Kinyas Oluşturma zamanı: Eylül 12, 2007 Paylaş Oluşturma zamanı: Eylül 12, 2007 KEMAL PAŞA'YA Yüzünü görmek istedim Selanik' te birşey sormadan Kuyumcularla kebapçılara Deniz kıyısına gittim Sesin duyuluyordu Liman boyunca Bütün deniz kabuklarında Bir vapurda Dalgalanıyordu Adının hayali Ne güzel şey "Türk dostuyum " demek Samsun' a çıkacağız yarın sabah Ord.Prof.Dr.Anna Masala (İtalyan) MUSTAFA KEMAL' İ DÜŞÜNÜYORUM Mustafa Kemal' i düşünüyorum Yeleleri alevden al bir ata binmiş Aşıyor yüce dağları, engin denizleri Altın saçları dalgalanıyor rüzgarda Işıl ışıl yanıyor mavi gözleri Mustafa Kemal' i düşünüyorum; Yanmış, yıkılmış savaş meydanlarında Destanlar yaratıyor cihanın görmediği, Arkasından dağ dağ ordular geliyor Her askeri Mustafa Kemal gibi. Mustafa Kemal' i düşünüyorum; Gelmiş geçmiş kahramanlara bedel Hükmediyor uçsuz bucaksız göklere. Al bir ata binmiş yalın kılıç Koşuyor zaferden zafere... Mustafa Kemal' i düşünüyorum; Ölmemiş bir kasım sabahı! Yine bizimle beraber biryerde, Yaşıyor dört köşesinde vatanın. Yaşıyor damar damar yüreklerde. Mustafa Kemal' i düşünüyorum; Altın saçları dalgalanıyor rüzgarda Mavi gözleri ışıl ışıl, görüyorum Uykularıma giriyor her gece. Ellerinden öpüyorum. ÜMİT YAŞAR OĞUZCAN BİR RESİMDE ATATÜRK İzmir' e girişini Atatürk' ün Bir kahve duvarındaki resimde gördüm Bir ılık güz öğlesinde Şanlı haki urbası üzerinde Koymuştu kılıcını içine kınının Yürüyordu arasına sevgili halkının Ayağında Anadolu' dan getirdiği toz Bir inanç gözlerinde tükenmez Alabildiğine insan kalabalığı ardı Bir aydınlık geleceğe bakıyordu Işıktı sevinçti türküydü Görseydiniz o resimde Atatürk' ü Sabahattin Kudret Aksal SİSTEN SONRA Ne kadar uyudunuzsa, karalardan uyanın aklara Evler sokaklar Mustafa Kemal' lerle kalkın Bir çelenk örün başınıza mutluluklardan Davranın avlulara ağaçalarla Meydanlara davul zurnalarla koşun Çekin bayramlıklarımızı sıkıntılardan Türkiye bir geçmiş değil gelecektir Işıklarla sabahlarla dostluklarla Koç yiğitler sıra sıra kılıçlardan Çıkın dağlara bayraklarla Ne kadar bunaldınızsa dumanlardan Fırlayan sularla topraklarla kuşlarla Günaydın hepinize Türk ordusundan Toplanın meydanlara marşlarla Özgürlük Mustafa Kemal' li bir çiçektir Kalkın umutlara sevgilere selamlarla UYUYOR Alev olmuş yanıyor gözyaşımız Bu hazin meş'aleler üstünde. Uyuyor en yüce can yoldaşımız, Böyle hicranla tutuşmuş günde. Uyuyor uykusu hiç bitmeyecek Ölü bir milleti var eyliyenin Onu makber bile incitmeyecek Ruhu tunçtur, gece yoktur diyenin Geceden doğdu ışıklar saçarak Vatanın gündüzü Türkün özü O Ölemez böyle sabah, böyle şafak Tarihin şan dolu en son sözü O. O' NSUZ Ah, işte duyuyorum mesut günler içinden, Sana ^^sevimli yüzün asla solmasın^^ diyen, Bütün adınla dolu o coşkulu şarkılar. Sen öldüğün için mi bayraklar yarı!... Görüyorum, ilk defa seni gördüğüm günü. Altından, alkışlarla geçiyorsun bir takın. O gün bana gelmiştin babamdan daha yakın. Meğer duyacakmışım bir sabah öldüğünü... Meğer görecekmişim bir sabah gidişini, günü. İstanbul'un önünden son defa geçişini, Bizler seninle nasıl, ne kadar beraberdik, Bizler ki sıkılsak ''O başımızda''derdik; Nasıl yok bileceğiz o güzel güneş yüzü? Ana,baba değil bu, bizler Ata öksüzü.. Tatmadık, bilmiyoruz bu bambaşka yarayı, Öğret bize ya Rabbim ah ''O''nsuz yaşamayı!.. GAZİ Ey sen ki alev saçlı zafer küheylaniyle Kurtardığın vatanda en yüce şehsüvarsın. Bir şimşek ağlıyanı halinde Türk kanıyle Aldığı şana layik tarihte bir sen varsın. Erişemez vasfına hiç bir rebabın sesi Sen yükseksin ilhamın yıldızlı göklerinden. Dehadan kanatlanan kılıcının şulesi Ebediyette olmuş bir murassa kasiden. Kızıl gökte parlayan ay-yıldızın nurusun. Sen en büyük milletin, Türklüğün gururusun. Bu yurdun timsalisin bugün bütün cihanda. Gözler, gönüller senin, senin şeref de şan da... İSTİKLAL SAVAŞINDAN Ağlamakla gözlerin kızarmıştı akların, Büyük yas karartmıştı kırmızı bayrakları. Boyunlar bükülmüştü, başlar durmuyordu dik, Kendi vatanımızda vatansızlar gibiydik. Anayurda dört yandan saldırmıştı düşmanlar, Türk' ün büyük derdini Türk olmayan ne anlar? Halife olanlarla bir, Sultan olanlarla birlik; Prensleri ediyor düşmana habercilik. O günlerde bir ünlü ayak bastı Samsun' a. Yürüdü, etrafına umutlar suna suna; Bu ateşler içinden geçip gelmiş bir erdi, Göğsünde toplanmıştı milyonla Türkün derdi. Bu milyonlarla dert ona veriyordu başka hız Yürüyordu: arkasında genç, ihtiyar, kadın, kız.... O kimdir? Bakışları deniz kadar yumuşak, Saçı, güneşi emmiş bir demet başak. O kimdir? Bir ulusun sesi var ağzında, Onbeş milyonun nabzı çarpıyordu nabzında. O kimdir? Gözlerinde, bir tılsım gizleniyor Bastığı topraklardan bahar filizleniyor... Alev saçlı bir volkan, bazı bir dağ başında Bazı beliriyordu bir damla göz yaşında. Güneşten birer oktu ondan gelen her emir, Bu okların altında eriyor dağ, taş, demir. O kimdir?.. milyonla Türk birleşip bir tek olmuş. Yıkılan memlekete kolları destek olmuş... Öz yurdun içlerinde düşman kurarken pusu Bir yandan da yürüdü halifenin ordusu. Birisi gök yüzünden bombalar atıyordu, Öbürü ^^tekbir^^ çekip ^^fetva^^ dağıtıyordu. Bunların karşısında göğsü acık bir dölen, Süngüye, topa diyor : -biz olacağız yenen! Vatan sürüklenirken bir uçurum ucuna, Dağılan kuvvetleri topladı avucuna. Kurşunlar gülle oldu, sopalar süngü oldu, sınırlar baştan başa bir çelik örgü oldu. Bir kale heybeti var vatanın her taşında, Her işin başında o, her iş onun başında. ulusun iradesi, azmi ona verilmiş, bütün yöney elinde bir yay gibi gerilmiş. MUSTAFA KEMAL SESLENSE Yüzyıllar öncesinden Yüzyıllar sonrasından sesleniyorum size Ben Mustafa Kemal' im heyy... Ben Mustafa Kemal' im Büyük büyük denizlerim vardır benim Hürriyeti içmiş dalgalarım, Hürriyetle kabarmış dalgalarım vardır benim Ulusumun yanında sevincim Ben Mustafa Kemal' im heyy... Karanlığı deler gözlerim Dalgalara binip gelmiş kahraman, Gökçe gözlerine türküler yaktığımız... Hani bir güneş doğmuştu ya Samsun' dan İşte benim... Ben... Mustafa Kemal... Ölmek yaşamaktır vatan uğrunda Deyip, öyle girdim savaşa Komut verdim Şahlandı cümle vatan Boğdum kör talihi zindanında. Bahtı gülen anaları yurdumun Gökleri, dağları, denizleri Yarınları, güvenipte uyuduğum Aslan yeleni ışığı sınırlarımın Mehmetleri Tutun ellerinizden yüreklerinizden Sevgilerinizle beni yıkayın. Yüzyıllar öncesinden Yüzyıllar sonrasından gelir sesim Sevdim Bir tanem Türkiyelim Sen var olukça belli ki Ben Mustafa Kemalim Behçet Kemal Çağlar ATATÜRK' ÜN YAZDIĞI TEK ŞİİR Gafil, hangi üç asır, hangi asır, Tuna ezelden Türk diyarıdır. Bilinen tarih söylememiş bunu, Kalkıyor örtüler, örtülen doğacak, Dinleyin sesini doğan tarihin, Aydınlıkta karaltı, karaltıda şafak. Yaşanan tarihi gömüp doğru tarihe gidin. Asya'nın ortasında Oğuz oğulları, Avrupa' nın Alpler' inde Oğuz torunları, Doğudan çıkan biz, batıda yine biz; Nerde olsa, ne olsa kendimizi biliriz. Hep insanlar kendini bilseler, Bilinir o zaman ki hep biriz. Türk sadece bir milletin adı değil Türk bütün adamların birliğidir. Ey birbirine diş bileyen yığınlar! Ey yığın yığın insan gafletleri! Yırtılsın gökteki gafletten perde, Hakikat nerede? Mustafa Kemal ATATÜRK (bu şiir Serdar Yaycıoğlu tarafından sitemize yollanmıştır) MUSTAFA KEMAL Mustafa Kemal' i gördüm düşümde Daha, diyordu. Uğruna şehit olasım geldi hemen, Sabaha, diyordu. Al bir kalpak giymişti, al bir ata binmişti,, Zafer Irak mı dedim Aha, diyordu. Fazıl Hüsnü Dağlarca ATATÜRK Sen karımda namus Kısrağımda hilal Sen mataramda su, torbamda ekmek Sen mavzerimde fişek Ben ondokuzuncu fıkra Yetmişbirinci alaydan Mehmet Ayhan Hünalp İZİNDEYİZ Temsil, talebeyim Yoksulum ama duydum Atatürk' ü mutluyum Çimentepeler' e düşman ayak basar da Ben daha dururmuyum? Kimin kızıyım kimin oğluyum Yitmiş gitmiş, atam dedem Hürriyetler uğruna Ben daha dururmuyum? Düşebilir körpe fidan hain baltalarla. Düşebilir yeni yıldız Ama nedir hürriyet Hiç unuturmuyum?... Düşer ömrün katı kırağılarda Düşer elimden kitap Sonsuz geleceklere geçer benden kan Dirilten kim, bu yurt artık nasıl çöker İzindeyiz, biz varken GİDİYOR Gidiyor, rast gelmez bir daha tarih eşine; Gidiyor, onyedi milyon kişi takmış peşine Gidiyor, onsuz olan kudreti sığmaz akla Gidiyor, göğsünü çepeçevre saran bayrakla Gidiyor, izleri üstünde birikmiş yaşlar; Gidiyor, yerde kılıçlarla eğilmiş başlar. Gidiyor, harbin o korkulu aslan yelesi Gidiyor, sulhün ufuklarda yanan meş'alesi.. Yine bir devr açacakmış gibi ne başta o var Hıçkıran seste o var, sesiz akan yaşta o var Siliyor, ruhunun ülviği fani etini, Çiziyor ufka batan bir güneşin heybetini Büyüyor, gökten inip toprağa yaklaştıkça; Büyüyor, gitgide gözlerden uzaklaştıkça. Orhan Seyfi Orban 25 YIL SONRA Deliler gibi pişmanız Ne yaptık biz Neden hala buralardayız? Neden kurtulup yürüyemedik Gösterdiğin yere varamadık Neden bu kadar oyalandık? Atatürk bağışla bizi Sana layık olamadık. Kendimiz kendimize ettik. Ne güzeldi ne, ne düzdü yollar İniş aşağı, kayar gibi Tuttuk yokuşa sürdük Şimdi deliler gibi pişmanız Ne yaptık biz? Neden hala buradayız? ATATÜRK' Ü ANKARA' DA KARŞILARKEN Gene onbeş sene evvel gibi Gazi geliyor Gene onbeş sene evvelki gibi yükseliyor Gene başlarda oturmuş, gene göklerde başı Yıldırımlar gene bir eski silah arkadaşı Ölümün bitmeyen ufkunda yatarken gene sağ; Bir avuç toprak olurken gene yüksek, gene dağ. Gene memleketin satveti bir tek emeli; Koca bir yurdu tutarken gene sapasağlam eli. Çürüyen göğsü için tak-ı zaferler gene dar; Gene sağdır, gene sağlamdır O, hem dünkü kadar. O' na matemle... hayır, sade taabbütle eğil; Ölüdür, doğru, fakat öldüğü hiç belli değil. ATATÜRK' Ü DÜŞÜNÜRKEN Ne şairane mevsimdi eskiden sonbahar Bahçeli talan eden bir deli rüzgardı Kırılan dal düşen yaprak şaşkın uçan kuşlar Eskiden sonbaharın bir güzelliği vardı Gel gör ki Atatürk' ün ölümünden bu yana Sonbahar dahi bir tuhaf bir başka geliyor Vatan gerçeklerini hatırlatıp insana Türk yüreklerimizi burka burka geliyor. ÜLKÜ TANRIMIZA Bir güneş gibi, yalnız Sensin ülkü tanrımız, Ey Türk' lüğün bütünü! Uğruna feda canlar... Kelimeden cihanlar, Almaz büyüklüğünü! Şu güzel bayrağımız, Taşımız toprağımız, Üzerine titriyor Dağların hür rüzgarları, Denizin dalgaları, ^^Yaşasın Gazi^^ diyor. ^^Ne mutlu Türk olana^^ Ne mutlu Gazi sana! Armağanın bu ülke! Ne mutlu göz yaşında, Kalbinde ve başında, Gazi'si olan Türk'e! ATATÜRK Ü DİNLERKEN Söylüyor birer güneş yakarak bağrımızda, Bir tarihi yolundan çevirecek sözleri Ülküsünün koruyla ışıldıyor gözleri, Haykıran bütün yurdun sesi var bu ağızda. Bir kan gibi gezerek yurdun damarlarını Bu ses, bir nabız gibi hep birlikte atıyor, Bu ses yurdu sevgiden bir kolla kuşatıyor. Anlatıyor inançla bize büyük yarını. Aşacak bir ok gibi çağların üzerinden, Bu sesin yankısıyla dolacak en uzaklar. Bu sesi dinleyecek sarsılarak derinden Bin yıl sonra bu toprak üstünde doğacaklar. ATATÜRK Türk tarihi insanlığa kök olmuştur, evrenseldir, Türk Milleti, ta Asya' nın ortasından kopup gelen, Yeryüzünün dört yanına kol atan bir çoşkun seldir. Hep o selin ayakları: Sümer, Elam, Mısır, Eti. Türkiye' dir bir kolu da, en yenisi, en gürbüzü: Tarih yeni yazmaktadır böyle güçlü bir devleti. Bu devleti kuran kimdir? Sensin bilir bunu cihan Adın Kemal Atatürk' tür, büyük, küçük tanır seni. Sensin Türk' e yol gösteren, sensin bize ulu başkan. Damarında akan kanda milletin öz kanı var, Bileğinde milletin yenilmeyen öz kuvveti. Yüreğinde, bütün Türklük tarihinin volkanı var. Görüşünle vatanını ölümlerden sen kurtardın; Düşmanları bu topraktan denizlere sensin döken; Yıkık yurdu can verici ellerinle sen onardın. Uzak, yakın geçmişlerde hiçbir eşi bulunmayan Eserini, yarın için,Türk gencine inanladın. Biz de onu korumaya ant içmişiz, buna inan. Çalışmakta, iş yapmakta, yurt sevmekte örnek sensin Bizler senin çocuğunuz, atamızsın ey Atatürk, Kurtaransın, koruyansın, Türklüğe can verensin... Hasan-Ali Yücel MUSTAFA KEMAL'MİŞ Ölümsüzlük, Göz olmuş, Kaş olmuş, Baş olmuş, Şekillenmiş, Ölümsüzlük, Mustafa Kemal' miş Cenab OZANKAN Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.