palyacho Oluşturma zamanı: Ekim 21, 2016 Paylaş Oluşturma zamanı: Ekim 21, 2016 http://i0.wp.com/www.yasamaugrasi.com/wp-content/uploads/2015/01/shahin-najafi1.jpg?fit=844%2C468 İran’da bir müzik dehası: Shahin Najafi (Şahin Necefi) – شاهین نجفی 10 Eylül 1980’de İran’ın Gilan İlinde doğan Şahin Necefi (Shahin Najafi – شاهین نجفی) İran’da gençlerin isyan sesi olarak da tanınır. 6 yaşındayken babasını kaybeden, sonra da kardeşinin uyuşturucu bağımlısı olduğuna şok geçiren Şahin ergenlik döneminde güzel sesinden dolayı toplantılarda Kuran tilavet ederdi. Sonra Şiir yazmaya, şarkı söylemeye, 18 yaşında ise gitar çalmaya başladı. Üniversitede Sosyoloji öğrencisiyken anarşik düşünceleri ve bu düşüncelerini açıkça dile getirdiğinden dolayı okuldan atılan genç şarkıcı sonralar ateist olduğunu söyler ve özellikle İran’daki yaşamı, siyaset ve ideolojiyi yargılamaya başlar. Almanya’ya sığınmadan önce İran’da bodrumaltı muzik dünyasının simgelerinden biri olan Şahin Necefi’nin sesine İran’da yasak getirilir. O da Almanya’ya gidip eleştiri boyutunu İran’da kutsal sayılan değerlere küfredecek kadar yükseltir. İran’da birçok dini kesim onu irtidatla (Dinden çıkmakla) suçlasa da şarkıları İran’da özellikle gençler arasında en çok dinlenenler arasındadır. Çoğu Şiirler ve şarkılarında günümüz İran’daki olaylara yüksek dozda eleştiriler vardır, onun için yabancı birine onun şiirlerinin anlaşılması çok da kolay değildir. Necefi dinlediğiniz şarkıyı annesi için seslendirmiştir. Bu şarkısında sanki kendi çocukluğu, düşünceleri, çektikleri, gördüklerini anlatır gibi… https://www.youtube.com/watch?v=fMM4RvzU1cw hahin Najafi – Ninoush (Nînuş) (Hiç Albümünden) Beni, bu erkeği kendine bırak Beni tüm lanet acıyla baş başa bırak Çünkü seni dünyada ki bütün solucanlar kadar seviyorum Çünkü ben, dünyadaki bütün düşlar kadar ağlıyorum Çünkü ben, senin yedi günlük adetlerin kadar acı çekiyorum Çünkü ben, nedeni anlaşılmayan baş ağrılarına başım ağırır Çünkü ben senin sesinle.. Kapatt.. ..hayır kal daha! Çünkü sen beni dünden azıcık daha çok seviyorsun Çünkü senin göğüslerin arasında ansızın ağlayış olmak istiyorum Çünkü senin hüzün sokaklarında sarhoşça koşmak istiyorum Çünkü senin göğüslerin arasında ansızın ağlayış olmak istiyorum Çünkü senin hüzün sokaklarında sarhoşça koşmak istiyorum Ba bu kırık yatak her daim stresli Bak bu bozulmuş abajur hala uyanık Bak nasıl “Benan’ın” benim sesimle göz yaşları düğümlenmiş Kal çünkü bu gece başındaki gözyaşlarım daha işin başlangıcı Annene sçyle, “nefesin ne kadar kederli?” Söyle çünkü içinde hapsolmış ve acı çekmesinin nedeni orada Söyle su karşısında oturup serap gördüğünü Sadece işkence işkence azap, ızdırap gördüğünü Göğüslerin arasında ansızın gözyaşı olmak istiyorum Sarhoşçasına, keder sokaklarında koşmak istiyorum Göğüslerin arasında ansızın gözyaşı olmak istiyorum Sarhoşçasına, keder sokaklarında koşmak istiyorum Her daim bir yetim kadar rüya görürdün Sen babamın yokluğundan, ben varlığından korkardık Varlıklarımızın araısnda ikimizde babasızdık kalp krizi ile kanser arasında, iki avareydik Sana ant içerim bayan, ben mey içmeden sarhoş ve baygınım Sen acımın, içtiğim tekila olduğunu düşündün. Sen bunun, şiiirimin son beyti olduğunu düşün Çünkü haykırıp, feryat edip yazıyor ve içiyorum Çünkü haykırıp, feryat edip yazıyor ve yazıyorum.. Çünkü haykırıyor ve yazıyorum.. İran’da kadınlara yönelik asitli saldırı hakkında Najafi ile röportaj Aşağıda, Baş Örtüsünü takmayı ve islami biçimde örtünmeyi reddeden cesur İranlı kadınlara yönelik Asit Saldırılarına karşı (İran’daki ve denizaşırı milyonlarca destekçisi olan) İranlı anarşist müzisyen Shahin Najafi’nin gerçekleştirdiği ilginç bir konuşmayı size aktarıyoruz. Shahin bize şunları söylüyor: “İran’da islam polisi tarafından saldırıya uğrama korkusuyla yaşayan masum bir kızdan bir mesaj aldım! Bu, meşhur bir deyişi aklıma getirdi: ‘Önce sosyalistler için geldiler, ben sosyalist olmadığım için sesimi çıkarmadım. Sonra sendikacılar için geldiler, sendikacı olmadığım için sesimi çıkarmadım. Sonra yahudiler için geldiler, yahudi olmadığım için sesimi çıkarmadım. Sonra benim için geldiklerinde, benim için sesini yükseltecek kimse kalmamıştı!’ Sözde ‘devrimci’ islam lideri Humeyni on binlerce ilerici İranlıyı katlettiğinde bizler sessiz kaldık. Sessiz kaldık ve kitlesel idamlara başladıklarında tepki vermedik. Masum Kürtlerin bedenlerini parçalara ayırırken sessiz kaldık. Türkler, Balochlar, Araplar, Türkmenler, Gilakiler, Nasturiler, Ermeniler ve Loristaniler gibi İran’daki diğer tüm cesur halkları katlettiklerinde sessiz kaldık : Hepimiz sessiz kaldık! İslamcı yöneticiler İran’da ikinci dalga idamları başlattıklarında, sessiz kaldık. İlericilere yönelik “Cinayetler Silsilesi” başladığında, yine sessiz kaldık! “Arap Baharından” iki yıl önce İran’da ki milyonlarca İranlı barışçıl bir şekilde sokaklara döküldükten sonra, on binlerce masum insan tutuklandı – bir çoğuna kırık şişelerle tecavüz edildi, işkenceden geçirildi ve sonra katledildi – sakatlanmış bedenleri ailelerine gönderildi – Bizler sessiz kaldık! Üniversite öğrencilerini katlettiklerinde, yine sessiz kaldık! Masum siyasi tutsakları çırılçıplak soyup işkence ettiklerinde, sessiz kalmaya devam ediyorduk! Ve şimdi İranlı kadınlara saldırıyorlar – Kızlara, kız kardeşlere ve annelere ASİT’le saldırıyorlar ve onların yaşamlarını bu şekilde mahvediyorlar, hala sessiz kalmaya devam edecek miyiz?! Shahin Najafi’nin İdam Kararı Tartışmalı ´Nagi´ adlı şarkıyı yayınlaması sonrası, İran, 1989´de Salman Rüşdi hakkında yayınladığı ölüm fermanının aynısı bu kez bu Rep sanatçısı için yayınladı. İran´ın kutsal şehri Kum´daki Ayetullah Safi Golpayegani, Shahin Najafi adındaki İranlı sanatçının ´din aleyhine suç işlediği´ gerekçesiyle ölüm fermanı yayınladı. Şarkıda İmam Naki´ye ( Şii İslam anlayışındaki 12. İmam´dan 10.cusu) karşı oldukça saldırgan ifadeler bulunduğu ifade edildi. Asr İran ajansı, Najafi hakkında internet üzerinden kampanya yürütürken, ´dinle ilgili suç işlemekten suçlu´ olduğu düşünülen şarkıcı için ölüm cezası fetvası çıkarıldı. Bütün Şii´lerin Najafi´yi gördükleri yerde öldürmesi fetvası sitede belirtilirken ´ onu cehenneme gönderin´ denildi. 31 yaşındaki şarkıcı İran´da yaşadığı dönemde hayatını saklanarak geçirmiş, ülkede şarkıcılık yapması yasaklanmıştı. Bir kaç yıl önce Almanya´ya iltica eden şarkıcı, siyasi tonu yüksek şarkılar yapmaya devam ediyor. https://www.youtube.com/watch?v=7W75ZeBwRFM To Die Standing Up Farsça’dan Çevirisi Elleriniz arasında kesik bir baş ile duruyorsunuz.. işte benim üzgün ve sabırsız arayışım bu çürümüş zamanda olmak.. Şiirler silah, korkusuz yorgun bir kurt gibi, neden.. Şüphelerim varoluşumun ilkesidir. yalnızlığım şüphelerim varoluşum; size inat sarhoş olmak.! Hislerinizdeki derin felaketin kokusunu duyuyorum çünkü. Siz neden göremiyorsunuz! Belki de damar tıkanıklığı! Belki de kader tıkanıklığı.! Bir suçluya ihtiyacınız var.. Suç o rüzgarda ki çığlık atmayı ondan öğrendi şair. Suç rüzgarin dönen çığlığı. hikayesinin sonunda yine aynı acı.. Benim kitabımda iyi bir Tanrı uyur çünkü, Yatağımda kurutulmuş meni Gazap, ölüm ve dini kararname ile.. bütün hikayem bundan ibaret. Onlar fetva veriyor, fetva ile öfke ve cinayet iyi bir tanrının şiiri oluyor. Tanrı bir şair oluyor. Yağmanın şiirleri ölüyor. Ben ağlıyorum.. Tanrı uyuyor tanrı şair oluyor ben ağlıyorum. bütün hikayem bundan ibaret, kaktüs olmak istersen beni bul, elimde şarkı söyleyen bir çölün sırrı var. benimle kal çölün gizeminden başka birşey söylemem.. Yanıbaşında çölün; parolamız: “ayakta ölmek” rivayet et rivayet et nasıl ayakta öldüğümüzü ve hala direniyor olduğumuzdan bahset. Ayetlerimizi kötü kanımızı ve alt üst oluşlarımızı. deliliğimizi söyle onlara bizi ayakta tutanın bu olduğunu.. İşte benim hikayem bundan ibaret. Onlara söyle, benim hikayem, kan dolu bir masal İyi bir tanrı uyur çünkü.. benim kitabımda iyi bir tanrı uyur bundan bahset. Ve nasıl fetvayla tanrının düzeninde öfke ve cinayet şiir olur.. Bitmiş Şair Hüzünden hüzüne bakıyorum ki daha fazladır Valizin ıslaklığına ki yolculuğun yolundadır Giden bir karganın bakışından anladım ben Bahçemizdeki ağaçlarının kaderi baltadır Tenindeki en çocukça rüyalara Vücudunun devamı ile benim sevişmeme Delilik duygusuyla vurduğun ve vurduğum her bir damara Kan revan arasında kalmış çocuğa Hançeredeki en son çığlığa Pencere arkasındaki dolunun ayak sesine Bir kişilik yatakta senin uykuna Terliğin en son böceğe vurulmasına “asla” dediğine ki soru oldu va yazdı “hangi?” En son nöbetimdeki senin ellerine Telefon ucunda bir erkeğin ağlamasına Sabaha kadar sarılmaksız şiir okumasına Benim muhtemel uykumdaki senin öpücüklerine Seyir edilmemiş filmlere, benim boş koltuğuma Kopuklu tenimin üzerindeki senin hayalinin zevkine Senin felsefi sözlerimden yorgunluğuna “Saadi”nin şiirlerin arasındaki ağlamaya Daha sonraki insanin yanında senin çay içmediğine Kafamdaki bu kadar devamlı dolu şeylere yemin olsun Şu bitmiş şaire bana yemin olsun Şu geceye ve şu çizilmiş şiirlerime yemin olsun Yine dönüyorum lanet şehrime Kulağındaki tatsız bilimsel tartışmama Yine dönüyorum güvenli kucağına En son tatlı rüyalarımıza , kabustan önceye Yine dönüyorum en son öpücüğe KAYNAK : yaşamuğraşı Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.