Hikaye Tamamlamaca

acaba dedı sütçüyle mı tüpcüyle mı??????????

o anda zil çaldı, gelen sütçüydü....

şimdi ben 3 tane kelime vericem alttaki o 3 kelimeyle devam eden 3-4 cümle yazıp, devam ettirmesi için alttakine 3 kelime daha vericek.. hadi başlayalım...

kedi, mendil, demlik

eskiden bir kedim vardi, hic unutmam birgün cay demlemistim ve biten bardagimi doldurmaya giderken elimdeki demligi masaya döktüm,cebimden cikarttigim mendille masayi silerken aklima kedim geldi, arkami döndügümde, masaya dökülen sicak sularin kedimin üstüne döküldügünü gördüm

e hani devam ettircek 3 kelime?

unuttum la sry:D

amoress, yuh, ask

unuttum la sry:D

amoress, yuh, ask

millet yannış anlıcak naptın ya :rofl::rofl:

hadi yazsana ya kurallari bozuyosun ama, seni beklyiorum sabahtan beri

eski aşklarının hatıralarıyla rüyalara dalmıştı amoress bir gece yarısı sonra ee yeter be geçmişe mazi derler dedi ve http://www.gnoxis.com sitesine girdi orda bi başlık dikkatini çekti hemen senden sonra kimin yazcağını tahmin et:) aa dedi bakalım kim yazcak neyse yazdı msj başladı beklemeye bekledi bekledi bekldi ve uyuya kaldı sabah olmuştu uyandığında nebiçim başlık bu ya kimse yazmıyo diye geçirdi aklında ve merak edip tekrar girdi siteye ondan sonra yazan kişi yuh tu .... daha uzar

kadim şaman muhabere bakalım bunlarla ne yazcanız:)

...ardından kadim dostu geldi aklına.."acaba o da forumdamıdır" diye geçirdi içinden sabahın ilk ışıklarında. derken pencerenin bir uğultuyla sarsıldığını hissetti.kızıl bir ışık geliyordu dışardan... tekrar gnoxis'e girdi ve birden şaman'ın başlığını gördü: "muharebe başladı" hade bakalım sıradaki... hançer kitap telekinezi

Güzel bir gündü.Sabah erkenden uyanıp yürüyüşe çıkmıştı.Eve geldiğinde bir telefon geldi.Arayan bir arkadaşıydı.Öğlenleyin bir araşyırma için ona yardım etmesini istedi.Öğlen olduğunda birlikte kütüphaneye gittiler.Telekinezi ile ilgili bütün kitapları incelemek üzere aldılar.Kitaplar elinde eve vardığında kapının önünde bir mektup buldu.Sabırsızca anahtarını çıkarıp kapıyı açtı.Kitapları sehpanın üzerine bıraktı ve hemen ne yazdığını okumaya başladı.Kimden geldiğini anlayamadığı bu mektupta hiç tanımadığı ailesinin londra'da yaşadığı ve annesinin ölmek üzere olduğu yazılıydı.Zarfın içinde bir bilet vardı ve bu akşam uçağıyla londraya gidip altta yazan adresten dany janhaten isimli bir adamı bulması söyleniyordu.Mektubun sonunda da hançer şeklinde bir mühür vardı.Bu hançer kolunda ne zaman yaptırdığını bilmediği dövme ile aynı işaretti.

Yolculuk, yaşam, karmaşa

atan atana masallah =)

ne var sen de at.nie bozuosun ki oyunu:D

ya aslında o üç kelimeyle yukardaki hikakayeyi devam ettirme gerekiodu ama...onu söölemeyi unutmuşum:( sorry... ööle dewam edelim

--------------------

...yolculuğu boyunca dövme ve mühür arasında bir bağlantı kurmaya çalıştı. Kadere de pek inanmadığından sadece bir tesadüf olabileceğini düşündü. Yorgundu. Sadece biraz uzanıp bu karmaşadan uzakta birkaç saat dinlenebilmeyi diledi. Olmuyordu. Olayların başlangıcını hatırlamaya çalıştı ancak başındaki ağrı ona engel oluyordu. hayatı altüst olmuştu.

tabanca, şömine, testere

hikaye kahramanıda sen oldun amores ha:rofl::rofl:

uçaktan inerken hala dövmeyle mühür arasındaki bağlantıyı çözmeye çalışıyordu amores:p birazda kafası karışıktı bir mektupla londraya gelmişti bu koskoca şehirde tek başınaydı olayın doğruluğundan bile emin deildi hava alanındaki güvenliğe mektubu göstererek adresi sordu bu sırada adamın tabancası çarptı gözüne silahlara karşı hep bir ilgisi olmuştu sonra bir taksiye atladı ve mektuptaki adrese gitti burası eski bir malikaneydi koskocaman bi bahçesi vardı bahçesinden içeri girdiğinde yan tarafta elindeki testereyle ağacın dallarını budayan bahçıvan çarptı gözüne bahçıvana mektubu gösterince birlikte içeri girdiler gerçekten çok büyük bir malikaneydi içeri girdiklerinde bahçıvan ona biraz beklemesini bay Janhettenin az sonra yanına geleceğini söyledi çok yogundu hemen yan tarafındaki koltuğa attı kendini bir oh çekti etrafı gözleriyle süzerken şöminede yarısı yanmış bir fotoğraf olduğunu fark etti kalktı ve şömineye doğru ilerlemeye başladı sessiz adımlarla tam bu sırada.....

uyku ilacı böbrek büyü nasıl kurgulanıcak gerçekten çok merak ediyorum:devil:

....tam bu sırada malikanenin hizmetcisi yanastı amoresin yanına..bir bardak votka ikram etti ve hicbisey soylemeden donup gitti..votkayı yudumlamaya basladı..ama icinde uyku ilacı olacagını nerden bilebilirdi..kendine geldiginde gozleirini mahzende acmıstı..vucudunda bir agrı..elini bedenine gotuyrdugunde o gercegi farketti..bobregi alınmıstı..hemen korkuyla kapılara kosmaya basladı..heryer karanlıktı..o sırada uzaklardan bir ısık carptı gozune..orda..tam karsıda yerde bir kitap buldu..bu kitap Janhettenin ın buyu kitabıydı...

heeahh amma salladım:) kelimeler: zincir astral pantalon

aaa boogee gelmiş

mahzenin kapısının zincirle bağlı olduğunu görünce ordan çıkamıycağını anladı ve başladı kitabı okumaya ışık azdı buyüzden pantolonunun cebinden çakmağını çıkardı ve yaktı(zippo şekiiiiiiiil yakışır kardeşime:p) bi büyü gözüne çarptı astral planda gezinme .....

bilgisayar anne ceset:devil:

....fazla şansı olmadığından derhal uygulamaya geçti. bedeni ağırlaşıyordu. Gözlerinin önüne annesi geldi birden, ürperdi ama konsantrasyonunu kaybetmemesi gerekiyordu. ruhu bedeninden ayrıldı ve malikanede gezinmeye başladı. birden elinde disket tutan bir ceset gördü. tekrar kitaba baktı. kendine bir büyü daha yaptı. bu sayede katı maddelere müdahale edebilecekti. disketi aldı, bilgisayara taktı. etrafında garip varlıklar hissediyordu...

heyecanlandım be:) kelimeler; adamotu, yangın gölet.

hadi kolay gele...

diskette bazı resimler vardı etrafı adam otlarıyla çevrili bir göletin resimleri tam bu sırada bi ses geldi sen buraya ait deilsiiiiiiiiiiiiiiiiiin etrafına baktı ve kimseyi göremeyince bilgisayarda başka bişey varmı diye bakmaya çalıştı tam bu sırada defoooool diye bi ses daha geldi ve bilgisayar alev aldı birden bilgisayardan çıkan alevlerle perdeler tutuştu ve çalışma odasında yangın çıktı dumanın kokusunu alan hizmetçi koşarak geldi ve yangını söndürdü artık burda bişeyler döndüğünü anlamıştı astralde tehlikeli bi varlık vardı gelen sesi ve bilgisayarın alev almasını başka türlü açıklayamıyordu .......

testere baykuş demon:whistling:

--------------------

arkada$#351;lar hadi amoresin başına başka neler gelcek bakalım sizde yazın bişiler:)

yakinda filmimi cikartirsiniz siz

yakinda filmimi cikartirsiniz siz

boşu boşuna kafa yormuyoz heralde bunları yazmak için:thumbsup:

evet arkadaşlar burdanda bi duyuru yapayım hikayemiz bittiğinde bir dizi olarak çekimlere başlayacağız the choronickles of amores :rofl:

ya devam edelim başka bi hikayeye başlıyorum

ali uykusunda bir orc görüp hışımla uyandı

içinde bir huzursuzluk vardı..pencereye vuran yağmur damlaları ve rüzgarın ağaçları dövercesine çıkardığı hışırtı huzursuzluğunu daha da arttırıyordu...kapıya yöneldi..

O da nesiydi sayın seyirciler..Karşısında makyajsız Bülent Ersoy!!!!Ne yapacağını şaşır bir vaziyette kapıyı Bülent Ablamızın suratına acımasızca çarpar...Kapıyı kapattıktan sonra şahit olduğu görüntüyü kafasından silebilmek adına mutfağa yönelir...Hayır,hayır bu olamazdı....İçinden ""Lütfen bu bir rüya olsun""demek geçti...Çünkü mutfakta elinde gazosu ve üzerinde röpteşambırı ile Nuri Abimiz onu bekliyordu ve diğer kapının ucunda da Tecavüzcü Coşkun...Bu kadarı da fazlaydı artıkın..Dizleri titremeye başlamıştı,sanki içinden ılık ılık birşeyler akıyordu...Evet korkudan kaçırmaya başlamıştı.....