oze. Oluşturma zamanı: Eylül 19, 2021 Paylaş Oluşturma zamanı: Eylül 19, 2021 öncelikle herkese merhaba, konuyu yanlış yere açıyorsam kusura bakmayın. eğer yanlış hatırlamıyorsam çocuktum, yıllar önce böyle bir forum vardı ve bu tarz (forum geneli gibi) konulara ilgili olduğum için severek takip ediyordum, adını hatırlamıyorum ama tanıdık geldiniz. belki de burasıydı zira burası bayağı eskiymiş. konum biraz uzun olacak neyse, konuya geleyim. öncelikle geçen sene (1 senesinin dolmasına 2 ay kaldı) geçen sene manevi babam vefat etti. ölüm sebebi, doğal; yani hastalıktan dolayı. kendisi ile yüz yüze vedalaşabilme şansım olmadı, telefonda vedalaştım. bağım çok kuvvetli ve o bana, ben ona çok düşkündük. gönül bağı diyorlar sanırım, gönül bağımız epey güçlüydü. hatta ölümünü dahi hissettim, o öldü, gitti artık dedim. bunu hissetmek bile çok garipti zira birinin ölümünü ilk kez hissediyordum. kendisi öldükten sonra birkaç rüya ve paranormal şeyler gerçekleşti. hani ne kadar paranormal denir bilemedim, anlatayım yaşadığım şeyleri sırayla rüya dahil. öldüğü zaman ilk ay şoktaydım, bir şey yapamadım, yaşadığımdan emin dahi değildim sadece şoktu. ölümünün ilk 2.5-3 ayında ise bir akşam sana çok ihtiyacım var diyerek ağladım ve uyudum, akşam ise onun sesine benzer bir sese uyandım. ama korkmadım bile dikkate almadım ve geri uyumak için duvara doğru döndüm. sırtımdan kollarıma doğru birisinin bana dokunduğunu hissettim. bu tarz bir olay sadece bir kez oldu, bir daha olmadı. ölümünden sonraki aylar ise ilk rüyam kırmızı, sıcak topraklar (terra rosa galiba araştırdığıma göre en son) üzerinde kendisiyle yürüdüğümü gördüm. beni sıcak topraktan kenara, normal zemine çekti. ona hayatımda yapmak istediğim, planladığım şeyi sordum ve tek bir kelime ile yap dedi. tek kelime ile cevap verdikten sonra beni izledi ve sana veda edemedim diyerek ağlamaya başladım. açıkçası bu rüya beni biraz ürküttü zira hem bir cevap almış hem de kırmızı topraklar üzerinde yürümek garip geldi. ve birkaç anlamlı rüya daha gördüm ancak çok uzun olacak kısa kesiyorum. bir de benim öz babam ben çocukken vefat etti, yani kendisiyle aşırı bağım yok zira hatırlamıyorum. yukarıda vefat eden, bahsettiğim manevi babam, öz babamın mezarına ayak ucuna çam ağacı dikmişti ve dikeli 4 sene oldu. ancak manevi babam vefat ettikten sonra diktiği çam ağacı da öldü. artık şaşkınlığım artmaya başladı, neden ve nasıl tarzı sorgulayışıma devam ettim. manevi babam öldüğünden beridir her ay mezarına ziyarete gidiyorum. temizliyorum, su veriyor ve konuşuyorum. bir akşam giderken mezar taşının yapıldığından haberim yoktu gittiğim vakit gördüm. henüz çok yeniydi mezar taşı yani mermerleri ve hiç çiçek yoktu dümdüz topraktı. o gün giderken çiçek alasım geldi, her seferinde almıyordum, ancak o gün alasım geldi ve mezar yapıldıktan sonra da ilk çiçeği benden oldu.. çevrem ise artık bana ilk çiçeğini senden istiyormuş dediler. buna ne kadar anlam yüklenir tabii ki bilemem. daha sonra ise üniversiteye hazırlanmak adına dershaneye yazıldım. üstelik dershanenin ilk günü ağladım, bugünleri göremiyorsun diyerek. daha sonra ise dershane kurucusu manevi babam ile aynı memleketli (hadi buna tesadüf dedim) ancak dershane sınıfımdan 2 kız ile 2 hafta sonra memleket muhabbeti yaptık. normalde asla denk gelemez, gerçekten manevi babam yaşarken asla denk gelmediğim ilçenin insanı beni şu şekilde buldu. manevi babamın şu an bulunduğu mezar köy mezarlığı. (kendi memleketi veyahut köyü değil bu arada) orası köyü bile değil ancak oraya gömülmek istedi, öyle vasiyet etti. hatta tanıdık köylü oraya gömülmesi için yardımcı oldu. bu dershanede sınıfımdan olan kızlar ise manevi babamın yattığı mezarın köylüleri. yani oralılar. ilçelerini biliyorum, sizin köyünüz neresi dedim ve aldığım cevap karşısında şok oldum. bu kadarı da tesadüf olamaz, ölse bile ölmüyor beni mi takip ediyor diye düşündüm artık. ki birkaç arkadaşım dahi artık peş peşe gelişen bu olaylara benim gibi şok oldular. en son rüyamı da anlatayım, yaklaşık 10-15 gün önce. (sık sık rüyama gelmiyor) akşamdı ve her yer karanlıktı, sokak lambası dahi yoktu. hani nasıl tanımlanır bilemiyorum ama çok karanlıktı. ben ise dışardaydım ve evinin hemen karşısındaydım. evinin olduğu apartmanın camına doğru baktım, camdan beni seyrediyordu. ne el salladı ne de hareket etti. sadece öylece beni izliyordu. rüya korkunç değil ancak ilginçti. olaylar böyle artık hiçbir cevap bulamadığım, bunca şey olduğu için forumunuza yazmak istedim. herkese iyi günler diliyorum. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.