Jump to content

İki yol / Robert Frost


KATA

Önerilen Mesajlar

ölü ozanlar dernegındeydı alttakı mısralar ...sıırın tamamını buldum:)

 

bir ormanda yol ikiye ayrıldı, ve ben –

ben gittim daha az geçilmişinden,

ve bütün farkı yaratan bu oldu işte

 

şiirin orjınali

 

Two Roads / Robert Frost

 

Two roads diverged in a yellow wood,

And sorry I could not travel both

And be one traveler, long I stood

And looked down one as far as I could

To where it bent in the undergrowth;

 

Then took the other as just as fair,

And having perhaps the better claim

Because it was grassy and wanted wear;

Though as of that the passing there

Had worn them really about the same,

 

And both that morning equally lay

In leaves no step had trodden black,

Oh, I kept the first for another day !

Yet knowing how way leads on to way,

I doubted if I should ever come back,

 

I shall be telling this with a sigh

Somewhere ages and ages hence:

Two roads diverged in a wood, and I -

I took the one less traveled by,

And that has made all the difference

 

 

 

ve 3 ayrı cevırıden şiirin ıste tamamı

 

 

*yol ikiye ayrildi (1)

yol ikiye ayrıldı güze batık ormanda,

gezemediğim için üzgünüm ikisini de

bir gezgin gibi tek başına, uzun süre

durdum, baktım en uzaktaki yola

bükülüyordu çalılıkların arasında;

 

ardından ötekine saptım güzellikten nasipli,

kim olsa onu seçmez miydi zaten,

çimenlerle kaplıydı fethedilmekti niyeti;

işin doğrusu yolların her ikisi de

gerçekte eşit ölçüde aşınmıştı,

 

ve ikisinde de seher eşit uzanırdı

yapraklara, ayak altında kararmamıştı renkleri

Âh, ilkini bir başka güne bıraktım!

anlamadan bir yolun başka bir yola kavuştuğunu,

kararsızdım gidersem dönemem asla geri.

 

anlatacağım derin bir âh ile bu durumu

yıllar yılı her yerde her zaman:

yol ikiye ayrılmıştı ormanda ve ben--

daha az katedilmiş olanı seçtim,

ve bütün ayrımı yaratan da buydu.

 

robert frost

 

çeviri : t. asi balkar

 

 

*gidilmeyen yol (2)

 

sarı bir ormanda ikiye ayrıldı yolum,

ikisinden birden gidemediğim ve yoldaki

tek yolcu olduğum için üzgün, uzun uzun

baktım görene kadar birinci yolun

otlar çalılar arasında kıvrıldığı yeri;

 

sonra öbürüne gittim, o kadar iyiydi o da,

ve belki çimenlik olduğu, aşınmak istediğinden

gidilmeye daha çok hakkı vardı; oysa

ordan gelip geçenler iki yolu da

eş ölçüde aşındırmıştı hemen hemen,

 

ve o sabah ikisi de uzanıyordu birbiri gibi

hiçbir adımın karartmadığı yapraklar içinde,

ah, başka bir güne sakladım yolların ilkini!

ama bilerek her yolun yeni bir yol getirdiğini,

merak ettim geri gelecek miyim diye.

 

iç geçirerek anlatacağım bunu ben,

nice yaşlar nice çağlar sonra bir yerde:

bir ormanda yol ikiye ayrıldı, ve ben –

ben gittim daha az geçilmişinden,

ve bütün farkı yaratan bu oldu işte.

 

çeviri :suphi aytimur

 

*gidilmeyen yol (3)

 

yol çatallanıyordu sararmış bir koruda;

ikisinde birden yol alan tek yolcu olayım!

yazık ki olamazdı bu. yolun biri uzakta

baktım bükülüyordu çalıların ardında,

orada uzun süre durup o yola baktım;

 

sonra saptım öbürüne, bu da onca güzeldi,

belki aynı yolu seçerdi yerimde kim olsa,

çünkü çimenlerle kaplıydı, çiğnenmeliydi;

ama aslı aranırsa yolların her biri

aynı ölçüde aşınmıştı ayaklar altında.

 

ikisi de yapraklar altındaydı o şafakta,

ve ayak altında kararmamıştı renkleri.

oh, ilk yolu bıraktım bir başka zamana!

ama bildiğimden nasıl açılır yol yola,

ummuyordum bir daha döneyim geri.

 

yıllar-yıllarca uzakta bugünlerden

bir iç çekişle söyleyeceğim şunu:

çatallanıyordu yol bir koruda ve ben - -

ben saptım birine azdır diye oradan geçen,

işte bütün ayrımı yapan bu oldu.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

GECEYLE TANIŞMIŞ OLMAK/ Robert Frost

 

--------------------------------------------------------------------------------

 

Tanışmış olan biriyim ben geceyle yakından.

Yağmurda yürüdüm- ve döndüm yağmurdan.

Daha uzağa yürüdüm en uzak şehir ışığından.

Aşağıya baktım şehrin en mahzun dar sokağından.

Geçtim gece bekçisini devriyesinde

Ve gözlerimi aşağıya indirdim, gönülsüzdüm izah etmeye.

Dikildim sessizce ayakta ve durdurdum ayak sesini.

Çok uzakta kesik kesik bir ağlama sesi

Gelirken bir başka caddeden üstüne evlerin,

Fakat beni geri çağırmak ya da hoşça kal demek için değil;

Ve hâla daha uzakta bir dorukta bu dünyaya ait olmayan,

Işıl ışıl bir saat gökyüzünde parlayan

Açıkça gösterdi ne yanlış ne de doğruydu zaman.

Tanışmış olan biriyim ben geceyle yakından.

 

Çeviren: Vehbi Taşar

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...