nevermore Oluşturma zamanı: Nisan 12 Paylaş Oluşturma zamanı: Nisan 12 İskandinavya tarihinde, Viking kanunlarında ve Norse geleneğinde kadınının durumu tartışmalı olsa da kuzeyli kadınların dini rolleri daha belirgindir. Pratik hayattaki uygulamaların yazılı köklerini tespit etmek zor olsa da gerek miras hukuku gerekse mülkiyetin cinsiyetsizliği kadınların siyasal temsilinin önünü açmıştır. Siyaseten en az erkekler kadar özgür hareket edebilen Viking kadınlarının varlığı ortaya çıkarılmıştır. Kadınların Viking tarihindeki bu özgün rolü onların dini niteliklerine dayanmaktadır. Viking kadını yerel mitolojik kaynaklarda tanrısal güçlerinden yadsınmamış, ritüellerin ve mitosların içinde kendi cinsel kimliği ile var olabilmiştir. Bu özgün karakteri nedeniyle Viking kadını dini olarak en az erkekler kadar mitolojik gücün ve varlığın bir parçası olarak sunulmuştur. Tanrıçalar yanında Viking Mitolojisinde Odin ve Loki gibi tanrıların da kimi zaman cinsiyet değiştirdiğine ya da kadın görünümüne büründüğüne şahit olunmaktadır. Tanrıçaların yanında Tanrıların kadın olarak tasvirinin Viking Mitolojisindeki kadın kimliğine dair önyargılar yeniden düşünmemize yol açmaktadır. Viking Mitolojisinde kadın figürü negatif bir anlam taşımamaktadır. Tanrılar kimi zaman kadın olarak dahi tezahür edebilmekte ve kadın kimlikleriyle fanilerin dünyasına katılmakta bir problem görmemektedir. Danimarkalı yazar Saxo Grammaticus, ünlü eseri Gesta Danorum’da buna çok çarpıcı bir örnek vermektedir. Tanrı Odin, Bizans’ın tahttan düşmüş bir prensi olarak tasvir edilmektedir. Tarihi bir öykü içinde tanrısal nitelikleri karaktere özgülenmektedir. İki yönlü bir anlamlandırma çabası olarak yorumlanabilecek bu pasajda okurun dikkate sunacağımız, öykünün sonunda Odin’in dişilik özellikleri kazanmasıdır. Ne Odin ne Loki ne de diğer Viking tanrıları kadınsı olarak tasvir edilmekten imtina etmemektedir. Odin burada kendisine direnen bir prensesi elde etmek için büyüye başvurmaktadır. Ancak tüm çabaları, dişi bir şifacıya dönüşmesiyle mümkün olabilmektedir. Öyküdeki Bizans’la kurulmak istenen tarihsel ve kültürel bağı bir kenara bırakırsak, her ne kadar bu bağlantı Viking Mitolojisinin günümüze taşıyan Ortaçağ yazarlarının Yunan kültürü ile kurdukları bağı açıklamak bakımından oldukça çekici olsa daOdin’in bir kadın şifacı olarak amacına ulaşabiliyor olması ve büyü ile kadın şifacılar arasında çizilen bu korelasyon okurun kafasında büyücülüğün İskandinav kadını ile olan tarihsel bağını oluşturacaktır. Tanrı Odin dahi büyüye başvurmak zorunda kaldığında, ki büyüye başvurma nedeni dahi bir kadını yoldan çıkarmaktır, bir kadın şifacının efsunlu gücüne nazire etmekte ve ona dönüşmektedir. Kültürel bir normun edebi yansıması olarak kadın büyücülerin, şifacıların ve efsuncuların Viking Mitolojisinden aldıkları tanrısal gücün İskandinav toplumlarındaki kabulü bu noktadan çıkarabilmektedir. Bir başka örnek de Loki’nin dişileşmesidir. Loki sıklıkla dişi formuna bürünmekte ya da dişi kılığına girmektedir. Loki’nin Viking mitolojisindeki yerinin tartışılmazlığı göz önüne alındığında kadına dönüşen ya da kadın kılığına giren Loki, İskandinav kadınına çağları aşan derin bir anlam yüklemektedir. Loki’nin bazı manzum eserlerde dişil özne ile anlatıldığına şahit olmaktayız. Yine başka bir Viking Tanrısı olan Thor ile birlikte Loki’nin, Thor’un çekicini kurtarmak için; savaştığı devleri kadın kılığına girerek baştan çıkardığına şahit olmaktayız. Tanrıçalardan bağımsız olarak tanrıların da kadın olabilmesi, kadın kılığına girilmesi ya da nadiren dahi olsa dişi zamirler ile anılması Viking mitolojisindeki kadının konumunu yükselten özelliklerdendir. Historical and Religious Place of Woman in Viking Imagination Selahattin ÖZKAN Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Adam Kadmon Yanıtlama zamanı: Nisan 15 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 15 Viking geleneğinde cesur olan herkes için ölümün kaçınılmaz yazgısı eşittir .Topluluk bilinci ayrım gütmemiştir . Savaşçı topluluklarda hemen hemen benzer bir değerlendirme tablosu vardır .( İstisnalar kaide ) . Erkeklerin erkekliğini topluma kanıtladıkları inisiyatik geleneklerde , erkeklerdeki arketipik olarak var olan bilinçdışı kadın korkusunu diğerlerine nazaran daha çok aşmak mümkündür . Lakin Freya gibi tanrıçalardan ,adaklardan ve ritüellerden bahsetmek yerine ki antropolojik değerlendirme bile salt verilere götürür vaziyette iken , özünde evrensel olan mitos çerçevesinden kadınlara ulaşma kaygısını anlamadım yazıdaki . Sanki şaibeli ,metruk bir olgudan bahseder gibi kadınlardan . Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.