Yeniden Dünyaya Gelseniz Kimin Bedeninde Olmak İsterdiniz?

olmayan şıklar için diğer i işaretleyin

ohhh bu konu baya tutar valla nerden aklına geldi yav?? birinden yardım falanmı aldın?

yarışma konun bu olsun

daha kapışmalı olur ... ve dediğin gibi herkesin 1 yorumu geçerli. gerisi boş sayılır.. başarılar

yarışma konum bu başarılar sana izu

henri chaiere

ajdar diyen bile çıkmış

o benim leyyn... senin konuyu sabote ediyom.. he heeeee

yine geldikten sonra fark etmez kim oldugum, ama illa bir tercih lazimsa, Amoress olarak gelirdim yine ....

olur ozaman seni amoress yapalım

hernann ben bira dışarı çıkacam. sen bu fırsatı değerlendir.

reyting patlaması bekliyorum.

reyting patlaması zor biraz

Bülent Ersoyla Ajdar arasında kaldım:D

Ben hiç bi şekilde geri gelmek istemiyorum.Bu kadarı bile bana yetti.

ernesto che guevara... bu sefer gözüm acık gömülmeye izin vermezdim...

:rofl:hz.isa dermısım

charles bukowskı ve jack london arasındayım:)

hoş bır anket olmus da keske benzer sıklar olmasaymıs;)

tşk ler:)

kız arkadasimin.. ..

her gun gorurdum ne guzel..

kararsız kaldım ama 1den fazla kişiye oy verilebiliyor..

benzer şıklar arasında kalanlar benzer şıkların 2sinide işaretleyebilir

Hillary Duff:D Sexy bi hatun Bu arada konun çok güselmiş Hernan baya çekişmeli geçecek bu yarış

tabiyki sibel kekilli yi seçerdim. yattığım yerden para kazanırdım.. çalışmak biraz sıkıyoda

kendi bedenimde olup zamanımı değiştirmek isterdim 60ların sonunda yaşamak mesela..

kendi bedenimde ortacağda yaşamakda olabilirdi..

hernan şu maskeni tekrar tak. oturan adam avatarı sana ağır geliyor. o maskeye öyle alışmışımki şimdi sanki başkasıyla konuşuyor gibi oluyom.. hade bakeeem

senin konu başlığını görünce [akıl pazarı ] diye bir hikaye geldi aklıma.

sonradan herkes gidip kendi beynini seçiyodu hani.

eminim benim gibi herkes yine kendi olmak istiyordur.

bu arada yougaar ın seçimide o biçim yanii:D:rofl:

eski hernan yok izu kusura bakma..

--------------------

ben kendi halimde zavallı biriyim benim için üzülmeyede uğraşmayada gülmeyede gelmez..

eski hernan yok izu kusura bakma..

--------------------

ben kendi halimde zavallı biriyim benim için üzülmeyede uğraşmayada gülmeyede gelmez..

Kendi yıldızını bulmak..

(Bu yazı 27 Mart 1993'te yayınlandı)

Son zamanlarda bu kadar güzel birşey okuduğumu hatırlamıyorum. Türkiye Genç İş Adamları Derneği'nin aylık "Genç Bakış-Young Vizyon" adlı bülteninde okudum ve hemen sizlerle paylaşmak istedim, keyfimi.. Adım gibi biliyorum. Bu öyküyü kesecek ve saklayacaksınız. Ya da çok sevdiğiniz birisine yollayacaksınız hemen.. Lauren Tseley'nin bir öyküsü bu.."Bir zamanlar yazılarını yazmak üzere okyanus sahiline giden aydın bir adam varmış. Çalışmaya başlamadan önce sahilde bir yürüyüş yaparmış. Bir gün sahilde yürürken plaja doğru baktığında dans eder gibi bir hareketler yapan bir insan silueti görmüş. Başlayan güne dans eden biri olabileceğini düşünerek gülümsemiş ve ona yetişebilmek için adımlarını hızlandırmış. Yaklaştıkça bunun bir genç adam olduğunu ve dans etmediğini görmüş. Birkaç adım koşuyor, yerden bir şey alıyor ve yumuşak bir hareketle okyanusa fırlatıyormuş. Biraz daha yaklaşınca seslenmiş:

Günaydın. Ne yapıyorsun böyle?

Genç adam durmuş, başını kaldırmış ve cevap vermiş:

- Okyanusa deniz yıldızı atıyorum.

- Sanırım şöyle sormalıydım, demiş, bilge adam.. Neden okyanusa deniz yıldızı atıyorsun?.

- Güneş çoktan yükseldi ve sular çekiliyor. Eğer onları suya atmazsam ölecekler.

- Ama delikanlı, görmüyor musun ki kilometrelerce sahil var ve baştan aşağı deniz yıldızıyla dolu. Hiçbir şey fark etmez.

Genç adam kibarca dinlemiş, eğilerek yerden bir deniz yıldızı daha almış ve dalgalanan denize doğru fırlatmış.

- Bunun için fark etti.

Bu cevap bilgeyi şaşırtmış. Ne söyleyeceğini bilememiş. Geriye dönmüş, yazısının başına geçmek üzere kulübesine gitmiş. Gün boyunca bir şeyler yazmaya çalışırken genç adamın görüntüsü gözünün önünden gitmemiş. Aklından çıkarmaya çalışmış, bir türlü olmamış. Nihayet akşama doğru fark etmiş ki, o koca bilim adamı, o büyük şair, bu gencin davranışının özünü kavrayamamış. Çünkü bu gencin aslında yaptığının evrende bir gözlemci olmayı ve olup biteni izlemeyi değil, evrende bir oyuncu olmayı ve bir fark yaratmayı seçmek olduğunu anlamış. Utanmış. O gece sıkıntı içinde yatmış. Sabah olduğunda bir şey yapması gerektiğini bilerek uyanmış. Yataktan kalkmış giyinmiş sahile inmiş ve o genci bulmuş. Ve bütün sabahı onunla okyanusa deniz yıldızı atarak geçirmiş." Bu enfes öykünün sonunda, Genç İş Adamları Derneği'nin bir mesajı var.

Onu da aynen alıyorum:

"Hepimize bir fark yaratma yeteneği bahşedilmiştir. Eğer biz o genç adam gibi, bu yeteneğimizin farkına varabilirsek, görüş (vizyon) gücümüz sayesinde geleceği şekillendirme kudretini elde edebiliriz.

"Hepimiz kendi yıldızımızı bulmalıyız. Eğer yıldızımızı akıllıca ve iyi fırlatabilirsek, yirmi birinci yüzyıl hiç kuşkusuz harika bir yer olacaktır."

Fark yaratma yeteneği..

Ne güzel bir deyim bu..

Söylenmesi bile güzel.

Fark yaratma yeteneği..

Bu gerçekten hepimizde var..

Ya yıldızlar..

Milyonlarca..

Harika bir 21. yüzyıl istiyorsak, evrende bir gözlemci olup, olup biteni izleme yerine, evrende bir oyuncu olup, fark yaratmayı seçmemiz gerek. Haydi, kendi yıldızımızı bulalım ve farkı yaratalım..

Hemen..

Bugün..

Vakit geçirmeden!.. .................

hıncal abimi bazıları sevmez ama ben herzaman sevmişimdir.

Hangi bedenle geleceğimi değil de; sevdiğim insanların tekrar tekrar çevremde olmasını isterdim. Aynı ailede, aynı insanların arasında, aynı yüzlerin arasında. Hayatın bana bütün öğrettikleri yanında, bütün sevdiklerime "seni seviyorum" diyebilmek, yaptığım bütün yanlışları telafi tmek isterdim...

Ama ille de Yaso'mu yeniden bulmak; kayıp elma'mı yeniden yeniden yaşamak isterdim.

ben angellina jollıe olarak gelmek ısterdım.brad pıtt le evlendı ya o nedenle :)acaba o zamanda olabılırmı neyse yada angellına jollıe olmasada yaso olarak gelsemde yeter

nuriiiiii abii