pyro1994 Yanıtlama zamanı: Ocak 22, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 22, 2015 Merhaba arkadaşlar benim merak ettiğim bir konu var bu kinezilerle ilgili mesela pyrokinezide falan mumun ucundaki ateşi söndürsek veya çok az hareketlendirsek ne olucak yani ateşe istediğimiz gibi hükmedemedikten sonra yani bu özellik gelişiyor mu? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
fiend96 Yanıtlama zamanı: Ocak 23, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 23, 2015 Merhaba arkadaşlar benim merak ettiğim bir konu var bu kinezilerle ilgili mesela pyrokinezide falan mumun ucundaki ateşi söndürsek veya çok az hareketlendirsek ne olucak yani ateşe istediğimiz gibi hükmedemedikten sonra yani bu özellik gelişiyor mu? Teoride evet ama böyle Avatar tadında olaylar ne gördüm ne duydum nede okudum :/ Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
pyro1994 Yanıtlama zamanı: Ocak 23, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 23, 2015 Peki ne derece de gelişiyor teoride derken pratiğe dökebilen kimse olmamış mı? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
prensnuada Yanıtlama zamanı: Ocak 29, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 29, 2015 Hayal gücünün sınırları belirler denilir genelde sınırları belirtmek için. Senin geliştirebileceğine inandığın yere kadar geliştirebilirsin ama tabi ki de bu çok fazla çalışma ve çok fazla inanç gerektirir. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
AnaCONDA Yanıtlama zamanı: Mart 17, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 17, 2015 Ya Ben Sürekli Deniyorum Fakat bişeye ulaşamadım... Çok istekliyimde Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
tanrica Yanıtlama zamanı: Mayıs 6, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 6, 2015 Arkadaşlar telekinezi yada hidrokinezi vb şeyler yaptıkça denemelerimden sonra 6 saatlik bi beyin ağrısı cekiyorum başım değil bildiğin beynim ağrıyor. Acaba kullanım alanımı geliştirdiğim için mi ağrıyor kas gibi kullandığım için güçleniyor mu? Yoksa çok odaklandığım için mi? (En zayıf varsayım bu herhalde) yada ara mı vermeliyim? Nasıl çözebilirim? Yardımcı olursanız çok sevinirim. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Blacksaw Yanıtlama zamanı: Haziran 1, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 1, 2015 Ailemizin en güçlü psişik enerjisine sahipmişim. Chi yapmadan gelistiğim yeteneklerde zorlanmıyorum. Telekenizi bana göre çok kolay. Aerokesi konusunda master diyor ailem bana. Telekesi yapmak isteyen cok kisi var. Hatta bazi arkadaslar emin olmak icin farkli sitelere de gidiyor. Gerek yok. Az ama öz bilgi yeterli olacaktır. Meditasyon ve chi çalısmasın dan sonra Aurora meleğin den yardım isteyin size rehberlik yapacaktır. İsterseniz merak edilen soruları paylasırsanız size denemelerim ve tecrubelerim ile yardim edeceğim. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
BloodwitcH Yanıtlama zamanı: Haziran 1, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 1, 2015 Ailemizin en güçlü psişik enerjisine sahipmişim. Chi yapmadan gelistiğim yeteneklerde zorlanmıyorum. Telekenizi bana göre çok kolay. Aerokesi konusunda master diyor ailem bana. Telekesi yapmak isteyen cok kisi var. Hatta bazi arkadaslar emin olmak icin farkli sitelere de gidiyor. Gerek yok. Az ama öz bilgi yeterli olacaktır. Meditasyon ve chi çalısmasın dan sonra Aurora meleğin den yardım isteyin size rehberlik yapacaktır. İsterseniz merak edilen soruları paylasırsanız size denemelerim ve tecrubelerim ile yardim edeceğim. Süpersiniz. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Blacksaw Yanıtlama zamanı: Haziran 1, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 1, 2015 Psişik güçler bilgim meleklerden daha fazla. Sıcak havalarda hafif ve yumuşak bir esinti kim yapmak istemezki. Fakat Hydrokenesis de okadar kötüyüm ki hayatımın sonuna kadar çalışma yapsam olmayacak. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
adife38 Yanıtlama zamanı: Haziran 29, 2015 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 29, 2015 ya sağlam odaklanma gerekiyor bide sürekli denemeniz şart ara verirseniz beyin unutuyormu ne yapıyorsa en başa geri dönüyosunuz Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
treM Yanıtlama zamanı: Mart 2, 2016 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 2, 2016 Kağıt yapma aşamasındayım :D Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
nevermore Yanıtlama zamanı: Ekim 27, 2019 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ekim 27, 2019 Geçmişte ve günümüzde bir çok istihbarat servisinin ana hedefi insan davranışlarının kontrolü ve yönlendirilmesi olmuştur. Bu iş beyin kontrol mekanizmaları ile gerçekleştirilmiş ve birçok baskıcı rejimde bu mekanizma hala kullanılmaktadır. Geçmişteki kontrol mekanizmalara göre şimdilerde ne tür ilerlemeler kaydedilip hangi yöntemlerin kullanılmaya başladığını kesin olarak bilinemese de 1970’lerden beri kullanılan yöntemlerin daha da gelişip çeşitlendiğini söylemek mümkündür. Hangi bayrağın altında yaşıyor olursa olsun, hiçbir insan bilinci suistimal edilemez. Böyle bir işkenceye tabi tutulamaz. Bilincin katlini ve iğfalini hiçbir şey telafi edemez. Buna rağmen maalesef ki insanlar ‘’öldürücü olmayan silah’’ dediğimiz bu tür şeylere maruz kalmaktadır. İnsanları ve kitleleri kendi iradeleri dışında ikna ve telkin etmek için elektromanyetik dalgalar, beyin yıkama seansları ve kimyasallar kullanılmaktadır. En çok uygulama alanı bulan telekinezi de bunlardan biridir. Yunanca "tele" kelimesi ile "kinesis" kelimelerinden türetilmiş olan telekinezi, uzak hareket anlamına gelmektedir. Canlı ve cansız ne varsa araçlı yada araçsız uzaktan hareket ettirilebilmesi durumunu ifade etmektedir. Telekinezi bir hokus pokus olayı değildir. Bununla yapılan bir tür tasarım yerleştirmesidir. Bununla kişilerin ve kitlelerin, belirli tür eylemlere yönlendirilmeleri sağlanır. İnternet gibi, bir ağ sistemi gibi hareket eden ayna nöronların varlığı telekineziye kapı aralamaktadır. Parapsikologlar olayı psikokinezi kapsamında ele almaktadır. Beyin kontrolü dediğimiz mekanizmalardan sadece biri ve en zayıf olan telekinezi, bilim kurguda sıklıkla kullanılan bir kavram olmasına rağmen, tartışmalıdır da. Beynin biyoelektrikle çalıştığını ve her şeyin biyomanyetik alanı olduğunu kabul ediyor. Öyle ki , elektromanyetizma ile kişiye yoğun bir şekilde dalga gönderip gerginleşmesi ve başının ağrıması sağlanabiliyor. Bunlardan daha kuvvetli yöntemlerde var ve bunların uzaktan kontrol aracılığıyla insanlarda psikolojik sapmalar yaptırması olasıdır. Zaten elektromanyetik saldırı denilen olayda, havada yayınım yapan elektromanyetik enerjinin belirli bir hedefe yöneltilmesidir. Bu tür insan davranışını etkilemeye yönelik sistemler üzerinde çalışmalar yapıldığına dair bilimsel yayınlar da mevcuttur . Boğaziçi Üniversitesi Elektromanyetik bölümü Öğretim Görevlisi Prof. Dr Selim şeker; ‘ İnsan beynindeki noktalar arasında öyle yerler var ki, bunların uyarılması durumunda kişi, adam bile öldürebilir. Yine aynı yöntemle kişiye uzak bir mesafeden kalp krizi geçirtilebilir’’ diyor. Bir iddiaya göre 5.000 insanımızı kaybettiğimiz, insanın ideolojisi uğruna annesini, kardeşini veya en yakınını öldürmekten çekinmediği sağ-sol çatışmasının arkasında beyin kontrol silahı olduğu ileri sürülüyor. Çip ve beyne sokulmuş elektrotlara ihtiyaç insan beyninin kontrol altına alınması anlamına gelen beyin kontrol silahı, uzmanlara göre verilen telkinlerle istenildiğinde insanı terörist haline sokabiliyor. İnsana, ruhsal ve bedensel acı yaşatabilen bu sistemin 1980 öncesi Türkiye üzerinde kullanıldığı iddiası ise dehşet verici . ( 1 ) Bu gerçeklere rağmen kimilerinin görmediğim şeye inanmam(!) gerekçesi ile reddettiği yada ilgilenmediği beyin kontrolleri ve özellikle telekinezi hayatın bir çok alanında uygulanabilmektedir. Elbette ki zihin, nefis yada ruh gibi fiziksel olmayan şeylerin varlığını kabul etmeyenlerin bunu da kabul etmemeleri doğaldır. Onlar kabul etmeye dursun, 1955 yılından başlayarak bu tekniklerin harp sahasında kullanılması ve geliştirilmesi için Amerikan Araştırma Enstitüsü (AIR) çalışmalara başlamıştı bile. Üstelik çalışmalarını Aralık 1965 yılında psikolojik harpte kullanılmak üzere Psikolojik Fenomenler adı altında yayınladı . İlk sistematik telekinezi uygulamaları MK-ULTRA Projesi olarak ABD de Vietnam Savaşı sırasında, 1960’larda yapıldı. Üstelik bir iddia olarak söylense de telekineziyi gerçekleştirdiğini ifade edenler arasında öne çıkan kişilerin Rusyalı Nina Kulagina ve İsrailli Uri Geller’in olması da önemli bir noktadır. Telekinezi deneyimleri bugüne kadar iki şekilde ölçülmeye çalışılmış. Birincisi laboratuar ortamında beyin dalgaları okunarak, ikincisiyse çeşitli ortamlarda denekler üzerinde çalışarak. 1934’de J.B. Rhine’ın bu konuda yetenekli insanlar üzerine yaptığı deneyde, insanlar sadece zar atarak istedikleri rakamı tutturmaya çalışmış. Yüzde 85 oranında başarı yakalanmış.1968’de Moskovalı medyum Mikhailova, bir akvaryum içinde yumurtanın sarısını beyazından ayırmış ve daha sonra tekrar birleştirmiş, bunu kameraya alan bilim adamları herhangi bir hile bulamamışlardı. Mikhailova başka bir deneyde kurbağaların kalp atışlarını kontrol etmişti.(2) Telekinezide, hiçbir ‘aracı’ olmaması esastır . Buna karşın geçmişte bazı despot rejimlerin yaptığı insanlık dışı deneylerde kobay olarak kullanan insanlarda çipler, ilaçlar ve kimyasallarla telekinezinin gücü arttırılmaya çalışılmıştır. Bu tür bilinen önemli psikolojik operasyon örneklerinden biri Hasan Sabbah’tır. Haşhaşi tarikatı diye isimlendirilen bu yapılanmadakiler kullanacakları eroin ile cennete gideceklerine inandırılmış ve daha ölmeden(!) cennet kendilerine gösterilmiştir. Bu insanlar liderlerine kayıtsız şartsız itaat ederek gerçekleştirecekleri intihar saldırıları ile cennete gideceklerini sanmışlardır. Günümüzde en çok duyulan terimlerden biri olan Telegram ise, beyin kontrol operasyonlarının genel ismidir. Beynin belirlenmiş noktalarına uyarılar verilip davranış değişikliği oluşturma prensibine dayanır. Telegrama maruz kaldığını düşünen mağdur insanların sayısı bir hayli fazladır. MOSSAD, NASA ve CIA bu konularda detaylı çalışmalar yapmaktadırlar. Fertlerin ve toplumların davranışlarını uzaktan kontrol altına almak üzere yapılan bu çalışmaların amacı, bilinçleri etkileyerek onları yönlendirmek, sorgulamayan ve düşünmeyen insan robotlar haline gelmelerini sağlamaktır. Kimileri bunların bir safsata olduğunu iddia etse de günümüzde mahkemelerde sanıkların, cezaevlerinde mahkumların ve toplumu yönlendirmeden güçlü liderlerin telekineziye muhatap olması an meselesidir. Bu sebeple insanların düşünme yetilerini ve akıl sağlığını etkileyen olumsuz faktörler çok iyi araştırılmalı ve önlemler alınmalıdır. Sorgulamadan ve karşılaştırma yapmadan sunulan bilgileri öylece kabullenip , ta baştan beynin kontrolünü başkalarına teslim edilmemelidir. Benden söylemesi ! 1 ) Önsel Önal 2 ) AKŞAM - Haberler - Son Dakika Haberleri / Kaan Kavuşan / 23 Haziran 2013 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
emiras4321 Yanıtlama zamanı: Şubat 27, 2020 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 27, 2020 Merhaba ben telekinezi ile bazı eşyaları düşürüp hareket ettirebiliyorum ama sadece düşünceyi kullanarak yapamıyorum sebebi nedir , ve ben parapiskoloji ye başlayalı 2 ay felan oldu Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.