Jump to content

Humay Kuğu Kızı


chesterfield

Önerilen Mesajlar

Дева-лебедь Хум&#1.jpg

 

 

Başkurtlar – Güney Ural ve Ural Dağları bölgesinde yaşayan Türk dili konuşan bir halktır.

Başkurt folklorunda güzeller güzeli, ışık saçan Humay isimli kuğu kızının özel bir yeri vardır.

Humay Kuşu’nun Başkurtların anası olduğu ile ilgili inanç totem niteliğini taşıyan kuğuları öldürme yasağında yansıtıldı.

Başkurt mitolojisinde Doğu Türk geleneğinden farklı olarak Humay anneler ile çocukların koruyucusu değil.

Ayrıca Başkurtlarda bu karakterin şaman mitolojisi ve törenleriyle ilgisi yok.

Başkurt folklorunda Humay genellikle kuğu veya ördek, daha seyrek sihirli dev bir kuş olarak tasvir ediliyor.

Bu karakterin kökleri Ural Batır Destanına uzanıyor.

Bu destanda Humay’ın hem Güneşin kızı olduğu, hem de tüm dünyayı güzel sarı saçlarıyla aydınlattığı için güneşin ta kendisi olduğu anlatılıyor.

Humay mutlu Samrau Kuş Ülkesinin sahibi.

Bu ülkedeki tüm insanlar, kuşlar ve hayvanlar barış, huzur ve bereket içinde yaşıyorlar.

Ölümsüz Humay kuğuya dönüşebilir, gökyüzünde yaşayan kanatlı beyaz at Akbuzat’ın sahibidir o.

Destanda Humay gökyüzü dünyasının sahibi, onun anası ve koruyucusu olarak tasvir ediliyor.

O iyilik tanrısı Ural Batır’ın karısı, bu yüzden yaşam, bereket, mutluluk tanrıçası olarak algılanır.

Bu algılamanın temelinde Başkurtlarda yaygın olan insan ruhunun ördek veya kuğu ile ilgili olduğu inancı yatıyor. Bundan ayrıca ideal kadın güzelliği tasviri da kaynaklanıyordur.

Başkurt mitolojisinde Humay Kuşunun Güneş ile alakası bu karakterin çok eski mitolojik köklerine işaret ediyor. Bu arada Ural Batır destanında yeryüzü ve yaşam yaratan iki kuğu efsanesi yer alıyor.

Bu iki kuğudan biri Humay, diğeri ise Ay Güzeli Ayhılu. Humay ve Ayhılu Güneş ve Ay simgeler.

Humay ve Ayhılu karakterleri dünya yapısı ile ilgili arkaik görüşleri yansıtan iki yüze sahip olan Tanrıça Umay ile alakalıdır.

Ayrıca Başkurt mitolojik destanları ve efsanelerinde kahramanın güneş kızı yüzünden su altı dünyasının sahibiyle savaşması hikayesi önemli yer tutar.

Bu hikayenin çok eski olduğunu ve mitolojik geleneklerin derinden birbiriyle yakın olduğunu bu hikayenin Hint Veda mitolojisinde yer alması gösteriyor.

Orta Asya halklarının manevi kültüründe de kuş kızı karakterine rastlanır.

Bütün bunlar Başkurt halkının manevi kültüründe korunan başta Güney Ural bölgesi olmak üzere Avrasya halklarının mitolojik geleneğinde Umay-Humay Tanrıçası karakterinin arkaik, çok eski zamanlara uzandığını gösteriyor.

 

 

 

 

Ural Batır destanı, Başkır/Başkırt/Başkurt Türkleri'nin, Ural Batur isimli (Batur: Eski Türkçe "batır", diğer Türk ağızlarında "baatır", "baadır", "maadır", "bagatır", "bagatur", "batur", "bağadır", "bağatur", "bahadur", "bahadır" olarak görülür. Kahramanının etrafında örülmüş bir destandır. Yaklaşık 1400 mısradan oluşur. Ural Batur'un doğumu, büyümesi ve işlerini anlatır.

Ural-Batır’ destanı kubair isimli eski Başkurt halk şiir edebiyat türüne aittir. Eser 4576 şiir ve 19 nesir satrından ibarettir.

 

‘Ural-Batır’ destanında yer alan bazı hikaye ve karakterlere başka Başkurt destanlarında da rastlanır (mesela ‘Zayatulyak ve Hıyhılu’, ‘Kongur buga’, ‘Alpamışa’, ‘Kuzıykurpyas ve Mayanhılıu’ gibi destanlar).

 

Destan temelinde yatan hikaye oldukça karmaşık, Ural-Batır’ın insanların mutluluğu için canavar görünüşlü kötü ruhlar ile mücadelesini anlatıyor. Destanın kahramanları bahadır ve sıradan bir insanlar, gökyüzünde yaşayan tanrılar, doğa güçleri, mitolojik yaratıklardır.

 

Eserde ihtiyar adam Yanbirde ve karısı Yanbike, çocukları Ural ve Şulgen ve torunları Yayik, İdel, Nuguş, Sakmar gibi üç nesilden karakterlerin yaşam öyküleri anlatılıyor. Buna göre destan da üç kısımdan ibarettir.

 

Birinci kısmında dünyanın oluşumundan söz edilir, Büyük Tufan meydana gelir, ilk insanlar Yanbirde ve Yanbike ortaya çıkar, oğulları Ural ve Şulgen dünyaya gelir.

 

Destanın kahramanlıkları anlatan ikinci kısmında Ural ile Şulgen ölümsüzlük arayışlarına koyulur. Ural zalim Katil Han’ı yener, Yılanlar Kralı Kahkahi’nin boynunu eğdirir, yeraltı ve sualtı dünya kralı Azraka’yı öldürür, kötülük tarafını seçen kardeşi Şulgen ile savaşır, sonuçta ise yeryüzüne dirilik suyunu serperek onu ölümsüzleştirmeyi başarır.

 

Son kısmında üçüncü nesil kahramanlar ortaya çıkar. Babalarının işine devam eden Ural ve Şulgen’in oğulları kötü ruhlar ile mücadele eder ve yenşişma isimli dirilik suyunu elde ederler. Destan Ural’ın ölümüyle son bulur. Onun gövdesi Uraltau Dağı’na dönüşür.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...