palyacho Oluşturma zamanı: Eylül 6, 2016 Paylaş Oluşturma zamanı: Eylül 6, 2016 Adı üstündedir, çiçeği burnunda. Uykunun tutmadığı ya da yakalanamadığı, esaretinden bir hışımla kaçıldığı, kabustan kabusa, oturup beklenen, yatıp düşlenen, kimsenin söylemediği ama herkesin bildiği, uyumadan büyümüş çocuklar yani; gece, melek ve bizim çocuklar... Uykusuzlar...Yazsınlar... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
palyacho Yanıtlama zamanı: Eylül 6, 2016 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 6, 2016 Yanık plastik kokulu şarabımın bitmesini bekliyorum, ya uyuyamazsam diye gitmediğim yatağımın verdiği huzursuzlukla içtiğim bu kötü kokulu şarabın daha ne kadar direneceğini bilemiyorum... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
palyacho Yanıtlama zamanı: Eylül 6, 2016 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 6, 2016 Son yudum kala bunu da dinler gideriz... [video=youtube;-NBRuiw6tUw] Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
ArpiA Yanıtlama zamanı: Eylül 6, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 6, 2016 tam benlik yer diye geldim içeriği sui generis doldurur bende buralarda takılırım. şarap deyince bu geldi de bu saatte burada işim ne? maay gaaddd. bay https://www.youtube.com/watch?v=dFM0pUn4dcA Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
palyacho Yanıtlama zamanı: Eylül 6, 2016 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 6, 2016 Hayır Hayır ! Bu gece öyle sıradan bir gece değil. Kıymetli birilerinden birinin küçüğünün doğum günü. Hala sevişiriz bildiğim kadarıyla. Horward'ı bitirmiş dün gece öğrendim. Ben adını bile yazamadım düşün. Sevindim, buraya not düştüm. Bakalım beni bulabilecek misin ? (: o ) Böyle yaptığım zaman; gülmem biliyorsun. Gülmek için daha çok parantezlere ihtiyacımız var hala ama hala o parantezlerden gülerek çıkıyoruz neyse ki. : o )) Elma dersem çık, armut demeyeceğim nasılsa... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
palyacho Yanıtlama zamanı: Eylül 6, 2016 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 6, 2016 Bu da uyku bekleyen çocuklara gelsin... Bu gece şarabım yok, rakı var ama koymadım daha. Erken ne de olsa... https://www.youtube.com/watch?v=s7JI6o3tHDA Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Eolo Yanıtlama zamanı: Eylül 6, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 6, 2016 Benlik bir konu tam. Fakat öyle sıkıcı ki bu gece kaygılarımla sevişeceğim uyuyana kadar, eh biraz da korkularımla. Başka bir gecede görüşmek ve birlikte olmak dileğiyle sevgili çocuklar... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
sidar Yanıtlama zamanı: Eylül 6, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 6, 2016 Beyin olanca gücüyle ilerlerken, cinsel sistemlerin korkunç etkinliği daha uykuda olduğu için çocukluk, hayatımız boyunca özlemle geri dönüp baktığımız masumiyet ve mutluluk dönemi, hayatın cennetidir, kayıp cennet.. Arthur schopenhaur .. 2 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
palyacho Yanıtlama zamanı: Eylül 8, 2016 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 8, 2016 Bir şişe şarap, 2 tane bira getirir o uykuyu diye düşünüyorum. Çadırıma gitme zamanı yaklaştı, son bir sigara içip, aşağıdaki parçayı da dinleyelim, sonrası boş zaten hep. Uykusuz çocuklara... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
palyacho Yanıtlama zamanı: Eylül 8, 2016 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 8, 2016 Bu arada Banksy kişisi Massive Attack'ın solisti olabilirmiş diye bir söylenti çıktı. Buyrun : Massive Attack üyesi Robert Del Naja, Banksy mi? | Bant Mag. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
palyacho Yanıtlama zamanı: Eylül 8, 2016 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 8, 2016 Bu şarkı bana karanlık bir odayı hatırlatır. Eski perdeleri olan, hani anneanne perdelerinden. Işık yok, kat bodrum, kafa terasta. Ağızda son yediğin sosisliden kalma hardal tadı, masada şarap, o zamanlar kırmızı daha. Sabahın körü elbette, oda çam ormanı kokuyor... Hırsızlar için değersiz, çalmasını bilene "açıl susam açıl !!" Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Eolo Yanıtlama zamanı: Eylül 8, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 8, 2016 Gece, arka taraftaki akasyanın ve çamların dallarına konan baykuşları izlemeyi özlüyorum en çok bu evde değilken. Ve gece kendiliğinden sallanan şu salıncaklar... Ne kadar rüzgardan olduğunu bilsem de hayal dünyamda farklı yerlere götürüyor bu iki unsur beni. sanırım bu evi her zaman seveceğim Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
palyacho Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2016 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2016 Söyleme kimseye kaçak geldim buraya. Farzet ki duştayım, kafamı usturaya vuruyorum eskisi gibi, her yer kan olacak şimdi. Bu akşam rakı içtim adamlarla ve kadınlarla. Herkes kendi gibi buralarda, birazdan seslenirler, dur şu kanları temizleyip gideyim. Parça gönderemiyorum, teknolojiye uymak zorunda bıraktılar beni. Artık telefondan internete girebiliyorum biliyor musun? Ama tek tuşla dünyam aydınlanmıyor artık... Aslında hile yaptım, tek tuş ama 2 kere hızlı hızlı basıyordum, sen görmüyordun tabi... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Eolo Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2016 O kulübede hatırlıyorum... Onunden geçtiğimde bile aynı acıyı aynı çaresizliği hissediyorum.. Bugün oturdum orada yaralarımı kanattım. O günden beri sönük mumlarım, sokak lambalarım. Acıyla üfledim mumlara savaşmayı öğrenmek için. Çaresizliği öğretmek içinse sokak lambalarını kırdım. Hatırlıyorum... Güneş batıyordu yavas yavas. Cocuklugum da gitti gunesle birlikte 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
AurorA Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2016 Ay batar, gecenin kadifesine iğneler kendini sivri ucundan. Örtünür pamuksu bulutlar, gecenin kadifesi ruhumu sarmalar... Gece ile gündüz kavuşmazdı ya hiç... Gecenin körü ile sabahın körü nasıl buluştu da birleşti? Doğu ile batı, güney ile kuzey... Gece ile gündüz, ateş ile buz... Boğazımdan yakarak geçen bir içkinin tüm sertliğinde çelişkilerin hepsi tek potada erir şimdi... Yavaşça mühürlenir dudaklar, fısıltıyla gelir rüzgarın sessizliği. 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
adEda Yanıtlama zamanı: Eylül 10, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 10, 2016 Sabahın köründe delirmiştim ilk Sabahın köründe bir kez daha delirmiştim Sabahın köründe çok kez delirdim sonra Sabahın köründe delireceğim Bi çok kez daha Sabahlar mı delirtti beni Gece boyu direnişim mi? Şafağın kırmızısı mı Ayın saklanışı mı? Kuşlar delirtmiş olamaz beni yok mu o yarasaların sinyalleri! Belki ilk motor sesi Belki yıldızların gizlenişi Karanlıkta vardığım yeri suç mu güneşin gösterişi Peki suç mu aklımın Bilinçsizce hareket edişi? Önemli mi beni neyin delirttiği ? Önemliyse şayet, kanıtlayabilir miyim kendi kendime etmediğimi? açarsam penceremi Duyar mıyım sesleri? Ve sokağı izlersem Görür müyüm ki? O alarm sesi ve uyanan güzel eşi Servis bekleyen adamın Kravatını gevşetişi Bir çocuğun düşleri Annesinin seslenişi onları yatağında bırakıp da okul yolunda sürüklenişi Bir kadının topuk sesi mecbur giymeli eteği Sonra zorbanın teki... Nasıl kaçmasın ki neşesi? Bir de televizyon sesi Sabah haberlerinde günün ilk vahşeti Bir ihtiyar dinliyor Torunu tüm endişesi Genç bir kızın gözleri Kapatıyorken kendini Direne direne Yazı verdi şiiri Unutmasın diye de not düştü "Beni bunlar delirtti" -edacık cık cık cık #kendimianlamaçabam Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
palyacho Yanıtlama zamanı: Eylül 12, 2016 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 12, 2016 Saat çok erken biliyorum ama bu gece bu saatte biraz fazla içmişsem demekki, gecem sabaha dönmüşse, uykum bedene düşmüşse ve ben gitmeden evime tüm uykusuz çocuklara iyi geceler diliyorsam; bir şeyler yanlış gidiyor demektir. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Eolo Yanıtlama zamanı: Eylül 12, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 12, 2016 Bu gece erken başlamışsın palyacho eh biz de yazalım öyleyse bir seyler... Gunlukler yazmak istiyordum bir yıl kadar once bir cilt oldu bu sene yazamadım. Hos ilk gunlugumu acıp okumak istemiyorum o anları yeniden hatırlamak istemiyorum sanırım... Fakat bir terapiye ihtiyacım var yeniden. Blog ve dergiyle ugrasmak pek etki etmiyor cunku asıl icimdekileri cırılcıplak yazamıyorum oralara. İnsanların karsısında cırılcıplak kalmakta korkuyorum belki. Belki de her zamanki gibi anlasılmaktan korkuyorum. Bu yuzden yenp bir gunluk almalıyım. Tiklerim geri donmeye basladı yavas yavas yenileri eklenerek dondu tabiiki yeterince tike sahip degilmisim gibi... Sanrılarımın ve krizlerimin donmesini istemiyorum sadece suan tiklerle basa cıkaibilirim fakat o oksuruk nobetlerim kafamı vura vura aglamaya calısmam ve tukurugumle nefesimin kesilmesi, agzımdan kuduz kopek gibi kopuklerin fıskırması ve igrenc titreme... İstemiyorum onları geri. İcimle konusmalıym hemen baslamalıyım o gunluge bu gece veya yarın sabah. Uzun uzun yazacagım... Uzun uzun. Korkularımın geri donmemesi icin korktuklarımı anlatmalıyım.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Eolo Yanıtlama zamanı: Eylül 12, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 12, 2016 Bir gece daha yaşayabilmek için yazıyorum.Etimi kazıyan, ruhumu parçalayan kanlı tırnaklardan kurtulmak için yazıyorum. Boş duvarlara bakıyorum... İçi boş çerçeveler çiziyorum boş duvarlara. Boşluğuma çareler arıyor, hep aynı yalanları söylüyorum. Yalanlarım dolduramıyor çerçevelerimi... Yalanlarımdan kan akıyor. Lastik topumdaki çocukluğumu fısıldıyor babam... Baba. Babaaaaa! Benim hiç lastik topum olmadı ki... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
paranormalfikir Yanıtlama zamanı: Eylül 12, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 12, 2016 Konuyu görünce aklıma hep bu şarkı geliyor... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
AurorA Yanıtlama zamanı: Eylül 12, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 12, 2016 Uyku tutmadı. Yine... Ve hatta galip gelmesini çok istediysem de, uyku yutamadı, alamadı içine ruhumu, benliğimi. Soğuğun yavaş yavaş kendini göstermeye başladığı şu günlerde, geceleri sabaha bağlamak eskisi kadar dikkatini çekmiyor insanlığın. Tek başıma adım adım ilerletiyorum geceyi, en kara kordonlarını bağlıyorum gün ışığına, aydınlanıyor dünya yavaşça doğudan batıya. Bir sonbahar perisi gibi bembeyaz bir pervane dönüyor etrafımda, çıplak omzumdan öpüyor sarhoş uçuşunun şuursuzluğuyla. Gülümsüyorum. Zaman... Bir kum saatinde ince kıvrımlı belden aşağı doğru dökülen kum taneciğinin bize anımsattığı o görünmez ilke. Sürekli bizden aldıkları ve bize kattıklarıyla boğuştuğumuz hayali akıntı; yaşam. Ve bir dünya ki; içi deli dolu... İçinde deli dolu diyorum... Deli dolu... Dönüp durdukça sarhoş eder ruhumuzu dünya; hayaller aleminden gerçekler alemine çıktığımız küçücük yolculuklarımızda kıyasıya yaşatma savaşı veririz heveslerimizi, tutkularımızı. Ve bu gelişigüzel partide tek eksiğimiz tereddütlerimizi yüklediğimiz an. Zamandan küçücük bir kırıntı an. An ve an uzaklaşır sessizce zaman. Biz kaybolduk... https://www.youtube.com/watch?v=KQYZrivzIdQ Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
AurorA Yanıtlama zamanı: Eylül 16, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 16, 2016 Sabah oldu, uyku vurmadı bu gece... Defalarca nişan almışsa da, sıyırdı geçti hayallerimi acıtan mermileri. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
arecrateria Yanıtlama zamanı: Eylül 16, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 16, 2016 Nasılsa uykusuzluktan ölemeyiz. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
AurorA Yanıtlama zamanı: Eylül 16, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 16, 2016 Geceyi kırmızı şaraba yükleyip gündüze taşımak... Yanında ekstrası olan kasvetle birlikte... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Eolo Yanıtlama zamanı: Eylül 16, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 16, 2016 Başım ağrıyor. Kanatları kesilmis meleklerin seslerini duyıyorum, tanrıya kufrediyorlar. Tsnrı nankor en cok seven kanatsız meleklerdi onu. Bilmiyorum sanırım tanrının isine karısmak haddime değil. Fakat nankor bir karakteri tanırım. Tanrı bencil. Boğazımda düğümlenen ne? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.