Elesis Oluşturma zamanı: Eylül 8, 2007 Paylaş Oluşturma zamanı: Eylül 8, 2007 İnsanlar İnsanlar, Krynn'in en fazla bireyi bulunan ırkıdır. Tanrıların kendileri tarafından yaratılan bir başka ırk olan insanlar, başlangıçtan beri vardır. Tarafsızlık Tanrıları'nın bir hediyesi olan insanlar diğer ırklara göre daha kısa yaşarlar, fakat bu kısıtlanmış yaşam süreleri nedeniyle günlerini hırs ve tutkuyla geçirirler. İnsanlar genellikle 90 sene yaşarlar. Bir gezgin her nereye giderse gitsin insanlarla karşılaşacaktır. Tabii ki bazı istisnalar da olacaktır—mesela Silvanesti'de insan yoktur—fakat geri kalan birçok yerde insanlar yaşamaktadır. İnsanlar "uygarlık" halinde ya da barbar; zeki ya da aptal; siyah ya da beyaz olabilirler. Normal bir insan genellikle bir çiftçidir, topraklar klasik İngiltere'deki gibi kullanılmaktadır. Kesinlikle serf değildirler; daha çok 'özgür' çiftçiler gibidirler fakat genel halk normalde seçkin kişilerden oluşmaz. Eğer biri şehirlere giderse, orada genel çiftçiler yerine tüccarlar ve zaatkarlarla, sanatçı ve artislerle karşılaşacaktır. Solamniya Şövalyeleri Sadece insanlar Solamniya Şövalyesi olabilir. Vinas Solamnus tarafından kurulan şövalyelik sadece insanları kabul eder, ve bu güne kadar da sadece soyluları. Tüm tarih boyunca, sadece birkaç istisna olmuştur bu konuda; en fark edilebilir olanı onursal şövalyelikle ödüllendirilmiş Mızrak Savaşı kahramanı Tanis Yarımelf'dir. Bu seçkin insan grubun en belirginleri arasında Huma Dragonbane, Vinas Solamnus, Lord Soth ve Sturm Brightblade vardır. Barbarlar Genellikle, barbar insanlar bilinen Amerikan Yerlilerine benzetilebilir. Genellikle küçük köylerde, taşınabilir evlerde yaşarlar ve kumaş yerine derileri giymeyi tercih ederler. Barbarlar Abanasinya bozkırlarında yaşadıkları gibi, buz barbarlarıysa Buzduvar buzullarının hemen kuzeyinde yaşarlar. Tanınan barbarlar Avare, Altınay ve Nehiryeli'dir. *************************************************** Elfler Elfler, birçok insandan daha ince yapılı oldukları kadar daha kısa ve daha "narin"dirler. Elfler dünyaya İyilik Tanrıları tarafından getirilmiştir. Bu yüzden, olayları olurlarına bırakarak doğal güzelliklerinin ve uzun yaşamlarının zevkini çıkartırlar. Elfler yaklaşık olarak 1200 yıl yaşamalarına rağmen genellikle bu süre dolmadan dünyadan ayrılırlar. Elf ırkında doğal bir büyü vardır ve bu da onlara dünyanın doğal elementleri şekillendirme ve dengede tutma özelliği kazandırmıştır. Elfler çok iyi bir çeviklik seviyesine sahip oldukları gibi, karanlıkta yaratıkların dış hatlarını kızıl ötesi bir ışıkla görmelerini sağlayan infragörüş özellikleri de vardır. Krynn elfleri kibirlidirler ve kendilerini tüm diğer "yaratılmış" ırklardan üstün görürler. Krynn üzerinde yaşayan altı çeşit elf vardır: Silvanesti, Qualinesti, Kagonesti, Dargonesti, Dimernesti ve Lucanesti. Tüm bu elf ırklarının ortak özellikleri kendilerini tüm diğer ırklardan ve dünyanın geri kalanından soyutlamış olmalarıdır (ya da çok ilgisiz görünmeleri ve olanlar karşısında kayıtsız kalmalarıdır). Silvanesti Bu elfler, Krynn'in 'gri' elfleridirler. Kendilerini daima "en temiz" elf olarak sayarlar--aslında Kardeşkıyımı Savaşları'nı da bu yüzden yapmışlardı. Silvanesti,geleneksel elfyuvası, Ergoth İmparatorluğu'yla saflıklarını, temizliklerini devam ettirmek için savaştılar ve insanlarla elflerin ilişkide bulundukları yerlerdeki yarım-elflerin köklerini kazıdırlar. Savaştan sonra, elf ulusu bölündüğünde, Silvanesti'de kalmayı seçenler daha da kibirlendiler. Silvanesti, başkent Silvanost'da yaşayan Yıldızların Sözcüsü tarafından yönetilir. Ünlü Silvanesti elfleri arasında Silvanos, Lorac Caladon, Alhana Yıldızmeltemi ve Kara Dalamar vardır. Qualinesti Bu ulus, Kardeşkıyımı Savaşı sonunda Silvanesti'den ayrılan elflerin oluşturduğu elf ırkıdır. Bu 'yüksek' elfler doğuyu bileklerini bükemedikleri kuzenlerine bırakmak zorunda kalmışlar ve Kith-Kanan önderliğinde batıya göçmüşlerdi. Qualinesti'nin başkenti Qualinost'tur. Qualinesti Güneşlerin Sözcüsü tarafından yönetilir. En ünlü ve önemli Qualinesti elfleri Kith-Kanan, Laurana, Gilthanas, Porthios ve (elf tarafına yakınlığından dolayı) Tanis Yarımelf'dir. Kagonesti Bu vahşi elfler, Krynn üzerinde bulunan engin ormanların derinliklerinde yaşarlar. Kagonesti elfleri, kuzenlerine göre genellikle daha güçlü ve büyüktürler ve büyük şehirler kurarak telaşlı bir hayat süreceklerine ormanlarının sessiz atmosferini yaşamayı seçmişlerdir. Kagonesti, Afet sırasında neredeyse yok olmuştu bu yüzden şimdi Ergoth'a ev demektedirler. En ünlü Kagonesti elfi, ilk İzbulucu (Kagonesti lideri) Kagonos'dur. Kagonos vahşi elfleri Sinthal-Elish konseyinden kurtararak Silvanesti elflerinden ayıran kişidir. Dargonesti Dargonestiler Ansalon'un doğu kıyılarında yaşayan deniz elfleridir. Söylentiler Dargonestilerin gerçekte denizcilik yapan kara elfleri olduklarını fakat Grimücevher tarafından denizde yaşayan elflere dönüştürüldüklerini söylemektedir. Dargonestiler denizlerin 'gri elfleri'dirler—Dimernesti kuzenlerinden daha fazla uygarlaşmışlardır. Dargonesti elfleri Ayların Sözcüsü tarafından yönetilir. Hakların az bilgi olmasına karşın, mavimsi bir derileri, perdeli ayakları ve solungaçları olduğu bilinmektedir. Bu sayede su altında nefes alabilmekte olan Dargonestiler kendilerini yunuslara dönüştürebilmektedirler. Dimernesti Dimernestiler hakkında bilinenler Dargonestiler hakkındaki bilgilerden daha da azdır. Sadece birkaç Saga® romanında gözükmektedirler. Dimernestiler 'yüksek' deniz elfleridirler. Tüm karakteristik özellikleri Dargonesti kuzenlerine benzer, fakat kendilerini yunus yerine su samuruna dönüştürebilirler. Dimernesti elfleri Denizlerin Sözcüsü tarafından yönetilir. Lucanesti Bu elfler Dimernesti elflerinin ana bir koludur. Bir zamanlar Istar'ın güneyindeki bozkırlarında opal madenciliği yapmışlardır. Afet'ten önce Kralrahip tarafından köle edilmiş ve o zamandan sonra da bir daha görülmemişlerdir. Lucanesti elfleri benekli, şanjan bir deriye ve yarısaydam gözkapaklarına (kurbağalar gibi) sahiptirler. Bu kamuflajı (Lucerna'yı) kullanırlarken, elfler su ya da opal damarlarını kolaylıkla fark edebilirler. Kalpatışlarını yavaşlatarak ölü gibi görünebilir ve yumruk yumruğa dövüşte bir çeşit özden dövüş şekli kullanabilirler. **************************************************** Cüceler Cüceler, insanlardan ve elflerden daha kısa boylu ve yapılıdırlar, fakat bunun yanında tüm diğer uzun ırklardan daha sağlam yapılıdırlar. Cüceler hayatlarının çoğunu yeraltı mağaralarında geçirirler. Orada ya günlerini değerli metaller bulmak için kazarak ya da metallere istedikleri şekilleri vererek harcarlar. Çok iyi demirci ya da zanaatkar olurlar. Cüceler yaklaşık olarak 350 sene yaşarlar. Bir cücenin en önemli özelliği sakalıdır. Dişi cücelerin bile favorileri vardır, fakat erkeklerin sakalları normal uzamaktadır. Erkeklerde sakalın çokluğu onur anlamına gelmektedir. Sakallarını tıraş eden tek cüce, cüce kahraman Kharas'dır ve bunu Cücekapısı Savaşında ülkedaşlarını öldürmenin utancından yapmıştır. Bunlara ek olarak, cücelerin infragörüş yetenekleri vardır. Bu sayede yönlerini eğimli yeraltının derinliklerinde bulabilirler. Ayrıca hayatlarında büyüye dair hiçbir şey olmadğından büyülere karşı özel bir dayanma güçleri vardır Elfler'deki gibi, cücelerin de kendi popülasyonları arasında kopmalar olmuş ve bazıları dağın mağaralarında yaşamaktansa dışarıda yaşamayı tercih etmiştir. Bu cüceler Neidar, ya da Tepe Cüceleri olarak bilinirler. Dağ cücelerinin diğer klanlarıysa şunlardır: Hylar, Daewar, Theiwar, Daergar, Dewar, Aghar, Klar ve Zhakar. Hylar Hylar cücelerine genellikle en soylu cüce gözüyle bakarlar. Bunun yanında Kharas'ın Çekici'ni gerektiren Asilzadeler Konseyi'nde bulunan klanlarından birçok üye, orada söz sahibidir. Kharas, Derkin Lawgiver'la birlikte en ünlü Hylar cüceleridir. Daewar Daewarlar, cüce zaatkarlarıdır. Savaşta ve matal işlerinde çok yeteneklidirler ve 'iyi' cüceler olarak tanınırlar. Nerdeyse tüm üyeleri Hylarlar gibi 'soylu'dur, fakat zenginlikle daha çok ilgilenirler ve genellikle cüce ırkının tüccarı konumundadırlar. En ünlü Daewar, Severus Stonehand'dir. Theiwar Theiwarlar karanlık cücelerdir. Diğerleriyle gizli işbirlikler yapan ve entrikalar düzenleyen Theiwarlar daima kötülüğün yolunu izlerler. Theiwarlar genellikle Thorbardin'in karanlık koridorlarını yaşamak için tercih ederler ve daha soluk tenleri, iri gözleri ve büyü kullanma yetenekleri sayesinde diğer cücelerden kolayca ayrılabilirler. Daergar Bunlar en pis cücelerdir. Daergarlar birçok yönden Theiwarlara benzemektedirler, aynı Daewarların Hylar'lara benzedikleri gibi. Buna karşın müttefik değildirler: Daergarlar, Theiwar kuzenlerinden daha öldürücülerdir. Bir sorunu konuşarak çözmek yerine fiziksel vahşeti daha gerekli bulurlar. Dewar Daewar kuzenleriyle karıştırılmamaları gereken Dewarlar üçüncü grup 'kötü' gücelerdir. Thorbardin'in derinliklerindeki mağaralarda, hiçbir klanın yaşamak istemediği yerlerde yaşarlar. Dewarlar delilikleri yüzünden sürülmüşlerdir; yıllar sonra oluşan akrabalık sayesinde de söylenenlerden daha da delirdiler (aslında,'normal olanları' onlardan kaçmıştır). Dewarlar öldürmede ve zalimlikte oldukça ustalardır ve çabuk sinirlenirler. Aghar Aghar, ya da Lağım Cüceleri Krynn ırkları arasındaki en pasaklı ırk olarak sayılmaktadır. Lağım cüceleri, gerçek cücelerin uzaktan akrabaları olmasına karşın, Thorbardin'deki Asilzadeler Konseyi'nde bir sözcüleri vardır. Liderleri, Yücebulp, diğerlerine en çok yağ çeken Aghar'dır. Herhangi bir tehdit karşısında ne yapacaklarını bilemeden kaçan Lağım Cüceleri kalın kafalı ve aptaldırlar (bütün üç lağım cücesi kabilesinde sadece Bupu -Rastlin Majere'in büyülediği arkadaşı- ve Raf -Tika Waylan Majere'ın, Son Yuva Hanı'ndaki yardımcısı- in the entire history of the three gully dwarf clans only Bupu - Raistlin Majere's charmed friend - and Raf - üçe kadar saymayı becerebilmektedir). Klar Tepe cücelerinin bir tendomu olan Klarlar, Cücekapısı Savaşı'ndan sonra Hylar'lar tarafından boyun eydirilmiştir ve şu anda çoğu, Urkhan Denizi'nin yığınları arasında bir yer altı şehirleri olmasına karşın, Hylar'lara hizmet etmektedir. Kendilerini bu kötü durumdan kurtaracak bir lideri beklemektedirler. Çoğu hala, savaşın kaybedilmesinden sonra, biraz delirmiş bir haldedir. Neidar Tüm tepe cüceleri bu tendom altında toplanmışlardır. Cücekapısı Savaşı'nda dağ cüceleri tarafından yenilgiye uğratılan bu cüce klanı Thorbardin'in dışındaki tepelerde yaşanmaktadırlar. Yeraltı yaşamının sınırlarından hoşlanmamaktadırlar, fakat yine de Asilzadeler Konseyi'nde söz sahibi olmak istemektedirler. Neidarlar genellikle Daergar'ın Theiwar'ının hiçbir özelliğini göstermeyen 'iyi' cücelerdendir. En ünlü Neidar cücesi Mızrak Kahramanı Flint Fireforge'dur. Zakhar Thoradin'in yıkıntılarında yaşayan bu garip cüceler hakkında çok az şey bilinmektedir. Kendilerine Zakhar ya da "lanetli halk" demektedirler. Yaşadıkları yerin adı da "lanetli yer" anlamına gelen Zhakar'dır. Böyle söylemelerinin gerçek nedeni bir zamanlar korkunç bir hastalıktan etkilenip her birinin artık cüzzamlı olmasındandır.Sakin sakin yeni evlerini tekrardan inşa ettiler ve zamanla onu Thorbardin kadar güçlendirdiler. Zakharların Asilzadeler Konseyi'nde üyeleri yoktur. **************************************************** Kenderler:D:D:D Kender ırkı, Krynn'in yegâne ırkıdır. Diğer dünyalardaki buçukluklara benzemektedirler fakat onlardan çok daha fazla ilgi çekicidirler. Kenderler küçük bir çocuk gibi görünürler—narin yapılı ve sakalsızdırlar ve 90-120 cm boylarındadırlar. Genellikle 100 sene yaşarlar (tabii merakları yüzünden ölmezlerse). Gezip dolaşma duygusu bir kenderde olağan bir şeydir ve bir kendere henüz gençken gelir; bu sayede de dünyayı dolaşmak için yola çıkarlar. Kenderler yıllarca dolaşırlar ve sadece kalplerindeki ses onlara tüm yolları dolaştıklarını söylediklerinde bir yerde durup oraya yerleşirler. Bu dolaşma hissi yaklaşık 10 sene sürer. Özel eşya konusunda kenderlerin, "diğerlerinin olan" şeyler hakkında açık bir düşünceleri yoktur. Bir kender evinde, hiçbir eşya üç haftadan fazla kalmaz, kalsa da aile yadigarı sayılır. Kenderlerin kendilerinde olmadan yaptıkları "aşırma" özellikleri, onlara farketmeden bir şeyleri "bulma" özelliği kazandırmıştır. Eğer bir kender, bir grup insana doğru yürüyorsa, oradaki insanların en az yarısının sahip olduklarıyla şişmiş bir şekilde oradan ayrılmaması olağan olmayan bir olaydır. Eğer biri onu durdurur ve ne yaptığını sorarsa, kender dürüst ve içten birşekilde, "Cebime düşmüş olmalı. Bunu bulmam iyi olmuş yoksa başka biri alıp götürebilirdi," diyecektir. Bu özel eşya konusundaki saflıkları nedeniyle (ki özellikle diğerlerinin sahip oldukları şeyleri almaya bir yere gitmezler), bir kendere söylenebilecek en kötü şey "haydut" ya da "hırsız" olacaktır, çünkü onlar öyle olmadıklarına inanırlar--bu bir kazaydı, hatırladın mı? Kenderler ayrıca korkusuz bir kişiliğe sahiptirler. Partinin geri kalanı bir derin bir yarığın kenarına gitmeye çekinirken, kender yarığın kenarına doğru neşeyle sıçrayacak, karşı taraftaki güllerin kokusunu alabilmek için yarığın üzerinden uzanacak ve kendisine o sırada hücum eden minotauru görmezden gelecektir. Ölüm dahil her şey onlar için birer maceradır. Ölümü son büyük macera olarak düşünürler (birçok kender kırmızı bir ejderhanın ateşi altında kalmanın nasıl birşey olduğunu merak etmiştir, fakat bu tecrübeye ulaşıp da hikayeyi anlatacak pek kender etrafta yoktur). Bu korkutanımaz oluşları onları aptalmış gibi gösterebilir, fakat gerçekte şeytanî bir zekaya sahiptirler. Bir kenderin, "garip" bir şeyler hissedeceği bazı kesin durumlar vardır. Bu genellikle oldukça güçlü bir kötülüğün varlığı sırasında, aklı başında olanların çığlıklar atarak uzaklaşacakları bir durumda hissedilen bir histir (Tasslehoff Burrfoot, Shoikan Korusu'nun girişinde geri dönmeden hissetmişti). Kenderlerin bu düşüncesini anlatan en iyi örnek belki de Tanis Yarımelf'in Tasslehoff'a yaptığı şu uyarıdır: kendine bu hareketinin tüm hayatını etkileyip etkilemediğini sor (bu birçok defa Tas'ın hayatını kurtarmıştır). Kenderler çok küçük olduklarından, diğer ırklar tarafından kolaylıkla susturulabilecekleri düşünülebilir. Fakat, korkutanımazlıklarıyla birlikte, kenderler düşmanlarını "iğneleyici" konuşarak kızdırabilirler. Bu sataşma oldukça kişiseldir ve kişinin soyuyla, görünüşüyle ya da zekasıyla dalga geçebilir. Amaç ise, düşmanı durdurulamaz bir sinirle doldurmak ve mantıklı düşünemeyip salakça saldırmasını sağlamaktır. Bu kendere daha kolay bir zafer kazandıracaktır (bu özellik, özellikle bir topluluğu kızgın bir kalabalığa çevirme konusunda kullanışlıdır. Yine Tas'ı, Tarsis'deyken hatırlayın.). Kenderler genellikle hoopak adlı, bir ucu çatal gibi iki yana açılan ve bir asa ya da bir sapan olarak kullanılabilen uzun bir sopayı kullanırlar. Buna ek olarak, hoopak hızla havada döndürüldüğünde ağlama sesine banzer bir ses çıkartır; bu kenderlerin geleneksel tehlike haberi veren işaretleridir. Kenderyurdu'nun yıkılışının ardından, birçok kender bir zamanlar içlerinde sakladıkları güven duygularını kaybettiren bir hastalığa yakalandı ve bu sayede korkuyu hissetti. Bu kenderlerden 'Hastalıklı Kenderler' diye bahsederler.(Ben Kederli Kender diye biliyorum) ************************************************** Gnomlar Gnomlar, Sancrist adasında bulunan Boşver Dağı'nda yaşamaktadırlar. Gnomlar, Krynn'in cılgın mucitleridirler; hayal edilebilen herhangi bir makineyi dizayn edebilirler. Cücelerle uzaktan akraba olan ve söylentilere göre gnomeları cüce ve kenderlere dönüştüren Grimücevherin ardından koşan gnomlar, taş ile yapabilecekleri her aleti ya ihtiyaçları olduğu için ya da meraktan yapmaya çalışırlar. Gnomlar yaklaşık 350 sene yaşarlar. Hayatlarının başında, her gnoma bir Yaşam Araştırması verilir. Fikir, ataların hayatlarını adadıkları konulardan çıkmıştır. Bu araştırmayı, gnomun kendisi, hayatının dinlenmeyle geçecek olan ikinci bölümüne başlamadan önce bitirilmelidir. Örneğin, yaşam araştırması bir tırnak hakkında yapılan geometrik bir çalışması olabilir. Görevin, o gnomun ailesinin görevlerine uygun olduğu Lonca altkomisyonu tarafından onaylandıktan sonra, gnom tüm hayatını bu Araştırma'yı bitirmeye adar. Nadiren Lonca bir araştırmanın bitmesini onaylar—bunun anlamıysa o konu hakkında sorulacak başka sorunun olmadığı zamalardır. Gnomlar bir şeyler icat etmeleriyle ünlüdürler. Basit bir icat yapabilecek olmalarına rağmen, gnomlar işi tamamlamadan önce icata binlerce ip, kasnak, manivela,garip cihaz ve buhar motoru ekler. Peki 'başlat' düğmesi çalışmazsa ne olur? Gnom önlemini almış ve mümkün olabilecek en az beş tane yedek sistemi çalıştıran düzeneği ana sisteme eklemiştir! Tüm bu buluşlar bedelsiz yapılmıyor tabii ki. Bir gnomun yaptığı icat sadece nadiren sorunsuz çalışır (neden gnomların "Şuna bak!" demek için 34 farklı cümle kurabildikklerini sanıyordunuz). Örneğin, gnomlar Büyük Ejderhaları yok edebilecek bir alet icat ettiler. Aletse bunun yerine Boşver Dağı'nın tepesini uçurdu. Eğer bir gnomun icatları çokça çalışıyorsa, o gnoma deli olarak bakılır. Gnomlar oldukça hızlı konuşurlar, genellikle söyledikleriaynenbuşekildehızlaakıpgider. Eğer bir gnoma ismini sorarsanız, ailesinin tüm hikayesini, kendi hikayesini ve icat ettiği her aletin tarihini anlatmaya başlayacaktır. Eğer Astinus gibi sonsuz uzun bir hayata sahip değilseniz, bunu dinlemenizi pek önermiyorum. Onlara insanlar arasında kullandıkları isimlerini sorun ve insanların o gnome layık gördüğü bir-iki hecelik ismi öğrenin. Ek olaraki, bir gnomun dikkatini çekmenin tek yolu, obirdüşüncenintamortasındaykensözünükesmektir. Bunu kabalık olarak anlamayacaklardır; onlar arasında bu geleneksel bir durumdur. Yazan: Arda Çakır Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
ensiferum13 Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2007 Elfler Elfler, birçok insandan daha ince yapılı oldukları kadar daha kısa ve daha "narin"dirler. Elfler dünyaya İyilik Tanrıları tarafından getirilmiştir. Bu yüzden, olayları olurlarına bırakarak doğal güzelliklerinin ve uzun yaşamlarının zevkini çıkartırlar. Elfler yaklaşık olarak 1200 yıl yaşamalarına rağmen genellikle bu süre dolmadan dünyadan ayrılırlar. Elf ırkında doğal bir büyü vardır ve bu da onlara dünyanın doğal elementleri şekillendirme ve dengede tutma özelliği kazandırmıştır. Elfler çok iyi bir çeviklik seviyesine sahip oldukları gibi, karanlıkta yaratıkların dış hatlarını kızıl ötesi bir ışıkla görmelerini sağlayan infragörüş özellikleri de vardır. Krynn elfleri kibirlidirler ve kendilerini tüm diğer "yaratılmış" ırklardan üstün görürler. esas elfler bunlar işte lotr da biraz abartmışlar Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
losteirosss Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 9, 2007 ey7allah elesisim;) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
PLaZMa Yanıtlama zamanı: Şubat 6, 2013 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 6, 2013 Ahhh! Kenderler, ahhhh! Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.