zorluyor işte, kocaman bir pembe dizinin yan karakterleri olmak zorunda bırakılıyoruz. Ben bu garip gezegenin havasını solumakla mükellef ama soluduğum havanın tadını alabilmek için bahaneler üreten bir adam oldum, yaşadığım senaryo beni buna zorladı diyelim biz. Fakat şundan eminim bahaneleriniz ne kadar can alıcı olursa, tutunma isteğiniz de o kadar fazla oluyor. Benim bahanem eşim, yediğim tüm gollere ve gösterilen her kırmızı karta gülümsememin tek sebebi. Sizlerde bahanenizi bulmak için at gözlüklerinizi çıkarın ve şu fahişeye kendi adaletinizi ve rolünüzü kendiniz belirlediğinizi kanıtlayın. Bu seferlik komidinini üstüne parayı bırakan taraf olarak temennim bir sonrakini sizin bırakmanız olacaktır... Asta la vista... Pata .. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
PatavatsiZ Yanıtlama zamanı: Temmuz 27, 2016 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 27, 2016 Bana balık verme, balık tutmayı öğret! Düşen bir çocuğu kaldırmak ne kadar doğru sizce ? Onun umutlarını almadık mı elinden, hep her şeyi bedavan yapacak ve '' Armut piş ağzıma düş '' polinomunu benimsemeyecek mi şimdi ? Bence bazen bazı şeyleri olduğu gibi bırakmak yada o an o şahsın o acıyı yaşamasına izin vermek gerek. Sonunu bile bile yada bilmeden zengin baba olupta kızının berduş sevgilisine '' al parayı da rahat bırak kızımı '' denmemeli bence. Bizler içki haram, sigara haram diyip '' TEKEL '' üzerinden koca bir ülkenin dış borçlarını kapatmış bir ülkenin vergi mükellefleri, biraz olsun bedavacılıktan uzak kalmalıyız diyorum ben. Bir ebeveyn olduğumuzda yada olanlarımız doğru bildikleri yolu göstermekle mükellef olmalı, baskı ve korku hiçbir zaman seçim olmamalı derim ben. Her insanın istediği hayatı yaşama özgürlüğü ve her özgür insanın kendi özgürlüğük çizgisinin bitiminde bir başkasının özgürlüğünün başladığını bilmeye ihtiyacı var. Ne demiş abimiz PiaA ; '' Özgür değilsin, senin bağlı bulunduğun ip, öbür insanlarınkinden daha uzun, hepsi bu kadar! '' Aç kalmak istemiyorsan balık tutmayı öğrenmek zorundasın, sana kalkıpta tuttuğun balıkları satarak parayı serbest piyasada değerlendir demiyorum, akıllı ol ve hayat denen fahişenin seni kullanmasına izin verme diyorum. Kolay geliyor diye ona buna el açma diyorum, yalama olup ondan bundan nemalan demiyorum, '' Ah abimiz, can abimiz '' diyip koyun gibi güdül demiyorum. Dik dur ve doğru bildiğini yap diyorum, okumuş etmiş adamsın elin ayağın tutuyor. Biraz ter dök, biraz emek harca, biraz zaman geçir ve değerini bil diyorum. Özrü kabahatinden beter '' Biz böyle yetiştik, bizden sonrakini de böyle yetiştirdik '' kafasından çıkıp da, '' Biz hata ettik, bizden sonraki de hata etmesin diye doğru yolu bulabilmesi için sonuna kadar destek olduk '' desen ölmezsin... Mirupafshim... Pata... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
PatavatsiZ Yanıtlama zamanı: Temmuz 27, 2016 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 27, 2016 Ve tanrı öküzü yarattı ... Bazen insan ve öküzün yaratılışta aynı paralellikte gittiğinden kıllanıyorum. Aslında öküz o kadar da sevimsiz bir hayvan değil hatta bayan/bay davranışlarının bu hayvan ile ilişkilendirilmesi de acımasız ama bir cümle yeri geldiğinde bir insana bu kadar mı '' cuk oturdu ya la '' dedirtir. Öküzlüğü hayvan adından alıp insan benzetmesinde ele alacağım ve bu tarz insanların neler yapabileceğini sorgulayacağım bu yazımda. Aslında bu sıfata nail olabilmesi için insanların çok fazla çabaladığını düşünmüyorum ki bazıları vardır mizaçları doğuştan bu statü için biçilmiş kaftan olabilir. Herkesin çevresinde bir '' Öküz lan bu '' dediği illaki vardır ve bu arkadaşlar hayatımızın her noktasında karşımıza olur olmadık zamanlarda çıkar ve anın içine sıçarlar. Gelin beraber dialoğa bir bakalım. + Ablacım arkadan vermeyen kalmasın - Beyfendi Gaziemir ne kadar ? + Sen üç versen olur ablacım. - Neden ben üç, başkaları farklı mı veriyor ? + Boşver abla, sen vermesende olur şu dakkikadan sonra. - Tamamda arkadaşım ne yani şimdi neden ben üç? + Ablacım şu sarkanlarını çekmezsen dolmuşu da üzerine yapıcam en sonunda... - Hıı ?? x Versen de bi sigara içsek ... y Eşşek kadar adamsın masanın üstünde sigara kalk kendin al!! x Sigarayı isteyen kim + Necla al şunu ( Gazete kağıdına sarılmış bişi verir ) - Bu ne aşkım ? + Hani seviyorum demiştin ya o ... - Ne seviyormuşum ben '' Hırşşştt '' allah belanı versin bu ne ? + Orkid - Ben bunu neden seveyim öküz, Orkide o Orkide !! + Orkide ne ..yım - Çiçek tabiki, ya inanmıyorum bide gazeteye sardırmış + Arkadaş bende diyorum bakkal Rüstem, '' Abi gazteye sarayım da millet yanlış anlamasın, bekar adamsın.. '' neden dedi... Velhasıl kelam '' Öküz '' teriminin etiket gibi yapıştığı bu denli arkadaşları toplum '' Doğal '' karşıladığı sürece öküzleşme safhasında hepimize başarılar dilerim... Auf Wiedersehen Pata... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
PatavatsiZ Yanıtlama zamanı: Temmuz 28, 2016 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 28, 2016 Farklılıklar ; Ne kadar da çok seviyoruz lan ötekileştirmeyi. Sen siyahsın, o yoksul, bu alevi, aa duydun mu biseksüelmişşş, Şenay'ın kaynı var ya he o işte adam erkeklerden hoşlanıyormuş kızzz bla bla bla. Lan oğlum size ne? Sizin yok mu insanları kendinizden ayıran bi farklılığınız, hepiniz aynımısınız la insanları gruplaştırıyorsunuz? Bu ne lan, peynir mi seçicez de kategorize ediliyoruz insan olarak. Her birey inandığı ve mutlu olduğunu hissettiği yolda yüremekte özgürdür ve bu seçimler yüzünden hiç tanımadığımız insanları ötekileştirdik hep. Dış görünüşüyle, sesiyle, kokusuyla, dini inancıyla, karakter yapısıyla, bla bla bla... Uzadı gitti böyle ayrı gayrı düşme zırvalıkları ve emin olun bunu yapan daima kıskanmış kişiler oldu hayatımızda. Sizi az buçuk tanıyıp çekemeyen hödükler var ya, işte onlar kategorize etti milleti hep. Çocukken mahallede bi oğlan vardı, adam hayata fitne fesat saçmak için gelmiş ..tveren. Oyun oynardık, yenilmeyi hazmedemezdi, birinde toplanırdık çağırılmamayı hazmedemezdi. Adamın işi gücü milletin arasını bozsun, çekemediğini dışlatmaya çalışsın ya yemin ediyorum pembe dizilerdeki '' Parası olan ama allahı kitabı olmayan şerefsiz fitneci ..tverenler '' varya işte emin olun onlardan biriydi herif. Çocukluğumuz bu adamın melodramlarını süspanse etmekle geçti ( Ömrümde ilk defa melodram ve süspanse cümlelerini kullanıyorum akıllı olun!! ) Sonunda ne mi oldu, bu tayfadan kimse bilmez bu lavuk öldümü kaldımı nerdedir. Bu kadar aşağladık bu tipleri ama emin olun aynı hataya bizler de düşüyoruz şu fahişe dünyanın cilvelerine kanıp. Aslında çok güzel bir örnek video vardı bu duruma da bulamadım şimdi. Videoda mevzu şöyle gelişiyordu, Anne,baba ve kız bir doktorun kapısında bekliyorlar, janti kıyafetler makyajlı kokona bi anne, kelli felli rant bir baba, hanım bi kız. Ayakta köşede bekleyen naif bir arkadaş var belli kıyafetinden üstü başı biraz sıkıntılı ama bi yürek var bu çocukta akıllara zarar da neyse. O oturan 3'lü ekip ; - Ayol hırsızmıdır uğursuzmudur ne işi var bunun burda - Kesin para istemeye gelmiştir, dilenci falandır. - Anne ben korkuyorum :( Triplerine giriyorlar bi süre, sonra doktor bu aileciği içeri çağırıyor, çocukları için uyumlu böbreğin bulunduğunu ve uygun görürlerse iki gün içerisinde ameliyatın gerçekleşebileceğini söylüyorlar. Aile fıttırıyor sevinçten tabi, velhasıl şanslı olduklarını ve bağışı yapacak arkadaşın da hastanede olduğunu söylüyor, isterlerse tanışabileceklerini de iletiyor. Aile çok seviniyor mevzuya tabi, hemen tanışmak istiyorlar. Hulusi Kentmen edasında doktor abimiz donör'ü bi çağırıyor ki bizim kapının önündeki naif arkadaş giriyor içeri. Bu ailenin surat 5 karış tabi, şoklarda ... Ulan demezlermi '' Nankör şerefsizler '' diye. Derler tabi, demelilerde. Hiç bir zaman insanları farklılıkları ile yargılamayalım ve daima açık fikirli olmaya çalışalım ki kendimize '' İnsan '' diyebiliyorsak eğer. Unutmayın NŞA ( Normal Şartlar Altında '' ulan özledim seni kimya dersi beeee '' ) her insan eşittir o bir tık şanslı olanlardan olmayın emi... Zbogom... Pata... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Khuizo Yanıtlama zamanı: Temmuz 28, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 28, 2016 Güzel ve samimi gidiyorsun reis Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
PatavatsiZ Yanıtlama zamanı: Temmuz 28, 2016 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 28, 2016 Güzel ve samimi gidiyorsun reis Teşekkür ederim kardeşim. Karalıyorum bişeyler kendimce Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
PatavatsiZ Yanıtlama zamanı: Temmuz 29, 2016 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 29, 2016 Servis, dolmuş, belediye otobüsü ve taksi şöförleri dörtlemesinin trafiğin içine ettiği ve günde bilmemkaçyüz defa stressten ştresse yatay geçiş yaptırdığı bir gün daha sabahki atraksiyon ile başlamış oldu. Arkadaş sabahın yedisinde bu kadar enerjiyi nereden buluyorsunuz anlamıyorum. Tamam belki geceniz güzel geçmiş yada uykunuzu almış olabilirsiniz ama biraz el insaf kardeşim. İnsanlara gerizekalı muamelesi yapmak yada '' Ulan bu mallarda şöförmü be, en çok ben direksiyon sallıyorum yol benim hakkım '' mantığı nedir ..yım. Bu sabah döner kavşaktan karşıya geçeceğim yol müsait, kavşağın karşısında duran bir servis var fakat yola devam etmek dahi istese dümdüz devam edebilir onunda yolu müsait. Abicim tam geçtim karşıya abi '' harsss '' diye sol şeride önüme kırdı mı, sabır dedim yavaşladım sağ şeride geçtim yanından devam edicem bu sefer sağa üzserime kırdı mı. Arttık nasıl dellendiysem yanından kaptırdım geçtim bunun, yolun sonundan tek dönüş var ve tek arabalık bir boşluk. Durdurdum arabayı bagajı açtım, küreğimi kınından çıkardım, servise doğru ağır aksak ilerlerken pat telefonum çaldı. Tabi o bi anlık telefon duraksaması dikkatimi dağıttı, kafamı kaldırdığımda servis dönmüş ters istikamete aynen volta. İçi boştu heralde ki iki metre takım elbiseli adamı elinde kürekle görünce afalladı, dolu olsa gerçi gömerlerdi beni oraya diye düşünüyorum ya neyse. Bu kadar öküz olmayın abicim, efsane olun. Bknz : Uludağ gazoz reklamı... сбогом.. Pata... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
PatavatsiZ Yanıtlama zamanı: Temmuz 29, 2016 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 29, 2016 Kadın Olmak; Olm bu devirde, hatta dünya tarihinin başlangıcından beri de diyebiliriz biz ona, ne zor iş lan kadın olmak. Heleki teknoloji ve modanın alıp başını gittiği, her sene hatta her ay farklı tarz ve stillerin top10 olduğu günümüzde bi hayli zor. Saçı ayrı dert, kıyafeti ayrı dert, çocuk büyüt ayrı dert, ağdası var ki allah düşman başına vermesin o ap ayrı bi dert. Böyle uç uca eklesen var ya İstanbul'a 4. köprüyü çekersin, hemde çok rahat çekersin. Hayatta kalmak ve kendini savunmak için emin olun erkeklerden çok daha fazla çaba sarf etmek zorundalar ve emin olun yaptıkları işlerin geneli en doğru olanı olur her zaman. Hayata gözlerini açan her evladın ilk öğretmenidir kadınlar, 40 yaşına gelmiş evlatlarının da öğretmenidir ayrıca ve iş yemeğinde en doğru konuşmayı yapması gereken kocanın da öğretmenidir kadınlar. Aynı amanda en stilli olmak zorundadır ve meyvenin en doğrusunu seçmek, bizim için en besleyici sebzelerle yemek yapmak ve jilet gibi ütülü kıyafetleri giydirmek zorundadırlar. Kendini düşünen kadına az rastladım ben bu hayatta, gerçi rastladıklarım da ya yanlız dı yada bıkmış. At-avrat-silah dayatmasıyla büyümüş bir toplumun erkekleri olarak kadını hep saklanması gereken bi inci gibi gördük. Aslında en doğru olanıydı bu ama en doğru şekilde yapılıyormuydu acaba ? Ulaşılmasın diye eve kapatmak doğru muydu ? Komşuya gitti diye dövmek doğrumuydu? Sıcaktan kısa kollu tişört giydi diye nefes almasına bile ret bandı çekmek doğrumuydu yada? El üstünde tutulması gereken, baş tacı yapılması ve gönül tahtına yerleştirilmesi gereken bu narin varlığa neden sadece '' Hırs ve zevk '' olarak bakıyoruz? Her inci işlenmesede dünyanın en değerli taşlarından biridir. Unutmayın, gelmiş ve geçmiş tüm büyük kumandanları, başkanları, mühendisleri,doktorları,polisleri,memurları ... Hepsi bir kadının eseri, saygı duy saygı!! 再见 ... Pata Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.