Elesis Oluşturma zamanı: Eylül 8, 2007 Paylaş Oluşturma zamanı: Eylül 8, 2007 Ancilla Ancilla, Garlund'un bir köyünde büyümüştür ve Hederick'in kardeşidir. Çok genç yaşta büyüye karşı doğal yetenek göstermiş ve kendi annesi tarafından bir cadı olması için Garlund'un dışına çıkarılmıştır. Ancilla gerçek tanrıların varlığını keşfetmiş ve güçlü bir beyaz cübbeli büyü kullanıcısı olmuştur. Yıllar sonra Hederick'i kurtarmak için Garlund'a dönmüştür. Fakat Hederick bunu kabul etmemiş ve bir Arayan rahibi olmuştur. Buna rağmen o zamanlar Hederick'in Arayan rahip-öğretmeni Tarscenian Ancilla'yı dinlemiş ve ona katılmıştır. Bu ikisi birbirlerine aşık olmuş ve uzun bir süre birlikte yaşamışlardır. Ancilla kardeşini izlemiş ve onu ve Arayanlar adına yapılan hareketleri durdurmaya çalışmıştır. Mızrak Savaşı'ndan birkaç sene öncesinde gücünü kırk kadar beyaz cübbeli büyücüyle birleştirerek Hederick'in karşısına çıkmışlardır. Hederick güçlü bir büyülü aletle, Ancilla'nın büyüsünü geri kendisine döndürmüş ve ruhunu Solace'daki bir vallenağacının içine hapsetmiştir. Daha sonra buradan kurtulmuş ve Arayan Tapınağı'nın yıkılmasına neden olmuştur. Ancilla, Hederick'in kaçmasına izin vermiştir ve vallenağacı hapsinden kurtulduktan kısa bir süre sonra da ölmüştür. 'Bob' 'Bob', Flotsam yakınlarında yaşayan bir necromancerın çevredeki bilinen ismidir. Kendisini korumak amacıyla kimliğini saklamış ve sadece sahte ismini kullanmıştır. Bu karanlık büyücü Mızrak Savaşı sırasında, kötü bir ordu oluşturmuştur. Savaştan kısa bir süre sonra ordusunu Floatsam'ı ele geçirmek için buraya saldırtmıştır. Ordusu bir 'greater abishai' tarafından bozguna uğratılmış ve saha sonra da peşinden gönderilmiş olan bir 'juggernaut demon' tarafından da öldürülmüştür. Caitiff Caitiff, normalde bir Silvanesti elfidir fakat büyünün karanlık tarafına ilgi duymasından dolayı kısa bir süre sonra yurdundan ayrılmak zorunda kalmıştır. Daha sonraki yıllarda Ergoth İmparatoru Emann Quisling'e hizmek etmeye karar vermiş ve onun danışmanı olmuştur. Karanlık sanatla uğraşması sayesinde Caitiff, bir 'lich' olarak sonsuza kadar yaşama şansını elde etmiştir. Bir süre sonra da Emann yerine İmparatoriçe Phrygia'nın hizmetine geçmiştir çünkü İmparatoriçe onu kontrolü altına alıp kendisini kontrol etmesine izin vermemek istemiştir. Solamnus'un güçleri Daligoth'daki imparaktorluk sarayını kuşattıklarında başka boyuttan undead güçleri çağıran da yine Caitiff'tir. Vinas ve adamları nihayet Daligoth'u ele geçirdikten sonra yaptıkları ilk işlerden biri de Caitiff'i yok etmek olmuştur. Ruh taşlarını parçalamış, kemiklerini kırmış ve kutsal suyla onu kutsamışlardır. Lich sonunda ölmüş ve ikinci defa dünyaya gelmeyi başaramamıştır. Fistandantilus Fistandantilus şu ana kadar en uzun süre yaşamış insandır. Büyü kariyerine Kırmızı Cübbe ile başladı, fakat yaşı ilerledikçe artık kesinlikle öleceğini anladı. Bu yüzden Karanlık Kraliçe'nin tarafına döndü ve bu sayede ihtiyacı oldukça sayısız genç çırağının yaşam enerjisini emerek kendi hayatını uzattı. Fistandantilus, Cücekapısı Savaşı'nda Skullcap'de yok olmuştur (beden olarak), fakat ruhu Raistlin Majere'i canlı tutarak gelecekte bu ruhu kabul edebilecek tek bedene (Raistlin'in bedenine) sahip olmak için çabalamıştır. Raistlin geçmişe yolculuk yapıp onu yokettiğinde planı da suya düşmüştür. Harrawell Dracart Dracart, Luerkhisis Tapınağı'nın ilk günlerinde göze batan önemli bir siyah cübbeli büyücüdür. Baş rahip Wryllish Parkane'in yakın bir müttefiki olan Dracart ayrıca ejderanların yaratılmasından sorumlu olan üç kişiden de biridir. Mızrak Savaşı sırasında Dracart, ejderhaordularını güçlendirmek amacıyla çok sayıda ejderan yaratmış ve Ariakas'ın gerçek takipçilerinden biri olduğunu kanıtlamıştır. Savaşın son zamanlarında boynu kesilmiş olarak bulunmuştur. Katil hiçbir zaman doğrulanamamıştır; fakat birçok kişi bunu ejderan generali Maranta'nın yaptığından şüphelenmektedir. Justarius Justarius, atletik bir yapıya sahip olmasıyla övünen bir gençdi. Genç yaşlarda büyüye karşı doğal bir yetenek göstermiştir. Justarius'un daima dengede duran bir ruhu vardır ve kırmızı cübbe giymektedir. Test'i sırasında yaralanmış ve bedenini büyüye feda etmiştir. O günden sonra da Justarius topallayarak yürümeye mahkum olmuştur. Birkaç yıl sonra Kırmızı Cübbeliler tarikatı basamaklarında yükselmeye başlamış ve kısa bir süre sonra da Kırmızı Cübbelilerin Başı Belize'den sonra en yetkili kişi olmuştur. Belize daha sonra asi bir büyücü olmuş ve öldürülmüş, bunun üzerine de Justarius tarikatın başına geçmiştir. Justarius daha sonraki yıllarda önemli bir kişilik olarak rol oynamıştır. Öğrenci olarak kendisine hiçbir ünü olmayan Guerrand DiThon'u seçmiştir. Üçler Konseyi'ne yükselmiş ve Mızrak Savaşı'ndan sonra da en yüksek mevki olan Büyücüler Konseyi Başı mevkisine, bir önceki Konsey Başı olan Par-Salian yaşlılıktan dolayı bu görevden ayrıldıktan sonra, yükselmiştir. Justarius, kendisinin yetenekli bir lider olduğunu zamanla kanıtlamıştır. Takhisis Şövalyeleri Ansalon'u ele geçirmeye başladıklarında, birkaç büyücüyle birlikte Fırtınanın Kalesi'ne saldırmışlardır. Dalamar ve diğer güçlü büyücülerle birlikte Gri Cübbeliler'e karşı savaşmış fakat saldırı sırasında hayatını kaybetmiştir. Kızı, Jenna, onun konseydeki yerine geçmiştir. Karanlık Dalamar Karanlık Dalamar, Raistlin'in tek çırağıydı. Konsey tarafından başbüyücünün yaptıklarına casusluk etmesi için gönderilmiştir. Raistlin bu yapılanları farketmiş ve Dalamar'ı ihaneti yüzünden cezalandırmıştır. İntikam çok güçlü olmasına karşı, bu karanlık Silvanesti elfi efendisine oldukça fazla saygı duymaktadır. Dalamar, İkinci Afet'ten sonra gizemli bir şekilde ortadan kaybolmuştur. Krago Krago, Sanction'da yaşayan bir simyacı ve büyü kullanıcısıdır. Mezar soygunculuğundan ve yasaklanmış türde büyü kullanmaktan, Mızrak Savaşı'ndan birkaç yıl önce tutuklanmış ve ölüme mahkum edilmiştir. İnfaz edileceği zamanı beklerken Krago serbest kalması sağlanmış ve Takhisis'in ajanları tarafından Xak Tsaroth'a götürülmüştür. Yıkık şehirde, Krago siyah ejderha Khisanth'a hizmet etmeye karar vermiş ve ejderhaorduları için savaşacak olan yeni bir kentenkele-savaşçı türü yaratmaya uğraşmıştır. Krago, civa ve yılan yumurtaları kullanarak çok güçlü kertenkele adamlar yapmayı başarmıştır da. Nehiryeli prototipleri yok etmeyi başardığındaysa Krago hayat çalışmasının gitmiş olduğunu ve bu yüzden hayatını kaybedeceğini anlamıştır. Nehiryeli'yle birlikte kaçmaya çalışmış fakat Khisanth'ın ejderan subayı Shanz tarafından öldürülmüştür. Ladonna Ladonna uzun bir süre boyunca Siyah Cübbeliler'in başında kalmıştır. Konsey'in başı olan Par-Salian'ın ilk aşkıdır. Gençken güzel bir kadındı, büyüsü güçlüydü ve biraz da kendini beğenmiş biriydi. Dalamar'ı Palanthas Kulesi'ne bir ajan olarak göndermek onun önerisiydi. Raistlin'in kendisinden çok daha güçlü olduğunu ve istese, kendisini Konsey'deki yerinden edebileceğini çok iyi biliyordu. Mızrak Savaşı'ndan sonra, tamamen ortadan kaybolmuştur (Ardılı Dalamar ile yaptığı büyüsel bir savaşta kaybedip ölmüş olduğu düşünülmektedir.). L'Indasha Yman L'Indasha, üç bin yıl boyunca Paladine için, ötesindeki muazzam güce kötü güçler ulaşmasın diye yazısız rünleri korumuştur. Paladine rünlerin koruyucusunun yaşlanmamasını ve ölmemesini sağlamış ve onu, Huma'nın soyundan gelen uygun birinin gelip devralacağı zamana kadar, rünleri korumakla görevlendirmiştir. L'Indasha, Daeghrefn, Abelaard ve Nidus'un leydisi ile karşılaşmıştır. Mızrak Savaşından birkaç on yıl önce, Verminaard'ın doğumu sırasında ebelik yapmıştır. Daha sonraki yıllarda Nidus'un mutemedi Robert ile birlikte yaşamaya başlamıştır. Aglaca rünleri taşıyan kişidir ve öldürüldüğünde kehanet asla gerçekleşmeyecek bir hal alır ve bu yüzden de L'Indasha sonsuza kadar rünü korumakla lanetlenir. Fakat genç bir Solamniya leydisi ve Aglaca'nın sevgilisi olan Judyth, L'Indasha ve Robert'ın arasındaki aşka tanık olmuştur. Buna dayanamayan Judyth tüm merhametiyle rünün koruma görevini kendi üzerine almıştır. Daha sonra L'Indasha, Robert ile birlikte oradan ayrılmış ve geri kalan yıllarını birlikte huzur içinde yaşayarak geçirmişlerdir. Par-Salian Par-Salian, Dördüncü Çağ boyunca, Krynn üzerinde yürüyen ve söz sahibi olan en güçlü büyücülerden biriydi. Daima çalışkan biri olmuştur ve arkadaşı Justarius gibi macera peşinde koşmaktansa kitapların tozlu sayfaları arasında kaybolup gitmeyi tercih etmiştir. Genç yaşlarındayken Ladonna'yla karşılaşmış ve ona aşık olmuştur. Fakat büyücülük kariyerlerinde Par-Salian daima ışığın yolunu takip ederken Ladonna gölgelerin arasını seçmiştir, bu yüzden aşkları hiçbir zaman açığa vurulmamıştır. Par-Salian sonunda Beyaz Cübbeliler'in başı olmuştur ve hemen sonra da Büyücüler Konseyi Başkanlığı'na getirilmiştir. Uzun yıllar boyunca, başbüyücü bu mevkide kalmış ve Üçler Koneyi'ne hizmet etmiştir. Ayrıca Par-Salian, dünyaya yayılan kötülüğü durduracak kişinin Raistlin Majere olduğunu öngörerek kendisini genç yaşta Test'e girmesine izin vermiştir. Daha sonraki yıllarda, Raistlin'in Ansalon için bir tehdit olduğu zamanlarda bile yaşça zayıflamış olan Par-Salian görevini terketmemiştir. Saygıdeğer büyücü, Raistlin'in Cehennem'e girmesinden birkaç yıl sonra vefat etmiş ve Paladine tarafından eşlik edilmiştir. Daha sonra yerine, Beyaz Cübbeliler'in başı olarak Dunbar Mastersmate geçmiş ve Justarius da Büyücüler Konseyi Başkanı olmuştur. Rannoch Işık Çağı'nın sonlarına doğru yaşamış olan Rannoch, o zamanların en güçlü siyah cübbeli büyücülerinden biriydi. Kralrahip tüm büyücülere karşı savaşma kararı aldığında buna çok sinirlendi. Bununla birlikte Beyaz Cübbelilerin başı kulenin anahtarını Palanthas'ın lorduna verirkense iyice çileden çıkmıştır. Büyük bir sinirle, Palanthas kulesinin üzerine yaptığı bir lanetle bir daha kuleye kimsenin girememesini sağlamış ve kanıyla da kuleyi mühürlemiştir. Bununla birlikte, Rannoch kendini kuleden aşağı atmış ve parmaklıklara saplanarak ölmüştür. Lanetse kulede kalmış ve asla da bozulamamıştır. Rubina Siyah Cübbeliler Tarikatı'nın yüksek rütleli büyücülerinden biridir. Güç Çağı'nda Rubina, Istar'ın en güzel ve en güçlü büyücüsü olarak ün yaptı. Istar ve Karthay arasındaki ticari kavka patlak verdiğinde, bu büyücünün dikkatini çekti. Rubina daha sonra Istar ordusunu Karthay'ın ticaret yollarına saldırmasını önlemek için çabalayan Solamniya Şövalyesi Sir Pirvan ve onun yol arkadaşları arasına katıldı. Bu mücadeleleri sırasında Rubina, Karanlık Kraliçe'si için savaşmak yerine, Takhisis'in rahiplerine karşı savaşmak zorunda kalmış ve birçok yerde arkadaşlarını korumak için savaşmıştır. Rubina orduyu attığı birçok ateştopu büyüsü sayesinde bozguna uğratmış fakat sonunda da General Gildas Aurhinius tarafından le geçirilmiştir. Daha sonra Takhisis tarafından, ihaneti nedeniyle lanetlenmiş ve esir düşmesinden kısa bir süre sonra da öldürülmüştür. Speratus Speratus, Kırmızı Cübbeliler tarikatına ait güçlü bir büyü kullanıcısıdır. Ünü sayesinde Nidus'un saray üyeleri arasında kendisine yer edinebilmiştir. Nidus, Taman Busuk bölgesindeki güçlü bir şehirdir. Speratus daha sonra, Nidus'un Lord'u Daeghrefn'in danışmanı olmuş ve baş büyücü mevkisine yükselmiştir. Speratus lordu için entrikalar çevirmiş ve suikastler düzenlemiş fakat Nidus ve Doğu Sınırları arasında yapılacak bölgenin yönetici kardeşi değiştirme törenine kadar da istediği konuma yükselememiştir. Kırmızı ejderha Köz, Nerakalı haydutlar tarafından öldürülebilmesi için Speratus'u yönlendirmeye çalışmıştır. Sonunda Speratus gerçekten de haydutlar tarafından öldürülür. Köz ise büyücünün saraydaki mevkisine, Cerestes adını taşıyan bir insan kılığına bürünerek geçmiştir ve Nidus Lordu'nun danışmanı ve baş büyücüsü olmuştur. Tik Deepspeaker Tik hem bir Zhakar hem de bir cüce bilginidir. Zhakar Kalesi'ndeki gücün anahtarının entrika ve ihanet olduğunu kısa sürede anlamıştır. Hırslı Lord Rackas Ironcog'la yakın arkadaş olmuşlardır ve bir sonraki kişi olarak krallığa yükselebilmesinde ona yardım etmiştir. Önemli bir günde, bu ikili Zhakar'ın o günkü kralı olan Pulc Tenstone'u tuzağa düşürmüşlerdir. Tik kralı kör etmiş ve Rackas da onu öldürmüştür. Rackas daha sonra kral, Tik ise onun yakın büyücüsü ve baş danışmanı olmuştur. Tik, Mızrak Savaşı öncesine, Ariakas'ın Zhakar Kalesi'ne gelişine kadar, bir süreliğine hizmetine devam etmiştir. Bilge kralının isteği üzerine Ariakas'ı öldürmeye teşebbüs etmiş ve bu sırada, ihaneti nedeniyle, Ariakas'ın ejderhası olan Tombfyre tarafından öldürülmüştür. Whastryk Kite Whastryk, Afet'ten birkaç on sene öncesinde yaşamış olan ve gelecek vaadeden bir Siyah Cübbeli'dir. Kariyeri, büyük Fistandantilus'un kendisini birlikte çalışmaya davet etmesiyle değişmiştir. Genç büyücü bu teklifi kabul etmiş ve başbüyücüyle birkaç ay geçirmiştir. Afet'e birkaç ay kalmışken, Whastryk ve diğer çıraklar Fistandantilus'un kulesinden gönderilmişlerdir (Bu sayede başbüyücü ve seçilmiş öğrencisi (Raistlin) çalışmalarına devam edebileceklerdi!). Ayrılmaları üzerine, Fistandantilus, Whastryk'e gizemli bir gümüş şişe hediye etmiş ve onu hayatını kesin olarak kaybedeceğini anladığı anda içmesini söylemiştir. Whastryk daha sonra Liman şehrine gitmiş ve kendisini orada şehrin efendisi olarak ilan etmiştir. Kara Kite korkulan ve saygı gösterilen bir efendi olmuş ve insanlardan vergi almaya başlamıştır. Ama ne yazık ki, AS 37'de, Kara Kite kendisine vergisini vermeyen bir demircinin kızını kaçırmıştır ve kendi sonunu hazırlamıştır. Bir sinirle demirci Kite'ın kulesinegirmiş ve büyücüyü öldürmüştür. Ölümünden hemen önce Whastryk, gümüş şişenin içindekileri içimiş fakat yine de ölümden kurtulamamıştır. Korkulan Kite'ın saltanatı da bu şekilde sonlanmıştır. Yazan: Arda Çakır Not:Tabii ki Raistlin gelmiş geçmiş en büyük büyücüdür ama bir büyücüden çok tanrı sayıldığı için burda yer almaması gayet doğaldır... 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
ensiferum13 Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2007 nedense aralarından en çok Whastryk Kite i sevdim..eline sağlık hocam Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Slaad Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2007 Eline sağlık,bilmediğim detaylar yakaladım,mutlu oldum,devam etmeli bu yazılar:) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
losteirosss Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2007 ben 7 renk gökkuşağı cübbe istiyorum..bana ne:D ey7allah çok güzel dostum;) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Elesis Yanıtlama zamanı: Eylül 10, 2007 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 10, 2007 Sağolasınız elimden geldiğince devam edicem konulara,mesaj yazan elleriniz dert görmesin... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
ENDLESS Yanıtlama zamanı: Eylül 10, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 10, 2007 benim bi merakım daha var ..antimodes.. raistlini ilk keşfeden büyücü .. onun hakkında birtek ruh döveninde bişiler okuyoruz sonra bahsi geçmiyor bile .. bide horakin usta vardı .. bunlar hakkında bi bilgisi olan varmı Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Elesis Yanıtlama zamanı: Eylül 11, 2007 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 11, 2007 Doğru Ruhdöveni zaten Antimodes'in Solace'a girmesiyle başlar beni seri dışında olmasına rağmen en etkileyen kitaptır neredeyse her sayfası aklımda şöyle başlıyordu kitap"Yolculuktayken beyaz cübbesini asla giymezdi."Antimodes İkizler Üçlemesinin bir bölümünde vardı gibi geliyor bana hani Caramon'un Raistlin'in tanrı olduğunu gördüğü zaman Par-Salian ölürken o da yanındaydı sanki ya da ben mi öyle hatırlıyorum evet enteresandır Antimodes'ten fazla bahsedilmiyor sonraki kitaplarda belki çok gezdiği için diğer büyücüler gibi sabit bir adam değil belki neden budur.Horakin Lunitari'ye Luni diyen tanrıçaya aşık olan manyak herif mi,hastasıyım onun:rofl: Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
ENDLESS Yanıtlama zamanı: Eylül 11, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 11, 2007 bende tam hatırlayamadım simdi . ama yoktu gıbı hatırlıyorum.. bide theobald beckman usta wardır '''''Büyü kanın içindedir, kalpten akar. Onu her kullandığında, senin bir parçan da onunla birlikte gider. Sadece kendinden vermeye ve karşılığında hiçbir şey almamaya hazır olduğunda büyü senin için çalışacaktır." - Theobald Beckman, Usta''''' Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Elesis Yanıtlama zamanı: Eylül 11, 2007 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 11, 2007 Zaten bence söylediği tek güzel şeydi Theobald Usta'nın ki Raistlin'i de pek sevmezdi ama severim tombulu:D Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
ENDLESS Yanıtlama zamanı: Eylül 11, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 11, 2007 ben sinir olurdum ona ya .. gerci en sinir oldugum karakter hep tanisti .. sürekli paradox yasıo kendı ıcınde.. okurken bıle artık bı karar wer be adam derdım tek sevdiğim zaman.. nehir yelinin sana neden yarım insan değilde yarım elf diyorlar sorusuna verdiği cevaptı.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Elesis Yanıtlama zamanı: Eylül 12, 2007 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 12, 2007 Ne demişti cevap olarak?Unutmuşum bak hayret.Zaten ölümü de çok dandik oldu Tanis'in basbaya Stell için feda etmiş yazarlar gerçi pek umurumda değil Tanis pek hazzetmem kendisinden... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Slaad Yanıtlama zamanı: Eylül 12, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 12, 2007 ben sinir olurdum ona ya .. gerci en sinir oldugum karakter hep tanisti .. sürekli paradox yasıo kendı ıcınde.. okurken bıle artık bı karar wer be adam derdım tek sevdiğim zaman.. nehir yelinin sana neden yarım insan değilde yarım elf diyorlar sorusuna verdiği cevaptı.. E adam yarım-elf değil,senin benim gibi insan aslında((en azından mentalite olarak)fantastik dünyalardaki insanları bir kenara koyacak olursak gerçek dünyadaki insanların sürekli olarak kararsızlıklarını,korkularını,kişilik bölünmelerini yansıtmış weis ve hickman o açıdan gayet insandır kendisi))Oradaki paradoksal durumunu elf kanıyla,insan kanının çatışması olarak yansıtmışlar.Sürekli kendi içerisinde kaçıp göçmesinin nedeni o.Bence elfde değil,insanda değil,olsa olsa kender olur o heriften:D Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
ENDLESS Yanıtlama zamanı: Eylül 12, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 12, 2007 Ne demişti cevap olarak?Unutmuşum bak hayret.Zaten ölümü de çok dandik oldu Tanis'in basbaya Stell için feda etmiş yazarlar gerçi pek umurumda değil Tanis pek hazzetmem kendisinden... tanis cevap olarak şuna benzer bişey demişti ... insanlar için,yarım bir elf, bütün bir varlığın yarısıdır...yarım bir insan ise sakattır..!!! Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
ENDLESS Yanıtlama zamanı: Ocak 3, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 3, 2008 way be bu konuya benden sonra mesaj atan olmamış.. dragon lance de buyuculermı bıttı yoksa forumda okuyanmı kalmadı.. frp baslıklarını artık yukarlarda goremıorum .. olmas boyle bıraz canlandırın .......elesis ..losteriosss hadi ama Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
PLaZMa Yanıtlama zamanı: Şubat 9, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 9, 2013 "Antimodes İkizler Üçlemesinin bir bölümünde vardı gibi geliyor bana hani Caramon'un Raistlin'in tanrı olduğunu gördüğü zaman Par-Salian ölürken o da yanındaydı sanki ya da ben mi öyle hatırlıyorum" Caramon, Raistlin'i tanrı olarak gördüğü zaman bir Par Salian vardı (Raistlin onun dünya yokulurken acı çekmesini izlemek için) bir de Astinus vardı (tek ayakta kalan yer Wayreth Büyücülük Kulesi olduğu için ve tarihin sonunu yazmak için.) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.