nihtwish Oluşturma zamanı: Eylül 22, 2007 Paylaş Oluşturma zamanı: Eylül 22, 2007 Fransız yazar Jean-Christophe Grangé 1961’de Paris’te doğdu. Serbest gazeteci olarak çeşitli haber ajansları ve gazeteler için çalıştı. "Paris-Match" için gezi-macera röportajları, "Figaro Magazine" için bilimsel röportajlar hazırladı. Leyleklerin göçü üzerine hazırladığı yazı dizisinden esinlenen "Leyleklerin Uçuşu" adlı ilk romanı 1994’te yayımlandı. Bu kitap sekiz bölümlük bir TV dizisi haline getirildi. Fransa’da 450 000 adet satan ve dünyada 20 dile çevrilen "Kızıl Nehirler" yazarın ikinci romanı. Grangé’nin üçüncü romanı "Taş Meclisi" ise eylül 2000’de çıktı ve yalnız Fransa’da kısa sürede 150 000 adet sattı. Mathieu Kassovitz tarafından filme çekilen ve başrollerini Jean Reno ve Vincent Cassel’in oynadığı "Kızıl Nehirler" Hollywood’u keşfetmek için iyi bir koz. Tum kıtapları LEYLEKLERİN UÇUŞU: Leyleklerin Uçuşu"nda yazar, Avrupa’dan Orta Afrika’ya kadar, her yıl düzenli olarak göç eden leyleklerin bu özelliğinden yararlanan uluslararası bir şebekenin faaliyetlerini anlatıyor. Grangé’nin korku labirentinin bir yanında dünyanın en sıkı denetlenen elmas madenlerinden yapılan kaçakçılık, diğer yanında da kalpleri çalınmış cesetler duruyor. "Leyleklerin Uçuşu"nda okuyucu, adrenalin hapı yutmuş gibi, kitabın ilk sayfalarda tutulduğu heyecan fırtınasından, sonuna kadar kurtulamıyor. TAŞ MECLİSİ: Jean-Christophe Grangé’nin ikinci romanı olan "Taş Meclisi", tesadüfî bir trafik kazasıyla birlikte gelişir. Hayvanların, özellikle de yırtıcı hayvanların doğal çevrelerindeki davranışlarını inceleyen ve şaolin boksu meraklısı olan Diana Thiberge, genç kızlık dönemini karartan korkunç bir dramı yaşadığından beri hiçbir erkeği öpmemiştir. Bu demir karakterli genç kadın, küçük Lu-Sian'ı evlat edindikten sonra, korkunç deneylerin yaşamında iz bırakacağını aklına bile getirmez. Paris'e dönüşlerinin hemen ardından, Diana ve Asya kökenli oğlu korkunç bir trafik kazası geçirirler. Ama bu kazada bir cinayet teşebbüsünü hatırlatan her şey vardır. Ölümün eşiğindeki küçük Lucien, Berlin'den gelen esrarengiz bir doktor tarafından kurtarılır. İşte burada sorular ortaya çıkar: bu doktora kim haber vermiştir? Hastayı nasıl ve neden kurtarmıştır? Soruların cevabını bulma serüveni, parapsikolojiden Şamanizme varan inançlar yumağını çözdükçe karmaşıklaşır. Paris’te başlayan arayış, Sibirya’nın derinliklerine kadar uzanır. Ve tabiî korku ve gerilim de... KIZIL NEHİRLER: "Kızıl Nehirler", ''Çocukluğumdan beri korkutucu hikâyeleri, korku filmlerini, bilinmeyenin verdiği endişeyi hep sevmişimdir" diyen Jean-Christophe Grangé'nin yazarlık yaşamındaki ikinci romanı. Mathieu Kassovitz tarafından filme çekilen ve başrollerinde Jean Reno ve Vincent Kessel’in oynadığı "Kızıl Nehirler", birbirini tamamlayan, iki gözü pek polisin son derece karanlık ve karmaşık bir cinayeti çözme çabasını anlatır. Küçük bir Fransız kasabasında meydana gelen bir cinayet, roman kahramanı iki polisin merakını körükler. Sonuçta kökü eskilere uzanan bir gizli örgüt çıkacaktır ortaya ve hiçbir şeyin tesadüf olmadığı gözler önüne serilir. "Kızıl Nehirler", yazarın ustalıkla sağladığı soluk kesici tempo ve usta işi karakter tahlilleri, best-seller türüne dudak büken Avrupalı okuru derinden etkilemiştir. KURTLAR İMPARATORLUĞU: Kurtlar İmparatorluğu”nda Fransa ile Türkiye arasında gerilimli bir hat kuruluyor. Jean-Christophe Grangé, her zamanki gibi etkileyici bir atmosfer yaratıyor, kahramanlarına inandırıcı roller biçiyor ve okuyucuyu soluksuz bırakacak bir serüvene tanık ediyor. Seri cinayetler, uyuşturucu kaçakçılığı, Strasbourg-Saint-Denis’deki küçük Türkiye, Fransız polisindeki iç hesaplaşmalar, tıbbın karanlık amaçlara alet edilmesi... Okuyucu kendini böyle gerilimli bir dünyanın içinde buluyor. Heyecan dozu son sayfaya kadar hiç düşmeyen bir roman SİYAH KAN: Siyah Kan".Yazarın bir yıl gibi kısa bir sürede kaleme aldığı kitap serbest dalış şampiyonu bir katil ile eski paparazzi, kötülük fikrine ve kaynağına takıntılı bir gazeteciyi karşı karşıya getiriyor. Katil hapiste… Ama daha önce Kamboçya, Tayland, Malezya’da kan dökmüş. Kadınların kanı… Gazetecinin onunla temasa geçmek için oynadığı oyun romanın temelini oluşturuyor. Ama katil bu yemi bir süre sonra yutmuyor. İşte gerçek heyecan da orada başlıyor. Kim av, kim avcı, birbirine karışıyor. Grangé hayranlarını hayal kırıklığına uğratmayacak bir roman "Siyah Kan". Paris’ten Asya’ya doğru deliliğin sınırında bir yolculuk… Dört yüz küsur sayfalık gerilimli bir kâbus… Çok çekici… Yazarın ustalığı kendini bir kez daha çarpıcı bir şekilde gösteriyor. "Siyah Kan"ı okurken kötülüğün ve kötülerin dünyasına doğru nefes nefese bir koşu tutturduğunuzu fark ediyorsunuz. Bu çılgınca koşuya karşı koymak imkansız! ZENER'İN LANETİ: Yer: Paris. Yıl: 1968. Henüz Mayıs Olayları başlamamış. Öngörü yeteneği olan genç bir kadın, parapsikoloji alanında uzman bir profesöre yakınlaşmanın yollarını arar ve bulur. Sonunda onun deneği olmuştur. Ancak çalışmalar sonucunda gördüğü kâbuslar onu şüphelendirir. Profesörü ve onun Zener projesi adını verdiği çalışmalarını araştırmaya başlar. Denek olarak kullanılan tek insan olduğunu fark eder. Bu çalışma aslında farelerle yapılmaktadır. Gizem işte bu noktadan itibaren çözülmeye başlayacak, heyecanın dozu da artacaktır. "Zener’in Laneti" ilk cildi "Sibylle"le okuyucularıyla buluşuyor. Gerilim edebiyatının ustası Jean-Christopher Grangé’nin kaleminden çıkan kitabı, ünlü çizgi romanların yaratıcısı Phillippe Adamov resimlemiş. Çizgi roman severler Doğan Kitap’ın bu yeni dizisiyle keyifli anlar yaşayacaklar ŞEYTAN YEMİNİ: Grangé, farklı bir bakış açısıyla kaleme aldığı "Kötülüğün Kaynağı" üst başlıklı üçlemesinin ikinci kitabı şeytan Yemini’nde soluk soluğa okunan şeytani bir kara kitap yazdı. Polisiye gerilim gibi başlasa da insanın tüylerini ürperten metafizik unsurlar romanda öylesine güzel harmanlanmış ki tüm insanlığın ortak sorgulamaları olan iyilik, kötülük, şeytan, inanç, satanizm, din, arkadaşlık ve ölüm konularındaki zayıflıklarımız öylesine ince yerlerinden yakalanmış ki soluksuz bir okuma vaat ediyor. Ölüm yolundan geri dönmeyi başaranlar deneyimlerinde hep aynı verileri anlatırlar. Uzun karanlık bir yol ve ucunda görünen parlak bir ışık.Ya o yolun sonunda parlak bir ışık yoksa?.. Öldükten sonra geri dönenler hep iyilikleri mi beraberlerinde getirirler?.. Ölüme Yakın Deneyim "diğer taraf"tan dünyaya neler taşır?.. Araf’a yapılan yolculuktan herkes eskisi gibi mi döner?.. Araf yolcularını dünyaya kim, hangi şartla yolcu eder?.. Grangé nefes kesen sayfaların arasına metafizik ürpertilerin yanı sıra entomolojiyi, tıbbi, farmakolojiyi, böcekbilimi, kısaca bilimi yerleştirmekle, gerilim kadar gerçeklik ve mantık dengesinde de mükemmeli yakalamış Son üç kıtabı harıc dıgerlerını okudum ve kesınlıkle tavsıye ederım son derece surukleyıcı ve adrenalın dolu kıtaplar ayrıca yazım tarzıda cok hos polısıye ve gerılım romanlarından hoslanıyorsanız denemeye deger ... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Kinyas Yanıtlama zamanı: Eylül 23, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 23, 2007 Şeytan yemini adlı kitabını listeme aldım ,okuyacağım bir ara....Bu yazarın kitabını ilk defa okuyacağım , bakalım ... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Rimmon-ex Yanıtlama zamanı: Eylül 23, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 23, 2007 Son kitabı hariç hepsini okudum özgün bir kalemi var. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
MALCOLMX Yanıtlama zamanı: Eylül 23, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 23, 2007 Çok sağlam kurguya sahip bir yazar.Kızıl Nehirler,Kurtların imparatorluğu,Taş Meclisi ve Siyah Kan ı okudum müthiş kurgulanan eserler ayrıca kitaplarında verdiği bilgiler de oldukça dikkat çekicidir.Yalnız şunu söyliycem Sinemay uyarlanan eserlerin uyarlamalrı hiç hoşuma gitmedi onun kurgusunu tam olarak ekrana yansıtamıyorlar.Sağol paylaşım için... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
ezim Yanıtlama zamanı: Eylül 23, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Eylül 23, 2007 en çok Kızıl Nehirler,Kurtların imparatorluğu beyendim,çok başarılı bir yazar,öle sıkılıp başka bir kitaba başlamamak olanaksız mutlaka hemen bitirmeliyim dediğim ve kendimce birçok kurgularda bulunup sanki birebir yaşadığım anlar oldu.paylaşım için saol. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
necrophilia Yanıtlama zamanı: Aralık 26, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 26, 2007 siyah kan ve kurtlar imparatorluğunu okudum şeytan yeminini bu hafta sonu alıcam inş..3günde bitirdiğim tek kitap siyah kandır..çok sürükleyici bi kalemi var herkese tavsiye ederim:cool: Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.